• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Görmeyenlerin ışığı olun, kitap seslendirin

BenDenizYildizi

Guru
Kayıtlı Üye
26 Eylül 2006
3.385
20
358
Muğla
Kimi zaman evinizde, kimi zaman otobüste, belki yatmadan önce, belki uzanarak, belki kahvenizi yudumlayarak kitap okuyorsunuz. Sizin okuduğunuz satırları göremeyen, yeni çıkan bir romanın sözcükleri arasında dolaşamayacak durumda olanları hiç düşündünüz mü? İşte onlar görme engelliler, belki de hiç düşünmeden görmezden geldiğimiz insanlar onlar.


Milli Kütüphane Başkanlığı, görme ve okuma engellilere yönelik hizmet verebilmek için sesli kitap okumak isteyen gönüllüleri bekliyor. Bu iş için gönüllü olan kişiler, Bahçelievler’deki Milli Kütüphane Başkanlığına başvuruyorlar.

Ses tonu ve diksiyonu düzgün, Türkçeyi iyi konuşan bu kişiler, kütüphane içinde oluşturulan stüdyoda kitap okuyorlar. Gönüllülerin okudukları kitaplar, kasetlere kaydediliyor, çoğaltılan kasetler ise okuma engelli kişilerin hizmetine sunuluyor.
Milli Kütüphane Başkanı Tuncel Acar, gönüllü okuyucuların, görme engeliler için roman, şiir, hikaye ve çeşitli eğitim kitaplarını okuduklarını ve bunları kasede kaydettiklerini söyledi. Kitaplarının hepsinini gönüllüler tarafından okunduğunu belirten Acar, “Milli Kütüphane’nin ‘Konuşan Kitaplık’ bölümünde sesli kitap arşivimize katkıda bulunmak isteyen ses rengi kulağa hoş gelen diksiyonu ve okuması düzgün gönüllülere ihtiyacımız var” dedi. Acar, bu kriterlere uygun olan gönüllülerin, belirli bir test aşamasından geçirildikten sonra gönüllü okuyucu olarak kabul edildiğini söyledi.

Gönüllülerin, bu iş için mutlaka kütüphaneye gelmesi gerekmediğini belirten Acar, “Sesli kitap okuma evden de yapılabilir. Okuyucular, kitapları evde bilgisayar ortamında okuyabilir ve bunu CD’ye kaydedip bize gönderebilirler” dedi.

“SESLİ KİTAPLAR İNTERNETTEN DE DİNLENEBİLECEK”
Kayıtların, 1991 yılında Ankara OR-AN Lioness Kulübü tarafından bağışlanan kayıt stüdyosunda yapıldığını ifade eden Acar, şunları kaydetti:
“Şu an için sesli kaset kitap sayımız 1100 ve bu kitapların oluşturduğu kaset sayısı ise ‘master’ ve ‘copy’ olarak yaklaşık 10 bin adet civarında. Ayrıca sesli kitap CD sayımız ise 100 civarında. Bu yıl içerişinde de kaset ortamındaki sesli kitaplar, dijital ortama aktarılacak. Daha sonra ise sesli veriler, wap ortamında görme engellilerin hizmetine sunulacak. Kullanıcıların getirdiği flaş bellek ya da CD’lere sesli veriler kopyalanabilecek.”

Acar, okutulan sesli kitapların güncel yayınlardan oluştuğunu ve kullanıcıların taleplerine göre belirlendiğini söyledi. Acar’ın verdiği bilgiye göre, Turgut Özakman’ın “Şu Çılgın Türkler”, Nermin Bezmen’in “Sır”, Nazım Hikmet’in “835 Satır”, Murathan Mungan’ın “40 Oda”, Zülfü Livaneli’nin “Mutluluk”, Dostoyevski’nin “Hz. Muhammed”, Emre Kongar’ın “Kızlarıma Mektuplar”, Can Yücel’in “Sesini Kaybetmeyen Şiir”, değişik türde çocuk kitapları, KPSS eğitim bilimleri, KPDS dil kitapları ve üniversite hazırlık kitapları okutulan kitaplar arasında yer alıyor.

NASIL YARARLANILIYOR?
Görme engelliler, kaset ve CD’lere okunmuş olan kitapları, Konuşan Kitaplık’tan dinleyebiliyor ya da seçtiği bir sesli kitabı ödünç alıp eve götürebiliyor.

En önemlisi ise Milli Kütüphane’ye hangi kitabı okumak istediğini belirterek müracaat eden okuma engellilere, kargo ya da posta aracılığıyla talep ettiği sesli kitap adresine ücretsiz olarak teslim edilebiliyor.

KIZININ KİTABINI SESLENDİREN ANNA
“Baba ve Piç” in yazarı Elif Şafak’ın annesi Şafak Atayman (58) da görme engelliler için sesli kitap oluşturulmasında gönüllü olarak çalışanlar arasında. Kısa bir süre edebiyat öğretmenliği yapan ardından Dışişleri Bakanlığı’nda ateşe olarak çalışan Atayman, emeklilik günlerini görme engelliler için kitap okuyarak değerlendiriyor.

Gönüllü okuyuculuğa kısa süre önce başladığını belirten Atayman, “Yaklaşık olarak 5-6 aydır sesli kitap okuyorum. Gönüllü okuyuculardan Jale Anıl ile yapılan bir röportajı okudum ve çok duygulandım. O an benim de bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm ve müracaat ettim” dedi.

Atayman, görme engellilerin, yaşamlarında bir çok problemle kendilerinin baş etmek zorunda kaldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Görme engelli arkadaşlarımız için ufak da olsa bir şeyler yapabilmek mutluluk veriyor. Çoğu zaman yarının ne getireceğini düşünmeden yaşıyoruz. Oysa bir gün, biz de görme engellilerden biri olabiliriz. O nedenle duyarlı olmalı ve elimizden geleni yapmalıyız.”

Şu anda kızı Elif Şafak’ın “Baba ve Piç” adlı kitabını seslendirdiğini ifade eden Atayman, görme engelliler için kızının tüm kitaplarını kendisinin okuyacağını belirtti. Atayman, Elif Şafak’ın, kendisine destek verdiğini ve kimi zaman yazılarıyla bu konuya dikkat çekmeye çalıştığını söyledi.

“SESİMİ TANIYORLAR”Gönüllü okuyuculardan Jale Anıl (59) ise sesli kitap okumaya 1998 yılında başladığını ve her gün saat 09.30-14.00 arasında stüdyoya girdiğini kaydetti. Bugüne kadar yaklaşık 1500 kasetten oluşan 104 kitap okuduğunu ifade eden Anıl, “Genellikle tez kitapları okuyorum. Çünkü, görme engelliler için, Braille ile sadece ilköğretim kitapları basılıyor. Üniversiteye hazırlık ve master kitaplarına ulaşılamıyor. Bu da eğitimine devam etmek isteyen engellilerimiz için büyük bir problem” dedi.

Anıl, seslendirme çalışmaları sırasında yaşadığı iki olayı şöyle aktardı:
“Bir gün stüdyoda tez okuyordum. Bir ara dışarıya çıktım. Çok sayıda görme engelli arkadaşımız vardı. Neden burada olduklarını sorduğumda, ‘Bugün dolduracağınız kaseti bekliyoruz’ dediler. Yani, özellikle bu tür kitaplara ihtiyacı olan çok kişi var. Bir başka gün, Kızılay’da yürürken görme engelli birini gördüm ve ona gideceği yere kadar yardım edebileceğimi söyledim. Bana ismimin Jale olup olmadığını sordu. Öyle şaşırdım ki sesimi tanıyorlar. Bana ‘Sizi sesinizden tanıyorum. Okuduğunuz kitapları dinliyorum. Şu an da Bir Çift Yürek’i okuyorum’ dedi. Bir insanı hayatta bundan daha mutlu edecek ne var ki...”

“GAZETECİLİK YAPMAK İSTERDİM”Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünü bitirmesine karşın kütüphaneci olarak çalışan, görme engelli Ramazan Bakırcı (36) da ilköğretimden sonra eğitimine devam edebilmek için başta kitap bulamamak gibi problemlerle karşılaştığını söyledi.

Karma lisede eğitim alırken, alt sınıftaki öğrencilerin gönüllü olarak kendisine ders kitaplarını okuduğunu ve üniversiteye böyle hazırlandığını ifade eden Bakırcı, “Mezun olduktan sonra gazetecilik yapmak isterdim. Ancak böyle bir imkanım olmadı. Çok seçeneğimiz olmuyor” diye konuştu.
alıntı
 
bende cok isterim boyle guzel bir is yapmak ama yurt disindayim,nasil yapabilirim acaba arkadslar bir fikri ve onerisi olan varmi?ne kadar guzel birsey olur,goremeyen insanlari mutlu edebilmek.
 
görme engelliler için kitapları kasetlere okunuyor




Jale Anıl, görme engelliler için kitapları kasetlere okuyor
Sesi tanınan kadın...

Jale Anıl (59), 1998'den beri Ankara Milli Kütüphane'de 'Konuşan Kitaplar' bölümünde, görme engelliler için gönüllü olarak kitap okuyor. Bugüne kadar 86
kitap okumuş, 1490 adet de 90'lık kaset doldurmuş.

“Güneşli bir bahar günü sokakta yürürken, önümde beyaz bastonu ile görme engelli bir genç gidiyordu. Yanına yaklaştım, ‘Yardıma ihtiyacınız var mı?’ diye
sordum. ‘Sakarya Caddesi'ne gidiyorum’ dedi. ‘Ben de o yöne gidiyorum’ dedim. Yardımı kabul etti ve koluma girdi. Görme engellilerin koluna siz değil,
onlar girerler. Daha iki adım atmıştık ki, ‘Adınız Jale, değil mi?’ dedi. ‘Sizi sesinizden tanıdım, çünkü şu anda sizin kütüphanede okuduğunuz 'Bir Çift
Yürek' adlı kitabı dinliyorum’ dedi. İşte bu an, benim hayatımda alabileceğim en kıymetli hediyeydi. İçim titredi.”

Bu anı, 59 yaşındaki Jale Anıl’a ait. Emekli olduktan sonra insanlara faydalı bir şeyler yapmak istemiş. Sekiz yıldır Ankara Milli Kütüphane’de görme engelliler
için kitap okuyor. Sesi ise oldukça ‘ünlü’ görme engelliler camiasında. Söylediğine göre, Ankara’da onun seslendirdiği kitapları dinlemeyen görme engelli
hemen hemen kalmamış.

Jale Hanım evli ve iki çocuk annesi. Bugüne kadar 86 kitap okuduğunu, bu sıralar da 87’nciyi okuduğunu söylüyor. Milli Kütüphane’nin 1991’de Ankara Oran
Lioness Kulübü’nün ‘Konuşan Kitaplık’ bölümüne bağış olarak yaptığı özel okuma stüdyosunda kitapları kasete seslendirdiğini anlatıyor. Bugüne kadar 90’lık
kasetlerden 1490 adet doldurmuş.

Her gün kütüphaneye gidiyor Jale Hanım. Sabah sekiz buçukta evden çıkıp, öğlen iki buçuk-üçe kadar kütüphanede kitap okuyor. Kitap okuma işine günde ortalama
beş saat ayırdığını söyleyen Jale Hanım, “Bir kitabı okuma süresi, kitabın sayfa sayısına ve puntosuna göre değişiyor. Turgut Özakman’ın ‘Şu Çılgın Türkler’
kitabını 90’lık 17 adet kasete üç haftada okudum. Karacan Yayınları’nın ‘10.000 soruda Türkçe’ adlı üniversiteye giriş test kitabını ise 43 kasete sığdırdım”
diyor. Şu anda ise uzmanlık sınavına hazırlanan üniversite mezunu Artvinli görme engelli bir gencin isteği üzerine, Karacan Yayınları’nın KPSS (Kamu Personel
Seçme Sınavı) Uzman ve Uzman Yardımcılığı Sınavı için hazırlanmış 1034 sayfalık Genel Yetenek-Genel Kültür Test Kitabı’nı okuyor Jale Hanım.

Peki, bu işi neden yapıyor? Gönüllü okuyucu olmak nereden aklına gelmiş? Emekli olmuş bir arkadaşının kızı vesilesiyle bu işe giriştiğini söyleyen Jale
Hanım, “Arkadaşımın kızı Milli Kütüphane’de Konuşan Kitaplık bölümünde gönüllü kitap okuyuculuğunu biliyormuş. Onunla birlikte bu işe başladık. Beni bu
işe iten en önemli şey manevi haz. Pozitif enerji ile yükleniyorum. ‘Emekli olduktan sonra ne yapabilirim’ diye kendimi sorguladım ve kendimi sosyal çalışmalar
için motive ettim. Zaman zaman evime yakın olan huzurevine de giderim. Oradaki yaşlılarla sohbet ederim. Ayrıca himayemizde olan ve çok iyi okuyan ortopedik
engelli bir çocuğumuz var. Onunla ilgilenirim. Lisede okuyan görme engelli bir öğrenci var. Ailesi Doğu’da. Onunla da sık sık ilgileniyorum. Benim felsefem
şöyle, iyilik-doğruluk-bilgi-çalışmak ve sevgi. Ben bunu bir şemsiyeye benzetirim. İyilik-doğruluk-bilgi-çalışmak şemsiyenin telleri, sevgi de şemsiyenin
bezidir.”

“Herkesi gönüllü olmaya davet ediyorum”

Jale Hanım, Türkiye’de engelli insanların yeteri kadar desteklenmediğine inanıyor. Gönüllülüğün ise hiç yaygın olmadığını söyleyen Jale Hanım, görme engellilerin
özellikle kitap konusunda ciddi sıkıntı çektiklerine değiniyor: “Kabartma üniversite test kitapları, yabancı dil kitapları en büyük eksikler arasında yer
alıyor.

Milli Kütüphane’de Konuşan Kitaplık Bölümü Sorumlusu Ramazan Bakırcı, iletişim fakültesi mezunudur ve görme engellidir. Yüksek lisans sınavına girmek için
İngilizce kabartma kitaplarını Türkiye’de bulamadı ve kendisine eşimin Amerika’da yaşayan okul arkadaşı kanalıyla İngilizce kabartma gramer kitapları getirttik.
Ayrıca görme engellilerin beyaz baston sıkıntıları da var. Türkiye’deki bastonların içinden geçen lastik hemen deforme olduğundan, baston çabuk hırpalanıyor.
Kanada’ya giden bir arkadaşımızdan rica ettik. Bu konuyla ilgilendi ve hâlâ Kanada’da yaşayan Türk kolonisi ülkemizdeki pek çok görme engelliye baston
yardımı yapıyor.”

Jale Hanım, toplumun engellilere acıyarak yaklaştığını, engellilerin de bundan çok rahatsız olduklarını dile getiriyor. Engellilerin de hayatın içinde yer
alabileceklerini söyleyen Jale Hanım, engelli insanlardan çok şey öğrendiğini de sözlerine ekliyor: “Ben bilgisayarla ilgili çok eksik bilgimi, görme engelli
gençlerden öğrendim. Toplumumuz engelliler için o kadar duyarsız ki... Milli Kütüphane, Eskişehir yolu üzerindedir. Caddeyi oldukça genişlettiler ve dolayısıyla
kaldırımlar daraldı. Bu kaldırımlara abartılı, devasa aydınlatma direkleri de dikildi ki, bırakın engellileri, engelli olmayanların bile yürümekte zorluk
çektiği bir hale getirdiler. Hele bu aydınlatma direklerinin bir tanesi kütüphaneye giriş merdivenin tam önünde. Ve bu kütüphaneye görme engelliler gelip
gidiyorlar.”

Bir kitap da siz okuyun!

Gönüllü olarak kitap okumak istiyorsanız, aşağıdaki adres ve telefonlara başvurabilirsiniz:

· www.seslikitapgonulluleri.com

Bu sitede gönüllüler, görme engelliler için kitap okuyor. Burada okunan bütün kitaplar ise İstanbul Beyazıt Kütüphanesi Görme Engelliler Bölümü’ne CD olarak
bağışlanıyor.

· İzmir Görme Özürlüler Kitaplığı: 0232 483 30 23

· Ankara Altınokta Körler Derneği Kitaplığı: 0312 363 77 45

· İstanbul Beyazıt Devlet Kütüphanesi Görme Engelliler Bölümü: 0212 522 31 67

· Boğaziçi Üniversitesi Kütüphanesi Görme Engelliler Teknoloji Merkezi: 0212 359 54 00

Bu dergileri kaçırmayın!

İzmir Görme Özürlüler Kitaplığı, görme engelliler için iki yeni dergi çıkardı. Masalların, güncel konuların, tarih bilgilerinin, bilmecelerin de yer aldığı
‘Yavru Balarısı’ isimli aylık kabartma dergi, ilkokul çocuklarına kitap ediyor. ‘Arkadaş’ isimli dergi ise gençlere ve yetişkinlere hitap eden aylık kültür-edebiyat
dergisi. Bu sesli dergi, CD formatında ilk etapta 740 kişiye gönderilecek. Bu hizmetler ise ücretsiz.

Kaynak:
 
Üniversitedeyken yurttaki görme engelli arkadaşıma okurdum sürekli ders kitaplarını. Keşke zamanım olsada yine yapsam böyle birşey. Ama uyumaya bile zor fırsat buluyorum yeminle.:1no2:
 
evet ya ben gördümki gerçekten dogru yere üye olmuşum nekadar verimli bir site bu sizi tebrik ederim ... :smiley-cool: ben de görmeyenlerin gözü olmak isterim ve buna çok sevinirim....:nazar:
 
bende cok isterim boyle guzel bir is yapmak ama yurt disindayim,nasil yapabilirim acaba arkadslar bir fikri ve onerisi olan varmi?ne kadar guzel birsey olur,goremeyen insanlari mutlu edebilmek.
elimden geldince yardim etmek isterim ayrica sizide tebrik ederim duyarliliginiz icin
 
ben görme engellilere kitap okumak istiyorum.çok kitap okurum,hızlıda okurum.ayrıca sesim buna müsait.ve tonlamalarla falan kitaptaki duyguyu dinleyene aktarabileceğime inanıyorum.acaba eskişehirde bu iş için nereye başvurmalıyım?
 
duyarlılığınız için ve böyle güzel bir bilgiyi bizlerle paylaştığınız için teşekkürler bende isterdim seslendirmeyi ve bunu paylaşmayı ama şu an hiç vaktim yok küçük bebişim var ama bebişim büyüyünce bu işi kesin yaparım
 
merhaba ,böyle bir topik açtığınız için teşekkür ederim.Ben de sesli kitap okumak istiyorum.Hemen yarın Beyazıt kütüphanesini arayacağım.İnşaallah bir yardımım olur da ben de birşeylere faydalı olduğumu hissederim....
 
bunu bizimle paylastigin icin yurekten kutluyorum!
daha onceleri duymustum, ama tam bilgi alamamistim .gercekten tesekkurler!
(:
 
ben bu konuyu daha öncede okumuştum ama dün okuduğumda işte dedim..

yapmam gereken şey belki de budur..
ve dün hemen derneğin forum sayfasına üye oldum. inceledim. şimdi oradan okuma yapan insanlarla görüşüp bende okuma yapmaya başlayacağım...

sabahları saat 7 değilde 6 da kalkıp 1 saat okusam o günümün çok iyi geçeceğini düşünüyorum.

zaten ayda 3 4 kitap okurum bu benim için çok güzel bir fırsat..

arkadaşlar inşallah başladığım zaman burdan size de bilgi veririm.bu iş beni gerçerkten çok heycanlandırdı..

ayrıca şunu da belirtiyim;
ben bir devlet memuruyum açıkcası her ay 3-4 kitaba para ayıracak durumum da yok..ama yaşadığım yerlerde ( 3-4 sene de bir tayin oluyoruz.. ) göreve başlayınca yaptığım ilk iş o ilin veya ilçenin kütüphanesine üye olmaktır. en yeni kitaplar oraya geliyor. bilginiz olsun kitap okumak isteyen herkes bir şekilde olanak bulur..
artık oradan alıp okuduğum kitaparı önce kendim için sonrada görme özürlü insanlar için okumak beni 2 kat daha mutlu edecek..
 
Bende isterim okumak ama, Bahçelievler çok uzak.. Keşke anadolu yakasında yakınlarda bi yerlerde olsa :(
 
Merhabalar,
Bende 7 yıldır görme özürlülere gönüllü okuyucuyum kasete okuyorduk artık cd ortamında okunmakta..
Bu yıl üniversite sınavlarına hazırlanacak bir arkadaşa okuyacağım (eylül ayında başlayacağız bire bir okuyacağım bu sefer)
O kadar mutluyum ki dernekten arkadaş arayıp bildirince çok sevindim...
İnşallah kazanır da mutluluğuma mutluluk eklenir...
Bu arada birinci heyecanım bu idi.
ikinci heyecanımda oğlum bu yıl anasınıfına başlayacak...
İyi akşamlar dilerim :nazar:
 
Merhabalar nrsnkma39,

Yazınızı okudum Jale hanımın hikayesindende çok etkilendim. Bu tip bir olay bende yaşadım, ben okumaya evlenmeden 1 ay kadar önce başlamıştım kızlık soyadımla tabiiki başvuru yapmıştım. Evlenince 1,2 ay kadar ara vermek zorunda kalmıştım (evlilik hazırlıkları balayı vs derken) Daha sonra tekrar gittiğim gün (o günü hiç unutmam) yetkililerde değişiklik olmuş isim soyad yazdırdım (tabii soyad değişik artık) orada oturanlardan biri sizin soyadınız şu değilmiydi dedi. Bende evet ama siz soyadımı(kızlık) nerden biliyorsunuz dedim. Çünkü o kişiyi ben bir kere orada görmüştüm. Ve konuşmuşluğumda yoktu. Meğer okuduğum kitabı dinlemiş (onlar dinledim demiyorlar bunu biliyormusunuz bilmem ama ''kitabınızı okudum diyorlar'') O kadar güçlü bir hafızları var ki hayran oluyorum... Duydukları bir sesi asla unutmazlar siz fark etmesenizde onlar sizi tanırlar...
Sizin yazmış olduğunuz siteye üye oldum (gönüllü okuyucu) inşallah oradada paylaşımlarda bulunmak isterim...
Burada size nasıl yardımcı olabilirim...
Kolaylıklar dilerim...
a.s.
 
Back