Eski günleri cok özlüyorum

Anlayışlı ol, ben de hasta ve yürüyemeyen yaşlı bir babayla uğraşıyorum, bu durum oluştuğundan beri erkek arkadaşımda dahil kimseye eski tahammülüm kalmadı. Ailevi sorunlar, hastalıklar insanı o kadar yıpratıyor ki, sevgiliyi geçtim kendi sağlığınızı kaybetmekten bile korkmuyorsunuz bazen. Erkek arkadaşıma olan tavrım tamamen değişti benim de, aklım evdeki huzursuzlukta, hastalıkta, zevk alamıyorum ki yediğimden bile sevgiliyle geçen zamandan nasıl zevk alayım. Ha ama seviyor muyum, evet seviyorum sadece şu dönemde benden fazla ilgi beklememesini rica ettim, o da sağolsun ilişkimizi yürütmek için elinden geleni yapıyor. Bizimkisi uzak mesafe ilişkisi bide, 3 ayda bir görüşüyoruz. Bizimki yürüyorsa, sizinki de devam eder, yapman gereken sabredip sevgilinin üstüne gitmemek, trip falab atmamak, inan insanın canı burnunda oluyor, ben ki geçen geldiğinde erkek arkadaşıma ne sürprizler hazırlamıştım bu sefer ufacık bi hazırlık için bile ne vaktim ne de halim var. Anlayacağın, aşkım bittiğinden ya da kaybetme korkusunu kaybettiğimden değil, ailevi sorunlarım bütün enerjimi aldığından yapamıyorum. Sevgilinde benzer durumdadır annesi 88 yaşındaysa, genç yaşta yaşlı ebeveyine bakmak çok zor emin ol, anlayışlı olursan aşarsınız diye düşünüyorum
 
Canım bu hemen hemen her ilişkide böyle... Seni sevmediğinden değil seni kaybetmekten kormadığından da değil.. annen baban nasılsa oda öyle oluyor bir süre sonra. Düşünsene annene geç cevap verdi diye trip attığını? Ne kadar mantıklı geliyor.. Uzun ilişkilerde böyle oluyor işte.. 5 yıllık bir birlikteliğim var. Şükür hiç ayrılmadık büyük kavgalarımız olmadı. Ama tabi ki ilk gün ki heyecan yok. Bu demek değil ki aşk bitti...
 
Evet tesekkur ederim ben de aynen bunu demek ıstemıstım... Iste ınsan yıne de eskıyı arıyor. Oyle okuyunca eskı mesajları huzunlendım bır anda. Tam aklımdan geçenler, soru işaretlerım bunlardı. Nazar değmesin sıze de masallah
 

Babanıza gecmıs olsun.. Tabıı kı zaten benım asla problemım yok mevcut durumla, bunu bahane edıp uzaklaşıyor dıye dusunmustum bır ara ama oyle olmadı, ben kac kere ona dedım buluşacağımızda gelme annene gıt falan dıye. Benım de ıcıme sınmıyor cunku kadıncağız o haldeyken bızım mutlu Mesut gorusmemız. Ben sadece o eskı gunlerdekı halımızı gorunce uzuldum bırden, dolmuşum da herhalde ağlamaya basladım.
 
resmen hayatının merkezi yapmışsın erkek arkadaşını. böyle yapmaya devam edersen çok tehlikeli psikolojik açıdan senin için
Bu aralar bıraz duygusalım ondan oyle yansıtmış olabılırım yoksa o hayatımın merkezı yapma olayını gecen sene yapmıştım da zaten sonra cok uzulunce kendıme geldım. Aksı cok zor cunku yasadım, sonuclarını bılıyorum ınsan yıkılıyor...
 

Haklı olabılırsınız ben bılemem yanı bazı seylere dısarıdan oldugu kadar objektıf bakamıyorum, benım korkularımı yazmıssınız, ne dıyelım kısmet
 

Sevgili MinikPiranha sen bu forumda benım sevdıgım uyelerdensın ama benı cok yanlıs anlamıssın uzuldum, ben senın soyledıklerının hıcbırıni kast etmedim ki. Ben sadece eskı gunlerı ozledıgımı yazdım, bır de genel bılgı verme amaclı problemlerımızı yazdım, yoksa su an aramız kötü degil ki hatta son altı yedı aydır belkı de olabılecek en ️iyi seviyede. Insan bazen nostalji yapar ya oyle oldu agladım durup dururken uzuldum yanı o kadar. Senın dedıgın gıbı, ılk zamanlar bambaşka oluyor ya, o zamanları ozledıgımı soylemek ıstemıstım
 

İliskinin ilk zamanları hep oyle degıl mıyızdır?
Kendinden pay bic canım.. Sen de ilk zamanlar hep iyi yönlerini göstermemis miydin sevgiline?
O ilk mesajlar hep o ilk anın heyecanından...
3 yıllık iliskim var, ilk zamanlarımızı hatırlıyorum da... Rüya gibiydi adeta. Cünkü ben de oyleydim, o kadar iyi niyetliydim ki, sevgilim hep o ilk zamanlardaki halimi özlediğini söyler hep ..
Ben de onun o ilk zamanlardaki hallerini özlüyorum... Her gün mektup yazardı, çiçekler, şiirler...
Bana bakıp bakıp ağlardı, bir gün sana bir şey olursa ne yaparım ben diye...
Yıllar geçtikçe o ilk aşk, yerini mutlak bir sevgi ve guvene bırakıyor....
Sıkma canını, her ilişki böyle...
 

Yok ben zaten anlayış göstermediğini düşünmedim, sadece dikkatli ol şu zamanlarında, böyle ağlamalar ile kendini yıpratıp onun stresiyle de görüşmenizde yanlış anlayacağı bir şey söylersen ters tepebilir. Bazen insan çok sevse bile ailevi sıkıntıdan boğuluyor ve ilişkiyi kestirip attırmak en kolayı gibi geliyor, en azından bu sorumluluktan kurtulayım diyorsun, ben geldim o noktaya 2 hafta önce. "Kaybetme korkusu yok hayır gelmez bundan" diyenlere de fazla takılıp kendini üzme, dediğim gibi insan kendini bile kaybediyor bu durumlarda. Sen olumlu yaklaşırsan sevgilinin durumu biraz rahatladığında yine eski günlerinize dönebilirsiniz diye umuyorum.
 

Cok tesekkur ederim su an daha mantıklı bakabildim duruma, gercekten de oyle onun da canı sıkkın oluyordu beni arıyordu dısarıdaysan goruselım dıye geliyordu ben de salak salak yok beni aramıyorsun yok ilgilenmiyorsun yok beni sevmiyorsun bilmem ne konusuyordum o da sinirlendi neyse ben gideyim artık falan demisti. Aslında ben de benzer bir süreç yasadım diye anlıyorum onu, anlayışlı olmaya çalışıyorum ama herhalde bazen kendimi kaybedip onun yanında cocuklasabiliyorum. Dogru valla.. Kaybetme korkusu olmadıgını bir ara ben de gercekten hissettim, dedim ki herhalde ölsem gazeteden öğrenir o derece uzaktık; ama ben gercekten rahatsızlığımı dile getirdiğim zaman açıklama yaptı yanlıs anladığımı falan soyledı. Benim de ilk mesajımda yazdığım gibi iliskimiz artık bazı seyleri tolere edebilecek aşamada oldugu icin belki de benim anlamamı bekledi. Zaten olmazsa da olmaz, bu iliskide en dibi de gördum en tepeyi de o yüzden olacaklar beni şaşırtmaz artık bu noktadan sonra. Ki su an böyle düşünmeme gerek yok daha az önce aradı tencere tava satıyorum ilgilenir misiniz diye:) seni cok ozledim sesini duymak icın aradım dedi:)))
 

Dogru.. Sanırım her iliskide oyle ben de sandım bir sorun var. Aksine dediğin gibi o ilk bastaki heves simdi yerini oturmuş bir güven iliskisine bıraktı, ilk basta oturtmak icin caba sarf ettigimiz icin ugrasıyorduk simdi de oluşmuş bir temelin üzerine tuğla diziyoruz aslında.
 
Bazı can sıkıcı gerçekler var. Doga kanunu bu. Üzülüyor insan evet ama bu sistemi, bu döngüyü değiştirmek mümkün değil. Hep çıkış ya da hep iniş diye bişey yok hayatta. Dengeler var. Bu yumuşak geçiş olmasa zaten yaşam katlanilmaz olurdu. Sürekli gündüz sürekli gece ya da sürekli aynı mevsimi yaşamak, çeşitliliği öldürür. Yumuşak geçişler var. Yaz bitimini sonbahar karşılar, kışın ardından direk yaz gelmez. Öyle olsa yaŞam da olmazdı. Toprak ana onca meyve sebzeyi muhafaza edemezdi vs.vs....

Bu sistem ilişkilerde de geçerli. Dinamiklerden biri değişse insanoğlu daha az mutlu olur bence. Aşkın kimyasal bi durum olduğu çoktan kanıtlandı. Sürekli aynı yoğunluğu hissetmek emin olun yaşam dongusune olumsuz yansırdı. Kimse sevdiginin elini birakmak istemezdi. O ilk zamanlardaki yoğunluk yerini derinliğe biraktiginda daha güven dolu bir ilişki çıkıyor. Daha tatmin edici, daha az yoran, daha gerçege uygun.

Tadını çıkarın. Aksi bu dünyaya ait değil çünkü...
 
Çok tesekkur ederım ne guzel yazmıssınız. Gercekten guzel öğütler aldım bu konuda. Cok sag olun :) yorumunuza bayıldım...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…