- Katılım
- 26 Temmuz 2015
- Mesajlar
- 1.741
- Emoji Skoru
- 2.853
- Puanlar
- 133
- Yaş
- 31
Çok kıymetli hanımlar. Size geldim. Güzel bir konuyla mı geldim yanlış anlaşılmalarla mı bilmiyorum...
3.5 yıldır yaşamıma kimseyi almadım. Kendimi iyileştirdim. Dinlendim.
Okuyorum. 25 yaşındayım üçüncü sınıfım. Ve okulumla birlikte götürdüğüm bir işim var. İş yerimde bir yıldır part time çalışıyorum. 5 ay inanın onu farkedemedim. Onu ilk gördüğümde etkilendim. Gerçekten 3.5 yıldır hissetmediğim o his oluşuverdi. Eski nişanlıma duyduğum o duyguyu birine yaşayamayacağım derken yaşadım.
Altı ay öncesi iş yerimde katım değişmişti. Tam katım değişirken arkadaşlara 'ben gidiyorum hoşçakalın hepiniz gönlümdesiniz' gibi bir espri yaptım. O bana üzülerek neden işten ayrıldığımı sordu arkamdaymış meğer. Çok üzgün görünüyordu. Ve sadece katımın değiştiğini söyledim. Güldü adını falan orda öğrendim.
Derken haftalar geçti. Yemek molalarımız kesişti. Yemek yerken sohbet ettiğimizde onun benden 2 yaş küçük olduğunu öğrendim O da inanamıyorum sizi 20-22 sanıyordum dedi.
Zaman geldi geçti bana sürekli yaşımla ilgili takılmaya başladı. Derken sohbet ilerledi hanımları beyleri attık. 30 yaşımda da aynı böyle görüneceğime emin olabilirsiniz dedim. O da görmek istiyorum telefonunuzu verin görüşelim 30 yaşınızda dedi. Telefonumu verdim gülüştük tarih alarm kurduk...
Sonra birgün onun katından geçerken adı Bora olsun. Bora hadi kahve içmeye gidelim dedim. O an ilgilenmesi gereken gerçekten aciliyeti olan bir iş vardı ve bırakamazdı. Çok özür dileyerek gelemeyeceğini söyledi. Estağfirullah. Kuura bakma. Ne kusuru derken ertesi gün tekrar onu yanlış anlayıp anlamadığımı sordu. Hayır dedim olur mu öyle şey. Sonra 2 gün sonra aklıma geldi zehol gerçekten seni kırmadım değil mi diye mesaj attı. Yine kırılmadığımı söyledim. Ama bi kahve borcun var dedi. Ne zaman istersen dedim. 3 ay önce kahve içmeye gittik güzel bir yere.
Bu buluşma esnasında defalarca kez övgülerine layık oldum.İş yerinde kimseyle buluşmadığını söyledi vs... Beni tanımak istediğini mesajlarında belşrtmişti, hayatında gördüğü en naif insan olduğumu söyledi. Bu güzellikle 30 yaşında daha güzel olacağımdan emin olduğunu belirtti.. Hatırlayamadığım milyon tane daha övgü var. Ve *kız arkadaşının olmadığını söyledi* İnanın 6 saat aralıksız sohbet ettik. Omzuma ceketini bıraktı. Allahım ceketi çok güzel kokuyordu... Derken çok keyifli bir sohbet olduğunu çok keyif aldığımı belirttim ayrılırken. Benim için bundan daha güzel bir söz işitmem imkansız dedi.
O gün hesabı ben ödedim.Zaten kahveyi ben ısmarlama sözü vermiştim. Bu böyle olmaz biz yemeye çıkmalıyız sana bu kahveyi ödemeliyim dedi. Güldük geçiştirdim. Bu olaylar 3 ay önce oldu.
Günümüze kadar altı defa daha bu teklifi yaptı. Müsait olduğumuz zamana inşallah diye geçiştirdim. İş yerinden olması biraz beni ürkütüyordu açıkçası.. Ta ki bu güne kadar. Bugün aradan 1 ay geçtikten sonra tekrar ona olan yemek sözümü hatırlattı. Bende 'bunu ödeşilen bir mesele gibi algılamak yerine, benimle keyifli bir yemek yemek istediğini söylersen kabul ederim' dedim. Öyle söyledi. Daha fazla dayanamadım. Haftaya sözleştik.
Ama bu arada kafama takılan bir soru var. Bora birgün iş çıkışı beraber bir noktaya kadar yürürken bana kız arkadaşından ayrıldığını söyledi. Dertleşti benle. (Ve hatta iş çıkışında onu neden beklemediğimi yüzümü telefondan kaldırmadığımı söyledi)Dedim sen kız arkadaşından zaten ayrıydın. Meğersem o buluşmada kız arkadaşı varmış.
Arkadaşlarım 6defa tekrar ettiği yemeyin gururu bu diyo.
Ben çözemedim hanımlar. Biz flört mü ediyoruz. Bora insani ilişkileri kuvvetli acaba beni samimi mi buluyor. İnanın çözemiyorum. Bu kız aradaş olayını da.
Çok ayrıntıya giremedim.
Sizin cin gibiliğinize ihtiyacım var.
Konu güncellemesi sayfa 7 klüp halkı
3.5 yıldır yaşamıma kimseyi almadım. Kendimi iyileştirdim. Dinlendim.
Okuyorum. 25 yaşındayım üçüncü sınıfım. Ve okulumla birlikte götürdüğüm bir işim var. İş yerimde bir yıldır part time çalışıyorum. 5 ay inanın onu farkedemedim. Onu ilk gördüğümde etkilendim. Gerçekten 3.5 yıldır hissetmediğim o his oluşuverdi. Eski nişanlıma duyduğum o duyguyu birine yaşayamayacağım derken yaşadım.
Altı ay öncesi iş yerimde katım değişmişti. Tam katım değişirken arkadaşlara 'ben gidiyorum hoşçakalın hepiniz gönlümdesiniz' gibi bir espri yaptım. O bana üzülerek neden işten ayrıldığımı sordu arkamdaymış meğer. Çok üzgün görünüyordu. Ve sadece katımın değiştiğini söyledim. Güldü adını falan orda öğrendim.
Derken haftalar geçti. Yemek molalarımız kesişti. Yemek yerken sohbet ettiğimizde onun benden 2 yaş küçük olduğunu öğrendim O da inanamıyorum sizi 20-22 sanıyordum dedi.
Zaman geldi geçti bana sürekli yaşımla ilgili takılmaya başladı. Derken sohbet ilerledi hanımları beyleri attık. 30 yaşımda da aynı böyle görüneceğime emin olabilirsiniz dedim. O da görmek istiyorum telefonunuzu verin görüşelim 30 yaşınızda dedi. Telefonumu verdim gülüştük tarih alarm kurduk...
Sonra birgün onun katından geçerken adı Bora olsun. Bora hadi kahve içmeye gidelim dedim. O an ilgilenmesi gereken gerçekten aciliyeti olan bir iş vardı ve bırakamazdı. Çok özür dileyerek gelemeyeceğini söyledi. Estağfirullah. Kuura bakma. Ne kusuru derken ertesi gün tekrar onu yanlış anlayıp anlamadığımı sordu. Hayır dedim olur mu öyle şey. Sonra 2 gün sonra aklıma geldi zehol gerçekten seni kırmadım değil mi diye mesaj attı. Yine kırılmadığımı söyledim. Ama bi kahve borcun var dedi. Ne zaman istersen dedim. 3 ay önce kahve içmeye gittik güzel bir yere.
Bu buluşma esnasında defalarca kez övgülerine layık oldum.İş yerinde kimseyle buluşmadığını söyledi vs... Beni tanımak istediğini mesajlarında belşrtmişti, hayatında gördüğü en naif insan olduğumu söyledi. Bu güzellikle 30 yaşında daha güzel olacağımdan emin olduğunu belirtti.. Hatırlayamadığım milyon tane daha övgü var. Ve *kız arkadaşının olmadığını söyledi* İnanın 6 saat aralıksız sohbet ettik. Omzuma ceketini bıraktı. Allahım ceketi çok güzel kokuyordu... Derken çok keyifli bir sohbet olduğunu çok keyif aldığımı belirttim ayrılırken. Benim için bundan daha güzel bir söz işitmem imkansız dedi.
O gün hesabı ben ödedim.Zaten kahveyi ben ısmarlama sözü vermiştim. Bu böyle olmaz biz yemeye çıkmalıyız sana bu kahveyi ödemeliyim dedi. Güldük geçiştirdim. Bu olaylar 3 ay önce oldu.
Günümüze kadar altı defa daha bu teklifi yaptı. Müsait olduğumuz zamana inşallah diye geçiştirdim. İş yerinden olması biraz beni ürkütüyordu açıkçası.. Ta ki bu güne kadar. Bugün aradan 1 ay geçtikten sonra tekrar ona olan yemek sözümü hatırlattı. Bende 'bunu ödeşilen bir mesele gibi algılamak yerine, benimle keyifli bir yemek yemek istediğini söylersen kabul ederim' dedim. Öyle söyledi. Daha fazla dayanamadım. Haftaya sözleştik.
Ama bu arada kafama takılan bir soru var. Bora birgün iş çıkışı beraber bir noktaya kadar yürürken bana kız arkadaşından ayrıldığını söyledi. Dertleşti benle. (Ve hatta iş çıkışında onu neden beklemediğimi yüzümü telefondan kaldırmadığımı söyledi)Dedim sen kız arkadaşından zaten ayrıydın. Meğersem o buluşmada kız arkadaşı varmış.
Arkadaşlarım 6defa tekrar ettiği yemeyin gururu bu diyo.
Ben çözemedim hanımlar. Biz flört mü ediyoruz. Bora insani ilişkileri kuvvetli acaba beni samimi mi buluyor. İnanın çözemiyorum. Bu kız aradaş olayını da.
Çok ayrıntıya giremedim.
Sizin cin gibiliğinize ihtiyacım var.
Konu güncellemesi sayfa 7 klüp halkı
Son düzenleme: