Kızmışsınız sert gerçekçi konuşanlara da, yani istatiklere göre bu tarz olaylarda genellikle tanıdık ya da evdeki biri çıkıyor.Ben de ilk okuduğumda aklıma gelen buydu. ama yazmakta istemedim açıkçası. Böyle tepki vereceğinizi az çok tahmin ettiğimden. olay da enteresanmış cidden, siz her yere bakmadan mı polis falan çağırıp ortalığı ayağa kaldırdınız. olay yeri inceleme falan gelecek kadar büyümüş mesele. ve kardeşiniz kaybettim demiş, sonra yine dur bir daha bakayım deyip bazanın altından altınları bulmuş. insan altın kesesini nereye koyduğunu nasıl unutur ?gerçekten tuhaf olay.
Gerçekçi konuşanlara kızmadım,senaryo üreterek yargılayan arkadaşa kızdım.
Ortada kötü bir niyet yok,birden böyle bir dırum içinde olmak beni çok üzdü.
Kimseyi suçlamadım,yöneticiye acaba mı dedim.Çünkü çocuğun annesi kendi oğlunu kızlardeşime şikayet etmiş,dert yanmış.
Zaten vicdanen yine de azap içindeyim.Ailemle gerçekler arasında kaldım.
Bu duyulmasın diye beni tembihlediler.
Ben yine de yöneticiyi arayıp olay yernin hiç bir şey bulamadığını,eve hırsız girmiş olamayacağını söyledim.
Kız kardeşimin de nereye koyduğunu umutmuş olabileceğini söyledim.
Özür dileyip konuyu kapattım.
Gerçekçi konuşmak ağza geleni sayıp,olmayan şeyler üzerinden birini suçlamak değil.
Takdir edersiniz ki benim yaşadığımı yaşasanız benim hissettiklermi hissedersiniz.
Yorucu ve zor bir süreç ..
Ve kendimi gerçekten iyi hissetmiyorum