- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Gül'den flaş başkanlık sistemi açıklaması
- Konu Sahibi bulca
- Başlangıç Tarihi
- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
Bölünmek, eyaletler olmasa da başkanlık sistemi bize göre değil ve denemesi tehlikeli olabilirken, üstüne bir de bölünme tehlikesi kapıdayken bu işin içinden çıkamayız biz
bi de uygulanan diğer ülkelere bakınca da korktum açıkçası
abdde güzel işliyo ama bize hiç uygun değil bence de
umarım böyle bi düşüncesi yoktur hükümetin
varsa da ayrıntılı açıklasınlar aceleye geitrilmesin en azından
Osmanlı da böylemiş!!! Hatta Gazi Mustafa Kemal Atatürk meclisinde de bu şekilde anılırmış !!!''Doğu karadeniz lazistan,doğu ve güneydoğu kürdistan olarak geçiyormuş '' atalarımızı geçmişimizi adres göstererek normalleştirilecek bölünme sürecine adım adım yıl yıl nasılda gelmişiz.Okurken bile tüylerim diken diken oluyor yaşamasının hissettirdiklerini tecrübe etmek istemiyorum.Başkanın sonsuz yetkilerinimi konuşalım bölünmek üzere olduğumuzamı değinelim bilemedim.
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
O listeyi özellikle yazdım zaten. Başkanlık sistemi deyince akla direk ABD geliyor ama madalyonun bir de diğer yüzü var.Demokratik olarak bu sistemi uygulayabilen ülke sayısı çok az simon. Üniversite de siyasal sistemler dersinde biz bunun karşılaştırmasını yapmıştık var olan sistemi iyileştirmek demokratik açıdan en iyi hale getirmek en mantıklısı.
bizde kömür ver makarna ver sonra ruhunu iste verir herkes
guneydogu da heryer pkk her yer apo olmuş, özel timlerin hepsi ortalıkda yok
esamesi okunmuyor anca rte isteyince cıkıyor, biz atatürk ve turk bayragı acınca bölücü faşist oluyoruz
onlar pkk ve apo bayragı ile demokratik ve özgür oluyor
aynen devam türkiye türkiyenin icine sifon cekmeye
guneydogu da heryer pkk her yer apo olmuş, özel timlerin hepsi ortalıkda yok
esamesi okunmuyor anca rte isteyince cıkıyor, biz atatürk ve turk bayragı acınca bölücü faşist oluyoruz
onlar pkk ve apo bayragı ile demokratik ve özgür oluyor
aynen devam türkiye türkiyenin icine sifon cekmeye
- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
o ülkeleri ben daha önce de inceledim ama burda farklı bi sistem olacak deniliyodu bikaç yıl önce ama sonra gündemden çıktı bu sistem
şimdi gelecekse önceden ayrıntısıyla açıklansınlar istiyorum
çünkü kafaya koyunca yapabilirler
bizim sistem de iyi değil maalesef
ama mevcut sistemin iyileştirilmesi daha iyi olur bence de
ülkemiz için nası olacağı belli olmayan bi sistem istemiyorum açıkçası
ve abdde de herkes ülkesinden memnun ayrılmak isteyen yok
bizde herkes durumdan faydalanıp kendi sistemini oluşmak isteyebilir
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
Biz ABD değiliz işte.Ben endişeliyim açıkçası çünkü sonuçları oldukça ağır olur ve bu riski göze almaya değer mi:26:
Cumhurbaşkanını halk seçmesiyle beraber rasyonelleştirilmiş parlamentarizmden yarı-başkanlık sistemine kaymış olacağız zaten. Bunlar çok iyi düşünülmesi gereken şeyler toplumun tüm dinamiklerini göz önünde bulundurulmalıdır.
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
Bu konu daha önce de gündeme gelmişti o zamandan bazı görüşler:
YÖK Başkanı Prof. Dr. Edoğan Teziç, hem başkanlık hem yarı başkanlık
sistemlerinin ''krize çok açık rejimler'' olduğunu belirterek, ''Türkiye koşullarında hiç
önerilmemesi gerekir'' demektedir.'' Teziç’e göre; Cumhurbaşkanının halk tarafından
seçilmesine yönelik yapılan düzenleme Türkiye'de otoriter rejime davetiye çıkarma
sonucunu doğurur. Çok tehlikelidir. Çünkü, halk tarafından seçilecek izlenimi
verdiği zaman adayları kim belirleyecek? Parti liderinin sunduğu aday seçilecek. Bu,
demokratik bir seçim mi olacak? Bu çok ayrı bir sistemdir. Başkanlık sistemi bu
rejimin tarihi özelliklerinden dolayı yalnız ABD'de uygulanabilmektedir. Latin
Amerika ülkeleri bu sisteme özendikleri bir dönemde askeri darbelerden başlarını
alamamışlardır. Amerika Birleşik Devletleri dışında uygulaması yoktur. Parlamenter
rejimlerin ulusal özellikleri anayasaya yansır. Parlamenter rejimlerin özelliği de
krizleri çözebilme konusunda pek çok anayasal fırsatı sunmuş olmasıdır.
Yarı başkanlık sistemi Fransa'da uygulanan bir model olup, henüz uygulanmaya
başlanmasının 10. yılında kriz yaşamış bir rejimdir. Hem başkanlık hem yarı
başkanlık sistemleri Türkiye koşullarında hiç önerilmemesi gereken rejimlerdir.
(Sabah, 11/05/2007, Bkz. Teziç, 1991:427-430).
Başkanlık sistemi bize uygun değildir diyen Türkiye Barolar Birliği Başkanı
Özdemir Özok ise, Amerika’da tüm kurumlarıyla işleyen demokratik bir sistemin
yanında tam bağımsız güçlü bir yargı ve iki partili sistemin varlığına dikkat çekerek,
Türkiye’de bu sistemin ağır aksak işleyen demokrasiyle, iktidarın gölgesinde
yargının ve çok sayıda partiyle hazır olunmadığını savunmaktadır.
AKP Milletvekillerinden Ersönmez Yarbay; Türkiye’de başkanlık
sisteminin ya padişahlık ya da diktatörler sistemine dönüşeceğini ifade etmekte ve
O’na göre; demokrasiyi yeterince özümseyememiş güçlü sivil toplum kuruluşlarının
olmayışı, siyasal bölünmüşlükler ve zayıf yargı yapısı ile Türkiye bu sistemi
taşıyamayacaktır.
CHP İstanbul Milletvekili ve Gazeteci – Yazar olan Zülfü Livaneli’de; Siyasal
Partiler Yasası yürürlükteyken ve uygulamalar da böyleyken parlamenter
demokrasinin işlemesinin mümkün olamayacağı fikrini savunurken; kuvvetler
ayrılığının yürümediği bir sistemde de demokrasiden söz edilemeyeceğini ifade
etmektedir. Ancak, bu sistemi düzeltmenin şart olduğunu da ifade eden Livaneli,
bunun alternatifi olarak başkanlık sistemi mi ya da parlamenter sistemi düzeltme
girişimi midir bunun kararının verilmesinden yana ve de Siyasal Partiler Yasası ve
Seçim Yasasının değiştirilmesiyle daha geniş temsil imkanının sağlanmasıyla
sistemin düzelebileceği kanaatinde olduğunu vurgulamakta.
Türk Parlamenterler Birliği Başkanı Hasan Korkmazcan ise, Başkanlık sisteminin
Türkiye için uygun olduğu kanısından yana. 40 yıldan beri siyasi istikrarın
oluşturulamaması ve kuvvetler ayrılığının gerçekleştirilememesi, yürütmenin
yasama gücünün hep altında kalmış olmasının yanı sıra adalet istikrarının da
sağlanamamış olması nedeniyle bu engelleri aşmak ancak böyle bir reformla
gerçekleşeceğini ifade etmektedir.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Edoğan Teziç, hem başkanlık hem yarı başkanlık
sistemlerinin ''krize çok açık rejimler'' olduğunu belirterek, ''Türkiye koşullarında hiç
önerilmemesi gerekir'' demektedir.'' Teziç’e göre; Cumhurbaşkanının halk tarafından
seçilmesine yönelik yapılan düzenleme Türkiye'de otoriter rejime davetiye çıkarma
sonucunu doğurur. Çok tehlikelidir. Çünkü, halk tarafından seçilecek izlenimi
verdiği zaman adayları kim belirleyecek? Parti liderinin sunduğu aday seçilecek. Bu,
demokratik bir seçim mi olacak? Bu çok ayrı bir sistemdir. Başkanlık sistemi bu
rejimin tarihi özelliklerinden dolayı yalnız ABD'de uygulanabilmektedir. Latin
Amerika ülkeleri bu sisteme özendikleri bir dönemde askeri darbelerden başlarını
alamamışlardır. Amerika Birleşik Devletleri dışında uygulaması yoktur. Parlamenter
rejimlerin ulusal özellikleri anayasaya yansır. Parlamenter rejimlerin özelliği de
krizleri çözebilme konusunda pek çok anayasal fırsatı sunmuş olmasıdır.
Yarı başkanlık sistemi Fransa'da uygulanan bir model olup, henüz uygulanmaya
başlanmasının 10. yılında kriz yaşamış bir rejimdir. Hem başkanlık hem yarı
başkanlık sistemleri Türkiye koşullarında hiç önerilmemesi gereken rejimlerdir.
(Sabah, 11/05/2007, Bkz. Teziç, 1991:427-430).
Başkanlık sistemi bize uygun değildir diyen Türkiye Barolar Birliği Başkanı
Özdemir Özok ise, Amerika’da tüm kurumlarıyla işleyen demokratik bir sistemin
yanında tam bağımsız güçlü bir yargı ve iki partili sistemin varlığına dikkat çekerek,
Türkiye’de bu sistemin ağır aksak işleyen demokrasiyle, iktidarın gölgesinde
yargının ve çok sayıda partiyle hazır olunmadığını savunmaktadır.
AKP Milletvekillerinden Ersönmez Yarbay; Türkiye’de başkanlık
sisteminin ya padişahlık ya da diktatörler sistemine dönüşeceğini ifade etmekte ve
O’na göre; demokrasiyi yeterince özümseyememiş güçlü sivil toplum kuruluşlarının
olmayışı, siyasal bölünmüşlükler ve zayıf yargı yapısı ile Türkiye bu sistemi
taşıyamayacaktır.
CHP İstanbul Milletvekili ve Gazeteci – Yazar olan Zülfü Livaneli’de; Siyasal
Partiler Yasası yürürlükteyken ve uygulamalar da böyleyken parlamenter
demokrasinin işlemesinin mümkün olamayacağı fikrini savunurken; kuvvetler
ayrılığının yürümediği bir sistemde de demokrasiden söz edilemeyeceğini ifade
etmektedir. Ancak, bu sistemi düzeltmenin şart olduğunu da ifade eden Livaneli,
bunun alternatifi olarak başkanlık sistemi mi ya da parlamenter sistemi düzeltme
girişimi midir bunun kararının verilmesinden yana ve de Siyasal Partiler Yasası ve
Seçim Yasasının değiştirilmesiyle daha geniş temsil imkanının sağlanmasıyla
sistemin düzelebileceği kanaatinde olduğunu vurgulamakta.
Türk Parlamenterler Birliği Başkanı Hasan Korkmazcan ise, Başkanlık sisteminin
Türkiye için uygun olduğu kanısından yana. 40 yıldan beri siyasi istikrarın
oluşturulamaması ve kuvvetler ayrılığının gerçekleştirilememesi, yürütmenin
yasama gücünün hep altında kalmış olmasının yanı sıra adalet istikrarının da
sağlanamamış olması nedeniyle bu engelleri aşmak ancak böyle bir reformla
gerçekleşeceğini ifade etmektedir.
Son düzenleme:
- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
Bu konuda beni de düşündüren şeyler var sen neden doğru bulmuyorsun?
- 23 Eylül 2010
- 6.359
- 1.917
- 248
en basiti çoğu kişi bilinçli seçmiyo da ondan
her kesim için geçerli
particiliğe dönüyo olay
herkes kendi partisine veriyo
gerçi meclis seçince aynısı oluyo
keşke sadece adaya göre bakıp seçebilsek
Son düzenleme:
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
Beni de en çok düşündüren şey bu işte bilinç oluşmadığı sürece halkta hangi sistem gelirse gelsin tıkanacaktır. Zaten halkta demokrasi, hak, hukuk, özgürlük kavramları otursa tepeden inme olmaz bunlar halkın talebi üzerine gerçekleşir ve daha düzgün,istikrarlı olur.
- 8 Haziran 2012
- 5.278
- 1.437
- 248
