fatosfirat .!.:çok Teşekkürler Kuzeycim, Bende Bu Illet Hastaliktan çok Korkuyorum Acaba önlem Içinde Bu Otun Faydasi Oluyormu Dersin...?
Çağımızın vebası kanser, herkesin yüreğini ağzına getiren tehlikeli bir hastalıktır. Kanser'in ne kadar ağır bir hastalık olduğunu eşim kanser hastalığına yakalanınca anladık.
Önce göğsü alındı. Sonra 6 kür kemoterapi uygulandı. Bir yıl sonra kemiklere sıçradı. Hem radyoterapi, hem kemoterapi uygulandı. Maaselef hiçbir faydası olmadı. Tek faydası ağrılarının azalmasıydı. Ancak kanser vücut üzerinde yayılmaya devam ediyordu. Kemoterapi sırasında eşimin karnında yaklaşık 25 cm büyüklüğünde bir tümor oluştu. Normal tedaviden umudu kesmiştik.
İşte bu sırada alternatif kanser tedavisine yöneldik. A, C, E vitaminleri ile birlikte DMSO, Beres Csep damla, Prolysin C, İmmunex gibi bağışıklık sistemini tavkiye edici ilaç ve bitkisel destek ürünlerine yöneldik.
İşte tam bu sırada değerli dostum Gazi Üniversitesi KBB Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdoğan İnal hoca; "Kayınpederim mesane kanseri olmuştu. Tam 7 kere ameliyat oldu. Fakat bir türlü iyileşmedi. En sonunda birisinin tavsiyesi ile kantaron otunu kaynatıp suyunu içirdik. 3,5 ay sonra çekilen filmlerde ve tetkiklerde kayınpederimde mesane kanserinden eser kalmadığını gördüm. Sen de eşine kantaron otunun suyunu içir. " dedi.
Prof. Dr. Erdoğan İnal hocanın tavsiyesine uydum. Ozon tedavisi ile birlikte kantaron otu suyunu eşime içirdim. Yaklaşık 50 gün sonra karnından alınan doku örnekleri üzerinde yapılan patalojik incelemelerde "kanser tümöründen" eser kalmadığını, geriye sadece yağ dokusunun kaldığını gördük. Eşimin kemiklerinde de mevcut olan kanser hastalığının, kemiklerdeki son durumunu bilmiyoruz. Bu durumu ancak, kemiklerde MR çekimi sonrası anlayabileceğiz. Ancak eşimin karnındaki o kocaman kitlede kanser hastalığından eser kalmadı.
Böylesine önemli bir konuyu herkesle paylaşmak istedim. Allah tüm hastalara acil şifalar versin.
ALINTI...
Ben bu illetin vücuda yerleştimi bir daha kurtuluşunun olmadığı inancındayım allah düşmanımın başına vermesin,böyle haberleri okuyoruz yada bazı gıdaların faydalarını yazıyorlar ama bana nedense inandırıcı gelmiyor sadece geçici bir düzelme gibi geliyor.
Ben bu illetin vücuda yerleştimi bir daha kurtuluşunun olmadığı inancındayım allah düşmanımın başına vermesin,böyle haberleri okuyoruz yada bazı gıdaların faydalarını yazıyorlar ama bana nedense inandırıcı gelmiyor sadece geçici bir düzelme gibi geliyor.[/QU
arkadaşım bu tür olumsuz düşüncelerinizi kendinize saklayın lütfen burası herkesin kolaylıkla ulaşabileceği bir site ve bu tür rahatsızlıklarda moral ve yaşama gücünün ne kadar önemli olduğunu düşünürsek sizin yazınızı okuyan insanların neler düşünebileceği beni bile ürküttü.yazdıklarımızı herkesin okuyabildiğini düşünerek yazarsak kimsenin yaşama umudunu elinden almamış oluruz biraz daha dikkat lütfen...
mesure çok yanlış düşünüyorsun.Bende bu hastalıktan vardı.Olmadan önce ailemde dahil kimse adını bile sölemez ve söletmezlerdi.Ama hasta olduktan sonfra herşey değişti.Tamam beş yıl kritik geçiyo ama kendine bakar ve sağlıklı yaşamaya çalışırsan bir daha olmaya da biliyorsun.Ayrıca bu hastalığın tek kötü yanı herkes tarafından öleceğinin düşünülmesi ve hastaya ah canım vah cicim gözüyle bakılması.Eğer bu bkışlarda değişirse ve hastada moralmen ben bitiririm bunu derse kesin bitiyo.Bakalım 1. yılımı geride bıorakmak üzereyim 2 aylık peryodik kontrollerim devam ediyor.Bu defa ne çıkacakama herkese öğüdüm sakın ama sakın kanser hastası birine acıyarak bakmayın ve moral olsun diye abuk sabuk şeyler sölemeyin
Çağımızın vebası kanser, herkesin yüreğini ağzına getiren tehlikeli bir hastalıktır. Kanser'in ne kadar ağır bir hastalık olduğunu eşim kanser hastalığına yakalanınca anladık.
Önce göğsü alındı. Sonra 6 kür kemoterapi uygulandı. Bir yıl sonra kemiklere sıçradı. Hem radyoterapi, hem kemoterapi uygulandı. Maaselef hiçbir faydası olmadı. Tek faydası ağrılarının azalmasıydı. Ancak kanser vücut üzerinde yayılmaya devam ediyordu. Kemoterapi sırasında eşimin karnında yaklaşık 25 cm büyüklüğünde bir tümor oluştu. Normal tedaviden umudu kesmiştik.
İşte bu sırada alternatif kanser tedavisine yöneldik. A, C, E vitaminleri ile birlikte DMSO, Beres Csep damla, Prolysin C, İmmunex gibi bağışıklık sistemini tavkiye edici ilaç ve bitkisel destek ürünlerine yöneldik.
İşte tam bu sırada değerli dostum Gazi Üniversitesi KBB Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdoğan İnal hoca; "Kayınpederim mesane kanseri olmuştu. Tam 7 kere ameliyat oldu. Fakat bir türlü iyileşmedi. En sonunda birisinin tavsiyesi ile kantaron otunu kaynatıp suyunu içirdik. 3,5 ay sonra çekilen filmlerde ve tetkiklerde kayınpederimde mesane kanserinden eser kalmadığını gördüm. Sen de eşine kantaron otunun suyunu içir. " dedi.
Prof. Dr. Erdoğan İnal hocanın tavsiyesine uydum. Ozon tedavisi ile birlikte kantaron otu suyunu eşime içirdim. Yaklaşık 50 gün sonra karnından alınan doku örnekleri üzerinde yapılan patalojik incelemelerde "kanser tümöründen" eser kalmadığını, geriye sadece yağ dokusunun kaldığını gördük. Eşimin kemiklerinde de mevcut olan kanser hastalığının, kemiklerdeki son durumunu bilmiyoruz. Bu durumu ancak, kemiklerde MR çekimi sonrası anlayabileceğiz. Ancak eşimin karnındaki o kocaman kitlede kanser hastalığından eser kalmadı.
Böylesine önemli bir konuyu herkesle paylaşmak istedim. Allah tüm hastalara acil şifalar versin.
ALINTI...