İlkokuldayken sevdiğim arkadaşlarım oldu hatta onlardan biriyle ayrı okullarda eğitimimize devam ettiğim için ağladığım günler de oldu. Rüyalarıma girerdi hep. Lisenin başında tek tük arkadaşım varken sonraki yıllarda sıkı bağ kurduk. Hala da çoğuyla irtibat halindeyim.
Lisedeki bağdan dolayı üniversitede çok zorlandım, çok da direndim çünkü aklım lisedeydi. Son yıllarındayken iyi ilişki kurmaya başladım. Keşke direnmeseymişim. Hepsinin yeri ayrıymış. Diğerlerinin yasını tutup önümdeki fırsatları kaçırmışım. Üniversitedekilerle de görüşüyorum lisedekiler kadar bağım olmasa da.
Ortaokul zamanlarında ergenliğin verdiği gazla da hayatımın en atraksiyonlu yıllarını geçirdim. Yaşıtlarımın da en dipte olduğu zamanlardı. Eskileri düşününce gülüp geçiyoruz. O zamanlara bakınca ileride her şey kötü olacak, bir daha aşık olamayacağım, ben bu gidişle evlenemem, bir daha mutlu olamayacağım, başarılı olamayacağım vsler havada uçuşuyordu. Ergenliğe giriş işte.
Bunlar hep geçici. Karşınıza yeni arkadaşlar da çıkacak. Belki 10 kere birilerini seveceksiniz. Yeni şeyler öğrenip başarılı da olacaksınız. Vefat eden arkadaşınızı yine iyi şekilde anacaksınız ama onsuz da hayatınızda güzellikler olacak ve muhtemelen de ondan daha iyi arkadaşlar edineceksiniz.
Arkadaşınızla bağınız neydi bilmiyorum. Yaş ilerledikçe kriterler ve hal ve hareketler değişiyor. Sevgiliniz ise yüzde 99,99 zaten ayrılacaktınız. Arkadaşınızla farklı okul, ilçe veya illere gittiğinizde büyük ihtimalle yine ilişkiniz zayıflayacaktı. Görüşleriniz değişecekti. Belki de kanlı bıçaklı olacaktınız (buna o kadar çok şahit oldum ki). Ailenizle aranız iyi değilse kendisi sığındığınız bir limandı belki de. Birilerinin sizin her şeyinizi de anlamasını beklemeyin. Anladığı kadarıyla devam edin. Sizi diğer konularda anlayacak kişi illa karşınıza çıkar ama illa bulayım diye de yola çıkmayın. Çamura batabilirsiniz ve bu sizi dibe de çeker.
Ne kadar olumsuz ruh haliyle dolanırsanız aynı kişileri kendinize çekersiniz ve sizi daha da dibe götürür. O yüzden ileride başınıza gelecek güzellikleri düşünün ki olumlu düşüncelerle bedeniniz kuşansın ve benzer kişileri kendinize çekin.
Depresif olan ne dinliyor, çalıyor, okuyor veya izliyorsanız bırakın.
Ruhunuzu dinlendirecek işler yapın.
1. Çiçek bakın. Maddi durumunuz varsa lale veya sümbül gibi bir soğan alın ve ekin. Maddi durumunuz yoksa peynir, yoğurt kabıyla veya plastik veya karton bardağa toprak koyun. Park gibi bir alan vardır illa. Yere düşen meşe palamudu, çam kozalağından düşen tohum varsa onu ekin. Olmadı sevdiğiniz bir bitkiyi çelikleyip ekin. Verdiğiniz emekle filizin uzamasını ve fidenizin büyümesini izleyin. Az veya fazla ilgi gösterince bitkinin kuruduğunu veya çürüdüğünü deneyimleyin, aynı hayatta olduğu gibi.
2. Komik ve neşeli işlerle meşgul olun. Videolar, filmler, şarkılar ve karikatürler. Bunu depresif hallerimde hep yaparım. Yakınlarım da hep yapar.
3. İlgi ve yeteneğinizin olduğu alanlara yönelin ama tehlikeden kaçının. Ruh halinizle yanlış şeyler yapabilirsiniz. Hobilerinizi mutlu olmak için yapın. Ergenken çekerdik siyahları ve gotik gotik de takılırdık
4. İçinizi dökmek için günlük tutun. Kendi kendine kavga edince bile rahatlıyor insan. İçinizi dökün ki o şişkinlik içinizde kalmasın. Ne hissettiğinizi ve bunun sonucunda nasıl hareket ettiğinizi not edin. Duygularınızı anlamaya çalışın. Duygusal zeka ile ilgili kaynaklar oluyor. Duygularınızı anlamlandırınca onları olumlu tarafa yöneltmek de kolaylaşıyor.
5. Sınıftakiler bir etkinlik yapınca kaçınmayın. Arkadaşlığınız ilerler veya başlar. Kendinizi kabul ettirmek için de kendinizden feragat etmeyin. Üzülen ve yıpranan siz olursunuz.
Falan da filanlar.
Eğer baş edemiyorsanız okulda PDR varsa veya aranızın iyi olduğu bir hoca varsa detay vermeden kaba hatlarıyla anlatıp yardım isteyin. Sizi ummadığınız şekilde anlayıp destek olabilirler. Size kitap bile önerseler fayda sağlayabilir. Buradakiler de önerebilir. Psikolojik kitaplar evde de var ama çoğunu henüz okumadığım için şu anki durumunuza göre tavsiye veremeyeceğim.
Ergenliğinde daha hafifini veya ağırını neredeyse herkes yaşadı veya yaşıyor. Erişkin olmaya çalıştık veya çalışıyoruz. O eşiği bir geçin hele. Önünüzde o kadar güzel günler var ki. Kııız kendine gel, bırahma, dobarlan demek istiyorum size
Yine destan yazmışım