Zekeriya (a.s.), Allah"a dua edip kendisine çocuk ihsan etmesini istemişti:
وَزَكَرِيَّا إِذْ نَادَى رَبَّهُ رَبِّ لَا تَذَرْنِي فَرْدًا وَأَنْتَ خَيْرُ الْوَارِثِينَ
Rabbi lâ tezernî ferden ve ente hayru"l-vârisîn
“(Ey Peygamberim!) Zekeriyya"yı da (an). O, Rabbine; "Rabbim! Beni tek (yalnız başıma çocuksuz) bırakma. Sen, vârislerin en hayırlısısın (her şeyim sana kalacaktır)" diye dua etmişti.” (Enbiyâ, 21/89)
Ali İmran Sûresi: 38. âyetin dua kısmı şöyledir: “Rabbi heblî minledünke zürriyeten tayyibeten. İnneke semîü"d-duâ.” (Zekeriya, Rabbine şöyle duâ etti: "Rabbim! Bana katından temiz bir nesil bağışla. Şüphesiz sen duayı hakkıyla işitensin.) Bu âyet bu şekilde duâ olarak okunabilir.)
Yüce Allah, Zekeriya Peygamberin duasını kabul ettiğini şöyle bildirmektedir:
فَاسْتَجَبْنَا لَهُ وَوَهَبْنَا لَهُ يَحْيَى وَأَصْلَحْنَا لَهُ زَوْجَهُ إِنَّهُمْ كَانُوا يُسَارِعُونَ
فِي الْخَيْرَاتِ وَيَدْعُونَنَا رَغَبًا وَرَهَبًا وَكَانُوا لَنَا خَاشِعِينَ
“Onun duasını da kabul buyurduk ve ona Yahyâ"yı armağan ettik. Eşini de kendisi için ıslah ettik (çocuk doğurmağa elverişli bir hâle getirdik). Gerçekten onlar hayır işlere koşarlar, umarak ve korkarak bize dua ederlerdi ve bize derin saygı
gösterirlerdi.” (Enbiyâ, 21/90)