işte Erdoğan'ın yok dediği silahlar

lakeoftears

Omnesvulnerantultimanecat
Kayıtlı Üye
1 Nisan 2011
5.104
1.972
işte Erdoğan'ın yok dediği silahlar
“İlaç taşıyordu” dediler. “Türkmenlere yardım götürüyordu” dediler. Silah iddiasını ısrarla reddettiler. TIR’ı durduran savcıyı, arayan jandarma komutanını gözaltına aldılar. Ama sonunda MİT’e ait TIR içinde Suriye’ye götürülen silahların görüntüleri ortaya çıktı.

19 Ocak 2014 tarihinde Adana’da ihbar üzerine çevrilen ve içinde Suriye’ye götürülen silahlar olduğu söylenen TIR’ın savcılık dosyasındaki görüntülerine Cumhuriyet ulaştı.

MİT’e ait olduğu söylenen TIR’larda, iktidarın ısrarla yalanladığı silahların ve mühimmatın bulunduğu ve üç kamera tarafından görüntülendiği ortaya çıktı.

Jandarma görevlileri eşliğinde, savcının nezaretinde kapakları açılan çelik kasalardaki havan, top mermisi ve ağır makineli tüfek mermilerinin üstünün, antibiyotik dolu kutularla kapatıldığı anlaşıldı.

Nasıl durdurulmuştu?

Hatırlanacağı gibi, 11 Mayıs 2013 tarihinde Reyhanlı’da bomba yüklü iki aracın patlaması sonucu 52 kişi ölmüş, bu olay, “Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör eylemi” olarak kayda geçmişti. O günden sonra bomba yüklü araçların sınırdan geçebileceği kaygısıyla gümrüklerde teyakkuza geçirilmiş ve ihbarlar başlamıştı.

1 Ocak’ta Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde benzer bir ihbar üzerine bir TIR polis ekiplerince durdurulmuş, valiliğin devreye girmesiyle arama yapılması engellenmişti. TIR’ın yükü, tutanağa “insani yardım malzemesi” olarak geçerken, CHP’liler TIR’da silah bulunduğunu iddia etmiş, MİT ve hükümet kontrolünde Suriye’ye silah ve mühimmat sevk ettiğini söylemişlerdi.

Herkes işini bilecek

Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı, “Suriye’ye giden her şeyi x-ray’den geçiriyoruz. Bu durumun bizimle ilgisi yok” derken, o gün göreve başlayan ve Meclis’te yemin eden İçişleri Bakanı Efkan Ala, TIR’da Türkmenlere giden yardımlar olduğunu iddia etmiş ve gazetecileri tehdit etmişti:

“Herkes işini bilecek. Siz TIR’ın içini biliyor musunuz?”

Silah çekmişlerdi

Bu olaydan 18 gün sonra, bu kez 3 TIR yine ihbar üzerine Adana Ceyhan Sirkeci gişelerinde, jandarma tarafından durdurulmuştu. TIR’lara eşlik eden MİT görevlileri, sonradan gelen çevik kuvvet polisleri ve Adana İl Jandarma Komutanı’nın emrindeki 250 kişilik jandarma görevlileri arasında büyük gerginlik ve restleşme yaşanmış, karşılıklı silahlar çekilmişti.

TIR’ların aranması için izin veren Adana Cumhuriyet Savcısı Aziz Takçı, daha sonra mahkemede verdiği ifadede, olay yerine gittiğinde MİT görevlisi olduklarını iddia eden, hırpani tipli ve kirli sakallı birkaç kişinin bağırıp çağırdığını, küfür ettiklerini söylemişti.

İldeki mülki makamların, MİT bölge başkanının ve kolluk birimlerinin bilgisi dışında seyahat ettiği ortaya çıkan TIR’lar, savcının talimatı doğrultusunda Seyhan İlçe Jandarma Komutanlığı’na çekilmek istenmiş, bu sırada MİT personeli, araçlarını TIR’ların önüne kırarak bunu engellemeye yeltenmiş, şoförlerden anahtarları alarak araziye atmış ve TIR’ların hareketine engel olmuşlardı.

‘Ağzına kadar silah’

Savcı Takçı, yaşananları şöyle aktarmıştı:

“Gidip malzemelere baktım. Ağzına kadar çakılı silah ve mühimmatı ben de gördüm. Olay yerine gelen jandarmaya, bunları tespit etmelerini, görüntülerini ve numaralarını almalarını söyledim. Bu esnada Adana Valisi Hüseyin Avni Coş ve Emniyet Müdürü, yaklaşık 300-400 kişilik özel harekât ve çevik kuvvet polis ekibi ile olay yerine geldi. Konuyu çözmek için Adana Valisi ile görüştük. Bana bu TIR’ların MİT’e ait olduğunu, bırakılmaları için ölümüne her şeyi yapacağını, Sayın Başbakan’ın (Erdoğan’ın) arayıp ‘Bu konuda yasa çıkaracağız, savcı bunları bıraksın’ mealinde sözler söylediğini, aynı şekilde İçişleri Bakanı’nın da kendisini aradığını söyledi.”

Bu uyarılar üzerine TIR’lardaki malzemeler hakkında bir işlem yapılamamıştı.

Devlet sırrıydı

Olaydan sonra önce hükümet cephesi, TIR’lardaki malzemenin “devlet sırrı” olduğunu söylemiş, Başbakan Erdoğan malzemenin Türkmenlere gittiğini iddia etmiş, ancak Türkmenler, kendilerine bir şey gelmediğini açıklamıştı.

Ahmet Davutoğlu ise “birileri”nin, Milli İstihbarat Teşkilatı’na “kumpas” kurmaya kalkıştığını, “Bunun hesabının sorulacağını” söylemişti.

Buna karşın, AKP’nin Siirt milletvekili adayı Yasin Aktay, geçenlerde, TIR’lar içinde silah bulunduğu iddialarını doğrulamış, “Onlar Özgür Suriye Ordusu’na gidiyordu” demişti.





GÖRÜNTÜLERDE NE VAR?

Cumhuriyet’in ulaştığı görüntüler, MİT’e, jandarmaya ve polise ait olduğu tahmin edilen üç ayrı kamera tarafından tespit edilmiş.

TIR’ların durdurulmasından sonra, askeri araçların ve jandarmanın, çevreyi kontrol altına aldığı görülüyor. Olay yerine getirilen patlayıcı eğitimi almış köpeklerin havlamaları duyuluyor.

Savcılığın talimatıyla TIR’lara el koyan görevliler, ellerinde eldivenler olduğu halde 3 TIR’daki toplam 6 ayrı çelik konteynırın vidalarını kerpetenlerle sökmeye başlıyor.

Savcının nezaretinde çelik kapaklar açıldığında, altından karton kutular çıkıyor. Üzerinde “Dikkat kırılır” damgası bulunan kutulardaki kolilerde ilaç paketleri olduğu görülüyor. Çoğu antibiyotik olan bu ilaçlar da kameralarca tespit ediliyor.

Ancak asıl sürprizin, ilaç paketlerinin altında gizlendiği anlaşılıyor.

Kutular kaldırılınca, altına dizilmiş havanlar ortaya çıkıyor.

Görevliler çelik kasaları açıp saymaya başlıyor:

3 TIR’daki 6 kasadan, toplam 1000 adet 100mm’lik top mermisi, 50 bin adet makineli tüfek mermisi, 30 bin adet ağır makineli tüfek mermisi (12.7 mm) ve 1000 adet havan mühimmatı çıkıyor ve bunlar kayıt altına alınıyor.

Bazı mühimmatın üzerindeki tahta kutularda “Tripoli” yazdığı görülüyor.

Savcılık talimatı ile alınan numuneler, jandarma kriminal laboratuvarında inceleniyor ve mühimmatın Rus menşeli olduğu ve eski Doğu Bloku ülkelerinden temin edildiği ve herhangi bir çarpışma anında infilak etme riski taşıdığı ortaya çıkıyor.

Herhangi bir kaza anında bir şehri uçurabilecek malzemenin, hükümetin gizli bir operasyonuyla, devletin ilgili birimlerinden habersiz sınırdan geçirilmeye çalışıldığı böylece anlaşılıyor.

SONRA NE OLDU?

Olaydan sonra hükümet, TIR’larla Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD’e) yardım için silah ve mühimmat taşındığı iddialarını ısrarla reddetti. Bu konunun soruşturulması taleplerini reddederken, skandalın ortaya çıkarılmasını sağlayan kamu görevlileri hakkında soruşturma açtırdı.

Bu çerçevede Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, başsavcı vekili Ahmet Karaca, savcılar Aziz Takçı ve Özcan Şişman ile eski Adana İl Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay görevden alınarak “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçundan tutuklandılar.

TIR’ları Adana’da durdurmakla suçlanan 13 askeri personel için de müebbet hapis istemiyle dava açıldı.


http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/287071/iste_Erdogan_in_yok_dedigi_silahlar.html
 
Türkmen kardeşlerimize yardım falan eden yok yok süriyeyliler kadar değerleri yok maalesef yalan uydurmaca ki zaten öyle
Bu arada kızlar yazamıyorum kk donup kalıyor ne hikmetse banlandığımdan beri yaşıyorum bu sorunu
 
Buna karşın, AKP’nin Siirt milletvekili adayı Yasin Aktay, geçenlerde, TIR’lar içinde silah bulunduğu iddialarını doğrulamış, “Onlar Özgür Suriye Ordusu’na gidiyordu” demişti.

Ha Işid için gitmiş ha Öso için gitmiş ikisi de leş terör örgütü yani. Açıklamaya bak.
Akp'liler ise tabii ki bunu önemsemeyecekler. Liderlerinin ağla dediğine ağlar, umursama dediğini umursamaz, yuhla dediğini yuhlar, alkışla dediğini alkışlarlar çünkü.
 
Olan Tirlarin icinde silah var deyip gorevinden haksiz yere alinan savciya oldu.
Gogsu din ve iman dolu iktidarin hak yemeden gecirdigi gun yok.
Yazik lan.
 
buyuyen turkiyeye karanlik guclerin yapmis oldugu bi tuzak bunlar tabikide kimse yemez bunlari halkta yemedi yine secimlerde oyunu verdi.bunlar bu gibi tuzaklara inanmak artik eski turkiyede kaldi.oncedenmis hanimlar.artik yemiyor millet.uyandi millet.lafa degil icraate bakiyor.yinede ayni seylere bakacak.yine secimler olacak yinesonrasinda ayni seylwr konusulacak.yazim hatalarimdan dolayi ozurdiliyorum cihazdan kaynakli.hadi bakalim.saldiriya baslayin simdi klavyeler calissin:))malum farkli goruslere yer yok burada.baslayin yine ayni konulari acmaya.tahmin edeyim.ilk konunuz asgari ucret millet ac oluyo issiszlik tavan yapti soylemleri olacak.cunku herzaman ayni yerden girizgah yapiyorsunuz.ama ben dusuncemi soylemekten tabikide vazgcmeyecegim ozgur bir platformsa eger.seviyeli yorumlar yapilirsa...
 

Yoo asgari ücret, işsizlik falan değil bakın fotoğraf var orada. Tırların içinde "silah" varmış, iddialar doğruymuş gördüğünüz gibi. "Millet bunları yemiyor" demek "yer çekimi diye bir şey yok biz inanmıyoruz" demeye benziyor :)
 
y
ok millet yemiyor diye kastettigim montajlar kasetler birsuru yalan dolan.bununda bundan ibaret olmadigini masil kanitlayacaklar.bi fotograf cekip koymak cok basit.hatirlayin bir zamanlar birgun oncesinden bilmem ne sahsin yarin ses kayitlari ortaya cikacak internete verilecek bekleyin gorun iddialari cok oldu.
 
ve devletin icinde bukadar bu islerle ugrasanlar varken bu goruntuleri elde etmek hicte zor degil.ama temizleniyor.bu guzel.dahada temizlenecekmis.vataninin istikbalini tehlikeye atanlar mahrem sirrini ortaya cikaranlar tuzak kuranlar cezasiz kalmamali elbetteki...
 

"Bilmem ne şahsın yarın ses kayıtları ortaya çıkacak" dendi ve çıktı da zaten? Tapelerin doğru olduğu da ispatlandı yahu yapmayın. Bazılarını bizzat Erdoğan kabul etti hatta "paralel yapı dinlemiş bizi" diye. Siz gerçekleri reddediyorsunuz diye doğru değişmez yani kusura bakmayın, bunlar subjektif şeyler değil.
 
Ses kayıtları montaj diyorlar ama dinlendiklerini kabul ediyorlar bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?
 

Siz aynı ağızdan konuşabilmek için eğitim falan alıyorsunuz sanırım. Okurken malum şahsın sesi kulaklarımda çınladı valla. Üslub bu kadar benzer yani.

Dozu azaltmalısın dicem de hergün tvlerde sokaklarda hep onun sesi sizde haklısınız. Dinle ama odaklanma. İçine çekmeden Zamanla düzelirsin.
 

bu kadar eminseniz dava açılmış gider şahit olursunuz.

burada fikirlerini paylaşan insanlar hakkındaki düşünceleriniz içinse yorumum yok sadece alıntı yapıyorum...............
Büyük beyinler fikirleri tartışır, orta halliler olayları, küçük beyinler ise insanları.Eleanor Roosevelt
 
simdi gorebildim tyorumlari.bazi arkadaslar iletisim agim zayif demis.ulkenin izledigi bi politika varsa ve ise yariyorsa basariliysa o tirin icinde ne olursa olsun bize ne size baskaskasina ne??
 

hesabin niye pasif oldugu sivri dilinden belli cevap vermeyecegim
 

alemsiniz ya guldum dogrusu:))
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…