Merhaba arkadaşlar, benim gibi şu illeti yaşayan kardeşlerime öncelikle selam olsun. Ben de sizden biriyim rahatlayın hepimiz yaşıyoruz…
Hastalık hastalığı teşhisini pandeminin başında evde kaldığımda baş ağrısı çekip doktor doktor gezmeye başlayınca kendim koydum aslında. Daha önce üniversite zamanında anksiyete ve okb için 2,5 yıl ilaç kullandım. Ama hastalık hastalığı yoktu. Babaannem hastaydı ona ben bakıyordum sonra vefat etti ve bende bu durumlar başladı.
Belki önceden de başlamış olabilir eşim öyle diyor.
Pandeminin başında okullar kapanınca (öğretmenim) evde ders yapıyorum ve bende inanılmaz bir baş ağrısı başladı. Dedim kesin tümör var. Üç tane beyin cerrahı gezdim. Bir tanesi baş hekimdi artık oraya kadar çıktım tanıdığımız biri. Ve beni omuzlarımdan tutup kızım bir şeyin yok psikolojik sen ilaç kullanacaksın dedi. Neyse o an rahatladım ama internetten araştırmaya devam ettiğim için başka bir hastalık buldum dedim ki evet boyun fıtığı! On gün boynumu sola çeviremedim. Sonra tekrar doktora gittik sonuç ne mi bir şey yok tabii. O an boynum hareket etmeye başladı. Şu an anlatması çok kolay ama ben o dönem delirmiş gibiyim öleceğim diye ağlıyorum mutsuzum kilo verdim iştahım kapandığı için. Bi de kilo verdim diye korkuyorum!!! Ah kötü bir döngü! Neyse üzerinden iki yıl geçti hep yoğunum çalışıyorum falan. Bu yıl yaz tatilinde evde kaldım. Ailem İzmir’de ben antepteyim. Burada kimsem yok eşimden başka. Neyse tatil başlarda güzel gidiyordu. Taa ki bir gün kulaklarım çınladı bayılıyormuşum gibi hissettim evde yalnızım daha çok panik yapıp komşuya gittim başladı benim haller. Hastaneye gittik doktorumuz yakın biri. Beni tandığı için hemen anlamış olacak ki tansiyonuma şekerime baktı genel muayene yaptı ve pazartesiye kadar geçmezse dahiliyeye gideriz dedi. Tamam dedim. Neyse ama evde öyle kötü oluyorum ki boğuluyorum evde durmak istemiyorum ama dışarı da çıkamıyorum bayılırsam diye eşime ağlıyorum işe gitme diye. Sonra bu durumları anneme anlattım annem de beni okutmuş nazar varmış çok kötü ve kadın bile baş ağrısından duramamış dedi annem. Kadın beni üç kere okudu falan ama ben iyiyim. Çünkü nazar olduğuna inandım. Bu defa da ya annem yalan söylüyorsa ya bana üç harftiler musallat olduysa diye delireceğimden korkup bir gün kriz yaşadım. Ağladım. Annemi arayıp yemin ettirdim kadına
Sürekli dua ettim. Hala da ediyorum inşirah suresi dinliyorum. Nas felak ayetel kursi bakara suresi aklınıza gelen her şey. Beni çok rahatlatıyor arkadaşlar. Bu yaşadıklarımı bir rabbim bir ben biliyorum. İçimdeki o huzursuzluk korku hastalık korkusu ölüm korkusu yalnızken bayılma korkusu… rabbim var tek sığınağım… çünkü insanlar anlamıyor. Bir yere kadar anlatabiliyorsun. Buraya yazma sebebim ise aynısını yaşayan varsa beni anlar diye.
Bir de naçizane önerim olacak YouTube’da İzzet güllü diye bir psikolog var. Mutlaka dinleyin baya insan şifa bulmuş. Yorumlara bakın. Telkin veriyor adam. Ben de dinliyorum. Bir de bol bol dua edin. Birbirimize de edelim. Allah kimsenin başına vermesin…
Hastalık hastalığı teşhisini pandeminin başında evde kaldığımda baş ağrısı çekip doktor doktor gezmeye başlayınca kendim koydum aslında. Daha önce üniversite zamanında anksiyete ve okb için 2,5 yıl ilaç kullandım. Ama hastalık hastalığı yoktu. Babaannem hastaydı ona ben bakıyordum sonra vefat etti ve bende bu durumlar başladı.
Belki önceden de başlamış olabilir eşim öyle diyor.
Pandeminin başında okullar kapanınca (öğretmenim) evde ders yapıyorum ve bende inanılmaz bir baş ağrısı başladı. Dedim kesin tümör var. Üç tane beyin cerrahı gezdim. Bir tanesi baş hekimdi artık oraya kadar çıktım tanıdığımız biri. Ve beni omuzlarımdan tutup kızım bir şeyin yok psikolojik sen ilaç kullanacaksın dedi. Neyse o an rahatladım ama internetten araştırmaya devam ettiğim için başka bir hastalık buldum dedim ki evet boyun fıtığı! On gün boynumu sola çeviremedim. Sonra tekrar doktora gittik sonuç ne mi bir şey yok tabii. O an boynum hareket etmeye başladı. Şu an anlatması çok kolay ama ben o dönem delirmiş gibiyim öleceğim diye ağlıyorum mutsuzum kilo verdim iştahım kapandığı için. Bi de kilo verdim diye korkuyorum!!! Ah kötü bir döngü! Neyse üzerinden iki yıl geçti hep yoğunum çalışıyorum falan. Bu yıl yaz tatilinde evde kaldım. Ailem İzmir’de ben antepteyim. Burada kimsem yok eşimden başka. Neyse tatil başlarda güzel gidiyordu. Taa ki bir gün kulaklarım çınladı bayılıyormuşum gibi hissettim evde yalnızım daha çok panik yapıp komşuya gittim başladı benim haller. Hastaneye gittik doktorumuz yakın biri. Beni tandığı için hemen anlamış olacak ki tansiyonuma şekerime baktı genel muayene yaptı ve pazartesiye kadar geçmezse dahiliyeye gideriz dedi. Tamam dedim. Neyse ama evde öyle kötü oluyorum ki boğuluyorum evde durmak istemiyorum ama dışarı da çıkamıyorum bayılırsam diye eşime ağlıyorum işe gitme diye. Sonra bu durumları anneme anlattım annem de beni okutmuş nazar varmış çok kötü ve kadın bile baş ağrısından duramamış dedi annem. Kadın beni üç kere okudu falan ama ben iyiyim. Çünkü nazar olduğuna inandım. Bu defa da ya annem yalan söylüyorsa ya bana üç harftiler musallat olduysa diye delireceğimden korkup bir gün kriz yaşadım. Ağladım. Annemi arayıp yemin ettirdim kadına
Sürekli dua ettim. Hala da ediyorum inşirah suresi dinliyorum. Nas felak ayetel kursi bakara suresi aklınıza gelen her şey. Beni çok rahatlatıyor arkadaşlar. Bu yaşadıklarımı bir rabbim bir ben biliyorum. İçimdeki o huzursuzluk korku hastalık korkusu ölüm korkusu yalnızken bayılma korkusu… rabbim var tek sığınağım… çünkü insanlar anlamıyor. Bir yere kadar anlatabiliyorsun. Buraya yazma sebebim ise aynısını yaşayan varsa beni anlar diye.
Bir de naçizane önerim olacak YouTube’da İzzet güllü diye bir psikolog var. Mutlaka dinleyin baya insan şifa bulmuş. Yorumlara bakın. Telkin veriyor adam. Ben de dinliyorum. Bir de bol bol dua edin. Birbirimize de edelim. Allah kimsenin başına vermesin…