• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

İsmail Acarkan Şiirleri

Yeliz

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
19 Mart 2007
3.027
5
116
43
Yalova
SEVGİLİ

gerçek mutluluk sevgiliyle birlikte olmaktır.
yürümek sevgiliyle aynı yolda adım atmaktır.
gülmek,sevgilinin gülüşünde hayat bulmaktır.
ağlamak,sevgilinin gözyaşlarına dokunmaktır.
ahiret,ebediyyen onunla oturmak ve konuşmaktır.
sevgiliyle yürürken yolların sonu yoktur.sevgilinin yanında zamanda yoktur

ismail acarkan(ölümü özlemeyen aşkı anlayamaz)
 
güzelliği gözlerinde bir sır gibi saklayan...

sen hep kışını yaşadığım bir hayatın ardından gözlerinle getirdiğin bir baharla kalbimi araladın.

belki hala direndiğimi,seni yanlızlığınla başbaşa bıraktığımı ve...

inan böyle değil.
sen ikiye bölündün sanki,
bir mucize gibi.
biri;kalbimde olan sen,
biri de;kendini dışarda zanneden sen.
şimdi düşünüyor ve soruyorum kendime.
acaba dışarıdaki sen kalbindeki senle birleşecek mi?
yoksa dışarıdaki sen kalbindeki seni geri mi isteyecek?
acaba isteyecek mi?
istese verebilirmiyim?
ama,inan bana,
kalbindeki sen senin değil.
benim o.
bendeki sen senin değil,
inan bana.
ismail acarkan
 
Aşk alemde yazılan en güzel sözdür.

Kalemi ruh mürekkebi candır aşkın

O kalemi tutan ise en sevgili olandır.

Nice can verilmiştir aşka Nice canlar feda edilmiştir aşk yollarında

Ya günümüzde yaşananlar...

Aşk mı acaba.....

Ruhsuz kalplerin duygu hezeyanlarına

Dengesiz duygu dalgalanışlarına aşk denebilir mi?

Ne garip?

Sevmeyi sahiplenmenin diğer adı koymuşuz.

Bencilliğimizi sevginin kıskançlığı diye görüyoruz

Sevmeyi " bu benim " demek için yaşıyoruz.

Halbuki sevmek " ben onunum " demektir.

Sevmek kendini bulmaktır

Başkasına sahip olmak değil

Sevmek kendi öz cevherini keşfetmektir

Başkasını bulup sahiplenmek değil!!!


İsmail Acarkan

 
Aşk Duası

Rabbim
Bir insan koy kalbime
Ama o insan senin de
sevdiğin olsun

Ve bana öyle bir insan sevdir ki
O insanın kalbi Seninle sevişen bir mabed olsun.
Beni öyle bir insanla buluştur ki benden önce
Onunla buluşmuş olan sen olasın

Onunla el ele tutuştuğumuzda
Ikimizin üzerinde Senin elin olsun

Bana öyle gözler göster ki
Ben o gözlerden sana bakayım
Bana öyle bir sevgili ver ki
O gözler cennete açılan iki pencere olsun

Onunla öyle bir yolda yürüyelim ki
Kılavuzumuz sen olasın ey Rabbim

Öyle bir sevgili verki bana
Ona sarıldığımda kainat bize baksın
Birbirine sarılsın
Sevgimiz kurtla kuzuları barıştırsın
Bize bakıp şeytan Adem'e secde etsin
Günah sevap uğruna kendini feda etsin
Ölüler birer birer uyansın sevgimizle

Bize öyle bir sevgili ver ki Rabbim!
Sevgimizde Muhammed sevilsin
Öyle sevelimki birbirimizi
Hz. Hatice göklerden bize seslensin
Ve desin ki;

'Bak ya Muhammed bak şu sevgililere onlar bizde... bizde onlardayız.
Bak Aşkımız birkez daha yaşanıyor yer yüzünde..
Allah Aşkımızı öyle çok seviyorki binlerce insana yaşatıyor..


İsmail Acarkan

youtube ta belalım diye çok güzel videosu var bu şiirin
o kadar güzel ki yarım milyon hiti var

http://www.youtube.com/watch?v=2BQiBMulWGc
 
Son düzenleme:
Kimseler anlatmadı
Kuşlar da söylemedi
Hep bir başıma yaşadım
Mavi değildi gönül atlasım
Hep kurak iklimlere indim
Bakışın uzun nehirler gibiydi
Ve ben
Gözlerinden aşkı öğrendim
 
Ellerime kederin bin türlüsü yayılmıştı
Gam rüzgarlarını dinlerdim penceremde
Karanlıklar beni uzaklara akraba kılardı
Sen çıkmasaydın karşıma
Yeşilini fark etmeyecektim ağacın
Kalınlaşacaktı alnımdaki yalnızlık çizgisi
Dokunuşun bir kuşun parmakları gibiydi
Ve ben
Sözlerinden aşkı öğrendim
 
Nasıl tuhaftım sen ilk merhaba deyince
Ömrümde bir milattı şehirli gülüşün
Al basardı yüzümü adını söyleyince
Can attıydım seninle tekrar çay içmeye
Hiçbir güneşle ısınmayan yüreğim sana ısındı
Ve ben
Yaktığın ateşten aşkı öğrendim

Ve ben seni sevdim
 
Nasılsın İyi misin?
Yoksa Kederli misin?
Ellerimi uzatsam
Benimle gelir misin?

Kolunda var künyesi
Kulağında küpesi
Boynunda var İncisi
Öldürüyor cilvesi.

Mini etek giymişsin
Barlara da gitmişsin
Kafayı da çekmişsin
Kızım sen Artist misin?

Şaka yaptım ben sana
Ne olur küsme bana
Hadi gel takıl bana
Bu Kalbim yangın sana.



Ayla Güler
 
Çiçek açmaz bahar gelmez buraya
Sen gelmezsen güneş doğmaz buraya
Çöle döner ovaları bağları
Yağmur yağmaz sen gelmezsen buralara

Gurbeti Terk edip gelsene artık
Bir aşk için senelerdir yandık
Bir birimizi unuturuz sandık
Ecel gelecek sen gelmezsen bu cana

Ben seni yine de bekleyeceğim
Ümidimi hiç yitirmeyeceğim
Belki de bir ömür gülmeyeceğim
Ağlayacağım " sen gelmezsen "
 
Aşık ettin kendine,
Soğuk bir akşam üzeriydi.
Acımadan bozduğun,
Bir garibin aşk düzeniydi.
Tam alıştım sana derken
Bırakıp gittin be zalim!
Yinede küs değilim sana ara, sor.
Sevgine hasret kalbim nicedir?
Ne Mecnunda var ne Keremde,
Bendeki aşk hepsinden yücedir
 
Uzak dur gözlerimin mıntıkasından
Yakalanırsan kirpik terimle düşersin.!




Ah ardilim
Yüreğime oturan özlem
Öyle arsız ki, tırmaladığı yetmezmiş gibi
Kalkmayı da bilmiyor



Yüreği yangına bırakıp
Sustum dilime düğümler atıp
Tebessümle emzirdiğim gözlerde ki aksınla büyüdün



Sıcaklığına güvendiğim şiirdi
Yana yakıla yüreğimi dizelere döşedim
Tüm yalın halimle ona sığındım
Oda ayazmış gölgesinde üşüttü.!



Meğer gördüklerim yalanmış
Gözlerin terlemesi boşuna
Kirpik köklerine yuvalanan hazanmış
Dökülürken gönül bağından yapraklar
Her mevsim sonbaharmış



Avuçlarıma biriken ayaz
Müebbette boyun büktüren gözler
Ve sen
Akıl ve yürek arasına sıkışan
Soluma darbe yapan illegal yaram.!



Yama yapıp, dikişle tutturduğun
Tüm yaralarım patladı
İçinden sen akıyorsun
Haberin olsun, bil istedim.!
 
Seninle ısınır yüreğim,
Seninle yaşarım,
Seni göremezsem,
İçim sıkılır,
Sensizlikte kahrolurum.
Seni o kadar çok sevmişim ki;
Her yeri sen kaplamış,
Havam sen olmuş,
Suyum sen olmuş,
Tüm benliğimde,
Sen yaşarsın.

Benim yaşam gücüm,
Sen olmuşsun,
Senin varlığınla,
Hayat bulur,
Seninle yaşarım,
Seninle neşe bulurum,
Seninle taşarım.
Seni öyle çok sevmişim ki;
Kalbimi, ruhumu sen doldurmuş,
Tüm benliğimde,
Sen yaşarsın.

Sen benim ısım,
Sen benim güneşim,
Yolumu aydınlatan,
Işığımsın,
Damarda dolaşan kanım,
Gönlümde açan çiçeğim,
Hayalim ümidim,
Gece gündüz hayalim,
Ömrümü adadığım,
Tek varlığım,ölümsüz,
Aşkımsın.
 
Binlerce mısrayı ben sana yazdım,
Söylesene hele, neyin değişti?
Günlerce aşkına, sevdana hazdım,
Söylesene hele, neyin değişti?

Karda yürüyorsun, izin saklıdır,
Aklında fikrinde tezin saklıdır,
Sevdalı halinle özün saklıdır,
Söylesene hele, neyin değişti?

Bütün ümitlerim dilinle bitti,
O kara gözlerin gözümde tüttü,
Gönülden hislerim seninle yitti,
Söylesene hele, neyin değişti?

Bu aşık nazınla yok olmadı mı?
Sevdana sözlerim çok olmadı mı?
Kirpiğin kalbime ok olmadı mı?
Söylesene hele, neyin değişti?

Bardağı son damla taşırdı inan,
Şu seven yüreğim şaşırdı inan,
Zor sözün dağları aşırdı inan,
Söylesene hele, neyin değişti?

Kararsız hallerin sabrımı yordu,
Gözlerin karası aklımı vurdu,
Nazların gururun canı kavurdu,
Söylesene hele, neyin değişti?
 
Kim bilir belki de yeniden severim
Âşık olurum birine damdan düşercesine
Sevemezsin deme sevmek akıl işi değil
Yoksa sever miydim seni bile

Sustuklarım kadar olsaydın eğer
Konuştuklarımda boğulmazdın
Günahı helal sayarcasına sevmiştim seni
Nefsine uymanın yanılgısıymış beşeri aşk meğer
 
Sabah güneşli
Öğlen daha da
Akşamı sorma

Sağa döndüm sola
Öne arkaya kaykıldım
Yana çektim iskemleyi her yana
Gölgesi olmayan şemsiyeydi gün batarken anladım
Boşa giden anlarıma
yanmama yandım
Ya bütün yaz oturmaya kalkışsaydım
Kapatıp kalktım
Ardımdan el sallamasaydın
 
Kül küle toz toza karışır
İçimde bir damla aşka yanaşır
Zaman ümitsiz
Akıl üryan
Uzandığım el, ateş olur beni yakar

Oysa
Daha kanatları çıkmamış kelebektir o
Kâğıda tek harf dökmemiş şiir
Adı yok
Rengi yok

Alnımı dayadığım soğuk duvarlar kör
Betonları kederi emzirir
Karanlık sesimi çatlatır
Tırnaklarım ayrılığa uzar
Gölgesi önümden usulca geçer
Gülümser ..
Sadece izi kalır

Tanrı'ya diz çöker yalnızlığım
Kalabalıklardır günahkâr
Geceler birer azılı suçlu
En çokta aşk!

Işığa dokunduğu mu sandığım anlar,
Yüzümde bir hayat yıkılır
Bilemem..
Göğsümde ağaçlar sökülür
Bir kuş havalanır dilimden
Toprak kokar bedenim

Yokluğun, adı yok
Rengi, sesi...

Var olmaya gücü yok
Yürek yırtsa da çığlığı
Resmi yok...

Şimdi,
Gözlerim susar
Kirpiklerim bir kenara çekilir
Sözlerim yutkunur
Kozasından çıkamaz kelebek
İki ruh bir bedende su olur
Yeryüzünde kaybolur
Kül küle toz toza karışır
 
el ele daha çok olacak şimdi bırak
kokunu anımsayıp düşmem
giderken daha beyazsın
bana suskunluk
sana iyi uykular getirdim

çarşıda uğultu var
halılara nar ağacı eken köylü
bir kırmızıyı hediye ediyor sana
kapalı çarşı
ucu tünel gözlerinde nem
Anadolu serinliğinde sarılışın
avluda sarı buğdaylar ağlar

eski taşlar ayaklarını hatırlamıyor diye
güvercinlere kızacak değilim
onlar işitiyor seni
gölgelerin kasvetini giyen
güneşin tenine kanatlar takan ürkekliğini

kedi masalı desem
ağaçlar arasında sürekli yaşlı bir çocuk
şarkılar söyleyip ayaklarımızın arasında dolaşıyor
kokun yaprakların eski ölülerine selamlar gönderir
bazı aralar
gökten düşen aynaları yıkar sesimizin yankısı
bilemedim
seni mi sevsem
sensizliği mi.
 
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Aydınlık dünyamı zindan eyledi
Aldı beni benden candan eyledi
Varılacak güzel sondan eyledi
Bahçesine keşke girmez olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Ona göre her gün düğünle bayram
Bitmedi ne yazık bir türlü davam
Hakkın huzuruna ne yüzle varam
Eşiğine yüzüm sürmez olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Tel tel etti beni çözdü dağıttı
Yusuf'ça pazarda kul diye sattı
Bindirdiği gemi kalkmadan battı
Keşke gönlüm ona vermez olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Yazık etti bana hemde çok yazık
Tükendi gönlümde sevdadan azık
Gelmeyin üstüme moralim bozuk
Hal-hatır sormuştum sormaz olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Gayrı bundan böyle sevmek mi tövbe
İntihar etmek mi göz göre göre
Bu nasıl bir âdet, nasıl bir töre
İlinize keşke varmaz olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım

Bir daha tek hece yazmam adına
Namerdim düşersem gayrı ardına
Sürgün etti beni sevda yurduna
Nerden sardım bilmem sarmaz olaydım
Onu nerden gördüm görmez olaydım
 
Bir yanım kir eğretisi yangınlar
Kusurlu laf olmuş mahlukat-ı insan diline masumca bakılan aşk..

Sevdanın acı dikeni kirli bir kan pıhtısıymış avuçlarımda
Bilemedim..
Lâl iniltiler sürülmüş gönül evime
Aldandım..aldandım..
Çözemedim...


Aşk sandığım şeyler malum bir yalandan ibaretmiş
Yıllarda ömrü tükettiğim an niyetine
Dönüp baktığımda boş bir hâyâl



Altı üstü iki kelamı üst üste koymak üstadlıktan sayılmış
Yanılgımmış
Ne sansarmış –delişmen
Kuzu postuna sarınmış bir çakaldan ibaret
Fikrime doğan düşselikler uyandırdı beni
Post çürüdü çakal göründü nihayet..



Ben kendimde değilmişim meğer
Meğer yanılgılarımmış tutku sandığım
Bir vakit bir vak/it'e yüreğimi emanet etmek derin boşluğummuş
Aşk sandığım cahilane sarhoşluğummuş
Anlayamadım..



Süpür ey zaman
Süpür bende aşk sandığım kirleri

Süpür ey zaman süpür
Bende tutku sandığım kendini bilmez kibirleri

Eyvah yanılmışım benden çalmışlar beni yeni buldum
Eyvah beni uçurumlara atmışlar yeniden doğruldum..



Gerçek aşkı bulma zamandır şimdi
Uyan yüreğim uyan..
Ruhumda karabasan ve derin inilti
İn aman el ferman
Koyaklarımda sancının en acısından
Fetretten uyanmak şimdi....
 
Gel, şimdi ölelim sevgili.
Kapatalım bu yalan sevdanın dosyasını,
Ve son bulsun bu yanlış yaşanmış hikaye...

İki yürek bir yangın yeri,
Kıpkızıl bir ateşin ortasıyız,
en ağır sarsıntıları atlattık seninle...
tarifi imkansız bir enkazın başındayız,
Tut ki,
İki yenik komutanız seninle...

Yıkılacak ne varsa içimizde yerle bir şimdi.
Bütün depremlerin merkezi, paramparça yüreklerimiz,
Her şey dümdüz, her şey kırık dökük artık...
ilkini ve sonunu unut,
Kurtarılacak ne varsa talan.
biliyoruz ki, artık umutlarda yalan.

biliyoruz sonumuz yok, biliyoruz vuslat artık bir hayal.
harcadık, her şeyi harcadık biz, son kuruşuna kadar.

Şimdi sermayesiz tüccarlar gibi eğik başımız,
Vicdanımız,
En acı keşkelerde çaresiz ve sessizce kıvranmakta...

İçimiz dışımız can kırığı,

Kaç kez ayrıldık, kaç kez parçalandık hiç uğruna,
Piç ettik en masum duyguları,
Bulandırdık, en saf hayalleri,

Kalmadı cebimizde ne sevgiye nede saygıya dair bir şey...

Kabul et, biz seninle sıfırı tükettik sevgili...

Kirletilmiş duyguların, yitirilmiş yarınların,
Biz ikimiz, katledilmiş bir sevdanın mimarıyız...

Gel biz şimdi ölelim sevgili...
Kapatalım bu masalın kapağını,

Küllensin içimizdeki bu akıllara ziyan ateş...

Biz ölelim.

Yüreğimizdeki kirden arınarak, bir başka zaman diliminde yeniden doğmak için.

Her şeyi en baştan,
Bu yazgıyı yeni baştan yazmak için.
Bütün yaşanmamış hayallerimizi,
Sil baştan en baştan, ince ince dokuyup, kusursuz işlemek,
Ve bu sevdayı yeniden yaşamak için,
Şimdi.
Biz seninle ölüp, yeniden dirilsek olmaz mı?
 
Back