- 3 Mayıs 2007
- 177
- 3
- 45
İştahsızlık Nedir?
Tıbbi sorunlar varlığında hekimler hastalarını damar yoluyla veya sondayla besleyebilseler de normal koşullarda insanlar ağız yoluyla beslenirler. Çocuğun ağız yoluyla beslenmesinde karşılaşılan/yaşanan isteksizlik iştahsızlık olarak tanımlanabilir.
İştahsızlık neden önemlidir?
Söz konusu isteksizlik nedeniyle çocuğun yeterli ve dengeli beslenmesi zorlaşır. Bu nedenle de iştahsızlık beslenmeyle ilişkili pek çok durum için risk doğurur. Çocuğun ağız yoluyla yeterli/dengeli beslenememesi sonucunda önemli sorunlar ortaya çıkar.
İştahsız çocuğu bekleyen tehlikeler nelerdir?
İştahsız çocuğu bekleyen ilk tehlike, yetersiz kilo artışıdır. Çocuk yeterli kalori-protein-vitamin ve mineral alamadığı için vücut ağırlığı artışı az ve yetersiz olur. Az beslenen çocuk az kilo alır, az büyür. Oysaki büyüme çocukluk yaş grubunu simgeleyen en önemli biyolojik fonksiyondur. Bilindiği gibi anne karnında başlayan büyüme ergenlik dönemi sonunda durur. Bu durumda çocuk, erişkin özelliği kazanmış olur. Büyüme başlıca iki yönde gerçekleşir. Bunlardan biri vücut ağırlığı artışıdır. Çocuğun kilo alması takip edilir. Diğeri ise boy uzunluğunun artışıdır ki bu da boyu ölçülerek izlenir.
İştahsızlık nedeniyle yeterli beslenemeyen çocukta kısa süre içinde ilk ortaya çıkan sorun kilo almada yetersizliktir. Bu durum uzun sürecek olursa boy uzunluğu artışı da yetersiz olur. Boyu akranlarına göre daha geriden gider.
İştahsızlık bazen daha da ağır ve uzun süreli olup, çocuğun kilo almasına engel olduğu gibi kilo kaybetmesine de yol açabilir. Bu durumda konu daha da önem kazanır. İştahsız çocuk doktora müracaat ettiğinde mutlaka vücut ağırlığı ve boy uzunluğu değerlendirilmeli, beslenme yetersizliği gelişip gelişmediği belirlenmelidir.
Bazı durumlarda da, yine beslenmenin yetersizliğine bağlı olmak üzere, çocukta bazı vitamin ve minerallerin eksikliğine bağlı özel belirtiler de gelişebilir. Bu nedenle iştahsızlığın derecesi, süresi çok önemlidir. İlk dönemde vitamin ve minerallerin vücut depoları kullanılarak belirtilerin ortay çıkması önlenir ama uzun süreli olursa, depolar tükenir ve ihtiyacını karşılayamayan çocukta söz konusu vitamin veya mineralin eksikliğine bağlı belirtiler ortaya çıkar.
Yine beslenme ve hastalıklara karşı dirençli olma ile yakın ilişki vardır. Yetersiz beslenmiş çocuklarda immün sistem zayıf düşer ve bu çocuklar başta mikrobik hastalıklar olmak üzere hastalıklara daha yatkındırlar. Daha sık ateşli enfeksiyon hastalığı geçirirler.
Yine yapılan çalışmalar, iştahsızlık nedeniyle yeterli ve dengeli beslenemeyen çocuklarda algılama, duygulanım sorunlarının daha sık görüldüğünü göstermiştir. Bu çocukların akademik başarıları da daha düşük olur.
“Yemek yemeği reddetme” veya “yiyecek reddi” nedir?
Gerçek iştahsızlık ile “yemek yemeği reddetme” veya “yiyecek reddi” dediğimiz durumu birbirinden ayırt etmek gerekir. İştahsızlıkta çoğunlukla altta yatan organik bir neden vardır. Çocukluk yaş grubunda görülen pek çok hastalık iştahsızlığa neden olur. Çocuk daha önceden daha iyi yediği halde daha sonra yiyeceklere karşı isteksizleşir. Genellikle hastalık öncesinde normal yemek yeme dönemi vardır. Yiyecek reddinde de ise çocukta organik bir hastalık yoktur, hasta değildir. Çocuk kendisi için stres kaynağı olan bir şeye, bir şeylere tepki göstermekte ve bunu değişik psikolojik neden ve mekanizmalarla yemek yemeği reddetme şeklinde ortaya koymaktadır. Burada sorun psikolojik kaynaklıdır. Sorunun çözümünde söz konusu sorunun belirlenmesi çok önemlidir. Ancak, sonuç olarak bu çocuğu bekleyen tehlikeler de yine yetersiz beslenme ile ilgilidir. Alınacak tedbirler ve uygulanacak beslenme tedavisi ile olumsuzlukların önüne geçilmeli, oluşmasına engel olunmalıdır.
İştahsızlık Ne Sıklıkla Görülür?
Tüm çocukların % 25–40, büyüme geriliği olanların % 80’ininde iştahsızlık yakınması vardır.
İştahsızlık ve mide işlevlerinde bozukluk arasında ne gibi ilişki vardır?
İştahsızlık şikâyetiyle müracaat eden çocuklarda yaptığımız çalışmada bu çocuklarda % 86 oranında erken tokluk hissi, % 33,3 oranında yemek sırasında karın ağrısı, % 27,8 oranında yemek sonrası şişkinlik, % 19,4 oranında tekrarlayan geğirme ve % 13,9 oranında bulantı olduğunu belirledik. Ayrıca çalışmamızda bu çocukların midelerinin boşalma süresini inceledik. Ve sonuçta iştahsızlık şikâyetiyle başvuran çocuklarda mide boşalmasının yavaş olduğunu, büyüme geriliği olanlarda ise bunun daha belirgin olduğunu belirledik. Uygun tedavi ile günlük enerji-protein alımlarında artma, vücut ağırlığı ve boy uzunluğunda arma, mide boşalmasında hızlanma ve düzelme sağladık.
Midenin sindirim işlevinde bir sorun olduğunda erken tokluk hissi, yiyecek reddi, iştahsızlık ve öğün saatlerinde huzursuzluk, bulantı, aşırı geğirme, hazımsızlık, kusma, karın şişliği, gaz, karın ağrısı ve kabızlık görülür.
İştahsız Çocuk Merkez’i Türkiye’de ilk ve tek merkezdir. Özel teknik donanımı ile, midenin işlev bozuklukları ile ilgili çalışmalar yapılabilmekte ve sorunlu hastalar başarı ile tedavi edilebilmektedir.
Tıbbi sorunlar varlığında hekimler hastalarını damar yoluyla veya sondayla besleyebilseler de normal koşullarda insanlar ağız yoluyla beslenirler. Çocuğun ağız yoluyla beslenmesinde karşılaşılan/yaşanan isteksizlik iştahsızlık olarak tanımlanabilir.
İştahsızlık neden önemlidir?
Söz konusu isteksizlik nedeniyle çocuğun yeterli ve dengeli beslenmesi zorlaşır. Bu nedenle de iştahsızlık beslenmeyle ilişkili pek çok durum için risk doğurur. Çocuğun ağız yoluyla yeterli/dengeli beslenememesi sonucunda önemli sorunlar ortaya çıkar.
İştahsız çocuğu bekleyen tehlikeler nelerdir?
İştahsız çocuğu bekleyen ilk tehlike, yetersiz kilo artışıdır. Çocuk yeterli kalori-protein-vitamin ve mineral alamadığı için vücut ağırlığı artışı az ve yetersiz olur. Az beslenen çocuk az kilo alır, az büyür. Oysaki büyüme çocukluk yaş grubunu simgeleyen en önemli biyolojik fonksiyondur. Bilindiği gibi anne karnında başlayan büyüme ergenlik dönemi sonunda durur. Bu durumda çocuk, erişkin özelliği kazanmış olur. Büyüme başlıca iki yönde gerçekleşir. Bunlardan biri vücut ağırlığı artışıdır. Çocuğun kilo alması takip edilir. Diğeri ise boy uzunluğunun artışıdır ki bu da boyu ölçülerek izlenir.
İştahsızlık nedeniyle yeterli beslenemeyen çocukta kısa süre içinde ilk ortaya çıkan sorun kilo almada yetersizliktir. Bu durum uzun sürecek olursa boy uzunluğu artışı da yetersiz olur. Boyu akranlarına göre daha geriden gider.
İştahsızlık bazen daha da ağır ve uzun süreli olup, çocuğun kilo almasına engel olduğu gibi kilo kaybetmesine de yol açabilir. Bu durumda konu daha da önem kazanır. İştahsız çocuk doktora müracaat ettiğinde mutlaka vücut ağırlığı ve boy uzunluğu değerlendirilmeli, beslenme yetersizliği gelişip gelişmediği belirlenmelidir.
Bazı durumlarda da, yine beslenmenin yetersizliğine bağlı olmak üzere, çocukta bazı vitamin ve minerallerin eksikliğine bağlı özel belirtiler de gelişebilir. Bu nedenle iştahsızlığın derecesi, süresi çok önemlidir. İlk dönemde vitamin ve minerallerin vücut depoları kullanılarak belirtilerin ortay çıkması önlenir ama uzun süreli olursa, depolar tükenir ve ihtiyacını karşılayamayan çocukta söz konusu vitamin veya mineralin eksikliğine bağlı belirtiler ortaya çıkar.
Yine beslenme ve hastalıklara karşı dirençli olma ile yakın ilişki vardır. Yetersiz beslenmiş çocuklarda immün sistem zayıf düşer ve bu çocuklar başta mikrobik hastalıklar olmak üzere hastalıklara daha yatkındırlar. Daha sık ateşli enfeksiyon hastalığı geçirirler.
Yine yapılan çalışmalar, iştahsızlık nedeniyle yeterli ve dengeli beslenemeyen çocuklarda algılama, duygulanım sorunlarının daha sık görüldüğünü göstermiştir. Bu çocukların akademik başarıları da daha düşük olur.
“Yemek yemeği reddetme” veya “yiyecek reddi” nedir?
Gerçek iştahsızlık ile “yemek yemeği reddetme” veya “yiyecek reddi” dediğimiz durumu birbirinden ayırt etmek gerekir. İştahsızlıkta çoğunlukla altta yatan organik bir neden vardır. Çocukluk yaş grubunda görülen pek çok hastalık iştahsızlığa neden olur. Çocuk daha önceden daha iyi yediği halde daha sonra yiyeceklere karşı isteksizleşir. Genellikle hastalık öncesinde normal yemek yeme dönemi vardır. Yiyecek reddinde de ise çocukta organik bir hastalık yoktur, hasta değildir. Çocuk kendisi için stres kaynağı olan bir şeye, bir şeylere tepki göstermekte ve bunu değişik psikolojik neden ve mekanizmalarla yemek yemeği reddetme şeklinde ortaya koymaktadır. Burada sorun psikolojik kaynaklıdır. Sorunun çözümünde söz konusu sorunun belirlenmesi çok önemlidir. Ancak, sonuç olarak bu çocuğu bekleyen tehlikeler de yine yetersiz beslenme ile ilgilidir. Alınacak tedbirler ve uygulanacak beslenme tedavisi ile olumsuzlukların önüne geçilmeli, oluşmasına engel olunmalıdır.
İştahsızlık Ne Sıklıkla Görülür?
Tüm çocukların % 25–40, büyüme geriliği olanların % 80’ininde iştahsızlık yakınması vardır.
İştahsızlık ve mide işlevlerinde bozukluk arasında ne gibi ilişki vardır?
İştahsızlık şikâyetiyle müracaat eden çocuklarda yaptığımız çalışmada bu çocuklarda % 86 oranında erken tokluk hissi, % 33,3 oranında yemek sırasında karın ağrısı, % 27,8 oranında yemek sonrası şişkinlik, % 19,4 oranında tekrarlayan geğirme ve % 13,9 oranında bulantı olduğunu belirledik. Ayrıca çalışmamızda bu çocukların midelerinin boşalma süresini inceledik. Ve sonuçta iştahsızlık şikâyetiyle başvuran çocuklarda mide boşalmasının yavaş olduğunu, büyüme geriliği olanlarda ise bunun daha belirgin olduğunu belirledik. Uygun tedavi ile günlük enerji-protein alımlarında artma, vücut ağırlığı ve boy uzunluğunda arma, mide boşalmasında hızlanma ve düzelme sağladık.
Midenin sindirim işlevinde bir sorun olduğunda erken tokluk hissi, yiyecek reddi, iştahsızlık ve öğün saatlerinde huzursuzluk, bulantı, aşırı geğirme, hazımsızlık, kusma, karın şişliği, gaz, karın ağrısı ve kabızlık görülür.
İştahsız Çocuk Merkez’i Türkiye’de ilk ve tek merkezdir. Özel teknik donanımı ile, midenin işlev bozuklukları ile ilgili çalışmalar yapılabilmekte ve sorunlu hastalar başarı ile tedavi edilebilmektedir.