eşim sadece SEVİŞMEK istediği zaman bana sevgi gösteriyor..

Arkadaşım bunca yazdığından kendi çapımda çıkardığım sebep ve sonuçları sıralayacağım aşağıda. Umarım bir nebze de olsa ışık tutar/ayna olur size ve benzer sorunları yaşayanlara :

1- benim yazımı okuyarak mı yazdınız bunu.? tüm msjları toplasak bu kadar kapsamlı olurdu ancak..

2- belki eğitim düzeyi farklılığından: evet ben üni mezunuyum ve ben okurken eşim orda burda çalıştı.yani benim para kazanma ihtimalim statüm kültürüm artarken o yerinde saydı.
sizin kafanızdaki/hayalinizdeki evlilik ortamını şuanda yaşayamamanızın tüm öfkesini eşinize kanalize etmektesiniz ve bu hayal kırıklığınızın tek müsebbibi olarak eşinizi görmektesiniz. Dolayısıyla adam her halükarda gözünüze batar olmuş : kesinlikle doğru.çünkü ev magaza gibi.eşyalar alındı geldi ve salona sanki bir mağazadaki gibi konuldu.öyle de duruyor.şu evdeki hiçbişey istediğim gibi değil.her şey ekisk.tabi maddi yetersizlikten dolayı.kendi ailemi suclayamıyorum.çünkü başta dediler yardım edemeyiz.böyle dediğime bakmayın hala dersane paramı annem veriyor.buna karşılık eşimin ailesinin sadece LAFTA bize yardım etmesi beni onlardan tiksindirir hale getirdi.daha nişanlıyken bana kendi dairelerindeki 15 yıllık ikinci el eşyaları al dediler.ve o günden sonra artık onlara ısınamıyorum.onları mutlu etmek için kılımı kıpırdatmıyorum.adlarını duydukça bile tiksiniyorum.
3-birine maddi anlamda bağımlı olmama" : evet kesinlikle ben birine bağlı olmadan (maddi )yaşamak için doğmusum.çünkü o kaDAR nefret ettiğim bi durum ki.eşimin en ufak bi sözü bana batıyor.ve ben de tırnaklarımı cıkarıyorum o zaman.örneğin ben yokken neler yedin bakalım cümlesi bile beni delirtmeye bağırıp cagırmama yetiyo.sanki ben ondan bişey saklıyorum da kendim yiyorum.markete 100tl lik alışveriş diye gittiğimizde 150tl olduğunda o suratının düşmesi konuşmaması öyle bi nefret bağlıyo ki içime. şu an kendi parası yok.ayın 15inde maaş aldık.ve sigaraya para vere vere bitirmiş bütün parasını.gelmiş benden istiyo.bende vermem tabiki.

3- Ayrıca -yaşınızın da genç olması kaynaklı- şuan evliliği tabiri caizse (affınıza sığınarak yazıyorum) sidik yarıştırma moduna sokuyorsunuz. : kendi tavrı bu.beni şekle sokamazsın.! istediğini yaptıramazsın ! sen kimsin ! niye dediğini yapcakmışım ! bunları alenen söyleye söyleye artık bende böyle davranmaya başladım.ders çalışıyorum gece saat 11 12 patates kızart yumurta kaynat diye başımda 5dk söyleniyo.ya insafsız ders çalıyorum.

4- Evliliğin en olmazsa olmazı "saygı" kavramıdır. Bunu en başından kaybederseniz maalesef sonrasında geri kazanmanız kolay olmayabilir : geri kazanamıyoruz zaten görüldüğü gibi.ancak hır gür.

5-Cinsellik erkeklerin asla kaldıramadığı şey yatakta reddedilmektir.: eşimin tek anladığı şey reddedildiğinde bişeylerin ters gitttiğini anlamak.çünkü artık orda da gönlünce olmayınca evet bu bana bişeye gercekten darılmış kırılmış manasını ancak o zaman cıkarabiliyor. bunu kendi yarattı.eğer ben ağladığımda beni dinle gel konuşalım dediğimde insan gibi beni dinlese iş bu noktalara asla varmaz.benm en ihtiyacım olduğu anda dönüp yatarsa ona orda rahat uyku uyutmam.he cok mu iyi.değil.kendi kendimi yiyorum.o ayrı.
 
1- benim yazımı okuyarak mı yazdınız bunu.? tüm msjları toplasak bu kadar kapsamlı olurdu ancak..

Elbette ki sizin yazınızı okuyarak yazdım her şeyi :) Ayrıca gördüğüm kadarıyla çok fazla birikmiş öfkeniz var, her şeye "negatif tarafından bakma" ruh hali içindesiniz . Bu durum biraz daha uzarsa yapıcılık bir tarafta dursun yıkıcılık etkisiyle malesef evlilik diye bir kavram kalmayacak hayatınızda...Yazımdaki yapıcı önerilerin çoğunu görmezden gelmenize dayanarak bu şekilde bir varsayımda bulunuyorum...

Bence artık eşinizin yaptıklarına/yapmadıklarına odaklanmak yerine biraz kendi içinize dönmeyi ve önce kendi içinizdeki fırtınaları dindirmeye çalışın derim öncelikli olarak...Benimkisi nacizane bir öneri sadece....
 
Elbette ki sizin yazınızı okuyarak yazdım her şeyi :) Ayrıca gördüğüm kadarıyla çok fazla birikmiş öfkeniz var, her şeye "negatif tarafından bakma" ruh hali içindesiniz . Bu durum biraz daha uzarsa yapıcılık bir tarafta dursun yıkıcılık etkisiyle malesef evlilik diye bir kavram kalmayacak hayatınızda...Yazımdaki yapıcı önerilerin çoğunu görmezden gelmenize dayanarak bu şekilde bir varsayımda bulunuyorum...

Bence artık eşinizin yaptıklarına/yapmadıklarına odaklanmak yerine biraz kendi içinize dönmeyi ve önce kendi içinizdeki fırtınaları dindirmeye çalışın derim öncelikli olarak...Benimkisi nacizane bir öneri sadece....
başladım ufaktan.mesela 3 gündür eşim saçma salak bişeye bağırdığında 'bağırmanı gerektircek bişey yok ' diyorum alçak sesle.sonra susuyo.demekki bugüne kadar o bağırınca ben de bağırdığım için alışmış öyle davranmama.ben dikkatli davranıp alçak sesle karsılık verdiğimde o da geri adım atıyo.bu küçük bişey.
bunu da çok olumlu gibi görmek istemiyorum ama bu gece sarıldı uyudu bana hatta bütün gece sarıldı.normalde 2dk sarılır uyuyamıyorm diye dönerdi..geçen geceki konuşmam işe yaramış gibi gözüküyo.neden sevinmiyorum.bunu kalıcı hale getirdiğimizde ancak mutlu olabilirim.

yazınızdaki hiçbişeyi göz ardı etmedim.ilişki ve evlilişke alakalı çok kitap okudum.ancak ben öfke anında kendimi kontrol edip onları aklıma getirip uygulayamadım bugüne kadar.
aklımda hep 'niye ona hizmet edeyim ki düşüncesi olduğu için' hiçbişey yapmak gelmiyodu.
sevgi dili adlı yazıyı da okudum.galiba onun sevgi dili ona yemek hazırlamak evi düzenli tutmak.vb. benimki sevgi göstermek onaylanmak şefkat görmek.
bu sabah kahvaltıda çok enerji doluydum.erken de bi saatti.7 gibi.eşim dedi ki bana her aksam 11 gibi patates kızart börek yap yumurta yap.kilo alayım.bende dedim ki hatta yazmıştım altta bi yerde.'ya zaten bu gerizekalı kazanamıcak bari benim karnımı doyursun evin işini yapsın ' diye geçiyo aklından hep değil mi dedim.güldü.bu da evet anlamına geliyo.bazı arkadaslar yazmış bana senin kuruntuların onlar diye.böyle küçük soru cevaplarla yanılmadığımı anlıyorum.ve ben o hırsla 3 saat ders çalıştım masadan kalkmadan..:)
 
ilk önce şu iki şeyi belirtmek istiyorum.hesabımı yeni açtım.aslında eski üyelerdenim ancak şifreyi unuttum.mail adresim de değiştiği için geri alamadım.yeni hesap açmak zorunda kaldım.ikincisi yazacağım şeyler için git eşinle konuş diyebilirsiniz.bunu çok denedim.ancak eşimle konuşmak imkansız.ya da ben beceremiyorum !
evleneli daha 4 buçuk ay oldu.1 haftalık evliyken eşim görev gereği şehir dışına gitti ve 3 ay sonra geldi.ben doğru annemin evine gittim.ve psikolojim alt üst oldu.(milletin lafı bitmez.)
yani yaklaşık 1 buçuk aydır daha beraber bu evde yaşıyoruz.
2006 yılından beri birbirimizi tanıyoruz.liseden beri.ayrılıp barışmalarımız oldu.ancak benim üniveristeyi bitirdiğim eşim bana evlenme teklifi etti.herkesin hayal edip istediği gibi.çok romantikti.ama bende ters giden bir şey vardı.o günden sonra hep kavga ettik.her gün ama her gün.istemeye gelecekleri günün akşamında bile deli gibi kavga ettik.bisürü küfürler...

öyle yada böyle isteme oldu.beni rahatsız eden bi çok şeye rağmen.2 yıl düğün olmıcak şartı vardı.ama aradan 3 ay geçmeden kayınvalidemler düğün demeye başladı.meğer tek dertleri oğullarının karnına sıcak yemek gitmesiymiş..aylar geçti bin bir güçlükle çeyiz alındı.düğün yapıldı.eşyaları kendimiz aldık.parasını biz ödicez diye kimseyi çağırmadım.gittik eşimle ikimiz aldık.evi tuttuk.haziran gibiydi bunlar. ama düğün yaklaştıkça bir sürü alışveriş gelinlik vs. işlerde eşim hep kendini geri çekti.maddi olarak da var ama daha çok manevi.hiç bir şekilde yanımda olmadı.damatlığını düğüne 1 gün kala seçti.
düğünde ilk dans yaparken aşık değil nefret doluyduk.çünkü istediğim slayt gösterisi olmamıştı.ve bu bir çok boş vakti olmasına ragmen ilgilenmeyen eşim yüzünden olmuştu.onlar konvoyla çıktık geliyoruz derken ben gelinliğimi giymemiş daha slayt yapmaya uğraşıyordum.kısacası hiç bişeyle ilgilenmedi.

düğün gecesi otelde kaldık.altınlar bizdeydi.meger annesi emir vermiş altınlar köyde kalcakmış.eşim de bana bunu söyledi.ben de senin ailen benim benim dışımda başkasıyl karar alma dedim.daha 1 günlük evliyken kavga ettik.ve suratlar 5 karış kendi evimize geldik.ankaraya.
10 gün sonra eşim başka şehire gitti.ben geri annemlere.arada köye onun annesine gittim.ve bu süreçte çok yıprandık.ben eşimi çok boğdum.etrafın lafı beni çok bunalttı.onun ailesiyle 3 gün kalmak bana tan bir eziyet!!!!! ve en son şu raddeye geldik.ankaraya bir geleyim ilk işim boşanma davası açmak olcak.senden nefret ediyorum.seni sevmiyorum.senle evlendiğim güne lanet olsun...
aradan zaman gecti ben ankaraya geldim.çünkü kpssye hazırlancaktm dersanem başladı.kendim kaldım evde.kimseyi tanımıyodum.kimseyle konuşmuyodum.bi de eşim beni yanlız bırakıyodu.kendi sesimi unutur olmuştum.
sonra eşim geldi.ama biz alışamadık birbirmize.geleli daha bir hafta olmadan izin alıp köye gitti.ben kendim kaldım.bnim iznim uyuşmadı diye.
sonra sonra fark ettim ki sevişmek istediği zaman işten eve güler yüzlü geliyo.ben somurtkan olsam da ne yapıp edip beni güldürüyo.ama seviştiğimizin ertesi günü 5 karış surat.ya bilg. başında. ya tv başında.2 gün böylseyse 3.gün eve güler yüz geliyor.
soğuk.hep soğuk.sürekli yaptığım hiçbişeyi begenmiyor.her gün farklı yemek istiyo.o kdar dersin arasında yapmaya calışyıroum yine de bi kötülük buluyo.birini yapsam çamasır ütülenmemiş.ütüle.diğerini yapsam sen ev pis.temizle.çamaşır yıka.temizlik yap.ve o istediğinde ona zevk ver. artk dayanma gücüm kalmadı ve bu şiddete dönüştü.ama onun tarafından değil.ben ona zarar verdim.ve bu 5 6 kez oldu.onun o soğuk tavrı nefret bakışı beni delirtiyo her seferinde. canını yakmak istiroyum.o benim canımı öyle bir yakıyo ki yanlız bırakarak.kendimi su evde temizlikçi aşçı ve seks kölesi olarak görüyorum.bunların hepsini ona da söyledim.ama edebiyat yapmakla suçlandım.en son cuma aksamı beni delirtti.beni 5 dk dinlesene adam gibi.ama yok yatağın içine girmiş.uyumaya çalışıyo.ben başında beni dinle 5 dk diyorum yok.sabrım taştı artık vurmaya başladım.kendimi sakinleştiremiyorum.bi an bi atak geliyo resmen.sonra ertesi sabah 6 da evden esyalarımı toplayıp gittim anneme.bn otagardayken aramış.açtım sonra ben gidiyorum dedim.niye haber vermedin dedi.
2 gün boyunca beni sadece 2 kere aradı.1.annemlere gittin mi ? 2.ne zaman geliyosun ?
eve geldim.çok hastaydım.belim karnım çok ağrıyodu.banyo yapmıştım.yattım yatagın içine.geldi sokulmaya başladı.napıyosun dedim.cilve yapıyorum dedi.bende yapma dedim.senin karın sabahın köründe kaçar gibi geliyo ve iki gün sonra sen ona hiçbişey sormuyosun.tek istediğin kendini tatmin etmek.bu nasıl bişey dedim.bidaha suratıma bakan yok o günden beri.yani 2 gündür.
o evden gitsin istiyorum.arkadaslarına gidiyo.hiç aramıyorum.napıyosun diye.önceden kızardı hep arıyosun diye.şimdi umrumda değil.başkasıyla yatsa diye düşünüyorum bazen.kılım kıpırdamaz heralde.
temmuzda sınavım var.ve cok önemli öğretmenlik için.ben artık kendi benliğimi kaybettim.her şeyde kendimi yetersiz hissediyorum.çünkü öyle hissettiriyo bana.napcamı bilmiyorum.daha çok şey var aslında.

Ya canım bizde eşimle çok kawgalar ettik hele yeni ewliyken nişanlıyken. Ama ewliliğimzin 4üncü ayından itibaren kawga etmemeye basladık. Çünkü kawgaya neden olan unsurları bulduk ve yokettik. Şmdi 8inci aydayız her gün Maşallah çok iyiyiz. Sizde tartısmaya neden olan unsurları bulun, yada eşin sinirli
 
Ya canım bizde eşimle çok kawgalar ettik hele yeni ewliyken nişanlıyken. Ama ewliliğimzin 4üncü ayından itibaren kawga etmemeye basladık. Çünkü kawgaya neden olan unsurları bulduk ve yokettik. Şmdi 8inci aydayız her gün Maşallah çok iyiyiz. Sizde tartısmaya neden olan unsurları bulun, yada eşin sinirli
bi iki gündür fark ediyorum yani buraya su konuyu açalıdan ve farklı tepkiler aldığımdan beri.eşim bana saçma sapan ufacık bişey için aşırı bir şekilde bağırdığında ben de ona bağırıyodum.ancak iki gündür bun yapmıyorum.sakin bi şekilde bağırmanı gerektircek bişey yokl.derdin neyse alçak sesle söyle diyorum.yüzüme bile bakamıyo o zaman.hemen susup başka odaya gidiyo.yada kapatıyo konuyu.
şurda kızların yazıklarını zamanı geldikçe uygulasam demekki kendimi düzelterek onun da tepkilerinin değişmesini sağlıcam.
 
bi iki gündür fark ediyorum yani buraya su konuyu açalıdan ve farklı tepkiler aldığımdan beri.eşim bana saçma sapan ufacık bişey için aşırı bir şekilde bağırdığında ben de ona bağırıyodum.ancak iki gündür bun yapmıyorum.sakin bi şekilde bağırmanı gerektircek bişey yokl.derdin neyse alçak sesle söyle diyorum.yüzüme bile bakamıyo o zaman.hemen susup başka odaya gidiyo.yada kapatıyo konuyu.
şurda kızların yazıklarını zamanı geldikçe uygulasam demekki kendimi düzelterek onun da tepkilerinin değişmesini sağlıcam.
bunu anlamanız çok iyi olmuş ;) azıcık sakin kalın bakalım neler olacak hayatızda
 
Sakinleşmek, ilişkinizi ve kendinizi gözden geçirmek benim de tavsiyem. Şu anda daha çok yeni evlisiniz ve sanırım yalnızca evlilikle ilgili değil, kendinize ilgili de çözemediğiniz çok fazla mesele var.

İnsanlar salak değil, niyetimizi, mesela birini sevmediğimiz halde yüzlerine gülsek de, anlarlar. Siz daha başta ben atanına boşanacağım bu adamdan diye düşünürseniz, eşiniz direk sezer bunu ve size güvenmez.

Siz öylesiniz demiyorum kesinlikle ama evliliği bir atlama rampası olarak kullanıp, eşlerinin onları istedikleri noktaya ulaştıramayacağını gördüklerinde boşanan tanıdıklarım var. Halbuki evlilik bir çıkarlar ilişkisi değil. Yürümüyor öyle, çünkü makine değiliz. Mantığın yanında duygular da var. Ve beslenmezse sinir krizi şeklinde kendini dışa vuruyor. O yüzden mesela çok zengin olmak, ya da çok becerikli olmak evlilikte mutluluğu getirmiyor.

Ev işleri gibi şeyler, sizin de farkettiğiniz gibi kölelik değil, bir çeşit sevgi dili. Ben çok severim, özellikle yaşlı çiftlerin yıllara rağmen eskimemiş evlerine gitmekten. Çok lüks değildir ev ama temizlik, yılların emeği, yaşanmışlığı, paylaşımı daha ilk oturduğunuzda huzur verir size. O hanımın ve beyin evine gösterdiği özen, ilişkilerine gösterdiği özendir. Ev ahalisi çoğaldığında, benim en sevdiğim mottodur: ne kadar çok çamaşır yıkıyorsan, hayatında o kadar çok değer verdiğin insan var :KK66: E tabi, bu biraz abartı ama böyle düşünüyorum.

Kendiniz için çalışmayı asla bırakmayın. Memurluk ya da başka bir şey. Önce kendinizi kendinize kanıtlayın ve yapamadığınız şeyler için eşinizi suçlamayın. Hayat bazen istediğimiz gibi yürümez. Çok çalışmaya rağmen kpss olmayabilir. Olgunlukla sorumluluğunuzu alın. Ya tekrar dener, ya da alternatif bir yol çizersiniz. Kapasitenizi, imkanlarınızı iyi değerlendirin. Elinizden gelenin en iyisini yaptıktan sonra tevekkül etmek ve hayırlısı için dua etmek gerek. Çok yakınım bir teyzem, yapamadığı kariyer için evliliğini, eşini, çocuklarını suçlamaktan bütün ailenin hayatını bir kısır döngüye çevirdi. Zamanında almadığı kararlardı ve geçirdiği hastalıklı halbuki sebebi. Ama gerçek sorunu görüp sorumluluğu almaktansa bütün suçu başkalarına atmak çok daha kolay geldi ona ve çözümsüz kaldı sonunda. Elindekilerin kıymetini hiç bir zaman takdir edemedi.

Cinselliği silah olarak kullanmayın. Çünkü evlilikte cinsellik çok önemli bir parça. Olmadığında tek başına bir sorun sebebi. Ve hem psikolojik hem de bedensel olarak tatmin sağlayan bir denge unsuru. Sizden başka biri yok bunun için. Beraberlik eşinizi dünyadaki bütün insanlardan farklı bir konumda tutan çok önemli bir paylaşım.

Olmuyorsa olmuyordur. Denersiniz ve görürsünüz. Ki siz çabaladığınızda bazı şeylerin değiştiğini fark etmişsiniz. Fakat hiç yürümeyecekse evlilikte hapis olmaktansa, özgür bırakın birbirinizi.
 
siz bu adamı arzuluyor musunuz? seviştiğinizde zevk alıyor musunuz, orgazm oluyor musunuz? sizin onla sevişmek isteyip ona yanaştığınız zamanlar olmadı mı hiç?
 
en basta evlenmeniz de hataymıs zaten. nerden dönersen kar. boşan acilen.. yazık sana..
 
acaba şikayetlerinizi sert dille değilde yumuşatıp cilve yaparak söyleseniz hallolur mu ki. mesela sizi evde yalnız bıraktığında özlüyorum kaçamazsın gel buraya gibi cilveler meselao_O
 
Allah sonunuzu hayr etsin fakat esinizden size koca sizden ona hanım olmaz...
 
Gelişmeleri okudum da iyi gidiyormuş maşallah ne güzel demekki siz bir adım atınca eşiniz de atıyor! Bu harika birşey ve demekki siz isterseniz eğer bu evliliği ve eşinizi istediğiniz yönde şekillendirebilirsiniz. Bu yolda kolaylıklar diliyorum canım. Sınavında da başarılar. Allah azmedene yardım eder. Yakın zamamda bir örneğini de ben yaşadım.
 
ilk önce şu iki şeyi belirtmek istiyorum.hesabımı yeni açtım.aslında eski üyelerdenim ancak şifreyi unuttum.mail adresim de değiştiği için geri alamadım.yeni hesap açmak zorunda kaldım.ikincisi yazacağım şeyler için git eşinle konuş diyebilirsiniz.bunu çok denedim.ancak eşimle konuşmak imkansız.ya da ben beceremiyorum !
evleneli daha 4 buçuk ay oldu.1 haftalık evliyken eşim görev gereği şehir dışına gitti ve 3 ay sonra geldi.ben doğru annemin evine gittim.ve psikolojim alt üst oldu.(milletin lafı bitmez.)
yani yaklaşık 1 buçuk aydır daha beraber bu evde yaşıyoruz.
2006 yılından beri birbirimizi tanıyoruz.liseden beri.ayrılıp barışmalarımız oldu.ancak benim üniveristeyi bitirdiğim eşim bana evlenme teklifi etti.herkesin hayal edip istediği gibi.çok romantikti.ama bende ters giden bir şey vardı.o günden sonra hep kavga ettik.her gün ama her gün.istemeye gelecekleri günün akşamında bile deli gibi kavga ettik.bisürü küfürler...

öyle yada böyle isteme oldu.beni rahatsız eden bi çok şeye rağmen.2 yıl düğün olmıcak şartı vardı.ama aradan 3 ay geçmeden kayınvalidemler düğün demeye başladı.meğer tek dertleri oğullarının karnına sıcak yemek gitmesiymiş..aylar geçti bin bir güçlükle çeyiz alındı.düğün yapıldı.eşyaları kendimiz aldık.parasını biz ödicez diye kimseyi çağırmadım.gittik eşimle ikimiz aldık.evi tuttuk.haziran gibiydi bunlar. ama düğün yaklaştıkça bir sürü alışveriş gelinlik vs. işlerde eşim hep kendini geri çekti.maddi olarak da var ama daha çok manevi.hiç bir şekilde yanımda olmadı.damatlığını düğüne 1 gün kala seçti.
düğünde ilk dans yaparken aşık değil nefret doluyduk.çünkü istediğim slayt gösterisi olmamıştı.ve bu bir çok boş vakti olmasına ragmen ilgilenmeyen eşim yüzünden olmuştu.onlar konvoyla çıktık geliyoruz derken ben gelinliğimi giymemiş daha slayt yapmaya uğraşıyordum.kısacası hiç bişeyle ilgilenmedi.

düğün gecesi otelde kaldık.altınlar bizdeydi.meger annesi emir vermiş altınlar köyde kalcakmış.eşim de bana bunu söyledi.ben de senin ailen benim benim dışımda başkasıyl karar alma dedim.daha 1 günlük evliyken kavga ettik.ve suratlar 5 karış kendi evimize geldik.ankaraya.
10 gün sonra eşim başka şehire gitti.ben geri annemlere.arada köye onun annesine gittim.ve bu süreçte çok yıprandık.ben eşimi çok boğdum.etrafın lafı beni çok bunalttı.onun ailesiyle 3 gün kalmak bana tan bir eziyet!!!!! ve en son şu raddeye geldik.ankaraya bir geleyim ilk işim boşanma davası açmak olcak.senden nefret ediyorum.seni sevmiyorum.senle evlendiğim güne lanet olsun...
aradan zaman gecti ben ankaraya geldim.çünkü kpssye hazırlancaktm dersanem başladı.kendim kaldım evde.kimseyi tanımıyodum.kimseyle konuşmuyodum.bi de eşim beni yanlız bırakıyodu.kendi sesimi unutur olmuştum.
sonra eşim geldi.ama biz alışamadık birbirmize.geleli daha bir hafta olmadan izin alıp köye gitti.ben kendim kaldım.bnim iznim uyuşmadı diye.
sonra sonra fark ettim ki sevişmek istediği zaman işten eve güler yüzlü geliyo.ben somurtkan olsam da ne yapıp edip beni güldürüyo.ama seviştiğimizin ertesi günü 5 karış surat.ya bilg. başında. ya tv başında.2 gün böylseyse 3.gün eve güler yüz geliyor.
soğuk.hep soğuk.sürekli yaptığım hiçbişeyi begenmiyor.her gün farklı yemek istiyo.o kdar dersin arasında yapmaya calışyıroum yine de bi kötülük buluyo.birini yapsam çamasır ütülenmemiş.ütüle.diğerini yapsam sen ev pis.temizle.çamaşır yıka.temizlik yap.ve o istediğinde ona zevk ver. artk dayanma gücüm kalmadı ve bu şiddete dönüştü.ama onun tarafından değil.ben ona zarar verdim.ve bu 5 6 kez oldu.onun o soğuk tavrı nefret bakışı beni delirtiyo her seferinde. canını yakmak istiroyum.o benim canımı öyle bir yakıyo ki yanlız bırakarak.kendimi su evde temizlikçi aşçı ve seks kölesi olarak görüyorum.bunların hepsini ona da söyledim.ama edebiyat yapmakla suçlandım.en son cuma aksamı beni delirtti.beni 5 dk dinlesene adam gibi.ama yok yatağın içine girmiş.uyumaya çalışıyo.ben başında beni dinle 5 dk diyorum yok.sabrım taştı artık vurmaya başladım.kendimi sakinleştiremiyorum.bi an bi atak geliyo resmen.sonra ertesi sabah 6 da evden esyalarımı toplayıp gittim anneme.bn otagardayken aramış.açtım sonra ben gidiyorum dedim.niye haber vermedin dedi.
2 gün boyunca beni sadece 2 kere aradı.1.annemlere gittin mi ? 2.ne zaman geliyosun ?
eve geldim.çok hastaydım.belim karnım çok ağrıyodu.banyo yapmıştım.yattım yatagın içine.geldi sokulmaya başladı.napıyosun dedim.cilve yapıyorum dedi.bende yapma dedim.senin karın sabahın köründe kaçar gibi geliyo ve iki gün sonra sen ona hiçbişey sormuyosun.tek istediğin kendini tatmin etmek.bu nasıl bişey dedim.bidaha suratıma bakan yok o günden beri.yani 2 gündür.
o evden gitsin istiyorum.arkadaslarına gidiyo.hiç aramıyorum.napıyosun diye.önceden kızardı hep arıyosun diye.şimdi umrumda değil.başkasıyla yatsa diye düşünüyorum bazen.kılım kıpırdamaz heralde.
temmuzda sınavım var.ve cok önemli öğretmenlik için.ben artık kendi benliğimi kaybettim.her şeyde kendimi yetersiz hissediyorum.çünkü öyle hissettiriyo bana.napcamı bilmiyorum.daha çok şey var aslında.

bence başta sen çok problemlisin.. Hiç bişeye tahammülün yok.. belki haklısındır yşadıklarını bu duruma nasıl geldiğini bilemeyiz.. ama durum baştan kendini belli etmiş hiç bişey doğru gitmiyorken sen birde evlenmişsin bu adamla
 
konu sahibinin yeni bir konusu daha var ve bu paylaştığı devede kulak misali onun yanında.
işiniz zor gibi görünüyor.
adam yola gelir mi düzelir mi bilmiyorum.
 
Baştan sona tüm yorumlarınızı okudum. Hep ama hep " gibi bakışları, gibi davranışları şeklinde yorum yapmışsınız. Belki o şekilde bakmıyor ama siz öyle düşünüyorsunuz. Bu bir takıntı farkında mısınız ? Para konusu, sınava hazırlık, eski konular içinizde şiştikçe şişmiş. Belkide sizin enerjinizde eşinizi olumsuz etkiliyor.

Birlikte olduktan sonra yaşadıklarınızla , ondan sonra yaşadıklarınızı kıyaslamayın. Yatak odası ayrı bir dünyadır. Orda yaşanır yaşanılanlar. Siz bunu eşinize dedikçe o psikolojiyle size yaklaşacaktır. Dillendirmeyin yeter. Hiç bir saniye bile konuşmayın bu konuda, ima bile etmeyin.

Psikolojik yönden çökmüş durumdasınız. Stresli bir sınava çalışmakta cabası.
Lütfen destek alın. Ailenizden maddi konuda yardım alın uzman için.

...

Şuan hayatınız için çok önemli bir sınava hazırlanıyorsunuz bunun için daha az duymalı , daha az görmelisiniz.

Eşiniz size iyi bir bakış atmıyorsa, enerjisi rahatsız ediciyse dikkatinizi başka yöne çekin, görmek zorunda değilsiniz.

Aklımızdaki herşeyi eşinizle paylaşmayın. Daha yapıcı olmaya çalışın. Siz gördükçe o inadına yapacaktır.

Ev işlerine, düzene karışması çok hadsizce, can sıkıcı. Burada uygulayacağınız taktik, bunları soylediğinde kufur etmek isteseniz de , hafif gulumseyerek her defasında bıkmadan " bana bu konuda destek olmanı bekliyorum bir hayat arkadaşı olarak, işler elbet düzene girer" deyip susun.
O devam ederse siz duymayın.

Hayatınıza ufak taktikler sokun. Öncelikle yapmanız gereken uzman desteği almak.
Sinirleriniz çok yıpranmış. Biraz da takıntılarınız var. Kendinizdeki ofke kontrolunu sağlamadıkça iyileşemez bu evlilik.

Eşiniz bir gün çok kotu bir dönüş yapabilir size Allah korusun. Ne olur o atak geldiğinde odayı o anda terk edin. Kendinizi banyoya kapatın , orada ya duş alın ya da oyalanacak birşeyler bulun.
Devamlı konuştuğunuz, birşeyler anlatmaya çabaladığınız ve karşılığını gormediğiniz için bu ofkeler. İşte burada konuşmayı keseceksiniz ve anlatma çabalarınızı terk edeceksiniz.

Bu günlerde her zamankinden farklı gorunmeye , davranmaya çalışın. Şaşırtın onu.
Şikayetçi olmayın, her hareketini gormeyin, sıkıntılı birşey dediğinde hafif gülümseyin twrk edin orayı. Devam ederse " tartışmak istemiyorum" deyin. V.s

Uzattım farkındayım fakat sizi bu kadar sıkışmış görünce yazdıkça yazasım geldi.

Herşey sizin elinizde unutmayın. Silkelenin.
 
başladım ufaktan.mesela 3 gündür eşim saçma salak bişeye bağırdığında 'bağırmanı gerektircek bişey yok ' diyorum alçak sesle.sonra susuyo.demekki bugüne kadar o bağırınca ben de bağırdığım için alışmış öyle davranmama.ben dikkatli davranıp alçak sesle karsılık verdiğimde o da geri adım atıyo.bu küçük bişey.
bunu da çok olumlu gibi görmek istemiyorum ama bu gece sarıldı uyudu bana hatta bütün gece sarıldı.normalde 2dk sarılır uyuyamıyorm diye dönerdi..geçen geceki konuşmam işe yaramış gibi gözüküyo.neden sevinmiyorum.bunu kalıcı hale getirdiğimizde ancak mutlu olabilirim.

yazınızdaki hiçbişeyi göz ardı etmedim.ilişki ve evlilişke alakalı çok kitap okudum.ancak ben öfke anında kendimi kontrol edip onları aklıma getirip uygulayamadım bugüne kadar.
aklımda hep 'niye ona hizmet edeyim ki düşüncesi olduğu için' hiçbişey yapmak gelmiyodu.
sevgi dili adlı yazıyı da okudum.galiba onun sevgi dili ona yemek hazırlamak evi düzenli tutmak.vb. benimki sevgi göstermek onaylanmak şefkat görmek.
bu sabah kahvaltıda çok enerji doluydum.erken de bi saatti.7 gibi.eşim dedi ki bana her aksam 11 gibi patates kızart börek yap yumurta yap.kilo alayım.bende dedim ki hatta yazmıştım altta bi yerde.'ya zaten bu gerizekalı kazanamıcak bari benim karnımı doyursun evin işini yapsın ' diye geçiyo aklından hep değil mi dedim.güldü.bu da evet anlamına geliyo.bazı arkadaslar yazmış bana senin kuruntuların onlar diye.böyle küçük soru cevaplarla yanılmadığımı anlıyorum.ve ben o hırsla 3 saat ders çalıştım masadan kalkmadan..:)

İşte bunu da yapmayın. Aklınızdakileri ona soylemeyin. Tabi gulumser ne diyecek ki başka ?
Siz oyle diye diye adam öyle duşunecek.
Verilecek tek cevap " sen istediğinde gece 2 de bile yemek yaparım, bu zor değil fakat şuan zor sureçteyim bu konuda destek istiyorum senden demek. Ya da buna benzer cümleler.
Kesinlikle kendi aklınızdaki düşünceleri o duşunuyormuş gibi sunmayın ona. Bu çok can sıkıcı. Ve onu iki kat ayuka çıkarıyorsunuz.
İyice kendini birşey sanıyor. Kendinizi çok aşağıda gösteriyorsunuz.
 
Seni o kadar iyi anlıyorum ki.Hissettiklerinin yaşadıklarının neredeyse %90nını yaşadım.Eğer bir adam cinselliği malesef ihtiyaç olarak görüyorsa yeterki içim aksın gitsin diye ki benim eşim de böyle birisi aklına vurdumu ateş parçası ondan arta kalanlarda ben çağıran hazırlık yapan o bekleyen.İşten gelir hemen tv,biyerlerini yaya yaya.Nasılsın iyi misin yok :) Cinsellik konusunda düzelir mi dersen sanmıyorum çünkü benim eşime kalsa haftada 1 aklına gelirse yapar bide ayrı kaldığımızda kavgalardaki barışma gecesinde ateş topu ondan sonra fıs.Geceliğim olsun makyajım parfümümüm göze hitap etmiyorum desem değil,kokuyorum desem değil,çirkinim desem hiç değil kısacası bu tarz adamlar özgür bırakılacak şımartılacak sürekli peşinden koşulacak ama asla peşinden koşmayacak.NE İSTEDİĞİNİ BİLMİYORLAR.Bizde evlendiğimiz gün ben daha gelinliğimi çıkarmadan anne oğul şıkkıdı şıkkıdı altın sayıyorlardı.Anasına tutuşturdu gitti.Alışmak zor bişey,bende bazen diyorum çekip gitmek daha iyi diye ama 5 gün olmasa 10. Gün aklına geliyor.Almaya çalıştığın kararı almaya çalışıyorum bişeyler hep dur diyor içimde daha yeni konu açtım 20 dakika önce senin gibi bir çıkmazdayım umarım her ikimiz içinde hayırlısı olur hakkettiğimiz yerlerde oluruz.Allah bize değil onlara yaşatsın bu pişmanlığı
 
Back