Merhaba kızlar. Hem içimi dökmek hem sizin de fikrinizi almak icin konu açmak istedim.
1,5yildir sevdiğim adamla evliyim. Eşimin ailesi köyde, biz ise yaklaşık 40dakika uzaklıkta olan merkezde, kirada oturuyoruz. Evlenmeden önce aynı evde yasamak istemediğimi söylemiştim. Eşimin ailesi de aynı evde olmak istemedi. Bu arada eşim tek erkek, iki de görümce var. Biri bekar diğeri sorunlu bi evliliği var. Kaynanam sırf altın ve ev için kızını 2 çocukla, kızı istemediği halde boşamaya kalktı. Benimde korkulu rüyam bizi de boşamaya çalışır mı?
Evlenmeden önce 6 ay içinde bize ev sözü verdiler ama hala ortada yok. Ev hariç herşeyi yapıyorlar kendilerine. Ben ses çıkarmasam bile, benim ailem "hani söz vermişlerdi" diye soruyorlar. Onlarda ev derdinde değil aslında. Sadece sözlerini tutan insanlar olmadıklarına üzülüyorlar. Evliliğimizin ilk yılı ev olacak diye para hesaplarını ortak yaptık. Bizim evi bile kaynanam kayinbabam yönetiyordu. Eşim aldığını onlara gönderiyordu. Onlarda sanki lütufmuş gibi eşimin parasıyla bize "kiranızı, faturalarınızı , harçlığınızı biz veriyoruz " demeye başladılar. Eşimde, bende istemiyorduk ama ev alacaklar diye ses etmedik.
Evlenmeden önce de altınları hayvan yatırımı yapmam için beni manipüle ediyorlardı. Kârlı çıkacağımı, bakımını onların üstleneceğini söylüyorlardı. Allah var, ilk zamanlar gerçekten çok severdim. Kendi ailem gibi görür hürmet ederdim. Hiç kötü söz konuşmuşluğum olmamıştı. Ben bileziklerimi onlara uyup verdim.
Olay eşim askere gittiğinde başladı. 1 aylık askerlik yapacağı için bende ailemin yanina gittim. Giderken yüzüklerimi, kolyemi götürmek istedim. Kaynanam ta ilk günden çalınır diye benden almıştı. Sonra bi kac kere düğün için altınlarımı istediğimde kolyemi hep unuttuk diyordu. Meğer kuyumcuya rehin diye vermişlerdi kolyemi. Kayinbabam "4 bin ver git kuyumcudan al' diye şaka bile yapmıştı. Bende bildiğim için kalan altınlarımı yanımda götürecem diye önceden haber verdim. Köye gittigimizde de altınlarımı aldım. Alırken evde de herkes vardı.
Kendi annemle beraber kuyumcuya gittik. Annem kaynanamın hediyelik diye taktiği altının sahte olduğunu düşünüyordu. Eşimde "İnşallah sahte çıkarda ben gösteririm" diyordu. O da bıkmıştı; ayrı evde olmamıza rağmen karışmalarına, her hafta sonu gelin diye ısrar etmelerine, gittikten sonra beni on gün köyde yanlarına istemelerine, çocuk gibi 1tlnin hesabını vermeye, kendi istediğimiz şeyleri alamamıza. Bi nevi onlara göre yaşıyorduk
Neyse altin sahte çıktı ve olaylar ardı ardına patmaya başladı. Ne ben ne annem hiçbir şekilde karşı tarafı arayıp polemiğe girmedik. Çok kırılmıştık. Maddi durumları olmasa da en azından "kızım param yok, ama elaleme karşı ayıp olmasın şu sahteyi tak" deseydi takardım ama 1 yıl boyunca "aman satma onu, hatıra. 10bine aldık" falan deyip durdu. Altınlar da hep onlarda durdu. Eşim arayıp neden böyle yaptıklarını sordu. Önce başkasını suçladı kaynanam. Sonra gerçek altının kuyumcuda olduğunu söylediler. İnanmadık buna zaten. Tabi bununla kalmadı. Beni suçlamaya başlamış kaynanam .Eşime hiç bişey yapmadığımı, temizlik yapmadığımı, yemek yapmadığımı, yapmama rağmen yapmadı diyordu. Kaynanam icin sürekli çalışacan oturmayacan. Çocukları içinde öyle! İşçi istiyor bir nevi kendine.
Kimse oturmayacak. Annemin çeyiz yapmadığını, hiç bişey getirmediğimizi falan söylemiş. Oysa bunlar konuşuldugunda kaynanam "ben bir iğne bile istemiyorum" demişti. Farklı şehirlerde nakliyeyle uğraşmak istemiyordu. Ona rağmen annem çeyiz yaptı. Kınadan sonra arabaya sığmadı diye bırakmak bile istedi kaynanam. Neyse Eşime beni kötülemeye başladı bundan sonraki günlerde. Bana karşı hiçbir kelime konuşmuyordu. Arkamdan konuşup yüzüme gülüyordu. Psikoljim bozulmuştu. Altınlarımı aldım diye neredeyse hırsız yerine bile koydu. O sevimli kadın gitmiş yerine başka biri gelmişti.
Ben yine de ses etmedim. Esim askerden geldikten sonra onlarla konuşup yatırım yaptığım hayvanı satmayı istediğimizi söyleyecektik ama kavga çıkmasın ileriki zamanları bekleyelim. Yatırım daha da çoğalsın diye düşündük eşimle. Askerden sonra gittik köye. Hiçbir şey yok gibi davranıyorlar, yüzüme gülüyordu kaynanam. Bi kusura bakmayın bile demediler. Onun yerine beni suçlamaya çalıştılar hep. Köyden gitmeden önce bana sahte yaptıkları altının gerçeğini alıp verdiler. Sözde gerçeği hep vardı ama kayınbabamin telefonunda düğün videomdan çekilmiş altın fotoğraflarımı görünce tamamen emin olduk eşimle. Gidip yenisini almışlardı.
Ondan sonra kayinbabam "ben tır alacam" demeye durdu. Tir alip yola gidecekmiş. Kaynanam, küçük görümcem çalışmaya başlamıştı o ara. Bize ya inekleri satıp yola gideceğini ya da bizim köye gelmemiz gerektiğini söylediler. Olaylardan sonra ben zaten iyice soğumuştum onlardan. Misafir gibi gider saygımı bozmadım ama aynı evde yaşamak bambaşka birşeydi. Ben eşimle evlilik hayatı yaşayamayacaktım. Hesapları yeni ayırmıştık, tekrar bir olacaktı. Onların eline bakacaktık. Ben istemedim. Kayinbabamda "tamam, altınlarını verecem" dedi ama çok sinirlenmiştiler köye gelmeyi kabul etmedik diye. Şimdi ne tır var ne de benim altınlar. Daha hala verecekler.
Gel zaman git zaman ne ben onları aradım ne de onlar beni. Ne olsa hep beni suçlu gördüler. Allah'tan eşim hep arkamda duruyordu. Zaten buna sinir oluyordu kaynanam. Eşime "karı sözü dinliyon" diyordu ama kendisi de kayinbabami tüm ailesinden koparmışti. Kayinbabam ailesinden kimseyle görüşmüyordu kaynanam yüzünden. Şimdi tekrar tır meselesi ortaya çıktı. Bu sefer eşimde istiyor. "El isi olmaz, kendi işimizi yapalım" diyor. Zaten hayali olduğu için bişey demiyorum. Kayinbabam "beraber yola gidelim, köye gelin" diyor tekrardan ama beni arayıp soran yok. Eşim aracılığıyla halletmeye çalışıyorlar. İlçe de yaşarım ama köyde onlarla beraber yaşamam ve bizim şu an bir
tüp bebek sürecimiz var. Kimsenin haberi yok. Eşim yola gitse, ben köyde onlarla kalsam çıkıpta gidemem tedaviye. Eşim bazen gidelim köye diyor. Söylerim kırmazlar seni diyor. Bazende dediğime gelip ilçe olsun diyor. O da çok kararsız ama ben hiç istemiyorum. Zaten onlardan saklı tüp bebek tedavisi de göremeyiz.
Ne yapmam gerekiyor ? Abartıyor muyum acaba diyorum ama içim soğudu onlara karşı. Eskisi gibi yapamıyorum. Çok kırıldım. Ben anne babam gibi görürken bi anda herşeye beni suçlar oldular, yaptıklarım yapmadı oldu. Güvenim cok sarsıldı. Hiçbir şekilde güvenmediğimi eşim onlara söyledi ama gerçeğini verdik niye güvenmiyor diyo kaynanam. Bir kere o güveni kırdılar trilyonlar getirseler düzelmez ama bazen çok üzülüyorum çok ağladığım oldu.