HAMİLE SÖZLÜĞÜÜÜÜ !
Anneler, gibi anne adayları için de bazı kelimelerin özel anlamları var:
Amnezi: Doğum yapmış bir kadının yeniden seks isteği duyabilmesini sağlayan unutkanlık hali.
Amniyosentez: Sonucu çıkana kadar hamile kadının 99 kere doğurmasına neden olan test.
Aşerme: Baba adayının gecenin üçünde “kalk hayatım kalkkkk!!!” nidasıyla yataktan düşürülmesine neden olan önüne geçilemez yeme isteği. Eş anlamlısı: Erik, turşu, papaya, şöööööyle boool soslu bir iskender, ikbebat, courgette soufflé, vb.
Baba adayı: 1) Dokuz ay boyunca hastane, bakıcı, bez, okul, giyim ve doktor masraflarını hesaplayarak aile muhasebesi uzmanı olan kişi. 2) Gözünü kırpmadan annenin göbeğine bakarak veya elini ya da kulağını dayayıp dinleyerek bebeğin tekmelerini teyit etmek durumunda olan kişi. 3) Her an başlayabilecek olan doğum telaşına hazırlık antremanı olarak, gecenin dördünde “hayatımmmm kallllkkkk” çığlığı ile uykusundan fırlayan ve tüm şehirde kumpir, şambaba tatlısı vs. arayan zavallı kişi.
Bulantı: Bazen belli bir rengi görmenin bile tetikleyebildiği, “Kızzzz? Hamile olmayasın sennnn???” yorumunu da otomatik olarak beraberinde getiren rahatsızlık.
Çatlak: 1) Sık sık değişen ruh hali nedeniyle, anlayışsız, kaba kişilerin hamile kadının arkasından fısıltıyla söylediği kelime. 2) Bakınız, göbeciğin alt tarafı!
Doğum sonrası: İşin asıl zor kısmının başladığı zaman.
Doğum: Ağlayan, kaka yapan, acıkan, uyumayan ve bunlara rağmen annenin kalbini sonsuza dek fethetmeyi başaran mucizenin dünyaya teşrif işlemi.
Ense kalınlığı: Bebeğin ne kadar zengin olduğunu değil, ne kadar sağlıklı olduğunu gösteren akıl almaz bir test.
Hamile giysileri: Hamile kadının şişmanlığının geçerli bir nedeni olduğunu göstermek için giydiği giysi türü.
Hastane: Annenin, yeniden doğum yapana kadar, son kez dinlendiği yer.
İlahi adalet: Kolay bir hamilelik ve rahat bir doğum geçiren arkadaşınızın bebeğinin kolik olması.
Jinekolog/Ebe: Doğum esnasında siz acı ve endişe içinde kıvranırken, “çok iyi, çok iyi devam et” diyen kişiler.
Kabızlık: Doğanın, hamile kadına ıkınma egzersizleri yaptırma yöntemi.
Kasılma: Belli bir dönemden sonra her bağırsak hareketinde hastaneye koşturulmasına neden olan rahim hareketi.
Kusma: 1) Öğürmekten içi dışına çıkmış, gözleri pörtlemiş kadınların “Kızzzz? Hamile misin yoksa sennnnn?” sorusuna verecek cevabının kalmaması durumu. 2) Çaresiz baba adayının duası: Kusma, lütfen kusma... 3) Klozetin temiz olup olmadığını yakından kontrol etme fırsatı.
Küüüüt: 1) 36 haftalık bebeğin ayak hareketinin neticesi. 2) Eşinin hamile olduğunu öğrendiği anda baba adayının kafasına inen nesnenin çıkardığı ses.
Mesane: Hamilelik sırasında küçülen tek şey.
Muhtemel doğum tarihi: 100 yıl sonra.
Pembe nokta: “Allahım lütfen, noolursun Allahım....” duaları eşliğinde belirmesi ya da belirmemesi beklenen şey.
Pır pır: Kadının hamile olduğunu öğrendiği anda başlayan ve artık geri dönüşü olmayan kalp efekti.
Pika: Hamile kadının gözünü döndürerek, deterjan, toprak, kül gibi nesneleri yemek istemesine neden olan hastalık. Eş anlamlısı: Çatlak (1).
Prenatal: Hayatınızın sadece size ait olduğu son zaman dilimi.
Rahim: Hamilelik sırasında esneyerek kubbe büyüklüğüne erişebilen minicik bir organ.
Test: Bir damla idrarın, görülmedik bir itibara sahip olmasını sağlayan şey.
Trimester: İlk işitildiğinde “Hö??? Allahım öğrenmem gereken ne çok şey var, ne yapacağım ben” bunalımına yol açan ve her biri ayrı bir ömür olan üçer aylık periyotlar.
1. Trimester: “Midem bulanıyor”, “ayyy unutmuşum hamile olduğumu”, “midem bulanıyor”, “bitse de içimiz rahatlasa”, “midem bulanıyor”, “patrona ne zaman söylesem?” “midem bulanıyor”, "ayyy! Hamileydim ben di mi?".
2. Trimester: “Valla ben diğer hamileler gibi değilim, çok enerjiğim, çok hareketliyim, kolaymış hamilelik, fazla kilo da almadım, oh oh”.
3. Trimester: “Sürekli uyumak istiyorum”, “Allahım bu hafta da 3 kg almışım”, “Offf karnım kaşınıyor”, “Uyuyamıyoruuuuum!”
Varis: Bacakta beliren yeşil yol.
Yastık: Bir anda yataktaki sayısı onlarcayı bularak, baba adayını pılısını pırtısını toplayıp kanepeye gitmeye zorlayan yumuşak uyku arkadaşı.
Anneler, gibi anne adayları için de bazı kelimelerin özel anlamları var:
Amnezi: Doğum yapmış bir kadının yeniden seks isteği duyabilmesini sağlayan unutkanlık hali.
Amniyosentez: Sonucu çıkana kadar hamile kadının 99 kere doğurmasına neden olan test.
Aşerme: Baba adayının gecenin üçünde “kalk hayatım kalkkkk!!!” nidasıyla yataktan düşürülmesine neden olan önüne geçilemez yeme isteği. Eş anlamlısı: Erik, turşu, papaya, şöööööyle boool soslu bir iskender, ikbebat, courgette soufflé, vb.
Baba adayı: 1) Dokuz ay boyunca hastane, bakıcı, bez, okul, giyim ve doktor masraflarını hesaplayarak aile muhasebesi uzmanı olan kişi. 2) Gözünü kırpmadan annenin göbeğine bakarak veya elini ya da kulağını dayayıp dinleyerek bebeğin tekmelerini teyit etmek durumunda olan kişi. 3) Her an başlayabilecek olan doğum telaşına hazırlık antremanı olarak, gecenin dördünde “hayatımmmm kallllkkkk” çığlığı ile uykusundan fırlayan ve tüm şehirde kumpir, şambaba tatlısı vs. arayan zavallı kişi.
Bulantı: Bazen belli bir rengi görmenin bile tetikleyebildiği, “Kızzzz? Hamile olmayasın sennnn???” yorumunu da otomatik olarak beraberinde getiren rahatsızlık.
Çatlak: 1) Sık sık değişen ruh hali nedeniyle, anlayışsız, kaba kişilerin hamile kadının arkasından fısıltıyla söylediği kelime. 2) Bakınız, göbeciğin alt tarafı!
Doğum sonrası: İşin asıl zor kısmının başladığı zaman.
Doğum: Ağlayan, kaka yapan, acıkan, uyumayan ve bunlara rağmen annenin kalbini sonsuza dek fethetmeyi başaran mucizenin dünyaya teşrif işlemi.
Ense kalınlığı: Bebeğin ne kadar zengin olduğunu değil, ne kadar sağlıklı olduğunu gösteren akıl almaz bir test.
Hamile giysileri: Hamile kadının şişmanlığının geçerli bir nedeni olduğunu göstermek için giydiği giysi türü.
Hastane: Annenin, yeniden doğum yapana kadar, son kez dinlendiği yer.
İlahi adalet: Kolay bir hamilelik ve rahat bir doğum geçiren arkadaşınızın bebeğinin kolik olması.
Jinekolog/Ebe: Doğum esnasında siz acı ve endişe içinde kıvranırken, “çok iyi, çok iyi devam et” diyen kişiler.
Kabızlık: Doğanın, hamile kadına ıkınma egzersizleri yaptırma yöntemi.
Kasılma: Belli bir dönemden sonra her bağırsak hareketinde hastaneye koşturulmasına neden olan rahim hareketi.
Kusma: 1) Öğürmekten içi dışına çıkmış, gözleri pörtlemiş kadınların “Kızzzz? Hamile misin yoksa sennnnn?” sorusuna verecek cevabının kalmaması durumu. 2) Çaresiz baba adayının duası: Kusma, lütfen kusma... 3) Klozetin temiz olup olmadığını yakından kontrol etme fırsatı.
Küüüüt: 1) 36 haftalık bebeğin ayak hareketinin neticesi. 2) Eşinin hamile olduğunu öğrendiği anda baba adayının kafasına inen nesnenin çıkardığı ses.
Mesane: Hamilelik sırasında küçülen tek şey.
Muhtemel doğum tarihi: 100 yıl sonra.
Pembe nokta: “Allahım lütfen, noolursun Allahım....” duaları eşliğinde belirmesi ya da belirmemesi beklenen şey.
Pır pır: Kadının hamile olduğunu öğrendiği anda başlayan ve artık geri dönüşü olmayan kalp efekti.
Pika: Hamile kadının gözünü döndürerek, deterjan, toprak, kül gibi nesneleri yemek istemesine neden olan hastalık. Eş anlamlısı: Çatlak (1).
Prenatal: Hayatınızın sadece size ait olduğu son zaman dilimi.
Rahim: Hamilelik sırasında esneyerek kubbe büyüklüğüne erişebilen minicik bir organ.
Test: Bir damla idrarın, görülmedik bir itibara sahip olmasını sağlayan şey.
Trimester: İlk işitildiğinde “Hö??? Allahım öğrenmem gereken ne çok şey var, ne yapacağım ben” bunalımına yol açan ve her biri ayrı bir ömür olan üçer aylık periyotlar.
1. Trimester: “Midem bulanıyor”, “ayyy unutmuşum hamile olduğumu”, “midem bulanıyor”, “bitse de içimiz rahatlasa”, “midem bulanıyor”, “patrona ne zaman söylesem?” “midem bulanıyor”, "ayyy! Hamileydim ben di mi?".
2. Trimester: “Valla ben diğer hamileler gibi değilim, çok enerjiğim, çok hareketliyim, kolaymış hamilelik, fazla kilo da almadım, oh oh”.
3. Trimester: “Sürekli uyumak istiyorum”, “Allahım bu hafta da 3 kg almışım”, “Offf karnım kaşınıyor”, “Uyuyamıyoruuuuum!”
Varis: Bacakta beliren yeşil yol.
Yastık: Bir anda yataktaki sayısı onlarcayı bularak, baba adayını pılısını pırtısını toplayıp kanepeye gitmeye zorlayan yumuşak uyku arkadaşı.
