- 12 Temmuz 2006
- 3.505
- 2.035
- 698
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Kötü niyetle yapmadığına emin değilim. Umursamamazlık etti, çünkü gayet de konuşan, mütevazi biri( idi) saçma sapan ifadelerle anlaşan biri değil(di). Beni adam yerine koymadı, iki kelimeye değer bulmadı, bu kadar. Şu kutlama mesajına ben de aynı işareti gönderdim evvelsi gün. Herkese anladığı dilden diyerek :) vermek istediğim msjı aldı mı, yoksa normal mi karşıladı bilmem.
Dediklerine çok hak verdim, seninle bu konuda anlayışımız, kafa yapımız aynı sanırım. .)
En son yazdığın umursamayan, düşünmeyen, zaten cepte gören tanımlamana katılıyorum. Bence olan bu. Beni çantada keklik, kendini vazgeçilmez sandı; ama yanıldı. "Ya bu beni çok seviyor nasılsa, buna cvp vermesem de olur, bayılıyor bana" filan diye düşündü galiba ama öyle olmuyor o işler. Havalara girdi bana karşı, artık söner havası herhalde.
Kestim ilişiğimi, beni adam yerine koymayan kişi babamın oğlu olsa göremem.
Çok kızdım yani. Artistlik yapan o, sonra konuşmayan o. Beni ne sanıyor anlamadım. Ağzıma ya yapsa yarabbi şükür çekerim sanıyor galiba.
Merhabalar,
Isin icinden cikamiyorum, konu acmayi cok dusundum, ama kendim cozemedim artik, belki sizlerin fikri yardimci olur bana.
Benden 11 yas buyuk bir kuzenim (kiz) var. Biz bununla cok samimiydik. Hani birlikte buyumek gibi birsey yok, zaten yas farkindan dolayi birbirimizin olgunluk olarak frekansini yakalamamiz ancak yillar sonra oldu. Ben buyudum, arkadas olduk diyeyim. :) Neyse, son 2 senedir cok samimiyiz iste. Bilen bilir, ben yurtdisinda yasiyorum, o Turkiye'de oldugu icin yuz yuze gorusme sansimiz yok, yani senede 1 ayligina filan, telefonla bile pek gorusmeyiz. Facebook'tan cok konusurduk, ara sira da telefonda. Ben yilda 1 ayligina tek basima Turkiye'ye gidiyorum ve gittigimde en cok onda kaliyorum, onunla vakit geciriyorum. Gercekten kafalarimiz cok uyuyor, birbirimize sirrimizi, derdimizi acabiliyoruz, iyi kotu her seyi konusabiliyoruz. Ben Turkiye'deyken telefonda da cok konusurz, beni nerdeyse her gun arar yoklar mesela. Cok da severim, ya da severdim, o da beni sever. Cok iyi birisi, evindeyken beni rahat ettirmek icin dort doner filan. Tam abla-kardes gibiydik.
Sorun 3 ay once oldu. Kuzenime birkac ay once bir kronik hastalik teshisi kondu, sinir sistemini etkileyen bir hastalik. Ben de hasta diye daha cok destek olmayi dusundum. Cok cevresi yok, ve bazi ailevi sorunlari var, cocuklarinin saglik sorunlari var mesela. Benim destegimi cok hisseder, dile de getirir, iyi ki varsin filan demistir. Sozun kisasi, ben ona iyi geliyordum. Neyse durumunu sordum, ettim ara sira. Sonra kendisi icin hep dua ettigimi, iyi dileklerimin hep onunla oldugunu iceren bir mesaj olusturup gonderdim. Mutlu olsun ve destek bulsun diye. Malesef mesafelerden dolayi boyle mesajalrla filan haberlesmek durumundayiz. Neyse, mesajima bir tur cevap verdi, hatta cevap bile diyemiyorum, hani facebook'ta "tamam, anlastik" gibi bir anlama gelen bir bas parmak kaldirma isareti var ya, ona basmis gondermis. Bu kadar. Ilk basta hosgorum hat safhadaydi, gulumsedim gectim. Birkac gun icinde "yahu bu bana ne demek istedi, o isaret neydi ki, hani ne alakasi var, ben ona bu kadar guzel yaklasirken bana 'tamam' anlamina gelen bir isaret atiyor" diye sorun etmeye basladim... Ben olsam bir tesekkur ederdim, ya da onu da gec, hic birsey gonderme daha iyi. Alayci geldi bana o tavri acikcasi. "Hee tamam tamam, anladim, sus" der gibi. Alay edilmis gibi hissettim. Bana o koydu zaten. Ve hic boyle birisi de degil, cok sasirdim. Su ana kadar cok mutevaziydi, bu tur seylere mutlu olurdu. O kadar kizdim ki, ben mi bu kizi havalara soktum, bu kadar degerden simardi mi diye dusunmeye basladim zamanla. Kendimi adam yerine konup da bir kelime cevap verilmeye bile tenezzul edilmemis hissettim, alindim. Cevap vermeseydi de, bari alay eder gibi birsey de yapmasaydi en azindan.
Velhasili zamanla kizginligim artti, kizdim, kustum, konusmamaya, gorusmemeye karar verdim. Kendisine hic bir sey soylemedim, sessiz kaldim, kizdigimdan haberi bile yoktur hala. Cunku ben kizinca konusunca ofkemden agir konusabiliyorum, suclu durumuna dusuyorum, bu sefer susayim dedim. Ilerde sorarsa anlatirim. Isin garibi ben 3 aydir konusmuyorum, o da konusmuyor. Normalde birimizden biri illa laf atardi. Bu kadar konusmadigimiz hic olmadi. Sanki bilerek yapmis da istedigine ulasmis gibi... Durum boyle.
Gecen hafta dogum gunum vardi. Gecen sene bilmiyordu, kutlamamisti, gec olsa bile kutlamamisti, halbuki kardesiminkini mesela, gecikmeli de olsa kutlayinca ben de beni umursamiyor mu diye yine alinip kendisine bahsetmistim. Bir ara buna da cok kizip yine gorusmemeye karar vermistim hatta gecen sene. Gonlumu almisti, bitmisti o konu. Benimle arasinin acilmasindan korkardi, yeterince hissettirmisti. Ufak tefek ne zaman tartissak gonul alir. Bu sefer yine kutlayamadi, yurtdisindaydi, telefonu cekmiyordu. Bunu normalde sorun etmezdim, artik daha anlayisliyim, imkani yoksa yoktur. Gecen gun gecikmeli kutlamis, durumu anlatmis. Gorusmemeye karar verdim ya, hic cevap yazmadim. Sessiz kalmak istiyorum ona birseyler dank edene kadar. Onceki kadar olmasa da icimde kizginlik, darginlik var hala. Sanirim bu sene sorun etmeyeyim diye kutladi. Ama artik farketmiyor, aramiz bundan daha kotu olamazdi zaten, en azindan benim gozumde. Bu dogum gunu ornegini vermemin sebebi aklimi cok karistirmis olmasi. Diyorum ki 3 ay once bana oyle alayci bir tepki veriyor, sonra benimle birlikte 3 ay sessiz kaliyor, ama simdi alinmayayim diye kendini zorlayip kutlama yapiyor. Hangisi gercek O?
Kizginligim onemli olcude gecti. Darginliga cevirdi simdi. Aramizin boyle olmasina uzuluyorum, ama bir yandan da kizmakta kendimi cok hakli buluyorum. Gecen gun beni o kadar sinir ettigi tavrina tam ters tavirla yaklasarak mesaj atmasi aklimi karistirdi.
Konu cok acik, cok sonucsuz kaldi. Uzaktan bakinca hicbir sebep yokken, aramiz iyiyken birden bicak gibi konusmayi kesmisiz gibi duruyor. Bir yakin arkadasima anlattim, o bile anlamadi neden aniden bu hale geldigimizi, benim kirilmama hak vermekle birlikte bu kadar sessizlige gerek yok, hani bir tesekkur edebilirdin filan dedi. ya da bu kadar beklemen yerine alindigini soyleseydin, gercek niyetini ogrenirdin en azindan dedi. Ben ise bana hissettirdigi seyi kendi de hissetsin istedigimi soyledim. O da kendisini umursanmamis hissetsin, nasil oluyor gorsun.
3 aydir dusunmekten beynimi yedim resmen. Ben fazla mi alindim, haksiz yere mi kizdim? O benim hakkimda artik ne dusunuyor, niye benimle birlikte sessiz kaliyor, konusmayacaksa neden birkac gun once konusuyor? Ne yapmam lazim, sessiz kalip birgun "ne oldu" diye sormasini mi bekleyeyim, yoksa 3 aydir icimde dag gibi kalmis olan bu uhdeyi mi anlatmaliyim? Aramiz bu kadar iyiyken, sorun da yokken birden bire susmamiz agirima gidiyor acikcasi. Belki yanlis anladim, belki oyle, belki boyle.... Dusun dusun icinden cikamiyorum. Yazik diyorum sadece Fikirlerinizi bekliyorum.
O tavsan meselesini ben de dusunmedim degil.
Kurmadim, olani ve hissettigimi soyledim. Ve ihtimalleri dusundum.
Aman ne yapayim ya, konusursa konusuruz belki, olmadi boyle devam eder. Ister haberi olsun, ister olmasin. O kadarini cok da dusunmuyorum kendi dert ettigimin yaninda.
şu hayatta öğrendiğim şeylerden biri de birine ne kadar değer verirsen kendini o kadar kastığı.. senin yerine koydum kendimi, o doğum günü mesajına cevap olarak aynı işareti gönderirdim.. kendi adıma insanların yanında olmayı, destek vermeyi severim ama alaycı ya da umursamaz tavırlara hiç tahammülüm yoktur.. ben olsam döndüğümde de konuşmam, herkese hak ettiği değeri vermek gerek.. sorun sende değil sevdeciğim, arkadaşlığının değerini bilmeyende..
Fazla alınganlık yapmışsın, kendi içinde kurmuş, ona kırılmış, darılmış ve kızmışsın ama ona ne hissettiğini, ne düşündüğünü kelimelerle ifade etmemişsin. Başkalarının bizi anlamasını bekliyoruz hep ama biz hislerimizi paylaşmazsak, kırgınlıklarımızı dile getirmeden karşı taraf düşünsün diye geri çekilirsek nasıl iletişim kurabiliriz ki?
Sonu kavgayla bitecek olsa bile bunu dile getirmeliydin bence, en azından onun da düşüncelerini öğrenmiş olurdun eğer ki o da seni önemsemiyorsa...
Bir de şu var ki kronik hastalığı varmış, hasta psikolojisi nasıl birşey bilir misin? O kendi derdiyle uğraşırken bir de senin alınıp kırılmanı düşünemez kusura bakma ben seni hatalı buldum. Belki o da kendi içine çekildi, depresyona girdi, o an ağlıyordu, haline acıyordu üstüne senin mesajın gelince aslında ona moral oldun ama o buna karşılık teşekkür edemeyecek kadar kötü bir durumdaydı, olamaz mı? Çok beklenti içine girmişsin, en yakının bile olsa beklentilerini karşılamadığında hayal kırıklığı yaşarsın o yüzden en güzeli içinden geleni yapıp cevap ya da karşılık beklememek
Madem çok samimisiniz, ara onu nasılsın ne yapıyorsun de, aranızdaki yanlış anlaşılmayı düzeltin.
Evet, tesekkur etmesi gerekiyor. Essek degil ya, insan biraz nezaket bilir, kendisine yapilan incelige tesekkur eder, bizim oralarda oyledir. Sacma sapan ifadeler gondermez. Ama siz de o isaretle anlasan guruhtansaniz anlamanizi beklemiyorum. Bana da sizin gibi sik sik o isaretlerle haberlesenler son derece sacma geliyor iste, malesef.Çok çocukça davranmışsınız. Kuzeniniz zaten hasta, bir sürü de işle uğraşıyor. Çocukları da varmış. Facebooktan ille size teşekkür etmesi mi gerekiyor. Bahsettiği işaret zaten teşekkür ederim manasında kullanılan bir işaret. Belki o sırada başka bir işle uğraşıyordu. Darılacağınız aklına bile gelmemiştir. Ben de arkadaşlarıma sık sık aynı işaretten yolluyorum. Siz kendi kendinize kurup, kendi kendinizi kızdırmışsınız. Durumunuz tam da 'dağın haberi yok' durumu kusura bakmayın ama. Biraz daha olgun davranmaya çalışın bence. Sadece kuzeninizle değil, çevrenizdeki tüm ilişkilerinizde.... Duyduğum en saçma küsme konusuydu....
fazla ince düşünüyorsunuz hemde çok fazla bu durum iyi değil, herkese çok ince yaklaşıyorsunuz ve aynı şeyi karşıdan bekliyorsunuz ama olmaz, o yüzden bu kadar ince düşünmeyi bırakın, bende arkadaşıma bazne gönderiyorum oda bana gönderiyor, simgeyi abartmayın bence, arkadaşınız hasta olduğu için o dönem sizi arayıp soramayabilir çok normal, kendi derdine düşmüştür, sizin doğum günününüzü hatırlamak zorunda değilki, yani bu kadar takıntılı olmak iyi değil hayat boyu hep üzülürsünüz söyliyim,hadi sevgili unutur kızarsınız ama arkadaşın unutması gayet normal, bence arkadaşınızın bu konuda üstüne gitmeyin, gerçekten ben olsam sırf bu yüzden bunca zaman bana soğuk duran arkadaşı silerdim, ben hastalık derdindeyim ve benden incelik bekliyor derdim ve çok kızardım
Konuya yapilan ilk yorumlarin aksine, sonralarda yapilan yorumlarda bana hak veren arkadaslar da olmus. Icimi rahatlattiniz, en azindan kendimi ufak bir seyi abartan numunelik alingan gibi hissetmedim.:) Demek gayet de boyle hissediliyormus. O kadar da garip degilmis. Ozellikle son yazismalarimdan sonra bir kez daha hakli olduguma kanaat getirdim. Daha da kizdim hatta. Kesinlikle gorusmemeye karar verdim, ne mesajla, ne telefonla, ne yuzyuze. En iyisi sadece degerini bilenle gorusmek. Benim tavirlarimla kendini kaf daginda sananlari hayatimda tutmaya gerek yok.
Hak vermeyen yorumlarla da kendimi sorguladim, farkli bakis acisi gormek de iyi geldi. ama kanaatim budur. Herkese tesekkur ediyorum fikirler icin.
Anladım,sen öyle hissediyosan bencede öyle yapmıştır büyük ihtimal..İnsanların sana karşı eski davranışlarınada aldanmamak lazım aslında..Yani belkide değişmemiştir hep böyledir,birisiyle fazla yakın olunca nasılsa garanti arkadaş,beni seviyor diye daha umursamaz,daha rahat oluyodur..Aynı şeyi daha önce başkasınada yaptı belki.. Yazdığın mesajda o kadar çok belli etmişsin ki hep arkandayım yanındayım tarzında,oda seni garanti arkadaş olarak görmüş,hani sadece ifade koyunca alınacağını bile düşünmedi belli ki nasılsa beni seviyor diye,nasılsa beni bırakmaz diye.. İnsanlarda yalnız kalma korkusu var illa etrafında garanti arkadaş istiyolar o yüzden hani arkadaşlıklarda ilk baş hep karşılarındakine çok ilgili davranıyolar,umursuyolar,mesajlarına çabuk cevap veriyolar,yakın olduğunu,iyi bi insan olduklarını göstermeye çalışıyolar ki sen ona değer veresin ve her istediğinde yanında olasın..Sonra iyice yakınlaşınca ve sen ona fazla değerli olduğunu hissettirirsen,bakıyorlar başka arkadaşlarıda var,sende varsın zaten garanti.. Hani artık arkadaşlığınız garanti olmuş,korkusu yok ilişkinizin bozulacağından,gayet rahat rahat hareket ediyor,mesajlarına geç cevap verebiliyor,özenli cevap veremeyebiliyor.. Sizin kuzeninizde öyle olmuş belli ki..Tabiki tüm insanlar böyle değil bazıları yakınlaştıkça garanti diye bakmaz tam tersi kaybetmekten korkar ve daha çok bağlanır özen gösterir,önemli olan böyle kişileri bulmak bence..
Tabi ben bunları sizin düşüncelerinize göre söylüyorum..Eğer kuzeniniz size bişeyden dolayı alınmış o yüzden sadece ifade koymuş,yada çok zor bi dönemden geçmiş,yada pişman flnsa o zaman durum değişir tabi.. Siz yinede bi emin olun isterseniz,onun düşüncelerinden..
Görüşmeyin sevmiyorsanız, rahatsızlık veriyorsa, ama durumda bir çelişki yok mu sizce?
Hem sizin için çok değerliydi, çok yakındınız, birbirinizi çok iyi anlıyordunuz, ama bir mesajınıza tuhaf bir tepki verdi diye bayağı kinlemişsiniz, aylarca konuya takılıp kendinize de huzursuz etmişsiniz.
Oysa tek yapmanız gereken, samimiyetinize güvenerek, hayrola, senden böyle tuhaf bir tepki beklemezdim, alındım gerçekten demekti... demek ki o da sizin için çokta vazgeçilmez değilmiş... Amerikan tabiri "fill in the blanks" arkadaşlıklar.
.
Tek taraflı ilgiden, tek taraflı arkadaşlıktan hoşlanmıyorum. Gayet iyi olduğunu kendisi söylemişti.Sizin için değerli olan bir insanı sadece mesajınıza beklediğiniz gibi bir karşılık vermedi diye silimişsiniz. Yatakta yatmıyor, işe gidip geliyor diyorsunuz, ama içinde bulunduğu psikolojik durumu biliyor musunuz? Benim bir arkadaşımın arkadaşı hastalandığında arkadaşım onu her gün aradı, hatta ona şöyle demişti: "Ben seni her gün arayacağım. Sen o anda konuşmak istemiyorsan, ya da konuşacak durumda değilsen telefonu açmayabilirsin. Ama ben seni her gün arayacağım." Ve onu her gün aynı saatte aradı onunla konuştu moral verdi. Bence siz de arayamasanız dahi, sık sık mesaj atıp durumunu sorabilir, destek verebilirdiniz. Hasta olan insanlar ilgi, destek bekler çünkü. Daha fazla uzatmayın, arayın konuşun. Sonra iyi ki aramışım diyeceksiniz.
Canim cok haklisin. Ayni oyle. Ama insan iliskileri emek ister. Bir insan, karsisindakini "amaan zaten beni cok seviyor" deyip cantada keklik gormeye basladigi an baglar zayiflar, ve sonra kopar. En azindan benim gozumde oyle.
Onun dusuncelerinden 3 aylik suskunluk sonrasi emin oldum. Umursayan insan, hadi o mesajimi gec, eskisi gibi sohbet acardi, bir nasilsin derdi yine. Sanki kotu birsey yazmisim da arayi acmis gibi sesi kesildi. Daha da hala ben ilgilenecekmisim, burdaki bazi arkadaslarin yorumuna gore. :) Oldu. Millet suratima bakmasin, ben habire tek tarafli ilgileneyim. Ben bu kadar havalanmaya gelemiyorum. Deger gorunce simaran, karakter degistiren insanlari cikaririm hayatimdan, bu ilk degil. Su ana kadar pisman olmadim, boyle insanlari hayatimdan cikarinca hayatimdan birsey eksilmedi. Gerek yok boylelerine.
Eger ki bana birsey yazmaya kalkarsa, hep o isareti gonderecegim, cilkini cikartana kadar. Madem normal bir hareket, ben de onun istedigi dilden konusmus olurum.
Sana da cok tesekkur ediyorum, dialog halinde yazismalarimiz cok iyi geldi bu konuda. Halimi cok iyi anladin.