Merhabalar öncelikle. Hep okuyan tarafken bir cesaretle gecenin bir saati içimi dökmek çok değişik geliyor. Ama olsun.
Hiçbirimizin kolay bir hayatı olmadı ama daha çekilebilir bir hale getirmek için eminim çabaladık ama şu geldiğim, kendimi kaybettim, panik atak sahibi olduğum, merhametten yoksunmaya başladığım şu raddede çaresizim. Ve hiç tanımadığım sizlerin bile geçecek demesine muhtacım. Ailenin en büyük kızıyım 19 yaşındayım bende 3 yaş ve 17 yaş küçük 2 kız kardeşim daha var. Annem anneliği içselleştirmiş bir kadın değil ,babamla görücü usulü sırf evlenmek için evlenmişler, bunu geçen sene fark ettim. Çocukluğumda anneme dair tek anım yok, bana sarıldığı, sevdiği. Zaten sevdiğide yokmuş. Günlüğünü tesadüf eseri bulmuştum. 19 yaşında anne olmuş zor bir durum hep hak verdim, belkide kendine kızgındı bizden çıkarttı acısını dedim. Babamla evlilikleride zormuş. Yalanlar üstüne kurulmuş. Çok kızıyorum anneanneme kızına kapıyı hep kapatmış evlat çok ayırırlar kendileri. Gel zaman git zaman babam hayatımın prensiydi çok severdim beraber çok vakit geçirirdik ve annemin duygu yoksunluğunu hissetmezdim. Üst katımızda amcamlar otururdu ve yengem çocuklarını sanki düşmanıymışcasına döverdi. O seslerden çok korkardım. O kavgaların ertesi gün kuzenimle sarılıp hep hayaller kurardık. Şiddet çevremiz genişti fiziksel görmedik ama psikolojik şiddetin alasını gördük, görüyoruz. Bilmiyorum belki uzun gelecek ama yazdıklarım okuyun olur mu? Lütfen. Sonra ilkokula gidiyordum bir çocuk vardı benden hoşlanmış el kadar bebeyiz ne aşkı meşki işte arkadaşı beni sürekli taciz etmeye laflarıyla ve rezil etmeye başladı altta kalmazdım kendimi korumaya çalışırdım bir gün yine eve geldi ve o zaman Facebook vardı oradan yazdım. Sorgulamayın 9 yaşında bir çocuğum ve korkuyorum. Aileme söyleyeceğimi bir daha arkadaşımla beni rahatsız etmemesini söyledim, annem bunu gördü. Kızım neyin var anlat bana demedi gitti babama söyledi. O geceyi hiç unutmuyorum, ben babamı o gün içimde öldürdüm. Dinlemedi, sormadı yüzüme tükürüp sen kötü kadın mısın, ne işin var erkeklerde birde mesaj yazıyorsun diye bir ton laf etmişti. Annem sadece tamam yeter demekle yetindi. Hep bunu yapar önce yaygara kopartır babam devreye girince tamam yeter der ama ağzının ucuyla. Kız çocuğuyum ben elbiseler, al benili kıyafetler hoşuma gider çünkü çocuğum ben. Erkeklere hoş gözükmek istediğimizi düşünür üstümüze yakışan bir gömleği çok görür o ne isterse öyle giyinip yaşamamızı isterdi. Bugün bile küçük kız kardeşime erkek takımı almış resmen. Güldük ama bunları yazarken ağlıyorum. O geceden sonra o sosyal, başarılı kız gitti yerine hep kenarda köşede kendini sorgulayan içine kapanan bir kız geldi. Seneler böyle geçti. Sağlık sorunları ile boğuşuyordum. Doktor benle alakalı olmadığını yüzlerinede söylese sürekli beni suçluyorlardı. Bir gün annem "..... kör olursun dedi" çılgına döndüm o kadar canım yandı ki anlatamam. Dünyam başıma yıkıldı. Hep arkadaşlarımın anne kız ilişkilerine özenerek büyüdüm. Yedi kat el bana daha yakındı, sarılır öper güzel sözler söylerdi. Annem sürekli şikayet ederdi. Ki biz ben ilkokuldan liseye kadar annem ve babam çalıştığı için onlar olmadan kardeşimle kendi kendimize büyüdük. Ben o küçücük sırtımda kocaman çantayla okul yolunda yasaklı madde kullanan adamlar görür içimde hatim indirirdim. Babamsa evde uyurdu. Neden? Uyanamıyormuş. Böyle böyle geçti zaman ortaokulda annemle birbirimizi yerdik onunla hiç derdimi paylaşamazdım o kadar kötü haldeydim ki kafamın içinde beni aşağılayan sesler duymaya başlamıştım. Korkuyordum ama güçlü durmaya çalışıyordum. Dinime sarılıyordum ama tutunduğum her dal elime kalıyordu. Arkadaşlarıma özenip belki benide seven olur diye erkek arkadaş yapardım ya aldatılırdım, ya da hastalıklı tiplere denk gelirdim. Hayatım zindan olmuştu. Daha 15 yaşındaydım. Ergendim işte. İntahar etmeye kalkıştım sonra korktum vazgeçtim. Ruh halimi az çok anlamışsınızdır. Sonra artık eskisi kadar onların sevgisiz, ilgisiz, sürekli kavga ve huzursuzluğun aşağılamanın olduğu evde ses etmez oldum. Vazgeçtim çünkü. Bunu anladılar, ama artık çok geçti. O sabahlara kadar oturup babamın iş, siyaset, hayat hakkında konuştuğu kızı yüzüne bile bakmıyordu bunu o yapmıştı. Ben bir erkek çocuğundan çok daha fazlasıydım, konu güç kuvvetse benim diğer kız kardeşimi erkekler eliyle yere seremezdi öyle kuvvetliydi. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir çocuk daha yapın demişler. Annem sırf kaynanası ve babam istiyor diye hamile kaldı. Durdum ve düşündüm kendi kararını bile veremeyen bir kadın mı beni güçlü bir kadın olarak hayata hazırlayacaktı? Defalarca kez tacize uğradım sözlü olarak daha 14 yaşındayken ve sonrasında da. Çocuk aklıyla hep sustum çünkü bana kendimi savunmak ayıp gibi gösterilmişti. Narsistti babam, annemse ezildikçe ezilmiş bir kadın ama bu hep böyleymiş. Küçük kız kardeşimin ağlamasına tahammüleri yok. Bebek o daha 2 yaşında ama o kadar güzel akıllı ki herkes keşke benimde olsa diyor ama onlar hiç kıymetini bilmiyor. Anne ve baba olmanın istediği her şeyi almak sanıyorlar çünkü kardeşime ancak o zaman ilgi veriyorlar. O küçük ama farkında ve benden ayrılmıyor. Diğer kardeşimde tahammülsüz. Kendimi kapana kısılmış gibi hissediyorum. 19 yaşındayım ve bu kapandan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum, kardeşlerimi geride bırakmak istemiyorum. Rest çekip gitmek istiyorum ama ya beraber ya da hiç diyoruz. Küçük kardeşimi bırakmam asla. Boynum bükülüyor, dik durmak bir yana artık cinnet geçirecek derecedeyim. Ben ne yapabilirim, ne yapmalıyım, nasıl davranmalıyım rica ederim bir nasihat verin.
Hiçbirimizin kolay bir hayatı olmadı ama daha çekilebilir bir hale getirmek için eminim çabaladık ama şu geldiğim, kendimi kaybettim, panik atak sahibi olduğum, merhametten yoksunmaya başladığım şu raddede çaresizim. Ve hiç tanımadığım sizlerin bile geçecek demesine muhtacım. Ailenin en büyük kızıyım 19 yaşındayım bende 3 yaş ve 17 yaş küçük 2 kız kardeşim daha var. Annem anneliği içselleştirmiş bir kadın değil ,babamla görücü usulü sırf evlenmek için evlenmişler, bunu geçen sene fark ettim. Çocukluğumda anneme dair tek anım yok, bana sarıldığı, sevdiği. Zaten sevdiğide yokmuş. Günlüğünü tesadüf eseri bulmuştum. 19 yaşında anne olmuş zor bir durum hep hak verdim, belkide kendine kızgındı bizden çıkarttı acısını dedim. Babamla evlilikleride zormuş. Yalanlar üstüne kurulmuş. Çok kızıyorum anneanneme kızına kapıyı hep kapatmış evlat çok ayırırlar kendileri. Gel zaman git zaman babam hayatımın prensiydi çok severdim beraber çok vakit geçirirdik ve annemin duygu yoksunluğunu hissetmezdim. Üst katımızda amcamlar otururdu ve yengem çocuklarını sanki düşmanıymışcasına döverdi. O seslerden çok korkardım. O kavgaların ertesi gün kuzenimle sarılıp hep hayaller kurardık. Şiddet çevremiz genişti fiziksel görmedik ama psikolojik şiddetin alasını gördük, görüyoruz. Bilmiyorum belki uzun gelecek ama yazdıklarım okuyun olur mu? Lütfen. Sonra ilkokula gidiyordum bir çocuk vardı benden hoşlanmış el kadar bebeyiz ne aşkı meşki işte arkadaşı beni sürekli taciz etmeye laflarıyla ve rezil etmeye başladı altta kalmazdım kendimi korumaya çalışırdım bir gün yine eve geldi ve o zaman Facebook vardı oradan yazdım. Sorgulamayın 9 yaşında bir çocuğum ve korkuyorum. Aileme söyleyeceğimi bir daha arkadaşımla beni rahatsız etmemesini söyledim, annem bunu gördü. Kızım neyin var anlat bana demedi gitti babama söyledi. O geceyi hiç unutmuyorum, ben babamı o gün içimde öldürdüm. Dinlemedi, sormadı yüzüme tükürüp sen kötü kadın mısın, ne işin var erkeklerde birde mesaj yazıyorsun diye bir ton laf etmişti. Annem sadece tamam yeter demekle yetindi. Hep bunu yapar önce yaygara kopartır babam devreye girince tamam yeter der ama ağzının ucuyla. Kız çocuğuyum ben elbiseler, al benili kıyafetler hoşuma gider çünkü çocuğum ben. Erkeklere hoş gözükmek istediğimizi düşünür üstümüze yakışan bir gömleği çok görür o ne isterse öyle giyinip yaşamamızı isterdi. Bugün bile küçük kız kardeşime erkek takımı almış resmen. Güldük ama bunları yazarken ağlıyorum. O geceden sonra o sosyal, başarılı kız gitti yerine hep kenarda köşede kendini sorgulayan içine kapanan bir kız geldi. Seneler böyle geçti. Sağlık sorunları ile boğuşuyordum. Doktor benle alakalı olmadığını yüzlerinede söylese sürekli beni suçluyorlardı. Bir gün annem "..... kör olursun dedi" çılgına döndüm o kadar canım yandı ki anlatamam. Dünyam başıma yıkıldı. Hep arkadaşlarımın anne kız ilişkilerine özenerek büyüdüm. Yedi kat el bana daha yakındı, sarılır öper güzel sözler söylerdi. Annem sürekli şikayet ederdi. Ki biz ben ilkokuldan liseye kadar annem ve babam çalıştığı için onlar olmadan kardeşimle kendi kendimize büyüdük. Ben o küçücük sırtımda kocaman çantayla okul yolunda yasaklı madde kullanan adamlar görür içimde hatim indirirdim. Babamsa evde uyurdu. Neden? Uyanamıyormuş. Böyle böyle geçti zaman ortaokulda annemle birbirimizi yerdik onunla hiç derdimi paylaşamazdım o kadar kötü haldeydim ki kafamın içinde beni aşağılayan sesler duymaya başlamıştım. Korkuyordum ama güçlü durmaya çalışıyordum. Dinime sarılıyordum ama tutunduğum her dal elime kalıyordu. Arkadaşlarıma özenip belki benide seven olur diye erkek arkadaş yapardım ya aldatılırdım, ya da hastalıklı tiplere denk gelirdim. Hayatım zindan olmuştu. Daha 15 yaşındaydım. Ergendim işte. İntahar etmeye kalkıştım sonra korktum vazgeçtim. Ruh halimi az çok anlamışsınızdır. Sonra artık eskisi kadar onların sevgisiz, ilgisiz, sürekli kavga ve huzursuzluğun aşağılamanın olduğu evde ses etmez oldum. Vazgeçtim çünkü. Bunu anladılar, ama artık çok geçti. O sabahlara kadar oturup babamın iş, siyaset, hayat hakkında konuştuğu kızı yüzüne bile bakmıyordu bunu o yapmıştı. Ben bir erkek çocuğundan çok daha fazlasıydım, konu güç kuvvetse benim diğer kız kardeşimi erkekler eliyle yere seremezdi öyle kuvvetliydi. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir çocuk daha yapın demişler. Annem sırf kaynanası ve babam istiyor diye hamile kaldı. Durdum ve düşündüm kendi kararını bile veremeyen bir kadın mı beni güçlü bir kadın olarak hayata hazırlayacaktı? Defalarca kez tacize uğradım sözlü olarak daha 14 yaşındayken ve sonrasında da. Çocuk aklıyla hep sustum çünkü bana kendimi savunmak ayıp gibi gösterilmişti. Narsistti babam, annemse ezildikçe ezilmiş bir kadın ama bu hep böyleymiş. Küçük kız kardeşimin ağlamasına tahammüleri yok. Bebek o daha 2 yaşında ama o kadar güzel akıllı ki herkes keşke benimde olsa diyor ama onlar hiç kıymetini bilmiyor. Anne ve baba olmanın istediği her şeyi almak sanıyorlar çünkü kardeşime ancak o zaman ilgi veriyorlar. O küçük ama farkında ve benden ayrılmıyor. Diğer kardeşimde tahammülsüz. Kendimi kapana kısılmış gibi hissediyorum. 19 yaşındayım ve bu kapandan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum, kardeşlerimi geride bırakmak istemiyorum. Rest çekip gitmek istiyorum ama ya beraber ya da hiç diyoruz. Küçük kardeşimi bırakmam asla. Boynum bükülüyor, dik durmak bir yana artık cinnet geçirecek derecedeyim. Ben ne yapabilirim, ne yapmalıyım, nasıl davranmalıyım rica ederim bir nasihat verin.
Son düzenleme: