Çocuk Hastalıkları geç konuşan çocuklar

Bebek Hastalıkları, diş çıkarma, bebeklerde kusma, bebeklerde ishal, bebeklerde uyku düzensizliği

husel

er:)
Kayıtlı Üye
16 Temmuz 2007
1.849
18
683
47
Diğer
GEÇ KONUŞAN ÇOCUKLAR
Konuşma ve dil gelişimi iletişim ve sosyal hayatın en önemli öğesidir. Kişi iletişim araçları ile kendini ifade eder ve hayatını devam ettirir. Konuşma ve iletişimin eksik kaldığı bir hayatta bir çok sıkıntının gelişmesi açısından zemin hazırlanmış olur. Çocuk ilk doğduğu günden beri sürekli olarak psikososyal ve psikomotor gelişim süreci içerisindedir. Dil gelişimi de belli ölçüde doğumdan itibaren gelişmeye başlar. En ideal olanı çocuğun yaşına uygun konuşma becerisine kavuşması ve bu yönde herhangi bir gelişimsel bir sıkıntı oluşmamasıdır. Çocuğun zamanında konuşması, psikososyal gelişimin aşamalarının düzenli olması , çocuğun sosyal ilişkilerinin ve gelişiminin normal olması , zeka ve öğrenme kapasitesinin normal seviyeye gelmesi , ulaşması gereken gelişimsel dönemlere varması için gereklidir. Konuşma bu kadar önemli olduğuna göre isterseniz konuşmanın zamanı ve bunu pozitif ve negatif yönde etkileyen etkenleri gözden geçirelim.
Genelde bütün çocukların konuşması ve dil gelişiminin olması için yapısal olarak sinir sistemi , sinir sistemi ile dil kasları arası yollar , ağız -damak -dudak -diş yapısının doğuştan normal olması gerekmektedir. Bunlarda ki herhangi bir doğumsal sıkıntı ve eksiklik veya sonradan oluşabilecek bozukluk, çocuğun konuşmasını negatif yönde etkileyecektir. Bu normal anatomik yapıyı kötü yönde etkileyebilecek bir çok hastalık mevcuttur. Bu hastalıkların hamilelik döneminde annede ve çocukta gelişmesi veya doğum sonrası çocukta gelişmesi ile bu normal anatomik yapı bozulabilecektir. Bu hastalıkları tek tek saymak oldukça uzun ve geniş kapsamlı olduğundan , şu anda fazla ayrıntıya girmeden temel konuları aktarmak istiyorum.
Çocukların genelde ilk altı ayında yavaş yavaş heceler çıkmaya başlar ( ma ma , ba ba , da da vb ) , 12 aydan itibaren kelimeler çıkmaya başlar ( anne , baba, mama , dede vb ) , 18 aydan itibaren de cümle kurmaya başlar (anne gel , baba ver vb ). Bu gelişim dönemlerinin çok gerisinde kalan çocukların genel olarak konuşma yönünden incelenmesi gereklidir. Zira gözden kaçırılacak bir durum çocuğun iletişim sorununa ikincil olarak , normal zeka gelişimini , sosyal gelişimini kötü yönde etkileyecektir. Bu arada bazı çocuklar hiçbir problemi ( anatomik ve psikiyatrik ) olmadığı halde geç konuşmaya başlamakta ve konuşma geç olmaktadır. Ama anne babalara tavsiyemiz , belli bir dönem beklendikten sonra hala konuşmayan çocuklar için gerekli incelemeleri sağlamaları uygun olur.
Konuşmaya negatif etki eden , yani geç konuşmaya neden olan yada istenen konuşma seviyesini engelleyen durumları belirtmek yerinde olur. Bunun en sık karşılaşılan nedenleri arasında zeka sorunlarını saymak yerinde olur , Zeka olarak yaşıtlarına göre geri olan çocuklar , yaşıtlarından daha geç konuşmaya başlayacaklardır.
İşitme sorunu olan çocuklar dış dünyadan hiç bir ses işitmedikleri ve uyaran almadıkları için konuşma sorunu onlarda da yoğun bir şekilde olacaktır. Çocuğun konuşma mekanizmasının ve yeteneğinin gelişmesi için dış dünyadan ses olarak uyarı alması , bunları algılaması , yorumlaması , ayırt etmesi ve bunun sonucunda ona benzer sesleri çıkartması süreci gereklidir. O nedenle konuşmayan çocuklarda işitme yönünün incelenmesi uygun olur , özellikle sık olarak otitis media ( orta kulak infeksiyonu ) geçiren çocuklar için bu konuda dikkatli olunmalıdır.
Konuşma ya negatif etki edecek diğer bir durum ise çocuğun görme sorunu olmasıdır . Bu durum işitme sorunu kadar probleme yol açmasa da çocuğun etrafında olup biteneleri görmesi , nesneleri tanıması , isimlerini öğrenmesi , diğer çocuklara uyum sağlaması açısından , görme özürünün olması ,konuşma açısından sorun olabilmektedir.
Bir başka neden olarak sık havale ve epilepsi geçiren çocukları örnek olark verebiliriz . Bazı çocuklar normal konuşmaya başladıkları halde , hatta bazı cümleler kurmalarına karşın geçirdikleri havaleler ve epileptik nöbetler çocukların beynindeki işitme merkezi veya ilgili bölümlerde zarara yol açarak , konuşma açısından ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle anne babaların çocuklarının havale geçirmesini engellemeleri önemlidir. Bu durumu olan çocuklarda EEG (elektroensefalografi) çekilerek kolaylıkla havale ye bağlı sorunlar tespit edilebilir.
Bir diğer neden olarak kendi halinde olan , çok fazla uyarı almayan çocuklarda , geç konuşma ve iletişim sorunları olabilmektedir. Çocuğun doğduğu andan itibaren insanlar arasında olması , onunla konuşulması , sevilmesi , oyun oynanması onun gerekli çevresel uyarıları alarak konuşmasını hızlandıracaktır. Diğer yandan etrafında fazla insan bulamayan , kendi halinde kalan çocuklarda bu gelişim geri olabilmektedir.
Yukarıda bahsedilen soruna paralel olarak özellikle 0-3 yaşta izlenen TV ye (saatlerce müzik , reklam izleme ) bağlı olarak çocuklarda dış dünyadan kopma , kendi halinde olma eğilimi , insanlardan ve insanlar arası ilişkilerden uzaklaşma , nesneler ile daha fazla ilgilenme , duygusal alışverişten vazgeçme , konuşmama , yaşıtları ile ilgilenmeme , seslenince bakmama gibi bir durumun olduğu bir psikiyatrik tablo gelişebilir. Buna bağlı olarak çocukların konuşması gelişmez veya geliştikten sonra gerileyebilir. Bu durum geç farkedildiği zaman konuşma sorununun yanısıra bir çok sorunun eşlik ettiği otistik özellikler gelişebilir . Anne babaların bu kritik yaşam evresinde ( 0-4 yaş ) çok fazla TV izlettirmekten kaçınmaları yerinde olur.
Ayrıca düzenleme bozuklukları , yaygın gelişimsel gerilikler , kronik depresyon , çocukluk çağı psikozları gibi bir çok hastalıkta ve çok merkezi sinir sistemini tutan hastalıklarda konuşma sorunları yaşanmaktadır.
Çocuğun konuşma ve iletişim yönünde gelişimini hızlandırmak için yapılabilecekler.( yukarıda bahsedilen hastalıklar ve bedensel sorunlar dışlandıktan sonra )
1- Çocuğa sevgi ve huzur dolu bir aile ortamı hazırlamak
2- Çocuk ile ilgilenmek ve sevildiğini hissettirmek
3- Çocuğun bedensel ihtiyaçlarına ( yemek , uyku , koruma vb ) cevap vermek
4- Çocuk ile yaşı ne olursa olsun sık sık konuşmaya çalışmak
5- Yaşına uygun bir şekilde onun ile oyun oynamak
6- Çocuk ile birlikte vakit geçirmek
7- Onun dengeli ve çeşitli beslenmesini sağlamak
8- Onun kendi haline kalmasına izin vermemek
9- Mümkün olduğunca yaşıtları ile birlikte oyun oynamasını sağlamak
10- İnsanlar arasında sık sık bulundurmak
11- Ona hikaye masal anlatmak , ninni söylemek
12- Onun size gönderdiği konuşma ve ses mesajlarına cevap vermek
13- Bir nesneyi eline aldığında onun ile ilgili ona bir şeyler anlatmak ( çocuk 3- 4 aylık bir bebek olsa bile )
14- TV karşısında çok uzun süre kalmasını engellemek (0-4 yaş )
15- Onun ile konuşurken ses tonunu iyi ayarlamak
16- Onun işaret ile gösterdiği istekleri onunla konuşarak yönlendirmek, anlatmasını sağlamak (yaşına uygun olarak)
17- Onun fikirlerine değer vermek onun ile sık sık dertleşmek ( yaşına uygun olarak )
18- Onun kendine güvenini artırmak (bakınız özgüveni artırma yolları )
19- Onun sık sık sosyal ortamlarda bulunmasını sağlamak
20- Kalabalık içinde onun konuşmasını teşvik etmek
21- O konuştuğunda onu cesaretlendirmek , teşvik etmek
22- Onun yaşına uygun bir eğitim almasını sağlamak
23- Günlük belli bir zaman ayırarak onun ile resimler üzerinde bol bol konuşmak
24- Ondan yaşına uygun olarak hikaye , masal anlatmasını istemek
25- Konuşma zorlukları gördüğünüzde onun dikkatini konuşma zorlukları üzerine çekmemek
 
arkadaşlar benim 3 yaşında bir kzım var ve hala doğru dürüst konuşmuyo daha önce eşimin abla kızı ve abisinin oğluda 4-5yaşlarında konuşmaya başlamıştı..2 side çok zeki çocuklar kzımında öyle olduğuna eminim yaşıtlarından çok farklı herşeyden haberi var ama ilgilenmiyor şarkı sözlerin ezbere hem de müzikleriyle beraber söylüyo bizle konuşmaya gelince mecbur olduğu şeyleri söylüyor yoksa yok...

aslınde benim teorim bu ya kalıtımsal ya da biz o istemeden herşeyi veriyoruz çok fazla ilgi aldığı içinde konuşup kendini anlşlatma ihtiyacı hissetmiyo..bu konuda tecrübesi olan arkadlar varsa paylaşımlarınızı bekliyorum..
 
bencede senin kız ilgi fazla olduğu için konuşmaya luzum görmüyo zaten şarkıları bile söylüyomuş bi sorun yok.senin tokatta yaşadığını şimdi öğrendim bende 6 sene tokatta yaşadım
a.s.

tşklr canım inşallah öyledir..bugün teşekkürederim demeyi öğrendi...önüne gelen elini açıp teşekkür ediyor:)))
 
selam!benimde 2 yaşında(25 aylık)bir oğlum var ve tvdeki reklam yada şarkıların söz ve müziklerini bilmesine karşın anne ve güle(güle)dışında pek birşey söylemiyor.6 aylıktan beri ona çocuk şarkıları,ninniler masallar okuyorum ama daha önce söylediği sözleri bile birsüre sonra kullanmıyor.zeka konusunda problemi olduğunu sanmıyorum ama isteksizliği var.sanırım çok korumacı davranmak ve aşırı ilgi de buna sebep oluyor ayrıca babası tarafından ırsi olduğunu da düşünüyorum ama yinede bu duruma üzülüyorum!
 
selam!benimde 2 yaşında(25 aylık)bir oğlum var ve tvdeki reklam yada şarkıların söz ve müziklerini bilmesine karşın anne ve güle(güle)dışında pek birşey söylemiyor.6 aylıktan beri ona çocuk şarkıları,ninniler masallar okuyorum ama daha önce söylediği sözleri bile birsüre sonra kullanmıyor.zeka konusunda problemi olduğunu sanmıyorum ama isteksizliği var.sanırım çok korumacı davranmak ve aşırı ilgi de buna sebep oluyor ayrıca babası tarafından ırsi olduğunu da düşünüyorum ama yinede bu duruma üzülüyorum!

yıladan ben de senin gibi düşünüyordum ama bugün okuduğum bir yazıdan sonra ne büyük bir hata yaptığımızı farkettik eşim ve ben(((

işte yazı...

TV Çocuklarda Konuşmayı Geciktiriyor !


Trabzon Doğum ve Çocuk Bakımevi Başhekimi Uzm. Dr. İsmail Topal, 0-3 yaş arası çocuklarda, uzun süreli televizyon izlemenin konuşma sürecini yavaşlatabileceğini söyledi.

Topal, yaptığı açıklamada, konuşmanın eksik kaldığı bir yaşamda, başta iletişim kuramama olmak üzere birçok sıkıntının doğacağını belirterek, ''Dil, doğumdan itibaren gelişmeye başlar. Çocuğun zamanında konuşması, özellikle zeka ve öğrenme kapasitesinin normal seviyeye gelmesi ve gelişimsel dönemlere rahatlıkla ulaşması için gereklidir'' dedi.

0-3 yaş arası çocukların dış dünyadan kopuk, kendi hallerinde olma eğilimini bazı etkenlerin tetiklediğini belirten Topal, ''Bu yaş grubundaki çocukların günde saatlerce televizyon karşısında kalarak müzik dinlemesi, reklam izlemesine bağlı olarak konuşması gecikebilir. Çocukta otistik özellikler gelişebilir. Anne babaların bu kritik evrede çocuklarına çok fazla televizyon izlettirmekten kaçınmaları gerekir'' diye konuştu.

Konuşması geciken çocuklar

Çocukların normal gelişim sürecinde ilk altı ayda mama, baba, dada gibi heceler çıkarmaya başladığını, 12 aydan itibaren anne, dede gibi sözcükler kullandığını, 18 aydan itibaren de cümle kurmaya başladıklarını dile getiren Topal, bu gelişim dönemlerinin çok gerisinde kalan çocukların genel olarak konuşma yönünden incelenmesi gerektiğini söyledi.

Bazı çocukların, anatomik ya da psikolojik bir sorunu olmadığı halde geç konuşmaya başlayabileceğini de ifade eden Topal, ''Anne babalara tavsiyemiz, belli bir dönem bekledikten sonra hala konuşamayan çocukları için gerekli incelemeyi yaptırtmalarıdır'' dedi.

Konuşmanın, fiziksel durumlara da bağlı olduğunu kaydeden Başhekim Topal, ''Konuşmanın normal olabilmesi için yapısal olarak sinir sistemi ile dil kasları arasındaki yolların, ağız-damak-dudak-diş yapısının normal olması gerekir'' diye konuştu.

Konuşmayı geciktirebilecek başka unsurlar olduğunu da vurgulayan Topal, şunları söyledi:

''Zeka olarak yaşıtlarından geri olan çocuklar, yaşıtlarından daha geç konuşmaya başlar. İşitme sorunu olan çocuklar da dış dünyadan hiçbir ses işitmedikleri ve uyarılmadıkları için konuşma sorunu yaşar. Çocuğun görme sorununa bağlı olarak çevresinde olup bitenleri algılayamaması, nesneleri tanıyamaması konuşma açısından sorun yaratır. Ayrıca sık havale geçiren veya epilepsi hastası çocuklarda da konuşma gecikebilir''

Aile ortamı konuşma sürecini etkiler

Çocuğun konuşma ve iletişim yönünden gelişimini hızlandırmak için sevgi ve huzur dolu bir aile ortamının önemli olduğunu dile getiren Topal, çocukla ilgilenerek ona sevildiğini hissettirmenin konuşma sürecini olumlu etkilediğini kaydetti.

Topal, çocuğun konuşma sürecini hızlandırmak için dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:

''Konuşma sürecini hızlandırmak için onunla sık sık konuşmak ve oyun oynamak, kendi halinde kalmasına izin vermemek, yaşıtları ile oyun oynamasını sağlamak, insanlar arasında sık sık bulundurmak, ninni söylemek önem taşıyor.

Ayrıca çocuğun size gönderdiği ses ve mesajlara cevap vermek, konuşurken ses tonunu iyi ayarlamak, onun fikirlerine değer vermek, kendine güvenini artırmak, kalabalık ortamlarda konuşmasını sağlamak, konuştuğunda onu cesaretlendirmek önemlidir.''

Kaynak: Thehealthnews
 
diğer çocuklarla iletişimi nasıl, ve mesela sizin konuşmanızın ardından aynı şeyi tekrar ediyor mu? örneğin siz o topu bana ver dediğinizde o da aynı şekilde o topu bana ver diyor mu? yoksa anne topu istiyor gibi bir cümle mi kuruyor.
takıntısı var mı? örneğin belli bir oyuncak ya da bir tv programı olabilir?
 
yok canım takıntı yok...çok da sosyal tanıdığı tanımadığı herkese bişeyler anlatıyor ama kendi dilinde:))))cümle nerdeeeee)))))kelimeleri tekrar ediyor işine gelenleri kullanıyor mesela teşekkürederim...hoşcakal...çikolata ver...acıktım ben...favori kelime ve cümlelerimiz...çişini falanda söylüyor..yani belirgin bir sorun yok ama...amca oğlumuz ve hala oğlumuz var 5 yaşında konuşmaya başlayan..ırsi sanırım..ikisi de çok zeki çocuklar bir sorunları yok..büyük ihtimal bizde de aynı durum)))
 
yok canım takıntı yok...çok da sosyal tanıdığı tanımadığı herkese bişeyler anlatıyor ama kendi dilinde:))))cümle nerdeeeee)))))kelimeleri tekrar ediyor işine gelenleri kullanıyor mesela teşekkürederim...hoşcakal...çikolata ver...acıktım ben...favori kelime ve cümlelerimiz...çişini falanda söylüyor..yani belirgin bir sorun yok ama...amca oğlumuz ve hala oğlumuz var 5 yaşında konuşmaya başlayan..ırsi sanırım..ikisi de çok zeki çocuklar bir sorunları yok..büyük ihtimal bizde de aynı durum)))

eğer anlattığınız gibi sosyal bir çocuksa korkulacak pek bir durum olduğunu sanmıyorum. bir anne kadar çocuğunu iyi gözlemleyecek kimse yoktur.size tavsiyem çocuğunuzu gözlemlerken aklınıza takılan en ufak davranışı irdeleyin. örneğin dil diş yapısı, damak yapısı, bunların hepsi insanların konuşmasında çok önemli bir yere sahiptir. ses çıkarmada bir problemi olmaması, kısa cümleler kuruyor olması sorun değil. hatta iyi şeyler bunlar.
yine de lütfen eğer bir şeyler farkederseniz bunun genetik olduğunu düşünüp irdelememezlik etmeyin. önemli bir sorun olmayabilir ama çocuğunuzun ilerde sosyal yaşantısını etkileyecek bir şey olabilir. mesela atıyorum çocuğunuz belki üstün zekalı, buna uygun bir eğitim programına tabii tutulması gerekebilir.
eğer yaşadığınız yerde bir araştırma hastanesi varsa hiç olmazsa içinizin rahat etmesi açısından götürün çocuğunuzu. dediğim gibi sorun olmayabilir bile ama siz rahatlamış olacaksınız.
 
ilginiz için teşekkürler...aslında bazen çok endişeleniyorum ama asıl sorun ilgi eksikliği sanırım..bu yazımdan sonra bir psikolog arkadaşla görüşmüştüm..dikkat çekmek için böyle davranıyor olabileceğini söyledi..çalışan anne baba olunca biraz sıkıntılı oluyor çocuklarda maalesef(((
 
yazını biraz önce okudum sevgili husel!
biraz moralim bozuldu.ben ve eşim oğlumla sürekli konuşmaya ve oyunlar oynamaya önem gösteriyoruz fakat oğlum istemediği müddetçe ne cevap veriyor nede oyun oynuyor.içine kapanık bir çocuk ve yaşıtlarıylada nadiren iletişim kuruyor.genelde 6_10 yaş çocuklarla daha iyi.isterse bizimle birlikte 10 kadar sayıyor 1,3,6,10 rakamlarını bizden önce söyüyor.telefona ''alo'',gezmeye ''güle''topa ''gol'',tv ve bil.a ''açıve'' diyor.en az 10 şarkı,20 kadar reklamı ezbere biliyor.üzüldüğüm 2 yaşındaki bir çocugun oyuna ve konusmaya daha meraklı olması ve en azından ''anne gel'',''baba gitti'' gibi basit cümleleri kurabilmesi gerekirken oğlumun bunları yapmaması.
bilemiyorum ama 1-2 ay daha bekleyip bir uzmana götürmeyi düşünüyorum.
 
ilginiz için teşekkürler...aslında bazen çok endişeleniyorum ama asıl sorun ilgi eksikliği sanırım..bu yazımdan sonra bir psikolog arkadaşla görüşmüştüm..dikkat çekmek için böyle davranıyor olabileceğini söyledi..çalışan anne baba olunca biraz sıkıntılı oluyor çocuklarda maalesef(((

hüselcim kendini çokda suçlama bence genetik faktörler çok büyük etken bunu kimse göz ardı edemez.sen muhakkak gözlemliyorsundur çocuğu başka herhangi bir problem yoksa senin desteklemenle eminim bebişin bi konuşcakki sen artık yeteeeer sus artık diyeceksin;)
yıldancım oğlun kaç yaşında ?yazmamışsın ...
 
bizim çocuk doktorumuz da sürekli her defasında tv üzernde duruyor ve tv nin konuşmasını geciktireceğini etkileyeceğini söylüyor yine komşumun çocuğu konuşmadığı için prof. psikoloğa götürmüş ve ilk iş tv yi tamamen yasaklamak olmuş
kitap özellikle çocuk kitapları okumak küçüklükten beri çok önemli, arkadaşım 9 aylıkken başlamış kitap okumaya ve 2 yaşında güzel konuşuyordu
 
ya canım kitapda okuyoruz ama dinlemiyor ki cadı...ama öğrencilerim olursa dinliyor..onlarla yani çocuklarla daha iyiy iletişim kuruyor..
 
husel tv konusunda bastan sona haklisin.2 yas kontrolunde doktor bebegin duymasini kontrol ediyor standart bisey varsa soyler zaten.Ama bi kac kelime soyleyip cumle kurmuyosa duyma problemi olmaz herhalde .Zeka problemi ise sadece konusma ile cikmaz baska belirtilerdende anlarsiniz.Ama her cocuk farkli sirada gelisim tamamliyor ve kizlar daha hizli oluyor ama sonra oglanalr geciyor.5 yasinda hala cumle kuramiyorsa oda ciddi sorun var demek ama 25 aylikta panik yapmayin o aylarda cocuk biriktiriyo birden konusuyo.Benim oglan 3 dil duyuyordu o yuzdne gec konustu ama simdi cok iyi.
tv ciddi problem sadece konusma icin degil hayal gucunude yok ediyor cocugun.reklam cizgi film bile olsa 3,5 .4 yastan once asla tv ile tanistirmayin cocugunuz hele yemek yedirmeyin karsisinda.
 
çocuklara gereğinden fazla müzik dinletmek özellikle dil gelişiminin başladığı dönemde melodili cümleler ile konuşma dili arasında ayrım yapamamasına neden olur ve kekemelik artikülasyon bozuklukları ortaya çıkabilir.çocuklarınıza çok fazla klip seyrettirmeyin
 
tv zararli olmasi seyredilen konu acisindan diil zaten cocuk 3 yas bitene kadar hic bisi anlamiyo baktiginda ama ekran surekli hizli degistigi icin patlamalar oluyomus sara hastaligina kadar gidebilir diye bi tehlikede var yani ben cizgi film seyrettiriyorumun bi mantigi yok bebek anlamiyoki hele klipler daha hizli sahne dondugunden sesle bereber dahada tehlikeli sarki soszunu anlamyio zate
 
off ya ben bişeyler duyöuştumama bu derece ileri gidebileceğini düşünmemiştim..ancak bu aralr kızımda gelişme görmeye başladım....en azından iyi kullandığı kelimelerle cümleler kuruyor...baba çabuk gel...acıktım ben...teşekkür ederim...bak kelebek geldi...gibi cümleler kuruyor ayrıca yeni kelimeler öğreniyor ve bunları cümle içinde kullanıyor...son bir ay içinde baya bi gelişme yaşamay başladık...inşallah aşacağız bu sorunu...
 
sorun aynı canım ya maalesef televizyon.keşke kısıtlayabilsek ama durduramıyoruz ki:((tv olmazsa uyumuyor bizimki
 
husel
canim biz bir saate dusurduk gunde bazi gun ise hic bakmadigi oluyor.Tabi gelde bana sor meltem sen ne hale geliyosun diye.Doktor yuvadaki kadin esim aman tv seyrettirme diyip geciyolar bende biliyorum ama nerdeyse bi butun gun evin icinde beraberim cocukla ne kadar neyle oyalanabiliriz.Hergun alisverise gidilmiyo her gun parka cikamyioruz her gun yagmur yagiyor burda bir arkadas olsa cocugu gelse biz gitsek kesinlikle bagimliligimiz kalkacak ortadan ama maalesef gunde 1 saat bunaldigim zaman aciyorum bensiz oturuyor yada tv kilavuzundan benimdeanlicagim bi cizgi film secip o saatte aciyorum bende 1 saat almanca dinlemis olurum diyorum.Fakat yalniz birakilan cocukla birlikte oturulup tv seyredilen cocuk arasinda daglar kadar fark var.Ozellikle yalniz birakiyorsan tv karsisinda ne yap ne et baska bi oyalicak sey bul derim.Hele uyumadan once seyredilen tv hic iyi degil bi ara benim oglan oyle tv karsisinda uyuyup kaliyordu ben mutfakta oluyordum o saatte kontrol edemiyordum ama gece boyu uykusunda inliyor anne diye beni cagiriyor cok huzursuz uyuyor sebebide tv ile uykuya dalmasiymis.Ilk hata yaptigimi anladigimda oglani vazgecirmeye calisiyorum yerlere atiyordu kendini aglayarak sonra salteri indirme fikri geldi aklima bak cok agladin bozuldu dedim tv cok acik kalmaz bozulur en fazla l 1 saat calisir dedim inandi ne yapsin simdi mutfakta oldugum zamanlar oda yanima geliyor karismiyorum mutfakta kafasina gore bir oyun kuruyor yada su veriyorum eline cicekleri suluyor eskiden bende anlamamistim hic birsey elletmezdim cocuga simdi baktim biseyler yaptirdikca daha kolaylasiyor isim zaten cok aciyorum oyle gozunu kirpmadan tv ye bakarken bir hafta sabir goster ama ne sen nede cocuk hasta yada bir sorun olmadigi bir hafta yatmadan 1 saat yatak odasina girin biraz oynayin kitap okuyun yataga yatip hayal kurun bi bakmisin uyumus kalmis yatakta ziplar uyumicak gibi gorunsede moralini bozma hic birsey soyleme sanki onun oyuncak bebegimisin gibi oyna onunla valla kurtar tv karsisinda uyumasindan
 
meltem son 10 gündür kızımın günlüğü şöyle:
sabah 7:30 kahvaltı 8 de bahçeye çıkarıyoruz kum havuzu yaptık bir kenarda çamur leğeni kalıpları falan çevredende çocukları çağırıyoruz olmazsa ben sızıyorum kolları giriyorum çamura:))saat 11:30 a kadar böyle oyunla geçiyor..eve geliyoruz hemen bir banyo öğle yemeği üzerine tv istiyor tabi...hemen bir çizgi film atıyorum 5 dk sürmeden uyuyor..canım kızımın uyku sorunu yok yani huzursuz olmuyor...3 saat uyuyor kalkıyor yemek yedikten sonra gene bahçeye rutin yani:))akşam 7 gibi eve geliyor gene banyo yemek derken iyice eziliyor çok geçmeden gene çizgi film ve 5 dk sonra uyku:))))))

anlayacağın bende düşürdüm tv oranını ve bugün çok şaşrıdım oynarken...kalıplarla pastalar yaptı üzerlerine süslemeler yaptı ve sorularıma karşılık bunların çikolata olduğunu söyledi...kim yiyecek dedim...kuşları gösterdi çatımız güvercin dolu...kuşlar nerde??gel kuşlar çikola ye...gibi iki cümle kurdu ardarda..demekki doğru yoldayız gelişme gösteriyor çocuk:))
 
Back