Haklısınız, yani "amaan giderse gitsin canım nolacak" demem. İnsan tabii ki üzülüyor. Bunu demek havada kalıyor. Ama şu var, ne kadar üzülseniz de siz maviay olarak kalmaya devam ediyorsunuz. Hayat devam ediyor.
Bence o sevgiliden ayrıldıktan sonra yerle bir olmanın sebebi sevgiliyi hayatın tek merkezi haline getirmek. Sevgiliniz olması hayatınızdan vazgeçmeniz anlamına gelmiyor. Sevgiliniz varken de arkadaşlarınıza, kendinize, hobilerinize vakit ayırırsanız, sevgilinizden sonra sudan çıkmış balığa dönmüyorsunuz.
Ama "ya giderse, ya üzülürsem" diye korkarak da ömür geçiremezsiniz.
Sizi çok iyi anlıyorum çünkü ben de insanlara alışırım. Flörtlerime de alışırım mesela, özellikle sık yazışıyorsak veya beraber anılarımız oluyorsa. Ama o flörtün bitmesi beni bitirmez. Evet belki iki gün mesajları ararım sonra geçer. İnanın bir süre sonra siz de öyle olursunuz.
Benim hem eğlenceli hem trajikomik flört geçmişim var
Mesela kaç defa görüştüğümüz, benimle takılmak için arkadaşlarını eken, haftasonu evde içme planı yaptığımız adam görüşmemizden iki gün önce eski sevgilisiyle barıştığını yazdı bana
Bu arada her gün saatlerce yazıştığımız, sabah günaydın mesajıyla uyandığım, akşam iyi geceler mesajıyla uyuduğum, akşam iş çıkışı arayan 1 saat telefonda konuştuğumuz adamın hayatında benimle beraber 2-3 kadın daha vardı aynı anda! Yani bu da bir garanti değil aslında.
O yüzden akışına bırakın. Üzülürseniz üzülürsünüz, dünyanın sonu değil. Peki ya üzülmezseniz ve her şey çok güzel olursa?
(Ay destan yazmışım pardon
)