- 10 Ağustos 2009
- 26.130
- 18.283
- 823
Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre gece yarısından sonra yatan ergenlik çağındaki gençlerin depresyona girme riski %24 oranında artıyor...
Geç yatmak depresyonu tetikliyor!
Doğru zamanda uykuya dalmak sağlık bir bünyeye sahip olmanın anahtarlarından biridir. Gecikmiş veya yetersiz bir uyku ise gün içinde uyku hali veya uykusuzluk gibi sıkıntıların baş göstermesinin ardından migren ve diyabet gibi sorunlar yaşanmasına neden olabilir. Bu tespit özellikle ergenler için geçerli.
Lefigaro.fr sitesinin haberine göre ABD'de yürütülen bir çalışma gecenin geç saatlerinde yatağa girmenin bile depresyona ve hatta intihar eğilimine yol açabileceğini gösteriyor.
New York'taki Columbia Üniversitesi tarafından 1994 ile 1996 yılları arasında yürütülen çalışma ergenlik çağındaki 15659 genci kapsıyor. Bu gençlerin ebeveynlerinin %54'ü çocuklarının akşam saat 22.00'de %21'i 23.00'te ve %25 ise gece yarısı veya daha geç saatlerde yattıklarını belirtiyorlar. Gençlerin %70'i ise yatağa anne-babalarının istediği saatte girdiklerini söylüyorlar.
Amerikalı araştırmacılar tarafından edinilen bilgiler doğrultusunda ortalama uyku süresi 7 saat 53 dakika olarak hesaplandı. Araştırmaya göre erken yatan gençler daha uzun süre uyuyorlar. Saat 23.00'te yatanlar 33 dakika gece yarısı uykuya dalanlar ise ortalama 40 dakika eksik uyuyorlar.
Çalışmanın başındaki isim olan James Gangwisch yanlış uyku saatlerinin depresyon için tek olmasa da önemli bir risk faktörü oluşturduğunu belirtiyor. Araştırma kapsamındaki gençler arasından 1000'i depresif durumdayken 2000'i intihar endişesi taşıyor.
Bu verilerle uyku saatlerini bir araya getiren araştırmacılar gece yarısından sonra yatan çocukların depresyona girme olasılıklarının %24 daha yüksek olduğunu tespit ettiler. İntihar eğilimiyle ilgili risk fazlası ise %20 oranında.
Burada devreye bir başka faktör daha giriyor: uyku süresinin nasıl algılandığı ve hissedilen "tatmin" duygusu. Bu bağlamda 5 saat ve altı uyuduklarını söyleyen ergenlik çağındaki gençlerin %70'i diğerlerine oranla depresif olmaya daha yatkınken %482i intihar düşüncesine yakın duruyor. Gangwisch bu noktada kaliteli bir uykunun ergenlik çağındaki depresyonun önüne geçmede bir önlem olabileceğini belirtiyor.
Ergenlik çağı için önerilen uyku süresi 8-9 saat ve en geç yatma zamanı ise 22.00 olsa da ebeveynlerle çocukları arasındaki "yatağa girme" kavgası sona erecekmiş gibi durmuyor; çünkü bilgisayar DVD video oyunu ve cep telefonu gibi modern eğlence araçları çocukları ve gençleri fazlasıyla cezp ediyor ve yatağa girmekten alıkoyuyor. Ancak mesele oldukça önem arz ediyor. Tüm uzmanlar iyi alışkanlıkların çocukluk ve ergenlik döneminde kazanıldığını dolayısıyla "temiz" bir uykunun temellerinin de bu dönemlerde atıldığını söylüyorlar.
Geç yatmak depresyonu tetikliyor!
Doğru zamanda uykuya dalmak sağlık bir bünyeye sahip olmanın anahtarlarından biridir. Gecikmiş veya yetersiz bir uyku ise gün içinde uyku hali veya uykusuzluk gibi sıkıntıların baş göstermesinin ardından migren ve diyabet gibi sorunlar yaşanmasına neden olabilir. Bu tespit özellikle ergenler için geçerli.
Lefigaro.fr sitesinin haberine göre ABD'de yürütülen bir çalışma gecenin geç saatlerinde yatağa girmenin bile depresyona ve hatta intihar eğilimine yol açabileceğini gösteriyor.
New York'taki Columbia Üniversitesi tarafından 1994 ile 1996 yılları arasında yürütülen çalışma ergenlik çağındaki 15659 genci kapsıyor. Bu gençlerin ebeveynlerinin %54'ü çocuklarının akşam saat 22.00'de %21'i 23.00'te ve %25 ise gece yarısı veya daha geç saatlerde yattıklarını belirtiyorlar. Gençlerin %70'i ise yatağa anne-babalarının istediği saatte girdiklerini söylüyorlar.
Amerikalı araştırmacılar tarafından edinilen bilgiler doğrultusunda ortalama uyku süresi 7 saat 53 dakika olarak hesaplandı. Araştırmaya göre erken yatan gençler daha uzun süre uyuyorlar. Saat 23.00'te yatanlar 33 dakika gece yarısı uykuya dalanlar ise ortalama 40 dakika eksik uyuyorlar.
Çalışmanın başındaki isim olan James Gangwisch yanlış uyku saatlerinin depresyon için tek olmasa da önemli bir risk faktörü oluşturduğunu belirtiyor. Araştırma kapsamındaki gençler arasından 1000'i depresif durumdayken 2000'i intihar endişesi taşıyor.
Bu verilerle uyku saatlerini bir araya getiren araştırmacılar gece yarısından sonra yatan çocukların depresyona girme olasılıklarının %24 daha yüksek olduğunu tespit ettiler. İntihar eğilimiyle ilgili risk fazlası ise %20 oranında.
Burada devreye bir başka faktör daha giriyor: uyku süresinin nasıl algılandığı ve hissedilen "tatmin" duygusu. Bu bağlamda 5 saat ve altı uyuduklarını söyleyen ergenlik çağındaki gençlerin %70'i diğerlerine oranla depresif olmaya daha yatkınken %482i intihar düşüncesine yakın duruyor. Gangwisch bu noktada kaliteli bir uykunun ergenlik çağındaki depresyonun önüne geçmede bir önlem olabileceğini belirtiyor.
Ergenlik çağı için önerilen uyku süresi 8-9 saat ve en geç yatma zamanı ise 22.00 olsa da ebeveynlerle çocukları arasındaki "yatağa girme" kavgası sona erecekmiş gibi durmuyor; çünkü bilgisayar DVD video oyunu ve cep telefonu gibi modern eğlence araçları çocukları ve gençleri fazlasıyla cezp ediyor ve yatağa girmekten alıkoyuyor. Ancak mesele oldukça önem arz ediyor. Tüm uzmanlar iyi alışkanlıkların çocukluk ve ergenlik döneminde kazanıldığını dolayısıyla "temiz" bir uykunun temellerinin de bu dönemlerde atıldığını söylüyorlar.
