Emre İçin Kitap Okuyoruz, Otizmi Yıkıyoruz

Yazar Şerif KUTLUDAĞ, Müzisyen Hurşit TÜRKAY, Şair Emre BAŞ gibi sanatçılarımızın da hazır bulunduğu organizasyon, Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu Hemsball Antrenörü Burak ÖZTÜRK ve Matematik Öğretmeni Niyazi DABAN’ın açılış konuşmaları ile başladı. Daha sonra Emre’nin Matematik Öğretmeni Niyazi DABAN’ın verdiği komutla, ayakta ve yüksek sesle kitap okuma faaliyeti belirli bir süre devam etti. Kitap okuma bölümünden sonra Sanatçı Hurşit TÜRKAY, Kağızman ve Dağlar Dağlar türküsünü söyleyerek gitarıyla mini bir konser verdi ve sanatçılarımızın söyleşisi ile sürdü.
T.C. Herkes İçin Spor Federasyonu Resmi Spor Branşı Milli Sporumuz Hemsball’un da rekreatif etkinlik olarak oynandığı “Emre İçin Kitap Okuyoruz” etkinliğinde Çal’dan gelen misafirler ve Forum Çamlık AVM müşterileri renkli bir pazar günü geçirdi.

Hemsball Antrenörü Burak ÖZTÜRK: “Bizler burada ‘Emre İçin Kitap Okuyoruz Otizmi Yeniyoruz’ sloganı ile organizasyon düzenliyoruz. Bu organizasyon şu an aramızda olamayan Emre BAŞLAR kardeşimizin liderliğinde başlamış ve bugün geldiğimiz noktada yerel ve ulusal basında büyük yankı uyandırmıştır. Bu konuda Emre'yi tebrik ediyoruz. Çal'da başlayan bu süreç Denizli Kent Konseyi Gençlik Meclisi ve Uşak Kent Konseyi Gençlik Meclisi birlikte Çal İlçesi’ne yapmış olduğumuz gezi ile birlikte aynı zamanda kitap okuma etkinliği ile devam etti. Çal’daki etkinlik sırasında Denizli ve Uşak ilinde de bu etkinliğin gerçekleştirilmesi konusunda talep olmuştu. Biz de Denizli'deki ayağı olarak bu etkinliği gerçekleştiriyoruz. Herkese tekrardan teşekkür ediyorum.” dedi.

Emre’nin matematik öğretmeni olan Niyazi DABAN: “Emre BAŞLAR adına teşekkür ediyorum. Emre BAŞLAR'ın sağlık probleminden dolayı ailesiyle birlikte olması gerekiyor. Etkinliğimizde herkes kendi sesini duyabileceği yüksek sesle kitap okuyor. Ayakta ve belirli bir süre dahilinde devam etmektedir. Biz Çal’dan geliyoruz Çal’da biz çoğuz sanıyorduk ama aslında biz her yerde varmışız biz Emre’yi izliyorduk Emre bizim liderimiz diyorduk ama aslında bizim liderlerimiz çokmuş. Biz, hepinize çok teşekkür ediyoruz. Bütün Çal adına bizlere katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum.” dedi.

Niyazi DABAN, ayrıca Milli Sporumuz Hemsball’un eğitim dünyasındaki önemine ilişkin açıklamalar yaptı: “Şimdi kitap okuma etkinliği ile sporu birleştirmek çok güzel bir düşünce, kimin aklına geldiyse tebrik ederim. Şimdi biz Hemsball'u yeni öğreniyoruz. Çal ilçemizde yaygınlaştırmaya başlayacağız. Kitap okuma etkinliği ile başladık. Yaygınlaşması çok kolay oldu. Küçük yerlerde bunları tanıtmak ve yaygınlaştırmak çok kolay. Çünkü biz öğrencileri işin içine kattığımız zaman öğrenciler bunu memnuniyetle ve mutlulukla yapıyor. Hemsball'u oynadığımda gördüm ki koordinasyon, odaklanma gerektiren ve hafıza geliştiren bir spor. Hemsball, otizmli çocukların üzerinde uygulandığında olumlu sonuçlar doğuracağına inanıyorum. Oynadığı zaman normalden daha farklı hareket ediyor. Yani onların refleksi belki bizden daha iyidir. Bilmiyorum ama uygulandığı takdirde olumlu sonuçlar doğuracağına inanıyorum.”

Müzisyen Hurşit TÜRKAY, Öncelikle Emre BAŞLAR’a teşekkür etti. Özel işleri sebebiyle etkinliği erken terk etmek zorunda kalan sanatçımız Hurşit TÜRKAY etkinlik sonrası yaptığı açıklamada: “Ben Hurşit TÜRKAY, Denizlili Anadolu Folklör Sanatçısı Müzisyenim. 24 Mayıs Pazar günü saat 11:00’de Forum Çamlık AVM’de yapmış olduğumuz Emre BAŞLAR için otizm farkındalık etkinliğinde beraber olduk ve kitap okuma kampanyası yaptık. Sevgili Burak ÖZTÜRK kardeşimizin önderliğinde, Yasin KÖSE'nin koordinatörlüğünde muhteşem farkındalık projesiydi. Fransa'daki öğrencilik yıllarımdan biliyorum. Bugünden yarına kalıcı şeyler yapmak gerekir toplum için. Emre Başlar kardeşim için yapılan bu otizm farkındalık etkinliğine zevkle ve keyifle katıldık. Hatta orada olay o kadar güzel gelişti ki gitarımı da getirmiştim ben, dayanamadık iki şarkı çalıp söyledik, yeterli değildi ama vaktim yoktu. Otizm farkındalık projesinin yurt içinde daha da geliştirilmesi ve yapılması gerekiyor. Sizi ben tebrik ediyorum. Çok başarılı, muhteşem bir etkinlikti gerçekten. İleriki dönemlerde dilerim çok daha büyük katılımlarla bu olayları kamuoyuna daha fazla mal etmemiz gerekir. Bu konuda tabi ki daha büyük organizasyonlar ve alt yapılar gerekiyor. Ama başlangıç olarak muhteşemdi. Yapanları, vesile olanları kutluyorum burada. Bundan böyle de var olmaya devam edeceğiz büyük bir enerjiyle. Keşke tüm herkes Emre kardeşim gibi olsa. “Dağlar diyorum Emre için!” dedi.

“Emre İçin Kitap Okuyoruz, Otizmi Yeniyoruz” etkinliği ile birlikte Hemsball faaliyetine de değinen Hurşit TÜRKAY: “Hemsball, (Hemsbol diye okunuyor sanırsam) yerde oynanan Kung-Fu gibi olduğunu düşünüyorum. Yani zihinsel ve fiziki mücadelenin sinerjisinin birleştiği bir noktada bir spor olduğunu düşünüyorum. Adeta zihin sporunun bir Kung-Fu'su. Birkaç defa denemeye çalıştım. Bizim çocukluğumuzda oynadığımız Sek Sek oyununa benziyor. Çok hoşuma gitti. Tabii yaşım 48 olunca oynamak zor geliyor ama katılırım böyle oyunlara, tebrik ediyorum. Bu sporu (yanılmıyorsam) ilk defa duydum. Yeni olan bir şey. Herkes yapamaz bunu. Güzel bir Ar-Ge çalışması olmuş. Dilerim ki ilerleyen aşamalarda hep birlikte katkılarına devam ederiz ve bu sporun Türkiye ve Avrupa düzeyinde taşındığını görmeyi dilerim.” diyerek konuşmasını tamamladı.

Kişisel Gelişim Merkezi İşletme Sahibi Saadet ERDOĞAN ise: Benim kişisel gelişim merkezim var Çal'da. Kişisel gelişim merkezinin içine Hemsball'u dahil etmeyi o kadar çok isterim ki, kitap okumayla birlikte bence çok işe yarayacağını düşünüyorum. Çocukları oynarken izlediğimde el göz koordinasyonunun her şeyden önemli olduğunu, yani neyi nereye getireceğini, bu başlıyor ardından bu sefer karşı tarafa nasıl sayı yapabileceğini düşünüyorlar. Demek ki kişisel gelişimde çok büyük etki sağlayacak çocuklarda yani özellikle küçük çocuklarda. Çünkü onlarda tam olarak denge kurulamıyor. Denge kurulduktan sonra çocuklar o aşamayı geçtiği için başka bir şeye geçecek bu sefer. Yani adım atabilecek, ilerleyebilecek çocuklar kendi düzeyinde.

Yazar Şerif KUTLUDAĞ, Merhaba, arkadaşlar Çal yöresinde okuma yapmıştır Başlar Emre ve biz de oku diye başlaya söze uygun geldik uyduk emre dedi ve sonra şiirle devam etti:

Bugün günlerden selam, ne güzel sizlerden gelen kelam.
Bugün günlerden günaydın gözünüz aydın kardeş, gözünüz aydın.
Bugün günlerden mavi, mavinin huzurunu saklar Sadi.
Bugün günlerden sevinç, sevinç olursa olur mu kaygı hiç.
Bugün günlerden umut, ne olur kötülükler unu.
Bugün günlerden hece, yıldızlarla şiir yazdı gece.
Bugün günlerden mısra, geldi geçti dünyadan.
Sayısız kısra zannetme değişti devir.
Bugün günlerden şiir, bugün günlerden şiir...

Emre’nin (BAŞ) şiir kitabı ‘Nar Taneleri’ ile başladık. İkinci Emremiz şu an aramızda olmayan sevgili kardeşimiz Emre vasıtasıyla onun vesilesiyle buradayız. Emre BAŞLAR, her iş güzel başlar ve güzel devam eder. Böyle bir güzel etkinliği düzenledikleri için Emre’nin öğretmenlerine teşekkür ediyoruz. Buraya Çal’dan gelen Emre’nin arkadaşlarına teşekkür ediyoruz ve burada Emre’nin bu anlamlı gününe sahip çıkan HİS Federasyonu’nun temsilcilerine teşekkürler ediyoruz. Denizli’de bulunan bu etkinliğe katkı sağlayanlara ve bu kitap okuma etkinliğine katılan herkese teşekkür ediyoruz. Bu mekanın çok değerli temsilcisi Gül KAYGIN hanımefendiye çok teşekkürler ediyoruz, yani hayatın içerisinde güzelle buluşmak güzeldir. Güzelinizle buluşmak güzeldir, eğer buluşmalar güzelse niyetler güzelse her şey güzel olur. Emre bizi buluşturdu. Ben Emre için de buraya katılan arkadaşlar için de her şeyin güzel olacağına inanıyorum. Emre adına hepinize teşekkür ediyorum, sağ olun var olun. Projeniz son derece güzel, anlamlı bir proje. Bugün Emre'nin şahsında bütün otistik çocukları bu proje kapsamına almış bulunuyorsunuz. Genişletin halkayı, bütün engelli çocukları bu proje kapsamına alıyorsunuz. Onların şahsında otistik anlamıyla beraber böyle çok geniş bir anlam ifade ediyor, ülke geneline yayılıyor. Eğer yabancılar katılırsa dünyaya yayılabilir. Onun için son derece isabetli bir proje. Çünkü şu var; Öncelikle dünyaya gelirken hiçbirimiz bir engeli tercih etmiyoruz. Engelli olan insanların engelsiz olan insanların üzerinde hakkı var. Engelli insanların ve ailelerinin bizlere minnet duygusu gerekmiyor. Biz görevimizi yapmaya çalışıyoruz, yapmamız gerekiyor. Bu aslında çok minik bir şey. Ama minik bir şey bile toplumsal farkındalık açısından çok önemli diye düşünüyorum.”dedi.
Şerif KUTLUDAĞ, etkinlik faaliyeti olan Hemsball tanıtımına yönelik de bilgiler verdi: “Bilimin merkezi, sanayinin merkezi olan yerler vardır. Bunlar insanların ortak değerleridir. Bunun yanında spor, sanat aracılığıyla insanlar adına güzel değerler üreten toplumlar, ülkeler vardır. Bu, birazda milletlerin tarihi geçmişiyle doğru orantılıdır. Biz Türk Milleti olarak tarih boyunca insanlar adına güzel değerler üreten ve güzel değerleri insanlara sunan bir milletin mensuplarıyız. Yani ata sporu güreş bile bütün dünyada malum bilinir. Geleneksel Türk Sporları diyelim. Şimdi siz bu çağda 21. yüzyılda Dünya spor hayatına milli spor olan Hemsball'u hediye etmiş olacaksınız. Ne kadar güzel bir şey. Bu çok anlamlı bir şey. O yüzden sizi kutluyorum. Sizin şahsınızda HİS Federasyonumuz’u kutluyorum. Sahip olduğu değerleri yaşayan, yaşatanlar ve özellikle de otizmli çocuklarımızın da bu sporla olumlu olması kesinlikle önemli bir şey. Çünkü şu hayatta insanlara yapılabilecek en önemli güzelliklerden ve katkılardan birisi o insanların yaşama sevincini arttırmaktır.

Forum Çamlık AVM Halkla İlişkiler Müdürü Gül KAYGIN: “Sevgili gençler! Bu etkinliğe katıldığınız için teşekkür ediyoruz. Böyle bir etkinliğe ev sahipliği yaptığımız için çok mutluyuz. Güzel, anlamlı bir etkinlik oldu. Hem beraber kitap okuduk hem de otizmli arkadaşımız Emre'yi andık. Çok güzel bir farkındalık etkinliği olduğunu düşünüyorum. Otizmli bir kardeşimiz ile başlamış olması otizme farkındalık kazandırmış oldu. Emre'nin kitap okumaya çok hevesli olduğunu ve diğer arkadaşlarını da kitap okumaya teşvik ettiğini öğrendik. Hiçbir şeyin hiçbir şekilde engel olmadığını gördük. Şiir, müzik ve sporla (Hemsball) bu etkinliğe renk katarak çok güzel bir etkinlik olduğunu düşünüyorum. Bu etkinliği düzenlediğiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum.” dedi.

Yazar Emre BAŞ ise yeni çıkacak ‘Yok Oluyorum’ kitabından şu mısraları okuyarak sözlerine başladı:

Aynı toprağın filizleri
Gökten düşen yağmur taneleriyle ıslanıp
Tek bir güneşin altında büyüyoruz
Ve narin dallarımızı uzatıp
Yeşilin güzelliğine bürünmüş
Büyük bir orman oluyoruz
Bu haykırışların dizildiği dizeleri yaşatan sizlere…

Emre BAŞ, daha sonra o değerli vaktinizi burada bu manidar eylemle geçiren sizlere teşekkürlerimi sunarım diyerek şöyle devam etti: “Kitap okuma sevgisiyle iyi bir örnek teşkil eden otizm hastası adaşım Emre kardeşimiz için otizm hastalığına ve kitap okuma oranının düşüklüğüne dikkat çekmek adına gittiğimiz “Emre İçin Kitap Okuyoruz” etkinliğinde bulunan herkesi saygıyla selamlıyorum. Etkinlikten sonra Hemsball Antrenörü Burak ÖZTÜRK Bey sayesinde son derece zevkli bir spor olan milli sporumuzu tanıma fırsatı bulduk. Hastalığı sebebiyle aramızda olamayan kitap ve otizm farkındalığının kahramanı olan Emre Başlar kardeşimizi bir kez daha saygıyla selamlayarak gerekli hassasiyeti göstermiş olan öğretmenlerine teşekkür ederim.” dedi.

“Emre İçin Kitap Okuyoruz” etkinliği sonrası projenin çıkış noktasında öncü olan Matematik Öğretmeni Niyazi DABAN ile röportaj gerçekleştirildi:
Niyazi Hocam Emre'den bahsedir misiniz bize biraz?

- Emre Normal bir öğrenci ama otizmli bir çocuk. Gelişimi normal bir öğrenciden, zihinsel gelişimi çok hızlı ama bedensel olarak yavaş. Bir şey öğreneceği zaman normal öğrencilerden daha hızlı öğreniyor ama isterse. Yani onun istemesi gerekiyor. Mesela Kitap Okuma Etkinliği'nde kitap okumayı çok istiyor. Niçin? Çünkü hayal gücünde kitap okumada bir yarış var o birinci geldi sanıyor. Çak bakalım gidiyoruz diyoruz. Mesela o hafta boyunca biz kitap ne zaman okuyacağız diye sürekli soruyor.

“Emre İçin Kitap Okuyoruz”'un nasıl çıktığından biraz bahseder misiniz?

- Emre'yle zaten okulda biz kitap okuyorduk. Ama buradaki gibi değil. Böyle aralarında ikişer metrelik bir mesafeyle yüksek sesle okuyoruz. Emre bir gün dersten çıktı geldi yanıma. Elimdeki kitabı aldı ve okumaya başladı. Fark ettim ki bizim gibi hızlı okuyor hatta bizden daha hızlı okuyor. Aldım elinden, Emre ne anlatıyor diye sordum. Orada yazılanları anlattı bana. Ben de o zaman her salı okuyoruz bundan sonra dedim. Her salı okumaya başladık. Her salı okuyoruz ama Emre yok. Sonra Emre ile birlikte okuyalım dedik. Buradaki gibi 20 kişilik okul arkadaşı ve Emre halkla buluşalım diye Çal Pazarı'na gittik ve birlikte kitap okuduk. Aslında 1 gün yapacaktık. Toplam 15 dakika. Emre için yapacaktık çok seviyor diye. Sonra ona yemek yedirecektik. Sonra ikinci hafta bir baktım, talep çoğaldı. Çal yerel gazeteleri bunu yaygınlaştırdı. Üçüncü hafta 150 kişiye ulaştık. 4. hafta 200 kişiye. 5. hafta bu son bıraktık dedik. Burak Bey geldi. O dedi ki biz de katılmak istiyoruz. Bizim için bir daha yapar mısınız? Biz bir daha yaptık. Yani O, üniversite öğrencileriyle kaynaştı. Emre o gün hasta olmasına rağmen oraya da geldi. Ama burası uzak olduğundan gelemedi.

Pekiyi hocam, bu projeler devam edecek mi? Ne derece devam edecek?

- Şimdi buraya gelecek olan fakat şu an aramızda olmayan Ozan arkadaşımız var, üniversite öğrencisi. Biz O’nun projesine katılmayı ön gördük. Ozan da Lösemi hastası bir hastayı ziyaret etmiş. Bu hafta içinde planlama yapabilirsem eğer ben ve öğrencilerim Lösemiler Haftasında destek olma adına Lösemi hastası birkaç kişiyi ziyaret etmeyi düşünüyoruz. Ben Ozan'dan esinlendim, bu etkinliği de Emre'den esinlenmiştim. O burada değil ama ben Ozan'a da çok teşekkür ediyorum. Büyük bir katkıda bulundu bana. Bu etkinlikler aslında farkındalık. Aslında biz Lösemi kelimesini kullanmamıza gerek yok. Otistik kelimesini kullanmamıza da gerek yok. Onlar da normal bir insan.​