- 17 Ocak 2011
- 2.396
- 5.947
- 158
- Konu Sahibi _asmunikal_
-
- #24.961
Merhabalar,
Yüzyıllık Yalnızlık kitabını Hasan Ali Toptaş'ın Uykuların Doğusu kitabına çok benzettim.
Hasan Ali Toptaş'ın Ben Bir Gürgen Dalıyım kitabını çok beğenmiştim. Ama Uykuların Doğusu bana çok sıkıcı ve zorlama bir kitap olarak gelmişti. Zaten yazar da Harfler ve Notalar kitabında bu kitabı nasıl yazdığından bahsetmiş.
Dili zorlama kitapları çok sevemiyorum... Sanırım konu benim için önemli, hem konusu güzel hem dili güzel kitaplara ise bayılıyorum... Ama kelime oyunları sıkıyor beni.
Yeni bir kitaba başlayacağım büyük ihtimalle. Şu an pek seçesim de yok
Selam
Her kitap herkese hitap etmez hele ki postmodernist kitaplar çoğu zaman ne diyor bu adam dedirtebilir
Ama biri dünya edebiyatında büyülü gercekciligin babası sayılan bi adam, sonrasında yazan ve ondan etkilenmeyen yazar yok gibi
Bir diğeri de Türkçenin en orjinal seslerinden biri ve dili kullanma noktasinda zirveye yakın bi adam, keşke dilleri zorlama demeseydiniz
Çok meraklandırdın ya ama bi yandan da korkuyorumCicoretti kesinlikle ilk sıralara almalısın ve mendilini hazırla bence çünkü seni derinden etkileyecek
Toptaş hakkında benim fikrimin çook hafifletilmiş halini belirtmişsin. Yazar kim olursa olsun okurun beğenmeme veyahut olumsuz yorum yapma hakkı olduğunu düşünüyorum. Saygıyı yitirmeden her şekilde eleştirilebilir diye düşünüyorum.Bana hitap etmiyor ve fikrimi söylüyorum sadece. Sırf dil için yapılan edebiyattan hoşlanmadığımı bu son kitapta anladım ve paylaşmak istedim. Diğer kitaplara yaptığım olumlu/olumsuz diğer yorumlar gibi.
Ayrıca Hasan Ali Toptaş'in sevdiğim bir kitabı olduğunu da vurguladım. Ve kendisinin bir başka kitabında Uykuların Doğusu'nu nasıl yazdığını bahsettiği kısmı okuyunca daha netleşti zihnimde. Konu olmadan, sonunu bilmeden, bir fikir vermeden, kendisini kaleme bırakmış ve aslında katmak istediği karakteri hiç katamamış. Bu başkalarına göre muazzam sanatsal görünebilir, ama ben böyle hissetmiyorum okurken. Kitaplarda güzel kurgu severim. Bu konudaki fikrim de o yüzden iyi bir konu + güzel bir dil şeklinde artık buna kesinlikle inandım.
Elbette sizin yorumunuz, okurken aldığınız zevk bambaşkadır, size ve seven okuyuculara yorumum zaten hiç olmadı :)
Bana hitap etmiyor ve fikrimi söylüyorum sadece. Sırf dil için yapılan edebiyattan hoşlanmadığımı bu son kitapta anladım ve paylaşmak istedim. Diğer kitaplara yaptığım olumlu/olumsuz diğer yorumlar gibi.
Ayrıca Hasan Ali Toptaş'in sevdiğim bir kitabı olduğunu da vurguladım. Ve kendisinin bir başka kitabında Uykuların Doğusu'nu nasıl yazdığını bahsettiği kısmı okuyunca daha netleşti zihnimde. Konu olmadan, sonunu bilmeden, bir fikir vermeden, kendisini kaleme bırakmış ve aslında katmak istediği karakteri hiç katamamış. Bu başkalarına göre muazzam sanatsal görünebilir, ama ben böyle hissetmiyorum okurken. Kitaplarda güzel kurgu severim. Bu konudaki fikrim de o yüzden iyi bir konu + güzel bir dil şeklinde artık buna kesinlikle inandım.
Elbette sizin yorumunuz, okurken aldığınız zevk bambaşkadır, size ve seven okuyuculara yorumum zaten hiç olmadı :)
Allah zihin açıklığı versin akıllı fıstık. Ben de komite zamanları hayatta izlemedigim şeyleri açar izlerdim ya kadın programı, eski filmler falan insan boş şeylerde buluyor galiba kaçışı. Aslında beynin çalışmaya hazırlanma şekli bu galiba.
Hayırlı ramazanlar..
Hem evimde değildim hem de telefonumda bir sıkıntı oldu pek nete giremedim. bu Arada İmparator Çay Bhçesini okudum.__giz__ ciğim sayesinde aldığım bir kitaptı ama okumayı geciktirmiştim. Keyif alarak okudum. LEyla ile mecnun okumaya da devam edeceğim az sayfa kaldığı için yanımda taşımak istememiştim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?