Amaan hadi buluşalım da bu işin olmayacağını o da anlasın diye gittim, güzel bir yere gittik aslında ama ben salaş giyinmiştim önem vermediğimi özellikle göstermek için. Salaş tişört, kot ve topuklu sandalet giydim. Bir gittim adam çok özenli gelmiş siyah gömlek siyah kot, güzel bi saat... Oturduk konuşmaya başladık laf lafı açtı çok iyi anlaştık gülüştük. Güzel bir gündü etkisi hâlâ geçmedi. Sonra o mekandan kalkıp biraz daha sakin bir mekana geçelim dedik, yine güzide belediyemizin yol yapım çalışmaları olduğundan arabayla değil de yürüyerek gidecektik bu yeni yere. Yürümek her zaman rahatlatır beni yine konuşmaya devam ettik bozuk olan yollarda ayağımda topuklu olduğundan bir iki kere kolundan tuttum baktım onda hiç heyecan filan yok sonuçta temas etmişiz, bir tepki vermesi gerekirdi ama hissetmemişti bile

İyi ki hissetmemiş yoksa bi dokunduk diye havalara girdi ya da beklentiye girdi gibi bi tepkim olurdu.
Ben rahat o resmiydi ben konuşkan o dinleyen taraftı, saygılı edepli biriydi bu yüzden serseri ruhumla bu iş olmaz dedim

Ama beyefendi yanında bir kitapla gelmişti, bu kitabı bana verdi bir sonraki buluşmamızda kitap üzerinden konuşuruz diyerek. Meğer kitabın içinde bazı özel sayfaları kıvırmış bana duygularını anlatmak için fark etmedim sayfaları düzelttim okurken. Kitabı iade zamanı geldiğinde bol bol kitap üzerinde konuştum. Daha sonra bu buluşmayı şu şekilde anacaktı " o buluşmaya çok heyecanlı gittim çünkü duygularımı anlamış olacaktın ama sen hiç bunlardan bahsetmeyip kitabı anlattın durdun işte o an ne saf bi kız demiştim senin için "
O da buluşmadan önce benim kibirli havalı biri olduğumu düşünüp çok gözünde büyütmüş, kendini hazırlamış, laf sokarsam o da laf sokacakmış tersleyecekmiş beni. Bunu duyduğumda çok güldüm resmen düşmanla buluşmaya gelir gibi şartlamışsın kendini dedim.
Konuşkanlığım sıcaklığım için şöyle demişti, herkese tepeden bakan biri gibiydin ama tanışınca şeker gibisin insan çayına katar karıştırır seni :))
Normalde konuşkan değilimdir hele ilk buluşma/tanışma için sıkılıveririm gitmeye bahane ararım ama o gün öyle olmadı, laf lafı açtı çok hoştu sıcak samimi güleç bi sohbet oldu bizim için. Sonrasında da devamı geldi birbirimiz için vazgeçilmez olduk.
Doğru insan karşına çıkınca işte bu eşim diyebilmek büyük meziyettir belki ama
benim için dilimin çözüldüğü , kendimi rahat hissedip ifade edebildiğim ilk erkek eşimdi.
Eşim açısından ise ( o daha sağduyulu ve sezgisel biridir ) beni görür görmez, evleneceğim kadın bu, deyip uzun süre peşimi bırakmadı. Beni sadece görmesiyle o zamanlarki flörtünden ayrılmış ben evleneceğim kişiyi buldum senin zamanını çalmak istemiyorum diye . O kadar emindi benimle olacağına sadece benim tavırlarım yüzünden yaklaşmaya çekiniyordu. O daha buluşmadan evleneceği kişiye karar vermişti, içinde öyle hissetmiş. O zamanlar evliliği düşünmeyen sürekli birileriyle takılan ciddi ilişkisi olmayan biriymiş.