- 18 Ekim 2013
- 16.262
- 32.578
- 598
- 34
Başbakan Erdoğan dün (20 Mart 2014) Bursada, Twitter mıvitır dinlemem, kapatırız demişti. Dediğini de yaptı. Seçimlere sayılı günler kala, dünyanın tepkisini alacağını bile bile bunu niye yaptı ki?
Genel kanı, Yeni ses kayıtları ve görüntüler çıkacak. Bunlar en çok Twitter üzerinden yayınlanıyor. Özellikle 25 Martta yayınlanacak video Erdoğanı bitirecek. Bunu önlemek isteyen Erdoğan ise Twitterı kapattı şeklinde. Ben hiç bu fikirde değilim ve geçin bunları derim.
1995ten beri konuşmalarını, açıklamalarını, siyasi kariyerini izlediğim Erdoğanın atacağı adımları kolaylıkla kestirebildiğim için bu yazıyı Bursa mitinginde, Twitteri yasaklayacağını söylediği andan itibaren yazmaya başlamıştım.
Bütün riskleri alarak bu adımı atan Erdoğanın hesabı başka. Öncelikle gündemi değiştirmek istedi ve böylesi önemli bir konuya el atarak, bunu başardı. Hem de öyle böyle değil. Seçimlere 9 gün var ve bu yasağa Facebook ve Youtube yasaklarının da eklenmesi ihtimalini konuşturup, birkaç gün boyunca gündemi bununla işgal edip, kamuoyunun dikkatini enerjisini başka yerlerde tutacak.
İkincisi ve en önemlisi ise ABD ve ABnin çok sert tepki göstereceğini bilen Erdoğanın hedefinde AKPye oy veren kitle var. Merak edenler, asıl bundan sonrasını iyi okusun ve adım gibi eminim ki, birçok kişi, Aynen ben de böyle düşünmüştüm, siz yazmışsınız diyecektir.
Yolsuzluk operasyonu ve birbiri peşi sıra çıkan ses kayıtlarının ardından bir sendeleme dönemi geçiren Erdoğanın imdadına, mitingler yetişti. Meydanların dolup dolmayacağını merak eden Erdoğan, halkın tepkisini, ama her şeyden önce AKP seçmeninin tavrını buralarda görecek, ona göre davranacaktı.
AKPnin bugüne kadar birçok ilde düzenlediği miting alanlarındaki görüntüler, Erdoğana beklediğinden de fazlasını verdi. Kimi illerde, daha önceki seçimlerde olmayan kalabalıklar meydanları doldurunca, Erdoğanın cesareti arttı. Gaziantep, Kahramanmaraş, Bursa, Sivas, Şanlıurfa, Sakarya, Elazığ, Eskişehir, Adıyaman, Balıkesir, Malatya başta olmak üzere bugüne kadar miting yapılan illerdeki meydanları bilirim. Buralarda, daha önceki seçimlerde mitinglerin düzenlenmesine katkıda bulundum ve başta AKP olmak üzere partilerin mitinglerini izledim. O mitinglerle karşılaştırdığımda, bu kez Erdoğanı bile şaşırtan kalabalıkların toplandığını hatta meydanlardan taştığını gördüm. İşte bu büyük ilgi ve kalabalıklar Erdoğanın özgüvenini her geçen gün artırdı. Yine işte bu nedenledir ki, Erdoğan kalabalıkları gördükçe, Allah razı olsun sizden kardeşlerim. Bu kardeşinizi yalnız bırakmadınız diye meydandakilere birçok kez seslendi. Bu mitingleri izleyenler, aktardığım sözleri hemen anımsayacaktır.
Miting alanlarında, beklemediği kalabalıkları gördükten sonra Erdoğan, hesaplarını seçmen kitlesinin tamamına yönelik değil, AKPye oy veren ve yüzde 38-45 arası garanti oy kitlesi üzerine yapmaya başladı. Muhalefeti çıldırtacak adımlar atarak, söylemler kullanarak, tepkileri yükseltti. Tüm şimşekleri bilinçli olarak üstüne çekti. Saldırılan, yok edilmek istenen, tek başına kalsa da, yiğitçe direnen adam imajını AKP seçmeninin gözünde yarattı. İşte bu imaj, Türkiye gibi ülkelerde, duygusallığın üst düzeyde olduğu toplumda, sadece kemikleştirilmiş AKP tabanında değil, bu kez muhalefete oy vermeyi düşünmeye başlamış seçmenlerin gözünde de etkili olmaya başladı. Dikkat edin, alçak sesle yapılan sohbetlerde, Valla bu defa oy vermeyecektim, ama adama çok saldırıyorlar. Dik duruyor. Ne yapacağımı şaşırdım şeklinde konuşmalar duyuluyor.
Ancak Erdoğan, Saldırılan, yok edilmek istenen, tek başına kalsa da, yiğitçe direnen adam imajının yetmeyebileceğini dikkate almıştı. Mevcut şartlarda Milli Kahramanlık sağlayacak bir konu olmadığını bildiği, Suriyeye saldırma, PKKya büyük operasyon ya da başka bir seçenek bulunmadığını anladığı için kimsenin aklına gelmeyecek bir yola girdi. AKPnin yüzde 38-45 garanti oy kitlesinin gözünde kahraman olacağı, Helal olsun, yine dünyaya kafa tuttu dedirteceği bir iş yaptı. Twitterı önce yasaklayacağını söyledi, birkaç saat sonra da dediğini yaptı.
Yasak duyulur duyulmaz, ABD, AB kıyameti kopardı. Yabancı medya çok sert haberler yayınladı. Dünyadan gelen tepkiler daha da sertleşecek. Erdoğanın istediği tam da bu. Çünkü Türkiyedeki muhalefeti karşısına alması, okların üstüne yönelmesi belli bir yere kadar etkili olacaktı. Ama Dünyanın saldırdığı Erdoğan, İçerideki muhalefet ve kurumların dünya ile bir olup saldırdığı Erdoğan imajı, onu kahraman yapacaktı.
Erdoğan, garanti ettiğini, kemikleştirdiğini düşündüğü seçmen kitlesinin kendi deyimi ile Twitter Miwiterı takmadığını biliyor. Sosyal medyanın, ahlak dışı şeyler yaydığına, montaj kasetlere, ses kayıtlarına aracılık ettiğine, zararlı olduğuna zaten bu kitleyi uzunca bir süredir inandırmıştı. Meydanlarda, kalabalıklara bu yönde sorular sorup, onları yönlendiriyordu.
Twitter yasağını, sabahın erken saatlerinden buyana AKP tabanındaki sıradan insanlarla yoğun bir telefon trafiği yaşayarak konuşuyorum. Yasak falan umurlarında değil. Başbakan yaptıysa doğru yapmıştır düşüncesi hâkim.
Erdoğan, Twitterı yasaklatırken, teknolojiye hâkim kesimlerin, çeşitli yollardan Twittera girip milyonlarca tweet atacağını biliyordu. Ama bu yasakla, tıpkı ses kayıtları konusunda olduğu gibi üstüne gelinmesini istiyor. Böylesi bir yasak karşısında kim susar, oturur, tepkisiz kalır ki? Yapılacak ilk şey, çeşitli yollardan bunu protesto etmektir. Ama Erdoğan, dünya ve Türkiye kamuoyunun demokratik tepkilerini bile nasıl kullanırım hesabı ile hareket ediyor. Bu durum da, Demokrasiyi, inilecek istasyona gelene kadar binilecek tramvay olarak gören zihniyeti anlatan güzel bir örnektir.
Günün büyük bir bölümünü sosyal medya ile haşır neşir geçiren, ellerinden düşürmedikleri cep telefonlarında, Twitter dünyasında, sanal alemde dolaşan, eğitimli, teknolojiye hakim insanlar ise Adam kafayı yemiş. Vallahi sonunu hazırlıyor. Bunu yaptığı iyi oldu. Ay durup dururken bunu niye yaptı ki? türünden değerlendirmelerde bulunuyor. Her zaman söylüyorum, Erdoğanın hedef kitlesinin içinde bizim gibi insanlar yok. Toplumdaki kutuplaşmayı hızlandırırken, kimleri yanına, kimleri de karşısına alacağını biliyor.
22 Martta, Ankaradaki mitinge gidip, oradaki insanlarla konuşarak, son gelişmeler hakkındaki düşüncelerini sorup, izlenimlerimi yeni bir yazıda paylaşacağım.
Uzun oldu ve aceleye geldi. Olası imla hataları için özür dilerim.
Gürbüz Evren
http://www.gercekgundem.com/yazarlar/gurbuz-evren/1929/erdoganin-twitteri-neden-kapattigini-merak-ediyor-musunuz