kızlar daha önce yayınlandımı bilmiyorum ama beni çok etkiledi sizinde okumanızı istedim
**********************
Sevgili Güzin Abla, bu mektubu bana yardım etmen için yazmıyorum diğerleri gibi. Bana kimse yardım edemez artık biliyorum. Ben 17 yaşında bir genç
kızım. Her ne kadar kızlığım zorla alınmış olsa da, kadınım demeye dilim varmıyor. Bu mektubu sana yolladıktan sonra hayatımı sona erdireceğim. Biliyorum
günah diyeceksin, ama artık dayanamıyorum. Senden tek isteğim bu mektubu yayınlaman. Biraz uzun olacak ama sana kendi hikayemi anlatmak
istiyorum.
Benim kendi nüfus kağıdım hiç olmadığı için beni bebekken ölen ablamın nüfus kağıdıyla gömeceklerdir. En azından senin sayende ölmeden önce bir
öykümün olmasını, ölümümün bir değeri olmasını istiyorum. Nüfusta gözükmesem bile senin köşen aracılığıyla okusunlar, "Bir yerlerde böyle bir kız ölmüş"
desinler istiyorum. Ölümümden herkesin haberdar olmasını istiyorum.
ıLK TECAVÜZ ABıMDEN
Ben 12 yaşındayken başladı her şey. Annem öldürüldü, zehirlediler onu. Amcam babama, anneme 13 sene önce bir gece evde yalnızken tecavüz
ettiğini ve bu tecavüzün meyvesi olduğumu söylemiş. Babam ona inandı ama amcamı öldüremezdi. Amcam hem ondan 10 yaş büyük, hem de
arkasında güçlü insanlar var. Bu yüzden annemi zehirledi ve onu başka bir kimlikle gömdüler.
Tabii bana da kötü davranmaya devam etti. Bir akşam ağabeyim odama geldi. "Madem sen benim kız kardeşim değilsin; o zaman sana istediğimi
yapabilirim" dedi ve bana tecavüz etti. Daha sonra her gece gelmeye başladı. Yanında bıçak oluyordu; bağırırsam beni öldüreceğini söylüyordu. Bir
akşam babam bizi o vaziyette yakaladı. Beni artık kimsenin almayacağını, kızlığımın bozulduğunu, artık beni evinde tutmasına gerek kalmadığını söyledi.
Beni evde tutmasının tek nedeni benimle evlenecek kişiden başlık parası almakmış. O geceden sonra kabus başladı. Bizim eve gelen babamın arkadaşları
benim odamda birkaç saat geçirmeden gitmez oldular. Bütün bu olaylar sırasında üç kez hamile kaldım ve üç kere düşük yaptım. Evden kaçmaya
cesaret edemiyordum; nasıl olsa beni bulup öldürürlerdi.
ŞıMDı DE KUZENıM
Bir gece odamın kapısı yine açıldı babamın arkadaşlarından birini beklerken, kuzenimi gördüm kapıda. Yanıma geldi ve beni sevdiğini söyledi. Ona
inanamadım; nasıl beni sevebilirdi. Ben artık kirlenmiştim. Sonuçta benim şu kısacık hayatımdaki en güzel andı. O kadar şefkatliydi ki. Herkesten öyle
farklıydı ki. O da artık ara sıra odama geliyordu. Nasıl olurdu bu anlamıyordum. Babası da, ağabeyleri de, hepsi benimle birlikte olmuştu. Şimdi o nasıl
benimle evlenmek isteyebilirdi. Şüphelendim ama sonra boş verdim. Bundan daha fazla ne olabilirdi ki.
"Kaçalım" dedi. Bir gece kendimden beklenmeyecek bir cesaretle kabul ettim. Beni ormandaki bir kulübeye götürdü ve oraya kilitledi. "Sen beni ne
sanıyorsun" dedi, "Senin gibi bir fahişeyle evlenir miyim ben? Sana aşıktım ama sen bacaklarını ağabeyine açtın." Hayatımın en kötü anıydı. Sanırım
ağabeyim benim ona geldiğimi söylemiş.
KARARLIYIM
O kulübede bana ne yapmayı düşündüklerini bilmiyorum. Ama ne yapıp edip kaçtım oradan. Buraya geldim ve sana bu mektubu yazıyorum. Cebimdeki
birkaç kuruşu bu mektubu yazabilmek için harcıyorum.
Kararlıyım, kendimi öldüreceğim. Çünkü sonunda onlar nasıl olsa beni öldürecekler.
Senden son isteğim Güzin Abla, benim öldüğümü kimseler bilmeyecek, en azından okurların bilsin. O kulübeye geri döneceğim şimdi ve orada
öldüreceğim kendimi. Belki de beni bulunca hemen oracığa gömecekler.
Elveda Güzin abla, teşekkürler sana.
**********************
Sevgili Güzin Abla, bu mektubu bana yardım etmen için yazmıyorum diğerleri gibi. Bana kimse yardım edemez artık biliyorum. Ben 17 yaşında bir genç
kızım. Her ne kadar kızlığım zorla alınmış olsa da, kadınım demeye dilim varmıyor. Bu mektubu sana yolladıktan sonra hayatımı sona erdireceğim. Biliyorum
günah diyeceksin, ama artık dayanamıyorum. Senden tek isteğim bu mektubu yayınlaman. Biraz uzun olacak ama sana kendi hikayemi anlatmak
istiyorum.
Benim kendi nüfus kağıdım hiç olmadığı için beni bebekken ölen ablamın nüfus kağıdıyla gömeceklerdir. En azından senin sayende ölmeden önce bir
öykümün olmasını, ölümümün bir değeri olmasını istiyorum. Nüfusta gözükmesem bile senin köşen aracılığıyla okusunlar, "Bir yerlerde böyle bir kız ölmüş"
desinler istiyorum. Ölümümden herkesin haberdar olmasını istiyorum.
ıLK TECAVÜZ ABıMDEN
Ben 12 yaşındayken başladı her şey. Annem öldürüldü, zehirlediler onu. Amcam babama, anneme 13 sene önce bir gece evde yalnızken tecavüz
ettiğini ve bu tecavüzün meyvesi olduğumu söylemiş. Babam ona inandı ama amcamı öldüremezdi. Amcam hem ondan 10 yaş büyük, hem de
arkasında güçlü insanlar var. Bu yüzden annemi zehirledi ve onu başka bir kimlikle gömdüler.
Tabii bana da kötü davranmaya devam etti. Bir akşam ağabeyim odama geldi. "Madem sen benim kız kardeşim değilsin; o zaman sana istediğimi
yapabilirim" dedi ve bana tecavüz etti. Daha sonra her gece gelmeye başladı. Yanında bıçak oluyordu; bağırırsam beni öldüreceğini söylüyordu. Bir
akşam babam bizi o vaziyette yakaladı. Beni artık kimsenin almayacağını, kızlığımın bozulduğunu, artık beni evinde tutmasına gerek kalmadığını söyledi.
Beni evde tutmasının tek nedeni benimle evlenecek kişiden başlık parası almakmış. O geceden sonra kabus başladı. Bizim eve gelen babamın arkadaşları
benim odamda birkaç saat geçirmeden gitmez oldular. Bütün bu olaylar sırasında üç kez hamile kaldım ve üç kere düşük yaptım. Evden kaçmaya
cesaret edemiyordum; nasıl olsa beni bulup öldürürlerdi.
ŞıMDı DE KUZENıM
Bir gece odamın kapısı yine açıldı babamın arkadaşlarından birini beklerken, kuzenimi gördüm kapıda. Yanıma geldi ve beni sevdiğini söyledi. Ona
inanamadım; nasıl beni sevebilirdi. Ben artık kirlenmiştim. Sonuçta benim şu kısacık hayatımdaki en güzel andı. O kadar şefkatliydi ki. Herkesten öyle
farklıydı ki. O da artık ara sıra odama geliyordu. Nasıl olurdu bu anlamıyordum. Babası da, ağabeyleri de, hepsi benimle birlikte olmuştu. Şimdi o nasıl
benimle evlenmek isteyebilirdi. Şüphelendim ama sonra boş verdim. Bundan daha fazla ne olabilirdi ki.
"Kaçalım" dedi. Bir gece kendimden beklenmeyecek bir cesaretle kabul ettim. Beni ormandaki bir kulübeye götürdü ve oraya kilitledi. "Sen beni ne
sanıyorsun" dedi, "Senin gibi bir fahişeyle evlenir miyim ben? Sana aşıktım ama sen bacaklarını ağabeyine açtın." Hayatımın en kötü anıydı. Sanırım
ağabeyim benim ona geldiğimi söylemiş.
KARARLIYIM
O kulübede bana ne yapmayı düşündüklerini bilmiyorum. Ama ne yapıp edip kaçtım oradan. Buraya geldim ve sana bu mektubu yazıyorum. Cebimdeki
birkaç kuruşu bu mektubu yazabilmek için harcıyorum.
Kararlıyım, kendimi öldüreceğim. Çünkü sonunda onlar nasıl olsa beni öldürecekler.
Senden son isteğim Güzin Abla, benim öldüğümü kimseler bilmeyecek, en azından okurların bilsin. O kulübeye geri döneceğim şimdi ve orada
öldüreceğim kendimi. Belki de beni bulunca hemen oracığa gömecekler.
Elveda Güzin abla, teşekkürler sana.
Son düzenleme: