- 5 Ağustos 2009
- 517
- 941
- Konu Sahibi civcivgagasi
- #1
Hanımlar merhaba,
Yaklaşık 4 ay önce sevgilimden ayrıldım. Çok aşıktım. Onun da bana aşık olduğunu zannediyordum çünkü öyle söylüyordu. Kendisi üniversite terk. Ben doktora mezunuyum. Ben bunu hiç sorun etmedim fakat o aşağılık kompleksine kapılıp her fırsatta beni ezmeye çalıştı. Çok sevdiğim için sürekli alttan aldım. İlişkimizin 1. yıl dönümünde onun ilgisizliği, vurdumduymazlığı canıma tak ettiği için ayrıldım. Uzun uzun ayrılma gerekçemi açıklayan bir mesaj gönderdim. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyorduk zaten. Bir araya gelme süremiz uzamıştı. İlişkimizin yıl dönümünde de bana iki çift güzel söz söylememesi bardağı taşıran son damla oldu. Keşke bana ayrılmak istiyorum diye daha önce söyleseydi. Ona benden soğuduğunu söylediğim zaman "Saçmalıyorsun, kafanda kuruyorsun, senaryo yazıyorsun" diye klasik ayrılmaya cesaret edemeyen erkek bahanelerini söyleyip durdu.
Ben ayrıldıktan sonra bu şahıs ısrarla "Arkadaş kalalım, akışına bırakalım" diye zırvaladı. Kesinlikle kabul etmedim. Beni suçladı. Hiç yapmadığım, aklımın ucundan geçirmediğim halde beni kibirli olmakla, kendini beğenmiş olmakla itham etti. Hakaretler yağdırdı. En çok zoruma giden şey bu. Sonuçta her yerden engelledim. Aylardır da hiçbir şekilde görüşmüyorum.
Yapım gereği kimseye dert yanmam. Fakat onun bana söylediklerini hâlâ içime sindiremiyorum. Hakkımı kesinlikle helal etmiyorum. Çünkü çok sevdim. Gerçekten sevdim.
Şimdi soracağım şey şu: Kalp kıran, haksızlık yapan, verilen değerin ve emeğin kıymetini bilmeyen biri yaptıklarının karşılığını görür mü? Yani sizce karma var mı? Yaptığı yanına kâr kalsın istemiyorum.
Kimseye güvenemiyorum. Hayatıma girmek isteyenleri itiyorum. Bundan önceki ilişkimde de aldatılmıştım. O nedenle kendimi çok yaralı ve yorgun hissediyorum. Ona söylemek isteyip de söyleyemediklerimi boş bir kuyuya haykırsam rahatlar mıyım diye düşünüyorum. Tavsiyeleriniz nelerdir?
Yaklaşık 4 ay önce sevgilimden ayrıldım. Çok aşıktım. Onun da bana aşık olduğunu zannediyordum çünkü öyle söylüyordu. Kendisi üniversite terk. Ben doktora mezunuyum. Ben bunu hiç sorun etmedim fakat o aşağılık kompleksine kapılıp her fırsatta beni ezmeye çalıştı. Çok sevdiğim için sürekli alttan aldım. İlişkimizin 1. yıl dönümünde onun ilgisizliği, vurdumduymazlığı canıma tak ettiği için ayrıldım. Uzun uzun ayrılma gerekçemi açıklayan bir mesaj gönderdim. Uzak mesafe ilişkisi yaşıyorduk zaten. Bir araya gelme süremiz uzamıştı. İlişkimizin yıl dönümünde de bana iki çift güzel söz söylememesi bardağı taşıran son damla oldu. Keşke bana ayrılmak istiyorum diye daha önce söyleseydi. Ona benden soğuduğunu söylediğim zaman "Saçmalıyorsun, kafanda kuruyorsun, senaryo yazıyorsun" diye klasik ayrılmaya cesaret edemeyen erkek bahanelerini söyleyip durdu.
Ben ayrıldıktan sonra bu şahıs ısrarla "Arkadaş kalalım, akışına bırakalım" diye zırvaladı. Kesinlikle kabul etmedim. Beni suçladı. Hiç yapmadığım, aklımın ucundan geçirmediğim halde beni kibirli olmakla, kendini beğenmiş olmakla itham etti. Hakaretler yağdırdı. En çok zoruma giden şey bu. Sonuçta her yerden engelledim. Aylardır da hiçbir şekilde görüşmüyorum.
Yapım gereği kimseye dert yanmam. Fakat onun bana söylediklerini hâlâ içime sindiremiyorum. Hakkımı kesinlikle helal etmiyorum. Çünkü çok sevdim. Gerçekten sevdim.
Şimdi soracağım şey şu: Kalp kıran, haksızlık yapan, verilen değerin ve emeğin kıymetini bilmeyen biri yaptıklarının karşılığını görür mü? Yani sizce karma var mı? Yaptığı yanına kâr kalsın istemiyorum.
Kimseye güvenemiyorum. Hayatıma girmek isteyenleri itiyorum. Bundan önceki ilişkimde de aldatılmıştım. O nedenle kendimi çok yaralı ve yorgun hissediyorum. Ona söylemek isteyip de söyleyemediklerimi boş bir kuyuya haykırsam rahatlar mıyım diye düşünüyorum. Tavsiyeleriniz nelerdir?