- 15 Aralık 2015
- 1.823
- 4.606
- Konu Sahibi Esrin mine
- #1
9 aydır ayrı yaşadığımız, dava sürecinde olduğumuz, anlaşmalı protokol imzaladığımız adamdan gelen mesaj. Şunun dengesizliklerinden, mesafesini ayarlayamamasından, sözlü, yazılı tacizlerinden bıktım artık.
Birkaç gün geriye giderek anlatayım. Anlaşma gereği konuştuğumuz nafakayı yatırmayınca mesaj atıp yatırmaması durumunda icraya vereceğimi söyledim. Yine önce duymazdan gelip sonra alaya aldı. Ben de avukata icrayı başlatmasını söyledim. Ve 47457. kez panik olup ailemi aradı. Babam da beni aradı. Annem olsa kavga edip kapatırdım ama babam öyle nazik öyle içten konuştu ki, onun o yalvarırcasına ısrarı kalbimi çok burktu. Ailemi ne zaman bu işe ikna edip konuyu noktalasam bu Allah'ın cezası eski eş, yumuşak karnını bildiği babamı arayıp ağlayıp sızlıyor. Babam da diyor ki "davayı çekme, evinden ayrılma ama bir şans ver, oturun konuşun, benim için dene. Seni ne zorluklarla büyüttüm bu kadarcık hatrım yok mu?" Hayatım boyunca annemle yıldızım barışmamış olsa da babamla aramdaki bağ hep farklı oldu. Gerçekten çok özverili, nazik ve düşünceli bir babadır. Ama aynı zamanda karısının eteğinin altından da çıkmaz. Annem beni istemediğim halde evlendirirken yüzündeki acıyı gördüğüm halde karısına karşı çıkmayı başaramadığını da biliyorum. Babam beni ona karşı olan zayıflığı kullanıp ikna etmeye çalıştıkça eski eş denen herife nefretim daha da büyüyor. Bir de babamı aramadan önce nafakayı yatırmış, bunu da onlara lütuf gibi anlatmış. Halbuki ben onun verdiği nafakadan iki kat fazlasını kazanıp üstüne 24 saatlik mesai ile çocuk bakıyorum. Ama onun ayda iki kez gördüğü çocuklara attığı 2 bin kadar göze gelmiyor. İhsanda bulunuyor sanki çemçük ağızlı.
Konuşmayı geçiştirip bitirdim ama o günden beri adi herif beni acayip rahatsız ediyor. "aşkım, gülüm, akşama ne lazım" gibi mesajlar atıyor. Bu cüreti beni çok kızdırıyor. Artık ailemi kullanmasına, bana karşı sınırı aşmasına katlanamıyorum. Bu cüreti bulmasında evimin ona çok yakın olmasının da payı var. Gözden ırak olan gönülden de ırak olur hesabı göze yakın olanla araya mesafe koymak da bir o kadar zormuş anlaşılan. Artık bu şehirden, onun bana ulaşabileceği bu yerden uzaklaşmak istiyorum. Daha önce 4 ayrı şehirde yaşadım. Türkiye'nin 25'e yakın şehrine gittim ama söz konusu iki çocukla yaşamak olunca tüm bildiklerimi unutuyorum. Pandemiden dolayı öyle kafama göre gidip şehir, ev vs bakamıyorum. Burada birçok yerden insan var. Belki benim bilmediğim huzurlu, sakin, diğer yerlere nazaran kadınların rahat yaşayabildiği bir yerler vardır. Fikir verecek birileri çıkar diye yazıyorum. Artık bu evliliğin gölgesinden, duygularımın sömürülmesinden ve sınırlarımın aşılmasıdan kaçıp kurtulmak istiyorum.
Birkaç gün geriye giderek anlatayım. Anlaşma gereği konuştuğumuz nafakayı yatırmayınca mesaj atıp yatırmaması durumunda icraya vereceğimi söyledim. Yine önce duymazdan gelip sonra alaya aldı. Ben de avukata icrayı başlatmasını söyledim. Ve 47457. kez panik olup ailemi aradı. Babam da beni aradı. Annem olsa kavga edip kapatırdım ama babam öyle nazik öyle içten konuştu ki, onun o yalvarırcasına ısrarı kalbimi çok burktu. Ailemi ne zaman bu işe ikna edip konuyu noktalasam bu Allah'ın cezası eski eş, yumuşak karnını bildiği babamı arayıp ağlayıp sızlıyor. Babam da diyor ki "davayı çekme, evinden ayrılma ama bir şans ver, oturun konuşun, benim için dene. Seni ne zorluklarla büyüttüm bu kadarcık hatrım yok mu?" Hayatım boyunca annemle yıldızım barışmamış olsa da babamla aramdaki bağ hep farklı oldu. Gerçekten çok özverili, nazik ve düşünceli bir babadır. Ama aynı zamanda karısının eteğinin altından da çıkmaz. Annem beni istemediğim halde evlendirirken yüzündeki acıyı gördüğüm halde karısına karşı çıkmayı başaramadığını da biliyorum. Babam beni ona karşı olan zayıflığı kullanıp ikna etmeye çalıştıkça eski eş denen herife nefretim daha da büyüyor. Bir de babamı aramadan önce nafakayı yatırmış, bunu da onlara lütuf gibi anlatmış. Halbuki ben onun verdiği nafakadan iki kat fazlasını kazanıp üstüne 24 saatlik mesai ile çocuk bakıyorum. Ama onun ayda iki kez gördüğü çocuklara attığı 2 bin kadar göze gelmiyor. İhsanda bulunuyor sanki çemçük ağızlı.
Konuşmayı geçiştirip bitirdim ama o günden beri adi herif beni acayip rahatsız ediyor. "aşkım, gülüm, akşama ne lazım" gibi mesajlar atıyor. Bu cüreti beni çok kızdırıyor. Artık ailemi kullanmasına, bana karşı sınırı aşmasına katlanamıyorum. Bu cüreti bulmasında evimin ona çok yakın olmasının da payı var. Gözden ırak olan gönülden de ırak olur hesabı göze yakın olanla araya mesafe koymak da bir o kadar zormuş anlaşılan. Artık bu şehirden, onun bana ulaşabileceği bu yerden uzaklaşmak istiyorum. Daha önce 4 ayrı şehirde yaşadım. Türkiye'nin 25'e yakın şehrine gittim ama söz konusu iki çocukla yaşamak olunca tüm bildiklerimi unutuyorum. Pandemiden dolayı öyle kafama göre gidip şehir, ev vs bakamıyorum. Burada birçok yerden insan var. Belki benim bilmediğim huzurlu, sakin, diğer yerlere nazaran kadınların rahat yaşayabildiği bir yerler vardır. Fikir verecek birileri çıkar diye yazıyorum. Artık bu evliliğin gölgesinden, duygularımın sömürülmesinden ve sınırlarımın aşılmasıdan kaçıp kurtulmak istiyorum.