hüsran, feryat figan kalbim, zehir olur başka hayallere kalmaz ki mecalim

Askiniz o kadar yila rragmen direnmisse bosanin kocanizdan kavusun diycem ama ask acisi oldugunu dusunmuyorum sizinki elde edememe ulasamama ve en buyuk engel yine sizsiniz cunku her engeli asarsiniz ama kendi engelinizi asamaz boyle bisey yapmazsiniz dua edin diycem size
 
Geç olmuş saat düşünemedim o yazdıklarınızı ya. Ama şunu biliyorum ki aşklarını Türk filmi tadında yaşadığını zannedenlerin sonu hep hüsran oluyo. Buraya yazanları da okuyoruz şöyle aşıktık bakmaya kıyamazdık nasıl oldu böyle vs. Zaten kendi aşklarını çok büyük farklı vs gördükleri için düşüşleri de öyle büyük oluyo. Sonra ayy bida bulamam öyle mutlu olamam falanla boşa geçen bir hayat işte...
 
Tamda benzerini yazcaktım... kader deyip geçmek lazım.. çocuğun için..

Şu saatten sonra eşlerinden boşanıp hani olmaz ya çocuklarını da yanlarına alıp bir hayat kurmaya kalksalar hiçbirr şey o eskiden yaşadıkları zamanlar gibi olmaz ki başka hayatlar kurulmuş aradan onca yıl geçmiş farkına varmsalar da huyları değişmiş herşey bambaşka olmuş asla eskisi gibi bir aşk yaşayamazlar ki. Bu sadece kavuşamamanın sonucu olan keşkelerle dolu duygular, gelip geçici blki evliliklerin sorumluluklarından bunalmış iki eski sevgili. Şu an ikisi de evli olmasaydı bu kadar sorumluluğun altına girmeselerdi bu duyguları hissetmeyeceklerdi.

Zordur illa ki konu sahibinin yerine kendimi koyuyorum anlıyorum da onu. Ama kabullenmekte zorlansak da bazı değerler var yozlaşmamak lazım. hiç suçu olmayan çocuklar ve eşler var ve toplumun değer yargıları var kadere boyun eğip yoluna devam etmek en iyisi bu durumda
 
Anlasilacak yonu yok ki.
Bak dusun ki her insan kadin erkek ayirmadan evlenmeden once baska birini sever bir seyler yasar.
Ama evlenirken gecmisi silememişse bu eşine yaptigi bir ihanettir.
Yargilama yok bu mesajimda.
Hepimiz denedik yanildik sevdik sevildik ayrildik.
Ama evlenirken her seyi arkamizda birakrik
Silip attik.
Sakin siz gercekten sevmemissiniz falan diye dusunmeyin.
Eger gercekten sevdiginiz kisi evlendiginiz kisi degilse, o zaman neden evlendiniz? Derler insana...
Aklinizi basiniza alin. Cocuk degiliz, cocuk gibi davranip dusunemeyiz
 
O kadar büyük bir aşksa eşlerinizden boşanıp evlenebilirsiniz. Bunu yapamıyorsanız acınızı da gözünüzde büyütmeyin.

Daha mantıklı bişey okumadım şu yaşıma kadar. (Yaş 23)
Aşk o kadar büyük olsaydı gerçekten şu yorumdaki şey yapılırdı.Eğer ikinizinde bunu yapacak cesareti yoksa ne aşkınızı gözünüzde büyütün ne de acınızı.Ki evliyken böyle şeyler yazabilen adam,yarın size geldiğinde sizede yar olmaz geldiği gibi gider.Hayatın gerçekleri penceresinden bakın bide derim.Ben kimseyi kınamıyorum Allah korusun sırf Allah korkusundan ve başıma gelmesi korkusundan o yüzden büyük konuşmıyım yine ama,büyük aşklar dağ devirir.Bunu yapıcak gücünüz yoksa,hiç bişey sandığınız gibi değil demektir.Siz buraya yazmak yerine o beyefendiye yazsaydınız görüşmeye başlasaydınız,size sadece sonsuz sevgililik vaadederdi..Ne acı değil mi? Halbuki yanınızda,yatağınızda,sofranızda sizi eş mertebesine yükseltmiş size bunu değer görmüş bi adam var.... Daha başka ne diyebilirimki.
 
Yani sana up uzun şeyler yazdım ama sildim sonra ne diyim kelime israfı. Tövbe tövbe ya. Şimdi sana desek engelle her yerden numarani değiştir cevap verme vs. senin için bir önemi yok eminim.
 
Benim korkum yasagin cazibesi durumuna girmeniz. Esinize uzuldum acikcasi. Yazik adama cok ama cok yazik. Sizi itham etmiyorum asla hatta karsi durabildiginiz icin tebrik ederim fakat duygusal anlamda esinizin asla yerinde olmak istemem.
Karim bir gizli telefonu eski adigindan gelme ihtimalini dusunecek
Karim bu ihtimalin sonucunda yuzunun kaslarini gevsetip gulumsettirecek
Karima eski asigindan mesaj gelecek
Karimin o mesajla elleri titreyecek
Karim benimle yatarken o ismi fisildayacak kendi kendine
Karim gectigim yollarda bile bi baska adami animsayacak.

Oyle zor ki. Rabbim esinizin yardimcisi olsun. Sizden cok ona uzuldum acikcasi. Yasadiginiz ask karimla baslayip kurdugum hicbir cumledeki yaptiklarinizi masumlastirmiyor, yuceltmiyor ve sevimli gostermiyor.

Allah o adama da birazcik karakter nasip etsin insaallah. Karisina da sabirlar versin.
 
Ne diye yargılıyorsunuz hemen,hepiniz körkütük aşık olarak evlenmediniz,çok duydum "ben eşimi sevdim ama evlendikten sonra başka birine aşık oldum,yanlış bir şey asla yapmadım ama aşığım" diyen kişileri.
O yüzden ben kızamıyorum,aşıkmış kadıncağız,ne yapsın,mantık evliliği diye bir şey var.O zaman kendini kandırmıştır unuttum diye,hata yapmıştır.Sanki dört dörtlük insan var.
Ayrıca fiil olarak eşini aldatmamış ki,ama beyin olarak başkasını seviyor,başkasına aşık.Ne yapsın?Aşık olmaktan ,sevmekten vazgeçilebilseydi zaten insan vazgeçerdi .
 
Eski sevgilinizi tamamen unutmadan , neden başkasıyla evlendiniz anlatırmısınız biraz.. Ve neden ayrılmıştınız.
 
bir aşk düşünün, deli gibi seviyorsunuz. her gününüz onunla, onunla ağlıyor onunla gülüyorsunuz... gözlerinizin yaşını siliyor derdinize, gözleri dolu dolu oluyor size bakarken... elleri titriyor sizin ellerinizle birleştiğinde... beraber yiyor beraber içiyorsunuz.. beraber uyuyamasanız da, uyuyacağınız günün huzurunu hayal ediyorsuz. kimi zaman ayrı şehirlere gitmek zorunda kalıyor kavuşacağınız günün özlemiyle burnunuzun direği sızlıyor. gittiiniz sinema biletlerini, bindiğiniz otobüs biletlerini saklıyorsunuz, fotoğraflarıyla uyuyor uyanıyorsunuz, mesajlarınızdan aşk ve duygusallık akıyor... içiniz titriyor birbirinize bakarken... duygusal parçalar dinliyor, kendinizden geçiyorsunuz; şahsı olmasa hayali yanınızda her daim... bir aşk masalı yaşıyorsunuz.. son damlasına kadar aşkı çekiyorsunuz içinize derin derin...sesi huzur veriyor... sevdanız damarlarınızda o akıyor sanki.. öyle birseviyorsunuz ki.... anlatılamaz....

sonra bir gün sizi o çok sevenden kopuyor ayrılıyorsunuz; sizin birlikte olamanızı hiçbir zaman istemeyenler sizi ayıramıor da kendi içinizde kopmalar yaşıyorsunuz, çözülüyorsunuz 3 senenin sonunda.... hiç kavga etmediğiniz tartışmadığınız o insanla dipsiz tartışmaların içinde buluyorsunuz kendinizi.... aldatıldığınızı sevilmediğinizi düşnüyorsunuz, antidepresanlarla beraber o büyük aşk toplamda 3 aylık bir çekişmenin sonunda bitiyor...... ayrı diyarlara göç ediyorsunuz....aradan seneler geçiyor....o evleniyor başkasıyla, bir çocuğu oluyor...... siz evleniyorsunuz bir çocuğunuz oluyor..... ama hiç unutamıyorsunuz, sesini, yaşadıkalrınızı, iyi günlerinizi kötü günlerinizi.... her şarkı onu anımsatıyor, her kaldırım taşı gezdiğiniz yolları.... "böye olmasaydı" diyorsunuz, "acaba" diyorsunuz.....

10 seneyi deviriyorsunuz ayrı dünyalarda... tam 10 sene........hayatla çekişe çekişe kah güle kah ağlaya yıllar geçiriyorsunuz.. gülüyorsunuz ama yüzünüzde maske var sanki.... yanlış olduğunu bile bile her gece uyurken adı geliyor aklınıza... olmamlı o artık bam başka hayatta sen öyle... olmamalı... yanındakine haksızlık...... derken kalbinizin derinlerinden gelen o sesleri susturup kendi hayatınıza tam adapte olduğunuz noktada.....................

biri arıyor sizi özel numaradan sesinizi dinleyip kapatıyor sürekli. siz acaba o mu diye düşünüp sonra bu fikrinize gülüp geçiyorsunuz, hayır mümkün değil diyorsunuz... ve bir gün bir mesaj görüyorsunuz açıp adını gördüğünüzde eliniz ayağınız titriyor korkuyorsunuz heyecanklanıyorsunuz allak bullak olarak açıyorsunuz ki...... pişmanım diyen, seneleri geri çevirebilsem keşke diyen, hakkını helal et diyen, duygulu, gözünüzü yaşartan uzuuuun bir mesaj alıyorsunuz sosyal medyadan..... helal olsun diyorsunuz, o yazmaya devam ediyor.... bu işte hata var diyorsunuz yazma daha bu son mesajın olsun, diyorsunuz içinizde bir yerler acırken.... gerçekten son bir mesaj yazıyor.... ama yazmıyor bir şarkı ile veda ediyor size.... o şarkı "seni hala seviyorum, seni her zaman seveceğim" diyor size, haykırıyor dile getirilemeyen duyguları.....

siz perişan vaziyette kalakalıyorsunuz ekranın karşısında... tepki vermiyorsunuz.... çok büyük bir hata ya
pacağınızı düşünüyorsunu yakışmayacağını düşünüyorsunuz bir şeyler yazmanın.... susuyorsunuz..... içinizdekileri tutamıyorsunuz açıp bir siteye içinizdekileri döküyorsunuz... yoksa patlayacaksınız adeta....

ve insanlar sizi anlamıyor..... yargılıyor yargılıyor yargılıyor.....

ve geriye kalan yine hüsran, her daim feryat figan kalbim, zehir olur başka hayallere kalmaz ki mecalim..........................
Özet:beynende olsa kocanı aldatıyorsun ...iyiymiş.
 
Evli insanların aşktan ölüyormuş gibi hissetmesi bana yalan geliyor. (yalan derken kişi yalan söylüyor demiyorum yanlış duygu anlamında söylüyorum) !. ki o kadar ölüyor olunsa boşanılıp ölünen erkeğe ya da kadına gidilir. '. ki eski aşk muhabbeti gerçekten büyük olsa zaten başkasıyla evlenilmezdi. Kandırmayalım efendim kendimizi.
 
Adam seni aldatmis ve halen büyük asktan bahs ediyorsun ya! Gercekten pes! Bak seni nasil aldattigi gibi, simdi karisini aldatiyor! O denli serefsiz bir adam icin nasil asktan bahs edebilirsin?

Sarki söylemek ergenlikte, flört zamaninda olur, iki evli kisinin arasinda degil. Adam harbiden askindan ölseydi, o evlilik zaten cehenem gibi gelip, cocuk yapmadan bosanirdi. Demek ki adam memnun hayatindan.

Ki sende bastan esini aldatiyormusun aslinda. Ne demek her aksam uyumadan önce onu düsünüyorum? Esini sevmiyorsan niye evlendin? Niye cocuk yaptin?? Zaten en cok o cocuklara acidim ben. Siz asik insanlar degilsiniz, ergen ruhlu, sorumsuz insanlarsiniz!!
 
Kavusamadigin için kör ölmuş badem gözlü olmuş hesabı inan evlenseydin o eski asklardan eser kalmadığını görürdün

Boşuna kendini hirpaliyorsun çok aşık olsaydiniz ayrilmazdiniz zaten adamın belliki adrenalin çekmiş canı ve sizi vuracagi yeri iyi biliyor

Çok seven insan başkasının koynunda sabahlayip sevmediği biriyle sevisemez sehvetle ben bunu bilir bunu söylerim

Ne o mecnun ne de siz leyla..Ayrıca fazla melankolik haller insanı yanlışa iter istemediği şeyleri yaptırır o sebeble bu tip süslü cümle yığınları ile anlattığınız o aşk aslında koca bir yalan ikinizde ayrı insanlarla birliktesiniz çok sevmiş olsaydiniz zaten ayrilmamis olurdunuz önünüze bakın eşinize cocugunuza yazık
 
bir aşk düşünün, deli gibi seviyorsunuz. her gününüz onunla, onunla ağlıyor onunla gülüyorsunuz... gözlerinizin yaşını siliyor derdinize, gözleri dolu dolu oluyor size bakarken... elleri titriyor sizin ellerinizle birleştiğinde... beraber yiyor beraber içiyorsunuz.. beraber uyuyamasanız da, uyuyacağınız günün huzurunu hayal ediyorsuz. kimi zaman ayrı şehirlere gitmek zorunda kalıyor kavuşacağınız günün özlemiyle burnunuzun direği sızlıyor. gittiiniz sinema biletlerini, bindiğiniz otobüs biletlerini saklıyorsunuz, fotoğraflarıyla uyuyor uyanıyorsunuz, mesajlarınızdan aşk ve duygusallık akıyor... içiniz titriyor birbirinize bakarken... duygusal parçalar dinliyor, kendinizden geçiyorsunuz; şahsı olmasa hayali yanınızda her daim... bir aşk masalı yaşıyorsunuz.. son damlasına kadar aşkı çekiyorsunuz içinize derin derin...sesi huzur veriyor... sevdanız damarlarınızda o akıyor sanki.. öyle birseviyorsunuz ki.... anlatılamaz....

sonra bir gün sizi o çok sevenden kopuyor ayrılıyorsunuz; sizin birlikte olamanızı hiçbir zaman istemeyenler sizi ayıramıor da kendi içinizde kopmalar yaşıyorsunuz, çözülüyorsunuz 3 senenin sonunda.... hiç kavga etmediğiniz tartışmadığınız o insanla dipsiz tartışmaların içinde buluyorsunuz kendinizi.... aldatıldığınızı sevilmediğinizi düşnüyorsunuz, antidepresanlarla beraber o büyük aşk toplamda 3 aylık bir çekişmenin sonunda bitiyor...... ayrı diyarlara göç ediyorsunuz....aradan seneler geçiyor....o evleniyor başkasıyla, bir çocuğu oluyor...... siz evleniyorsunuz bir çocuğunuz oluyor..... ama hiç unutamıyorsunuz, sesini, yaşadıkalrınızı, iyi günlerinizi kötü günlerinizi.... her şarkı onu anımsatıyor, her kaldırım taşı gezdiğiniz yolları.... "böye olmasaydı" diyorsunuz, "acaba" diyorsunuz.....

10 seneyi deviriyorsunuz ayrı dünyalarda... tam 10 sene........hayatla çekişe çekişe kah güle kah ağlaya yıllar geçiriyorsunuz.. gülüyorsunuz ama yüzünüzde maske var sanki.... yanlış olduğunu bile bile her gece uyurken adı geliyor aklınıza... olmamlı o artık bam başka hayatta sen öyle... olmamalı... yanındakine haksızlık...... derken kalbinizin derinlerinden gelen o sesleri susturup kendi hayatınıza tam adapte olduğunuz noktada.....................

biri arıyor sizi özel numaradan sesinizi dinleyip kapatıyor sürekli. siz acaba o mu diye düşünüp sonra bu fikrinize gülüp geçiyorsunuz, hayır mümkün değil diyorsunuz... ve bir gün bir mesaj görüyorsunuz açıp adını gördüğünüzde eliniz ayağınız titriyor korkuyorsunuz heyecanklanıyorsunuz allak bullak olarak açıyorsunuz ki...... pişmanım diyen, seneleri geri çevirebilsem keşke diyen, hakkını helal et diyen, duygulu, gözünüzü yaşartan uzuuuun bir mesaj alıyorsunuz sosyal medyadan..... helal olsun diyorsunuz, o yazmaya devam ediyor.... bu işte hata var diyorsunuz yazma daha bu son mesajın olsun, diyorsunuz içinizde bir yerler acırken.... gerçekten son bir mesaj yazıyor.... ama yazmıyor bir şarkı ile veda ediyor size.... o şarkı "seni hala seviyorum, seni her zaman seveceğim" diyor size, haykırıyor dile getirilemeyen duyguları.....

siz perişan vaziyette kalakalıyorsunuz ekranın karşısında... tepki vermiyorsunuz.... çok büyük bir hata ya
pacağınızı düşünüyorsunu yakışmayacağını düşünüyorsunuz bir şeyler yazmanın.... susuyorsunuz..... içinizdekileri tutamıyorsunuz açıp bir siteye içinizdekileri döküyorsunuz... yoksa patlayacaksınız adeta....

ve insanlar sizi anlamıyor..... yargılıyor yargılıyor yargılıyor.....

ve geriye kalan yine hüsran, her daim feryat figan kalbim, zehir olur başka hayallere kalmaz ki mecalim..........................


aslında sizi anlıyorum... en büyük korkum bu durumu yaşamak... siz iyi bir insansınız. iyi olmasanız eşinize haksızlık edeceğiniz aklınıza bile gelmez. ama yapmayın mesaj atmayın tabi bir daha o insana... yuvanız var bozulmasın. engel koyun o kişiye... şimdiye kadar aklı nerdeymiş....
 
X