- 13 Mart 2007
- 237
- 1
- 35
Kan uyuşmazlığı ne demektir, tehlikesi nedir?
Kan uyuşmazlığı ne demektir, tehlikesi nedir?
Kan uyuşmazlığı, anne ve babanın kan gruplarından yola çıkarak oluşacak olan bebek kan grubunun anne kanıyla uyumsuzluk göstermesi olasılığına verilen addır. Eğer bebeğin kan grubu elemanları anne kanı tarafından yabancı nesne olarak işlem görürse annenin kanındaki savunma mekanizmaları bebeğin kan grubu elemanlarına saldırıda bulunur. Bunun sonucunda bebeğin kanındaki hücreler parçalanmaya başlar ve çeşitli problemler ortaya çıkabilir. Kan uyuşmazlığı çok çeşitli olabilmesine karşın en sık rastlanılan babanın Rh faktörünün pozitif olması ve annenin Rh faktörünün negatif olmasıdır. Bu durumda çiftler arasında bir uyuşmazlık vardır. Kan uyuşmazlığı olması mutlaka bebeğin hastalanacağı anlamına gelmez. Bebeğin kan uyuşmazlığından etkilenip etkilenmeyeceğ i öncelikle bebeğin kan grubunu daha sonra da annenin bebeğin bu "yabancı" olarak algıladığı kan hücrelerine saldırıp saldırmamasına bağlıdır. İlk gebeliklerde kan uyuşmazlığı nadiren problem yaratır. Sonraki gebeliklerde de gerekli önlemler alındığında kan uyuşmazlığının problem yaratması beklenmez.
Kan uyuşmazlığı durumunda ne olabilir?
Op. Dr. Burçak Erzik: Anne Rh (-), bebek Rh (+) ise fetustan anneye geçebilecek çok az miktarlarda kan bile (0.1 ml ) annenin kanına karışırsa annenin bağışıklık sistemi Rh proteinlerine karşı antikor denilen koruyucu maddeler oluşturur. Bu şekilde kendi kan dolaşımındaki Rh proteinlerini temizler. Ancak bu antikorlar bebek eşi olan plasenta ve kordon aracılığı ile Rh (+) fetusun kan dolaşımına girdiğinde kırmızı kan hücrelerini yok etme özelliğine sahiptir. Bu şekilde anne ve fetusta Rh duyarlılığı gelişmiş olur. Geçen antikor miktarı ile doğru orantılı olarak, bebeğin anne karnında, kansızlığa bağlı kalp yetmezliğine ve buna bağlı ölümüne kadar giden bir hastalık tablosu görülebilir.
Ne yapmak gerekir?
Op. Dr. Burçak Erzik: Annenin bağışıklık sistemi bir kez uyarıldıktan sonra geri dönülmez bir şekilde bu yabancı kırmızı kan hücrelerine karşı antikor ürettiğinden bu uyarının hiç oluşmaması en önemli korunma prensibidir. Bu uyarılma işlemi ilk doğumda %1 oranında mümkündür. Ancak her uyarı doğumla olmak zorunda değildir.Yanlış kan nakli, kan ile bulaşmış cerrahi aletler ile girişim veya enjeksiyonlara bağlı olarak da kan uyuşmazlığı gelişebilir.
Bu yüzden Rh (-) olan her anne, gebeliğin hemen başında anti-Rh antikorlar açısından indirekt coombs adındaki basit bir testle araştırılır.
: Bir hekim olarak nelere dikkat ediyorsunuz?
Op. Dr. Burçak Erzik: Bu tür bir problemle karşılaşmamanın temel kuralı korunmadır.
-Çiftin öncelikle gebelik öncesinde kan grupları tespit edilmelidir.
-Eğer Rh uyuşmazlığı varsa indirekt coombs testi 4 hafta aralıklarla tekrarlanmalı dır.
-İlk gebelikte 28.haftada erken korunma iğnesi (300 mikrogram Rh hiper immün globulin)yapı labilir.
-Doğumdan sonra bebeğin kan grubu Rh pozitif ise; sonraki bebekleri korumak için antikor üretimini engelleyecek Rh hiperimmunglobin enjeksiyonu doğumu takip eden 72 saat içinde yaptırılır. Hiperimmune globulin enjeksiyonuna rağmen hastaların % 0,4’ünde duyarlılık gelişebilir.
-Eğer anne adayı duyarlı hale gelmişse bebek risk altındadır.Duyarlı lığı ortadan kaldırmak mümkün değildir. Gebelik ilerledikçe kandaki antikor düzeyleri düzenli olarak kontrol edilir. Eğer yüksek düzeylere çıkarsa, özel testlerle bebeğin sağlığı mutlaka bir perinatoloji kliniğinde takip edilmeli ve uygun tedavi yapılmalıdır. Rh duyarlılığı gerçekleştikten sonraki gebelikler de genellikle etkilenen gebelikten daha erken başlayan ve daha ağır seyreden bir tablo oluşur.
-Düşük sözkonusu ise gebelik 3 aydan büyükse immunglobulin uygulaması tam doz yapılmalıdır. İlk 3 ay içinde ise düşük doz, 50 mikrogram hiperimmünglobulin (koruyucu iğne) yapılması uygun olur.
-Tıbbi nedenlerle veya isteğe bağlı kürtaj sözkonusu ise Rh hiperimmunglobulin müdahaleden önce uygulanmalıdır.
Kan uyuşmazlığı ne demektir, tehlikesi nedir?
Kan uyuşmazlığı, anne ve babanın kan gruplarından yola çıkarak oluşacak olan bebek kan grubunun anne kanıyla uyumsuzluk göstermesi olasılığına verilen addır. Eğer bebeğin kan grubu elemanları anne kanı tarafından yabancı nesne olarak işlem görürse annenin kanındaki savunma mekanizmaları bebeğin kan grubu elemanlarına saldırıda bulunur. Bunun sonucunda bebeğin kanındaki hücreler parçalanmaya başlar ve çeşitli problemler ortaya çıkabilir. Kan uyuşmazlığı çok çeşitli olabilmesine karşın en sık rastlanılan babanın Rh faktörünün pozitif olması ve annenin Rh faktörünün negatif olmasıdır. Bu durumda çiftler arasında bir uyuşmazlık vardır. Kan uyuşmazlığı olması mutlaka bebeğin hastalanacağı anlamına gelmez. Bebeğin kan uyuşmazlığından etkilenip etkilenmeyeceğ i öncelikle bebeğin kan grubunu daha sonra da annenin bebeğin bu "yabancı" olarak algıladığı kan hücrelerine saldırıp saldırmamasına bağlıdır. İlk gebeliklerde kan uyuşmazlığı nadiren problem yaratır. Sonraki gebeliklerde de gerekli önlemler alındığında kan uyuşmazlığının problem yaratması beklenmez.
Kan uyuşmazlığı durumunda ne olabilir?
Op. Dr. Burçak Erzik: Anne Rh (-), bebek Rh (+) ise fetustan anneye geçebilecek çok az miktarlarda kan bile (0.1 ml ) annenin kanına karışırsa annenin bağışıklık sistemi Rh proteinlerine karşı antikor denilen koruyucu maddeler oluşturur. Bu şekilde kendi kan dolaşımındaki Rh proteinlerini temizler. Ancak bu antikorlar bebek eşi olan plasenta ve kordon aracılığı ile Rh (+) fetusun kan dolaşımına girdiğinde kırmızı kan hücrelerini yok etme özelliğine sahiptir. Bu şekilde anne ve fetusta Rh duyarlılığı gelişmiş olur. Geçen antikor miktarı ile doğru orantılı olarak, bebeğin anne karnında, kansızlığa bağlı kalp yetmezliğine ve buna bağlı ölümüne kadar giden bir hastalık tablosu görülebilir.
Ne yapmak gerekir?
Op. Dr. Burçak Erzik: Annenin bağışıklık sistemi bir kez uyarıldıktan sonra geri dönülmez bir şekilde bu yabancı kırmızı kan hücrelerine karşı antikor ürettiğinden bu uyarının hiç oluşmaması en önemli korunma prensibidir. Bu uyarılma işlemi ilk doğumda %1 oranında mümkündür. Ancak her uyarı doğumla olmak zorunda değildir.Yanlış kan nakli, kan ile bulaşmış cerrahi aletler ile girişim veya enjeksiyonlara bağlı olarak da kan uyuşmazlığı gelişebilir.
Bu yüzden Rh (-) olan her anne, gebeliğin hemen başında anti-Rh antikorlar açısından indirekt coombs adındaki basit bir testle araştırılır.
: Bir hekim olarak nelere dikkat ediyorsunuz?
Op. Dr. Burçak Erzik: Bu tür bir problemle karşılaşmamanın temel kuralı korunmadır.
-Çiftin öncelikle gebelik öncesinde kan grupları tespit edilmelidir.
-Eğer Rh uyuşmazlığı varsa indirekt coombs testi 4 hafta aralıklarla tekrarlanmalı dır.
-İlk gebelikte 28.haftada erken korunma iğnesi (300 mikrogram Rh hiper immün globulin)yapı labilir.
-Doğumdan sonra bebeğin kan grubu Rh pozitif ise; sonraki bebekleri korumak için antikor üretimini engelleyecek Rh hiperimmunglobin enjeksiyonu doğumu takip eden 72 saat içinde yaptırılır. Hiperimmune globulin enjeksiyonuna rağmen hastaların % 0,4’ünde duyarlılık gelişebilir.
-Eğer anne adayı duyarlı hale gelmişse bebek risk altındadır.Duyarlı lığı ortadan kaldırmak mümkün değildir. Gebelik ilerledikçe kandaki antikor düzeyleri düzenli olarak kontrol edilir. Eğer yüksek düzeylere çıkarsa, özel testlerle bebeğin sağlığı mutlaka bir perinatoloji kliniğinde takip edilmeli ve uygun tedavi yapılmalıdır. Rh duyarlılığı gerçekleştikten sonraki gebelikler de genellikle etkilenen gebelikten daha erken başlayan ve daha ağır seyreden bir tablo oluşur.
-Düşük sözkonusu ise gebelik 3 aydan büyükse immunglobulin uygulaması tam doz yapılmalıdır. İlk 3 ay içinde ise düşük doz, 50 mikrogram hiperimmünglobulin (koruyucu iğne) yapılması uygun olur.
-Tıbbi nedenlerle veya isteğe bağlı kürtaj sözkonusu ise Rh hiperimmunglobulin müdahaleden önce uygulanmalıdır.