İşte eylemlerin odağı ODTÜ gerçeği

bulca

Gönül almayı bilmeyene ömür emanet edilmez.Mevlana
Pro Üye
28 Ocak 2009
33.636
54.448
[h=2]Göktürk 2 uydusunun fırlatılma töreni sırasında Başbakan'ı protesto bahanesiyle ODTÜ'de yaşanan olaylarla ilgili çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Geçen hafta ODTÜ'de yaşanan şiddet olaylarında molotof atan 50 kişiden sadece 12'si ODTÜ'lü... Olaylar, 'Üniversite Baharı' planı mı?[/h]VİDEO İÇİN TIKLAYINZanlıların suç kayıtları hayli kabarık. Öğrencilerin rektörü tehdit ettiği ve istedikleri yönde açıklama yaptırdığı da belirlendi.
Geçen hafta salı günü ODTÜ'de yaşanan olayların tartışması sürüyor. Göktürk-2 uydusunun fırlatma töreninde Başbakan Erdoğan'ı protesto etmek için toplanan marjinal sol örgütler polisle çatışmış 15 polis yaralanırken gözaltına alınan 10 eylemciden 8'i tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilmiş ardından da adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Başbakan Erdoğan hem eylemcileri hem de üniversite yönetimini sert şekilde eleştirirken CHP lideri eylemcilere 'Her ODTÜ'lü bir Yörük Ali Efe'dir' diyerek destek çıktı. Peki ama ODTÜ'de ne oldu?
Yaşananlar gerçekten bir protesto eylemi mi yoksa üniversiteler üzerinden başlatılmak istenen yeni bir hareketlenmenin başlama vuruşu muydu?
Yer ODTÜ ama eylemciler ithal
Bugün gazetesindeki habere göre, her şeyden önce iddia edildiği gibi polisin kampüse zorla girmesi diye bir şey yok. ODTÜ yerleşkesine polisin davet edilmesi bizzat ODTÜ rektörlüğünün talebi ile olmuş. Başbakan ve devlet erkanının katılacağı program için Ankara Emniyeti'ne başvuran rektörlük tedbir alınmasını istemiş.
Eylemle ilgili önemli ayrıntılardan birisi de şu. Her ne kadar eylemin yapıldığı yer ODTÜ olsa da eylemcilerin büyük bir kısmı başka üniversitelerden geldi. Eylemde ön saflarda yer alıp molotof atan 50 kişiden sadece 12'si ODTÜ'lü. Hatta gözaltına alınıp savcılığa sevk edilen 10 öğrenciden 4'ü ODTÜ'lü. Diğerleri başka eylemlerde de sık sık polisle çatışan başka üniversite öğrencileri.
Sabıka kayıtları kabarık
Tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen öğrencilerin suç kaydı ise hayli kabarık. Tamamı marjinal sol ve bölücü örgütle irtibatlı. Dev-Yol, DİSH ve MLKP gibi örgütlere üye oldukları öğrenilen eylemcilerin bazılarının 'yaralama', 'terör propagandası', 'suç örgütü üyesi olma' ve 'terör örgütü üyesi olma' suçlarından kaydının olduğu belirlendi. Eylemlerden sonra yapılan aramalarda sanıklarla birlikte namlusu değiştirilmiş ve çelik bilye atabilen silah ele geçirildi. Bununla birlikte molotoflar ve soda şişeleri de eylemlerde kullanıldı.
Törenden sonra TÜBiTAK binasına saldırı
Başbakan daha kampüse gelmeden başlayan olaylarda çok sayıda molotof ve cam soda şişesi kullanıldı. Hastaneye kaldırılan 15 polisten 13'ü eylem bittikten sonra geri çekilirken kafalarına isabet eden taş ve soda şişeleri ile yaralandı. Eylemciler polis tamamen çekildikten sonra TÜBİTAK binasının camlarını kırdı. Güvenlik birimlerinin raporuna göre yakılan güvenlik kulübeleri, kırılan camlar ve bankamatiklerde 400 bin liralık maliyet çıktı. Üniversite yönetimin daha önceki olaylarda olduğu gibi soruşturma açtırmadığı gibi zararı da eylemcilerden tahsil etmediği ortaya çıktı.
Mahkemede mahalle baskısı
Göstericilerden tutuklanması için mahkemeye sevk edilen 12 eylemci için adliyede olağanüstü bir hareketlilik yaşandı. Eylemcileri savunmak için mahkeme salonunda 12 avukat ile 2 milletvekili bulunurken, adliye çevresinde 300 kişilik marjinal sol bir grup eylem yaptı. Mahkeme salonu içinde yaşanan olaylar sebebiyle hakimin koruma istediği de raporlara yansıdı.
Rektörü ayaklarına çağırıp tehdit ettiler
Tören bittikten sonra devlet erkanı kampüsten ayrılmasına rağmen olaylar bitmedi. Eylemciler saat 21.00 sularında rektörlük binasına gelip rektörlüğün camlarını kırdılar. Grup, rektörle görüşmek istediklerini ve aksi durumda kötü olayların olacağını söyleyip Fizik Bölümü P-1 toplantı salonuna geçerek beklemeye başladı. Rektör Prof. Dr. Ahmet Acar ise saat 22.00 sularında rektörlük binasına, yarım saat sonra da eylemcilerin yanına geldi. Yaklaşık 4 saat süren toplantıda eylemcilerin rektörü tehdit ettiği iddia edildi. Öğrenci temsilcisi tarafından iletilen 4 maddelik talebe göre rektörden kamera kayıtlarını polise vermemesi, soruşturma açılmaması, özel güvenliğin toplantı salonuna alınmaması ve medyaya polisin kampüse zorla girip şiddet uyguladığı yönünde açıklama yapması istendi. Görgü şahitlerinin anlatımına göre rektörü zaman zaman tehdit eden eylemciler taleplerini kabul ettirdi. Nitekim rektör eylemcilerin talebi yönünde bir basın açıklaması yaparken hem soruşturma açtırmadı hem de kampüsteki kamera kayıtlarını dün akşama kadar ilgili birimlere vermedi.
'Üniversite Baharı' planı mı?
Bir haftadır efsaneleştirilen ODTÜ olayları bir protesto biçiminden çok şiddet eylemine benziyor. Uydu fırlatma töreni için Başbakan ve devletin zirvesi gelirken rektörlük resmi yazıyla polisten tedbir almasını istiyor. Ankara'nın her yerinde eylem yapan kadrolu protestocular gün içerisinde 'Başbakan'ı kampüse sokmayacağız' pankartları asıyor. Polis tören alanın etrafında barikat kuruyor. Molotoflar, taşlar ve sapanlarla saldırınca olaylar çığırından çıkıyor. 15 polis yaralanırken araçlar güvenlik kulübeleri ve ATM'ler zarar görüyor. Bu esnada en düşündürücü şey oluyor. Rektörü ayağına çağıran eylemciler ki aralarında öğretim üyeleri de var. Gece 02.00'ye kadar tehditler eşliğinde 4 maddelik bir talep listesini rektöre tebliğ ediyorlar. Rektör isteyerek ya da istemeyerek bu talepleri kabul ediyor ve uyguluyor. Eylemcilerin büyük bir kısmı ise ODTÜ öğrencisi değil. Kampüste güvenliği sağlayamayan rektörlük ise bugüne kadar yapılan hiçbir eylem sonrası öğrencilere soruşturma açmadı. Yüz binlerce liralık zarar ise millete fatura edildi. Hal böyle iken ODTÜ'de yaşanan olayları romantik devrimci yaklaşımlarla ya da 'ODTÜ'ye dokunan yanar' gibi sloganlarla anlatmak ne kadar sağlıklıdır?
Özel güvenlik yaralandı suç duyurusu yapılmadı
Eylemlere katılan öğrencilerin büyük bir kısmının başka üniversitelerden geldiği göz önüne alındığında kampüs güvenliğinin sağlanamadığı açıkça görülüyor. Kampüsü çevreleyen tel örgülerin yırtık olması da eylemcilerin rahatlıkla üniversiteye girmesine neden oldu. Bununla birlikte özel güvenlik görevlilerinin yaralanmasına rağmen rektörlüğün suç duyurusunda bulunmaması bir başka önemli nokta. Özel güvenlik görevlilerinin üniversite yönetiminin bu tutumundan dolayı olaylara müdahalede isteksiz kaldıkları da konuşuluyor. (Bugün Gazetesi)
ODTÜ'DE YENİ BİR PROVOKASYONA NEDEN OLACAK SEMPOZYUM
Göktürk-2 uydusunun fırlatılması dolayısı ile düzenlenen törenler sırasında ortalığın savaş alanına dönüştürüldüğü ODTÜ; şimdi de İslam karşıtı söylemleriyle gündeme gelen Nişanyan'ın ağırlamaya hazırlandığı ortaya çıktı.
Yeni Akit Gazetesi'nden Sinan Yavuzoğlu'nun haberindeki iddialara göre de; 15-16-17 Şubat 2013 tarihlerinde ODTÜ'de düzenlenecek '1. Teoloji Sempozyumu'na daha önce Hz. Muhammed (SAV) ağır hakaretler savuran Sevan Nişanyan'ın da davet edildiği öğrenildi.
Nişanyan, Sempozyum'un 17 Şubat Pazar günkü oturumlarında "Kur'an Terminolojisinin Tarihsel Kökenleri" üzerine 'sunum' yapacağını ardından da Edip Yüksel'le münazarada bulunacağını duyurdu.
13 ÜNİVERSİTEDEN OLAYLARI KINAYAN MAHİYETTE AÇIKLAMA GELDİ
Göktürk-2'nin fırlatılış töreni esnasında yaşanan olaylarla ilgili, 18 üniversiteden açıklama geldi.
18 Aralık'ta Göktürk-2 Uydusu'nun Çin'deki Jiuquan Hava Üssü'nden fırlatılması nedeniyle düzenlenen tören öncesi ve sonrası ODTÜ'de çıkan olaylarla ilgili Marmara Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi ve Mimar Sinan Üniversitelerinden ortak açıklama yapıldı. Açıklamalarıyla Karadeniz Teknik Üniversitesi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Bingöl Üniversitesi, Hacettepe, Afyon Kocatepe Üniversitesi, Uşak Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Sabahattin Zaim Üniversitesi'de protesto olaylarına tepki gösterdi.
Trakya Üniversiteler Birliği adına da Kırklareli Üniversitesi, Trakya Üniversitesi, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, Namık Kemal Üniversitesi'de bir açıklama yaptı.
YÖK SORUŞTURMA BAŞLATTI
YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, ODTÜ'deki olayları incelemek üzere Denetleme Kurulu'nu görevlendirdi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya'nın, ODTÜ kampüsü'nde geçen hafta Göktürk-2 uydusunun fırlatılması nedeniyle düzenlenen törene katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı protesto eden grupların çıkardığı olayların incelenmesi için 21 Aralık'ta YÖK Denetleme Kurulu'nu görevlendirdiği öğrenildi.
YÖK Başkanı Çetinsaya üniversite kampüslerindeki şiddet içeren olayların üzüntüyle karşılandığını ifade etti.

haber7
 
Böyle öğrencimi olur yahu,
Halkını savunduğu için mi bunları yapıyor, polise saldırıyor yakıp yıkıyor, taş atıyor
Bende öğrenci oldum, bende yürüyüşlere katıldım, sloganda attım. Bunlar gibi terörist kılıklı değildik ama adam gibi düşüncemizi açıklar giderdik.
İnsanın en doğal hakkıdır ifade, düşünce özgürlüğü, eleştirme özgürlüğü.
Böyle terör estirerek ancak kendini rezil edersin.
Ki zaten niyetleride belli öyle önemli bir günde terör estirmek tamamen yapılan güzel çalışmayı gölgelemeye çalışmaktır.
 
Örnek verirmisiniz? neresi yalan bizde yanlış bilgi almayalım

tarafsız yayınları takip ederseniz olayların nasıl geliştiği hakkında birçok bilgiye ulaşabilirsiniz eğer yanlış bilgi almak gibi bir endişeniz varsa. ayrıca öğrencilerin tutumları uydu başarısını gölgelemek için değil yök' ü protesto etmek amaçlıydı. başbakan daha üniversite kampüsüne girmeden 3 bin polis görevlendirilmesi gerginlik çıkmasına sebep olur tabii ki.
 
Son düzenleme:

öğrenci dediğiniz muhalif olmalı zaten, gençler haksızlıklara gelemez, çabuk sinirlenir, naiftirler. siz de genç oldunuz, onları en çok siz anlamalısınız. şiddete şiddetle karşılık vererek mi gençleri topluma kazandırmayı düşünüyorsunuz? avrupa da ve yunanistan da gençler pek çok olay çıkardılar, gördünüzü mü bu derece tepki polisten. sadece kendilerini korudu polisler, sonuçta ne oldu, hiç birşey, insanlar tepkilerini gösterdi de yunanistan yerle bir mi oldu? gayet de yerinde duruyor. insanlar da tepkilerini verdiler, olaylar çıktı ama duruldu, bitti.
ben işlerin yansıtılıdığı gibi olduğunu düşünmüyorum, gölgelemeye çalışmak böyle olmaz, 1 haftadır medyanın gündeminde uydu ve eylemlerle ilgili haberler var. odtüden pek çok hoca açıklama yapmış, daha öğrenciler slogan atarken polis başlamış gaz bombası atmaya, olaylar yansıtıldığı gibi değil bence. bu tür öğrencileri ben de görürdüm öğrenciyken, sadece slogan atıp gidenler çoğunluktaydı. ama bu olayda polisimizin de orantısız şiddet kullanarak tansiyonu yükselttiğini düşünüyorum. alakası olmayan binaların camlarını kırıp içeriye gaz bombası attıklarını ve pek çok hocanın ve öğrencinin binalarda mahsur kaldığını duydum. bunlar da hoş değil, bu açıdan da bakmak lazım.
ayrıca odtü sadece bu gösteriden ibaret değil, ülkemizin gurur kaynağı bir eğitim yuvası. sadece bilimsellik değil hoşgörülü olmayı da orada öğrendim ben. bu da başka üniversitelerde bulamayacağınız çok nadir özelliklerinden biridir. aşırı sağcı da değilim solcu da, ancak herkese hoşgörü gösterilmesi gerektiğini savunuyorum. zamanında hoşgörüsüzlükten ağzı yanan yöneticilerimizin şimdi bu hakkı neden kendileri gibi düşünmeyenlere vermediklerini de bi düşünelim bence.
o tübitak binasında çalışan araştırmacıların %90 ı da odtülüdür, yani o uyduyu da odtülüler yaptı, ama asıl bunu gölgelemeye çalışıyor bazıları, bunu da ekleyeyim.
güzel ülkem nerelere gidiyor, çok üzülüyorum
 

evet o '' tükürüğümüzle boğarız '' dediğimiz beğenmediğimiz yunanistan' da üniversitelre polisin girmesi yasaktır. 2008' deki polisin bir çocuğu öldürmesi üzerine başlayan isyanda bile polis üniveristelere girememişti.
 

Bakın bende öğrenciyken bir çok siyasi eyleme katıldım.Hemde bu hükümet zamanında. Biz hiç bir yeri yakmadık, polisede taş atmadık. Benim bildiğim molotof kokteyli anında hazırlanan bir şey değil. Molotof atan öğrencilere ne diyeceksiniz. En çirkinide zaten odtü gibi bir yerde yaşanması.
Yurtdışında bu tür eylemlerde inanın polis daha sert uygulamalarda bulunuyor bizzat arasında kalmış biri olarak söylüyorum. Sadece gaz bombası değil tekme tokat allah ne verdiyse. Biz polisimizi her zaman küçük düşürüyoruz malesef. Bunların hiç yaşanmaması lazım. Adam gibi eylemini yapsınlar gitsinler.
Poliste bir yerden sonra elbet karşılık verecek ne yani tekmelere, taşlara sessiz mi kalacak tı?
 

Ben haber7 yi yada kanal7 yi takip etmiyorum, ne kadar doğru ne kadar yanlış yazarlar bilmem. Siz direk yalan dediğiniz için neresinin yalan olduğunu sordum.
Bir istihbarat mutlaka alınmıştır güvenlik önlemi olarak orda polislerin bulunması kadar doğal bir şey yok. Bir çok medyada ''yök'' değil ''başbakan'ı '' protesto amaçlı eylem olduğu söyleniyor. Sizin yandaş olmayan medya kastınızda nedir merak ediyorum
 

Tarafsız yayınlar neye göre, kime göre tarafsız oluyorlar acaba?
Tarafsız, desteksiz, belli kesimlerin onayı olmadan ayakta duran, eyvallahsız medya kuruluşları var mı acaba?
 
Son düzenleme:
Abraham Lincoin'un, oğlunun öğretmenine yazdığı mektuptan bi parça;

-ÖĞRET ONA-
Zaman alacak biliyorum fakat eğer öğretebilirsen ona, kazanılan bir liranın, bulunan beş liradan daha değerli olduğunu öğret.
Kaybetmeyi öğrenmesini öğret ona ve hem de kazanmaktan neşe duymayı.
Eğer yapabilirsen, Sessiz kahkahaların gizemini öğret ona, Bırak erken öğrensin, zorbaların görünüşte galip olduklarını.
Okulda hata yapmanın, hile yapmaktan çok daha onurlu olduğunu öğret ona.
Ona kendi fikirlerine inanmasını öğret, Herkes ona yanlış olduğunu söylediğinde dahi.
Tüm insanları dinlemesini öğret ona, Fakat tüm söylediklerini gerçeğin eleğinden geçirmesini, ve sadece iyi olanları almasını da öğret .
Eğer yapabilirsen, üzüldüğünde bile nasıl gülümseyeceğini öğret ona. Gözyaşlarında hiçbir utanç olmadığını öğret.
Uğultulu bir insan kalabalığına kulaklarını tıkamasını öğret ona, Ve EĞER KENDİSİNİN HAKLI OLDUĞUNA İNANIYORSA, DİMDİK DİKİLİP SAVAŞMASINI ÖĞRET.
 

Tarafsız yayınlar neye göre, kime göre tarafsız oluyorlar acaba?
Tarafsız, desteksiz, belli kesimlerin onayı olmadan ayakta duran, eyvallahsız medya kuruluşları var mı acaba?

şaşıracaksınız ama var tarafsız yayın organları da var ama matbaada tirajda görünmyorlar çünkü engelleniyorlar. peki hiçbir yayın kuruluşunun tarafsız olmadığına inanıyorsanız o zaman bu öğrencilerin hocalarının ağzından da dinleyin olayları bir de. geçen gün basın açıklaması yaptılar birçok hoca ayrı ayrı medyada sansürlenmeden yayınlanmadı ama youtube' dan sansürsüz olarak ulaşabilirsiniz. peki bu hoalar neden derslerini boykot ettiler derslerine girmediler ülkenin en prestijli üniversitelerinden birinin öğretim görevlilerinden söz ediyoruz. sizce neden ?
 
18 aralık 2012 odtü olayları

başbakanın bir kez daha gittiği, gördüğü ama alamadığı (ya da başka bir şey aldığı) yerde yaşanan direniştir bu. yok fatih İstanbul'u almış da, yavuz Mısır'ı fethetmiş de. öyle bol keseden ecdad hikayelerine benzemiyor ilerici gençliği susturmak, ele geçirmek ha yiğidim? bu olaylar vesilesiyle başbakanın yanında olan ve odtü'nün yanında olan üniversitelere bakıldığında Türkiye'nin eğitim seviyesi de gözler önüne serilmiş oluyor. eh tabii burada söylememe bile gerek yok, odtü'nün eğitim seviyesi burada iyi olan, diğer taraf için konuşmaya gerek bile yok.

ayrıca bkz: "bizler, aşağıda imzası bulunan odtü’lüler ve odtü dostları, türkiye’nin çağdaş, demokrat, her türlü zorbalığa tepki vermenin demokrasilerin olmazsa olmaz ön koşulu olduğuna inanan onurlu bireyleri olarak, bizzat başbakan tarafından, hiç bir demokratik ülkede görülmeyecek şekilde, maruz bırakıldığı hakaret ve baskı karşısında ‘üniversitede şiddet varsa, polis varsa ders yok’ diyerek yaşanan zorbalığa odtü’nün tarihine yakışır bir şekilde topyekûn karşı çıkan odtü öğrencilerinin, öğretim üyelerinin ve çalışanlarının bu onurlu davranışlarını sonuna kadar destekliyoruz."

http://www.odtumd.org.tr/imzakamp/imzakamp.asp

olaylara karışmayın!
 
Son düzenleme:

Ben yayinlarin engellendigine inanmiyorum, eger oyle bir sey olsaydi sozcu, gozcu ve penguen, ulusal tv gibi medya organlari cesurca istedigi gibi yazip cizemezdi. Ayrica diger tv kanallarida gayet ozgurce elestiri yapabiliyor ben mi yanlis goruyorum?
İstedigi kadar prestijli olsun, bir ogrencinin kendi okulunun bahcesinde araba lastigi yakmasi, molotof ve tas atmasini bana kimse savunamaz ayni yollardan gectim, o eylem planlari yapilan kulislerde neler yasandiginida iyi bilirim.
 

yaşınızı net olarak bilmiyorum ama bizim kulislere benzemiyor o kulisler artık..bizim zamanımızda sağ başkaydı,sol başka...radikaller değişti..üniversitelerin , özellikle de odtünü tutumunu yürekten destekliyorum..gerekirse giderim,onlarla beraber saf tutarım..olaylara karışmayın!
 
Son düzenleme:

sözcü gazetesine ghiç girmeyelim konu sapmasın. cemaatin truva atı olduğundan bahsediliyor. pengueni ulusal tv gibi kanalların da takipçi kesimi bellidir ve azdır yüksek reyting alan kanallar kadar göze bakmıyorlar demek ki. ya da sırayla olacak bu işler bilemem hükümete bir yakınlığım yok.

ben size öğrencileri geçtim hocaların prosteto ve boykotları hakkında soru sormuştum neyse. ayrıca ilginç bir olay anşlatayım medyaya da yansıdı hatta radikalde haberi çıktı. geçen temmuz ayında izmir' in dikili ilçesinde bir üniversite öğrencisi grubu birlikte kamp yapmaya karar verdiler komün yaşamıi kollektif dayanışmayı deneyeceklerdi, tamamen ortak yaşam ve paylaşıma dayalı bir tatil yaptılar ve polis ve jandarma bu gençlerin gbt' sini falan yapıp bir sonuç alamayınca ve bunları herhangi bir gerekçeye dayandıramadan gözlatına alamayınca ailelerini arayıp '' çocuklarınıza sahip çıkın onlar terörist oldu dağa çıktılar daha da eve dönmezler '' diyerek ailelerini tedirgin ettiler yani hiçbir şey yapılamıyorsa bu şekilde bir müdahalede bulunuluyor. bu gençlerle tanışma şansına da eriştim ben de o sırada dikilideydim.

dünyanın her yerinde öğrenci hareketlerinden korkar hükümetler çünkü birçok muhalif hareket hatta devrim öğreni hareketiyle başlamıştır hatta şu arap baharları bile.
 

25 yasindayim cok degil bundan 4 sene once yoku protesto ettim. Farkli amacli ozelliklede sahte kimlikli olanlar o kulislerde cok dolaniyor. Onemli olan gercekten ne istedigini ve vatana hayirli olup olmadigini bilmek. Burdaki yasanan olaylari kiniyorum. Sizde orda olsaniz fikrim degismez.
Adam gibi eylemini yapana lafim yok siddete basvurana her zaman karsiyimdir!
 
Öncelikle ODTÜ nün Türkiyenin en iyi eğitim öğretim veren üniversitesi olduğunu vurgulayıp,kişilikleri olan,düşünmeyi becerebilen gençlerimizin sindirilmeye çalışıldığı için olayların bu kadar büyütüldüğünü,yalan yanlış ithamlarda bulunulduğunu düşünüyorum.
Şiddet içeren hiçbir eylemi kabul etmem mümkündeğildir,ama bu yazıda belirtildiği gibi okuldaki mevcut durumun ayaklar altına alınmasıda beni çok üzdü.Öğrencilerin öğretim görevlilerini hatta rektörü ayaklarına çağrıp tehdit ettiği söylenmiş,
Buyrun rektörün basın açıklaması,olayların tamamen polisin sert tavrı yüzünden büyüdüğünü söylüyor.;
'''''Göktürk 2 uydusunun atılması sırasında yaşanan olayların ardından ODTÜ Rektörü Ahmet Acar polisin tavrını eleştirdi

Ankara polisinin yaşanan olaylar nedeniyle rektörlüğü suçlamasının ardından ODTÜ Rektörü Prof. Ahmet Acar polisin uyguladığı şiddeti kınadı.

Radikal gazetesinden Murat Yetkin 'e konuşan Ahmet Acar "“ODTÜ’de ilk kez devlet yetkililerinin katıldığı tören yapılmıyor. Başbakan’ın, Genelkurmay Başkanı’nın korunması gerektiğini doğal olarak biliyoruz. O tören için de önceden emniyete başvurup saat 11.00’den itibaren okul girişlerinde önlem alınmasını istedik. Ama kapı önünde dışarıdan gelen birikimler olmasına karşın saat 14.00’e dek polis gelmedi; ondan sonra da kimine göre 1600, bilemiyoruz kimine göre 3 bini birden geldi." dedi.

Polisin sert müdahalesini eleştiren Acar, "ODTÜ’de protesto da ilk kez görülen bir şey değil. İnanamadığımız ölçüde güç kullandı polis, kreşlerin olduğu bölge dahil gaz bombaları, kampüsün orta yerinde gaz ve ses bombaları atıldı. Ben görmedim ama öğrencilerin dövüldüğü bilgileri var. Oysa polis yanlış gördüyse yakalayıp gözaltına alır, dövmek ne demek? Biz nasıl öğrencilerden protestolarını barışçıl yapmasını istiyorsak, bunu da kabul edemeyiz." diye konuştu.

Okulda gerginliğin sürdüğüne dikkat çeken Rektör Acar, yaşanan olayın bir benzerinin tekrarlanmaması için çaba harcadıklarını ifade etti.

Acaba rektör polisi suçladığı içinmi tehdit edildiği iddiaları atıldı ortaya diye düşünmeden edemedim.

En çokta ODTÜ lülerin ''göktürk2 '' uydusunu protesto ettiği iddiaları beni kızdırdı.Yıldız teknik üniversitesi rktörü açıklamış''Göktürk2 uydusunda en çok emeği olan ODTÜ lülerdir''E bu adamlar delimi,kendi emeklerini protesto etsinler.
Başbakanı protesto etmek isteyen bir grup öğrenci ,çok sayıda polisin olaya müdhale etmesiyle olayları büyütmüş,belki dışarıdan gelen provakatörlerde olmuş ve olmaması gereken olaylar çıkmış üniversitede.
Keşke yayın organları asılsız haberler yapmaktan vazgeçip,olayı oluruna bıraksa ve ODTÜ de gerginlikte son bulsa diyorum.
 
Son düzenleme:

eylem yapan biri olduğunu iddia etmenize rağmen eylemin sınırlarını çizmeniz hiç akılkarı değil..hatta çok ilginç..eylemin sınırları yoktur..amacı vardır..hedefe gitmek için de her yol mübahtır..eylemin "adam gibi"si olmaz! eylem eylemdir..sana göresi bana göresi yoktur..doğrusu yanlışı da yoktur..önemli olan hedefin doğruluğunu ya da yanlışlığını tartışmaktır..yere oturup "vidividi" yapmak,sessizce dağılmak eylem değildir..kimse duymaz,kimse umursamaz..bakınız,odtü de bu olaylar çıkmasaydı üniversiteliler uyumaya devam edecekti..uyandı gençlik! durmak yok,yola devam!
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…