Kuran-ı kerim meaili
Tevbe Süresi :
Son iki âyet hariç Medine döneminde, Peygamber Efendimizin irtihaline yakın bir
zamanda inmiştir. 129 âyettir. Sûre, adını Allah’ın kullarının tövbesini kabul edeceğini
bildirdiği 104. âyetten almıştır. İlk âyette geçen “berâet” kelimesinden dolayı
sûreye Berâe sûresi adı da verilmiştir. Başında besmele olmayan tek sûredir. Sûrenin
başına besmelenin yazılmamış oluşunu bazı bilginler, onun bir önceki sûrenin devamı
mahiyetinde oluşu ile açıklamışlardır. Sûrede başlıca, yaptıkları antlaşmalara
bağlı kalmayan düşmanlarla ilişkilerin kesilmesi, antlaşmalara bağlı kalanlara karşı
ise antlaşmalara bağlı kalınmasının gerekliliği; Tebük seferine hazırlık, Tebük seferi
öncesi ve dönüşü sırasında münafıkların sergilediği ikiyüzlü tavır, ehl-i kitapla ilişkiler,
cizye ve zekât hükümleri, çölde yaşayan Arapların Kur’an talimatı karşısındaki
tavırları, Kur’an’ın müslümanlar üzerinde oluşturduğu etki ve Hz. Peygamber’in
müslümanlar adına duyduğu endişe söz konusu edilmektedir
Yunus Süresi
40,94,95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir.
109 âyettir. Sûrede temel konu olarak Allah’ın rahmetinin gazabına üstün
olduğu vurgulanmaktadır. Sûrede, Yûnus, Nûh ve Mûsâ peygamberler
ile bunların kavimlerinin kıssalarına yer verilmektedir. Sûre, adını içindeki
Yûnus kıssasından almıştır.
(302 hud suresinde Kaldım )