Merhaba arkadaşlar,
Düşüncelerinizi öğrenmek istediğim bir konu var. Erkek arkadaşım 3 ay öncesine kadar ailesiyle yaşıyordu. Onların yanından ayrıldı ve 3 aydır yanlız yaşıyor. Yaşadığı evde daha önce bir arkadaşı kalıyordu, o evlenmek için ayrılınca erkek arkadaşımda daha iyi bir ev bulursam oraya geçerim ama madem o evden ayrılıyor kirayı üstüme alıp ben oturmaya devam ederim mantığıyla orada yaşamaya başladı. Ben beğenmiyordum ev olarak orayı ancak başka bir daire denk gelmedi o zaman için, baktı, araştırdı, emlakçılara sordu oradan daha uygun bir yer bulamadı.
Pazartesi gecesi telefonda konuşurken konu evden açıldı. Daha önceden orası arkadaşının evi olduğu için ara sıra orayı kullanmış olduğunu biliyordum, söylemişti. Ama şimdiye kadar aklıma hiç gelmeyen şey o gece aklıma takıldı ve kendisine sordum. Benden önce bu evi başka bir amaçla kullandın mı dedim. İlk önce tam bir cevap vermedi, ne yapacaksın kullanıp kullanmadığımı, neden öğrenmek istiyorsun bunu dedi, merak ettiğimi söyledim ve ben çok ısrar edince evet kullandım dedi. Sadece bu kadar, başka hiçbir açıklama yapmadı. Bende bunu duyunca beni bir daha arama, bitti deyip kapattım telefonu.
Kendimi kötü hissettim çünkü, farklı bir amaçla kullandığı eve, öyle bir ortama beni nasıl götürebilir, nasıl adım attım öyle bir yere diye kendimi yiyip bitirdim, ağlamaya kadar vardırdım işi. O ev benim gözümde iğrenç bir yerdi artık, bana bunu yapan adamda iğrenç biri.
Konuştuğumuz gecenin günü ikindiden sonra aradı beni, nasıl olduğumu sordu. İyi olmadığımı söyleyip, neden aradığını sordum. Merak ettim, sesini duymak istedim çok acı çekiyorum dedi. Ben onu dinlemedim tabii, bir sürü şey söyledim ve kapattım. Akşam ezanından sonra markete gitmek için evden çıkmıştım ki onu gördüm karşımda, tanımıyormuş gibi geçip gittim yanından. Arkamdan geldi, sadece dinle beni lütfen dedi. Ayaküstü konuşmaya çalıştı, beni ne kadar sevdiğini, benim için yaptıklarından vazgeçtiği şeylerden bahsetti. Duymak istediklerim bunlar değildi, kızdım, söylendim gittim yanından. Kendimi kötü hissetmem tamamen yüzüme yansımıştı o da gördü bunu. Akşam mesajında benim yüzünden acı çektiğini bilmek beni kahrediyor, seni üzeceğime keşke ölseydim yazmış. Bende öl, geber umrumda değilsin yazıp gönderdim.
Gece yine aradı, dün gece yani ve bu sefer evet kullandım sözünün açıklamasını şu şekilde yaptı bana. Senden önce sadece 2 bayan geldi bu bu eve benimle birlikte, birini zaten tanıyordum, birgün söylemiştim ona yok mu bir arkadaşın beni tanıştırsana diye, o da var tanıştırırım dedi ve o tanıştıracağı kişiyi getirdiği yanında. 3 kişi oturduk, ben ve tanıdığım bayan bira içtik, benimle tanışmaya gelen bayan içmedi sadece oturduk, yedik içtik sohbet ettik ve anlaşamadık, o görüşmede o şekilde oldu dedi. Yalan söylüyorsun dedim, inanmıyorum. Alkol aldığın, eve geldiğin birileriyle sadece sohbet etmiş olamazsın. Kesinlikle o şekilde oldu başka hiçbirşey olmadı dedi. İnanmıyordum ve aslında yapmamam gereken şeyi yaptım, ailesinde, en yakınında onun çok sevdiği ve önemsediği engelli biri var. Onun ismini vererek, onun üzerine yemin eder misin dedim. Hiç düşünmedi, evet ederim dedi. Birkaç kez sordum bunu hepsinde de ederim dedi.
Olayla hiç alakası olmayan birinin, üstelik engelli birinin ismini kullanarak yaptığım şeyin doğru olmadığını biliyorum. Başka türlü inanamazdım çünkü ona. O kişinin önemi çok büyük çünkü onda. Ve, benimle ilgili hiçbir beklentisinin olmamasını bunu göz önünde bulundurarak doğruyu söylemesini, dürüst olmasını istemiştim. Olayın aynen bahsettiği şekilde olduğunu, başka hiçbir şey yaşanmadığını söyledi tekrar. O zaman ben sorduğumda neden kullandım dedin dedim, ben başka bir amaç için kullanıp kullanmadığını sormuştum biliyorsun diye de ekledim. Ha birlikte olmak, ha 2 bayanla bir evde oturup alkol alarak sohbet etmek. İkiside iğrenç değil mi dedi. İkiside evi kullanmak olmuyor mu dedi. O yüzden kullandım dedim, sadece açıklamasını yapmadım seninle konuşulacak bir konu olmadığı için dedi. Ağladı, çok ağladı hemde. Seninle beraber olduğumuz günden beri sana tek bir yanlışım olmadı, hep sana sadık kaldım, hep seni düşündüm dedi. Hiçbir yanlışınıda görmedim zaten. Hep benimle çok ilgili, beni çok seven, çok değer veren biri oldu.
Bugün öğlen yemeğe çıktık, elimi tutarak gözleri dolmuş bir şekilde senin kendini rahatsız hissedecek başka hiçbir olay yaşanmadı o evde, inan dedi. Ben hiçbir şey söylemedim. Ev hakkındaki düşüncelerin aynı mı diye sorduğunda evet dedim, o eve bir daha adım atmayacağımı biliyordu ve peki evi boşaltayım o zaman dedi.
Siz olsanız ne düşünürdünüz böyle bir durumda arkadaşlar? Abartıyor muyum sizce? Mesele onun geçmişi değil benim için, kendisine de söylemiştim benden sonrası önemli benim için demiştim. Ama yinede beni o eve hiç götürmemeliydi diye düşünmekten kendimi alakoyamıyorum. Artık oraya kesinlikle adım atmayacağımıda söyledim kendisine biliyorum, peki dedi. Haklı olduğumu düşünüyorum, ağır basan düşüncem bu. Az da olsa bir yanım da acaba abartıyor musun diyor. İşin içinden çıkamıyorum...
Düşüncelerinizi öğrenmek istediğim bir konu var. Erkek arkadaşım 3 ay öncesine kadar ailesiyle yaşıyordu. Onların yanından ayrıldı ve 3 aydır yanlız yaşıyor. Yaşadığı evde daha önce bir arkadaşı kalıyordu, o evlenmek için ayrılınca erkek arkadaşımda daha iyi bir ev bulursam oraya geçerim ama madem o evden ayrılıyor kirayı üstüme alıp ben oturmaya devam ederim mantığıyla orada yaşamaya başladı. Ben beğenmiyordum ev olarak orayı ancak başka bir daire denk gelmedi o zaman için, baktı, araştırdı, emlakçılara sordu oradan daha uygun bir yer bulamadı.
Pazartesi gecesi telefonda konuşurken konu evden açıldı. Daha önceden orası arkadaşının evi olduğu için ara sıra orayı kullanmış olduğunu biliyordum, söylemişti. Ama şimdiye kadar aklıma hiç gelmeyen şey o gece aklıma takıldı ve kendisine sordum. Benden önce bu evi başka bir amaçla kullandın mı dedim. İlk önce tam bir cevap vermedi, ne yapacaksın kullanıp kullanmadığımı, neden öğrenmek istiyorsun bunu dedi, merak ettiğimi söyledim ve ben çok ısrar edince evet kullandım dedi. Sadece bu kadar, başka hiçbir açıklama yapmadı. Bende bunu duyunca beni bir daha arama, bitti deyip kapattım telefonu.
Kendimi kötü hissettim çünkü, farklı bir amaçla kullandığı eve, öyle bir ortama beni nasıl götürebilir, nasıl adım attım öyle bir yere diye kendimi yiyip bitirdim, ağlamaya kadar vardırdım işi. O ev benim gözümde iğrenç bir yerdi artık, bana bunu yapan adamda iğrenç biri.
Konuştuğumuz gecenin günü ikindiden sonra aradı beni, nasıl olduğumu sordu. İyi olmadığımı söyleyip, neden aradığını sordum. Merak ettim, sesini duymak istedim çok acı çekiyorum dedi. Ben onu dinlemedim tabii, bir sürü şey söyledim ve kapattım. Akşam ezanından sonra markete gitmek için evden çıkmıştım ki onu gördüm karşımda, tanımıyormuş gibi geçip gittim yanından. Arkamdan geldi, sadece dinle beni lütfen dedi. Ayaküstü konuşmaya çalıştı, beni ne kadar sevdiğini, benim için yaptıklarından vazgeçtiği şeylerden bahsetti. Duymak istediklerim bunlar değildi, kızdım, söylendim gittim yanından. Kendimi kötü hissetmem tamamen yüzüme yansımıştı o da gördü bunu. Akşam mesajında benim yüzünden acı çektiğini bilmek beni kahrediyor, seni üzeceğime keşke ölseydim yazmış. Bende öl, geber umrumda değilsin yazıp gönderdim.
Gece yine aradı, dün gece yani ve bu sefer evet kullandım sözünün açıklamasını şu şekilde yaptı bana. Senden önce sadece 2 bayan geldi bu bu eve benimle birlikte, birini zaten tanıyordum, birgün söylemiştim ona yok mu bir arkadaşın beni tanıştırsana diye, o da var tanıştırırım dedi ve o tanıştıracağı kişiyi getirdiği yanında. 3 kişi oturduk, ben ve tanıdığım bayan bira içtik, benimle tanışmaya gelen bayan içmedi sadece oturduk, yedik içtik sohbet ettik ve anlaşamadık, o görüşmede o şekilde oldu dedi. Yalan söylüyorsun dedim, inanmıyorum. Alkol aldığın, eve geldiğin birileriyle sadece sohbet etmiş olamazsın. Kesinlikle o şekilde oldu başka hiçbirşey olmadı dedi. İnanmıyordum ve aslında yapmamam gereken şeyi yaptım, ailesinde, en yakınında onun çok sevdiği ve önemsediği engelli biri var. Onun ismini vererek, onun üzerine yemin eder misin dedim. Hiç düşünmedi, evet ederim dedi. Birkaç kez sordum bunu hepsinde de ederim dedi.
Olayla hiç alakası olmayan birinin, üstelik engelli birinin ismini kullanarak yaptığım şeyin doğru olmadığını biliyorum. Başka türlü inanamazdım çünkü ona. O kişinin önemi çok büyük çünkü onda. Ve, benimle ilgili hiçbir beklentisinin olmamasını bunu göz önünde bulundurarak doğruyu söylemesini, dürüst olmasını istemiştim. Olayın aynen bahsettiği şekilde olduğunu, başka hiçbir şey yaşanmadığını söyledi tekrar. O zaman ben sorduğumda neden kullandım dedin dedim, ben başka bir amaç için kullanıp kullanmadığını sormuştum biliyorsun diye de ekledim. Ha birlikte olmak, ha 2 bayanla bir evde oturup alkol alarak sohbet etmek. İkiside iğrenç değil mi dedi. İkiside evi kullanmak olmuyor mu dedi. O yüzden kullandım dedim, sadece açıklamasını yapmadım seninle konuşulacak bir konu olmadığı için dedi. Ağladı, çok ağladı hemde. Seninle beraber olduğumuz günden beri sana tek bir yanlışım olmadı, hep sana sadık kaldım, hep seni düşündüm dedi. Hiçbir yanlışınıda görmedim zaten. Hep benimle çok ilgili, beni çok seven, çok değer veren biri oldu.
Bugün öğlen yemeğe çıktık, elimi tutarak gözleri dolmuş bir şekilde senin kendini rahatsız hissedecek başka hiçbir olay yaşanmadı o evde, inan dedi. Ben hiçbir şey söylemedim. Ev hakkındaki düşüncelerin aynı mı diye sorduğunda evet dedim, o eve bir daha adım atmayacağımı biliyordu ve peki evi boşaltayım o zaman dedi.
Siz olsanız ne düşünürdünüz böyle bir durumda arkadaşlar? Abartıyor muyum sizce? Mesele onun geçmişi değil benim için, kendisine de söylemiştim benden sonrası önemli benim için demiştim. Ama yinede beni o eve hiç götürmemeliydi diye düşünmekten kendimi alakoyamıyorum. Artık oraya kesinlikle adım atmayacağımıda söyledim kendisine biliyorum, peki dedi. Haklı olduğumu düşünüyorum, ağır basan düşüncem bu. Az da olsa bir yanım da acaba abartıyor musun diyor. İşin içinden çıkamıyorum...