Dr. Özgür Kartal - Revizyon labioplasti & hudoplasti - Ameliyattan 4 ay sonrası (2024)

E24624

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
14 Ekim 2024
2
0
35
Merhaba canım kadınlar,

Forumun düzenli kullanıcılarından değilim, ancak, bu konuyu araştırırken burada çok vakit geçirdim, faydalandığım paylaşımlar oldu. Kişisel deneyimlerini paylaşan her üyeye müteşekkirim. Umuyorum bu konuya revizyon ihtiyacıyla araştırma yaparken denk gelmezsiniz ama oldu da iş oralara geldiyse veya ameliyatı henüz düşünen biri olarak denk geldiyseniz de, dilerim benim paylaşımım da sizin için faydalı olur.

2024 Şubat ayında, o zamanlar canımla güvendiğim jinekoloğum tarafından lazerle ve lokal anesteziyle ilk labioplasti ameliyatım yapıldı. Bu ameliyat hudoplasti (iç dudakların üstte birleştiği yerdeki, kadınlarda “sünnet derisi” olarak tabir edilen fazla derinin alınması) içermiyordu ve yalnızca "labiaminoraplasti" olarak tabir edilen, iç dudaklardaki fazla derinin alınmasını içeriyordu. Hazırlığı, uyuşturması, işlemin tamamlanması, odaya geçişim yaklaşık yarım saat sürdü. Bir iki saat kadar odada dinlendikten sonra, doktorun önerisiyle eve gittim ve ondan birkaç saat sonra komplikasyon oluştu; iç dudakların birinde yoğun oranda kanama ve şişlik gerçekleşti. Kanama deri altındaydı fakat kendi kendine aktığı için hastaneye gitmeme gerek olmadığı söylendi. En nihayetinde, komplikasyon oluşmayan tarafın da orta bölümü fazla kesildiği için, ödem iyice indikten sonra, hem görsel hem fiziksel olarak rahatsızlık verici, net bir asimetri ve yamuk yumuk bir görüntü oluştu. Çok şişen taraf uzun, yine dış dudakların dışında kaldı. Diğer tarafın da ortası fazla kesildiği için içe doğru girintili kaldı, sünnet derisi denilen kısım küçültülmediği için orası da sonradan eklenmiş gibi iyice fazlalık durdu. Uzun kalan tarafta yumruk yemiş gibi ağrı ve çimdiklenmiş gibi batma hissi üç ay boyunca devam etti, kısa kalan tarafta batma hissi bir ay devam etti. Her iki tarafta da çok fazla kaşıntı oldu. Asimetrik uzunluktan dolayı, revizyon sonrasına kadar, idrarın bacak ve popo kısımlarına değmesi sorunu devam etti.

Ameliyat sonrası kullanmak üzere antibiyotik, ağrı kesici, bölgeye sürülebilecek bir merhem vb. hiçbir şey verilmedi. Komplikasyon oluşan doku yapıştığı için, bölgeye değen her kumaş rahatsız etti, bir ay kadar rahat yürüyemedim. Sorularım geçiştirildi, endişe edilecek bir durum olmadığı söylendi. Bu süreçte ilgisiz, bilgisiz, karanlıklar içinde bırakıldım. Bütün ömrümün toplamında ağlamadığım kadar, ameliyattan sonraki iki ay içinde ağlamışımdır.

Bir ay sonraki kontrolde, doktor uzun kalan tarafa tekrar lokal anesteziyle lazer kesi yapmayı önerdi, fakat önerdiği tarihte iyileşme tamamlanmış bile olmayacaktı. İki ayın dolmasını bekleyerek, revizyon için başka doktorlarla görüşmeye karar verdim. İlk ameliyatımla ilgili detayları burada sonlandırıyorum. Bu konuda, hiç kimseyle ve hiçbir platformda doktor ve hastane ismi paylaşmıyorum, bu konudaki anlayışınız için teşekkür ederim.

İki ay tamamlanınca, revizyon için görüşmelere gitmeye başladım ve İstanbul'da genital estetik konusunda uzmanlığıyla bilinen birçok doktorla görüştüm. Revizyon yapılamayacağını söyleyen olmadı, fakat, karşılaştığım tutum ve sürece genel yaklaşım açısından, görüşmelerin yarısından daha da güvenim kırılmış, umutsuz ve çaresiz hissederek çıktım.

Böyle bir durumda kendinizi fiziken ve ruhen sakatlanmış gibi hissediyorsunuz. Genel ve cinsel hayatınızın kalitesi artması gerekirken, azalmış bile değil, yok olmuş, pişmanlıktan kafanızı duvarlara vurduğunuz, görüşmelerde ağlamamak için dişlerinizi sıktığınız, ikinci ameliyat için yana yakıla bütçe toparlamaya çalıştığınız, geçmek bilmeyen, sonunu göremediğiniz uykusuz, yorgun, depresif bir süreç.

İstiyorsunuz ki bir doktor halinizden anlasın, insan olarak anlasın. Kapıdan gireni yürüyen para desteleri olarak görmesin. Sizi aptal yerine koymasın, neyi niye yaptığını-yapmadığını anlatsın. Tüccarlık değil, hekimlik yapsın; size ihtiyacınız olmayan ya da sizin sormadığınız işlemleri yan ürün olarak satmaya çalışmasın.

Yukarıda saydıklarımın bir kısmını barındıran doktorlarla da görüştüm o süreçte, onları tenzih ederim. Fakat Özgür hoca, görüştüğüm doktorlar arasında yazdıklarımı eksiksiz barındıran tek kişi oldu. Farklı birkaç jinekolojik işlemin uygulamasını bırakmış ve genital estetik konusunda ekstra uzmanlaşmak için çalışmış, işine fazlaca titizlenen ve en mükemmeli nasıl yaparımı arayan biri.

Özgür hocanın görüşmeleri, muayeneyle birlikte iki saate yakın sürüyor; genital anatomiyi, kendi tekniklerini, bu operasyonlarla ilgili genel olarak uygulanan tekniklerle ilgili görüşlerini, neyi neden yaptığını & yapmadığını, revizyon için gittiyseniz operasyon yapılıp yapılamayacağını ve ne zaman yapılabileceğini, sizin durumunuzda hangi tekniğin/tekniklerin neden uygun olduğunu detaylı şekilde anlatıyor.

Revizyon ameliyatım, ilk operasyonun üzerinden dört ay geçtikten, tam iyileşme olduktan sonra yapıldı. Operasyon yaklaşık üç saat sürdü. Uzun kalan kısım kısaltıldı, sünnet derisi küçültülerek iç dudaklarla uyumlu bir görüntü sağlandı, ortası girintili kalan kısa taraf olabildiğince bütünleştirilerek diğer tarafla eşitlendi. Ameliyat gecesi hastanede biraz uyuyabildim, ertesi gün evde iki bacağımın arasına yastık koyarak yan dönerek bile rahat uyuyabildim ve üçüncü günden itibaren uykum iyice rahatladı, ödem inmeye başladı, kısa yürüyüşlere çıkmaya başladım. Rahatlığımı garantilemek için ağrı kesiciyi üç gün kullandım, ağrı ve batma hissi ikinci günden itibaren neredeyse hiç yaşamadım. Kaşıntı çok az yaşadım, başlar başlamaz kaşıntı için önerilen kremi kullandım ve rahatlattı. Oturup kalkarken, tuvalette, duşta temkinli davrandım ancak hiçbir rahatsızlık yaşamadım.

Revizyon olduğu için, kontrolüm bir buçuk hafta sonra yapıldı. Dikişlerim alındı, alınırken acı oluşmadı, yer yer çok çok hafif çimdiklenme gibi bir his oluştu, o da rahatsız etmedi ve işlem uzun sürmedi. Sonrasında Özgür hoca bir sonraki gün egzersize dönebileceğimi ve ikinci hafta dolduktan itibaren yüzebileceğimi söyledi. Revizyon olduğu için ekstra temkinli olduğumdan dolayı, onay alarak birkaç gün daha merhem ile gazlı bezleri kullandım, ikinci haftadan sonra rahatlıkla egzersiz yapmaya başladım. Sürecin tamamında yaşadığım tek kayda değer rahatsızlık hissi, üçüncü günden sonra ödemin inmeye ve dikişlerin kurumaya başlamasıyla oluşan, düğümlerin devamında kalan kısa ip uçlarının küçük ince kılçıklar gibi derime batmasıydı. Ona da rahatsızlık bile denemez zaten. Dikişler alındıktan sonra gün içi hareketlerimde sanki hiç ameliyat olmamış gibi tamamen rahatladım.

Özgür hoca da, asistanı Fatma hanım da sürecin tamamında sahici, güven veren, aşırılıktan uzak, özenli tutumlarını sürdürdü. Özgür hoca öncesinde aklımdan dahi geçmeyen detayları bile etraflıca anlattığı için, ameliyattan önce odaya gelip kendisine sorularım olup olmadığını sorduğunda hiçbir sorum yoktu. Aynı zamanda, operasyon yaklaşık üç saat süreceği için, refakatçime endişelenmesin diye nedenlerini detaylı şekilde anlattı. Refakatçimle birlikte kontrole gittiğimizde; bekleme süresi, muayene ve dikiş alma işlemleri vakit aldığı için; ben hazırlanırken refakatçim sıkılmasın diye bekleme odasından kendi odasına davet etti. Şahsen, bu detayların bile işine yaklaşımı ve hastalarına karşı tutumu hakkında başlı başına bir fikir verdiğini düşünüyorum.

Bugün itibariyle, revizyonun üzerinden dört ay geçti ve bölge tamamen iyileşti. Aynayla baktığımda, görsel olarak revizyon öncesinde umut ettiğimden çok daha fazla memnunum. Cinsel ilişki sırasında sıklıkla yaşanan ağrı geçti, cinsel hayat kalitem kayda değer ölçüde arttı. Kot pantolon, dar pantolon veya sıkı iç çamaşırı giydiğimdeki sıkışma hissi ve acı yok. Tuvalet sırasında idrarın bacak ve popoya taşması sona erdi, temizlenme ve kurulanma gibi genel bakımlar kolaylaştı, bölgede gün içinde birikme/yoğun kaşıntı oluşmuyor.

Tüm bu süreçlerin ardından, kişisel bakış açımla, bu ameliyatı ilk kez bugün yaptırmaya karar versem neleri yapar ve neleri yapmazdım, bunları da sıralamak istiyorum:

  • Bunun basit bir operasyon olmadığını, revizyon ameliyatının birincil ameliyattan çok daha zor olduğunu, hatta bazı durumlarda revizyonun mümkün olmayabileceğini ve mümkün olsa bile, başarıyla sonuçlanan bir birincil ameliyat kadar iyi sonuç vermeme ihtimalinin çok yüksek olduğunu her zaman aklımda tutarım.
  • Ne kadar korksam da, kafam karışsa da, kendi jinekoloğuma çok güvensem de; en detaylı araştırmaları yapar, teknikleri aklıma yatan bütün doktorlarla mümkünse muayenehanelerine giderek tek tek görüşürüm.
  • Operasyonu çok kolaymış, kısa sürede iyi yapılabilirmiş, hemen ertesi gün hiç ameliyat olmamış gibi tamamiyle rutin hayata geri dönülebilirmiş vs. gibi gösteren doktorları tercih etmem.
  • Herkese sadece en eski, güncelliğini yitirmeye başlamış, herkeste bütünsel olarak iyi sonuç sağlamayabilecek düz kesi ve kama tekniklerini uygulayan doktorları tercih etmem.
  • Lazerle kesi asla ama asla kabul etmem. İddia edilenlere göre kanamayı azaltsa da, hem kesi yapılan yeri, hem de çevre dokuyu fazla tahrip eden bir yöntem. Kaldı ki, genital iç dudaklar gibi fazla esnek bir yapının şekillendirilmesi için çok riskli de bir yöntem.
  • Lokal anestezi değil, genel anestezi veya epidural tercih eden, hatta bu konuda ısrar eden doktorları tercih ederim (Önceden genel anesteziden korkardım, şu an lokal anesteziden yüz katı daha fazla korkuyorum. İlk operasyon sırasında bütün o çekiştirmeleri hissettim, kesi sırasında çıkan koku ve duman dünmüş gibi aklımda. Ayrıca, lokal anestezi kısa sürede uygulandığı bölgeyi şişiren ve illüzyon oluşturan bir yöntem aynı zamanda. Genel anestezi olsa da kesilen bir doku her koşulda ödemlenmeye başlıyor, ancak, şöyle bir karşılaştırma yaparak farkı açıklayabilirim: İki balon düşünün, biri 1/5 oranında, diğeri 4/5 oranında şişmiş olsun. İkisinin de üzerine resimler çiziyorsunuz ve sonra havalarını tamamen boşaltıyorsunuz, hangisindeki resim daha düzgün görünecek?)
  • Komplikasyon ihtimaline karşı, operasyondan sonraki en az 8 saati ya da geceyi hastanede geçirmeyi isterim.
  • Görüştüğüm doktorlardan tekniklerini, neyi nasıl uyguladığını, neden uyguladığını grafik görsellerle detaylı şekilde anlatmasını, mümkünse daha önce yaptığı ameliyatların öncesi-sonrası fotoğraflarını ve videolarını göstermesini isterim.
  • Ben özellikle sormadığım sürece bana genital beyazlatma, dış dudak dolgusu, vajinal daraltma vs. ekstra işlem satmaya çalışan hiçbir doktoru tercih etmem.
  • Bu operasyon için bütçe planlamamı en baştan maksimum düzeyde tutarım (2024 itibariyle, İstanbul için 100-150 bin TL arası). Ortada müthiş acil, mümkün olduğunca kısa sürede müdahale edilmesi gereken bir durum yoksa, içime sinmeyen bir durumda daha az ödeyeceğim diye alınan riske kesinlikle değmez. Çünkü revizyon her durumda mümkün olmayabiliyor, olan durumlarda da ilkinden çok daha fazla bir harcama yapılması gerekiyor. Örneğin, ben revizyon ameliyatım için ilkinin 2,5 katını ödedim.
  • Sonuca dair gerçekçi olurum. Kilo verirken nasıl armut biçimli vücut elma biçimli bir vücuda dönüşmüyor, daha küçük bir armut biçimine dönüşüyorsa; bu ameliyatta da vulva tamamen şekil değiştirmiyor, iç dudaklar daha küçük ve derli toplu bir görünüme kavuşuyor.
  • Bir işte çalışıyorsam, mümkünse bir hafta izin alırım. Bunu hareketten ziyade, zihinsel rahatlık açısından tercih ederim. Şehir dışından veya yurt dışından gelenler bile ameliyatın ertesi günü evine dönebiliyor, fakat kendi adıma ilk iki günkü tavşan uykusunun ve ek olarak ilaçların yarattığı sersemlik nedeniyle, bugün olsa bu şekilde tercih ederim.
  • Genel rahatlık açısından, ameliyat tarihi olarak, mümkünse sonrasındaki 7-10 gün kadar regl dönemime denk gelmeyecek zaman dilimini seçerim.
  • Antibiyotik kullandığım süreçte bağırsak sağlığımı stabil tutmak için, doktorumdan birlikte kullanabileceğim bir probiyotik takviye önermesini isterim.
  • Ameliyat sonrası, sadece dokunun iyileşme süreci açısından her şeyin yolunda olup olmadığından emin olmak için, bölgeyi günde en fazla bir iki kere aynayla kontrol ederim. Ödemin büyük oranda inmesi ve görüntünün iyice netleşmesi iki ayı buluyor. Bölgenin görüntüsü artık değiştiği ve o sırada iyileşmekte olan ameliyatlı bir doku olduğu için, görüntü netleşene kadar özellikle ilk haftalarda fazla detaylı incelemek algıyı bozabilir. Bunu okurken benim ilk ameliyatımdan sonrakine benzer bir durum yaşıyorsanız, muhtemelen ilk ayın sonunda revizyon ihtiyacı kendini belli edecektir. Bu durumda, kendi akıl sağlığınız için size bütün kalbimle yalvarıyorum, lütfen daha fazla korkmayın, elinizden geldiğince sabırlı olmaya çalışın ve revizyon görüşmelerine kadar daha fazla bakmayın. Bunun size hiçbir faydası olmayacağı gibi, olup bitenleri arkanızda bırakmanızı ve çözüme odaklanmanızı zorlaştırabilir.

Anestezi öncesi ve ameliyat sonrası dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili zaten süreçte detaylıca bilgilendiriliyor olmanız gerekli ve her detayın çok önemli olduğunu, estetik operasyon da olsa sağlığın şakaya gelmeyeceğini lütfen ama lütfen unutmayın.

İlkinden sonra herhangi bir sebeple revizyona ihtiyaç duyan/isteyen veya bu ameliyatı henüz düşünen kız kardeşlerim; deneyimler, beklentiler, bakış açıları kişiye özel ve hepimizinki birbirinden çok farklı olabilir. Bu paylaşımım sizin için, benim kendi sürecimde aradığım detayları barındırıyorsa ve beklentilerimizin benzer olduğunu düşünüyorsanız, Özgür hocayla da görüşmenizi canı gönülden öneririm.

Umarım bu detaylar ucundan kıyısından da olsa sizin için yararlı olmuş, araştırma sürecinizde aklınızdaki soruları biraz daha netleştirmiştir. Hayatın çok kısa ve akıl sağlığımızın her şeyden önemli olduğunu sevgiyle hatırlatarak, size sıkıca sarılıyorum. Hepiniz iyi ki varsınız güzel kadınlar, sağlık mutluluk huzur hep hayatınızda olsun. :KK200:
 
Merhaba gecmiş olsun. Bende yıllardır ertelediğim durumdan dün itibari ile kurtuldum ve ameliyat oldum. Ben en büyük sorunum idare yaparken bacaklarıma ve popoma akışın değmesi idi. Fakat ben bundan kurtulamadım ameliyattan sonra geçecek zannederken suçu dudaklara bulurken onlardan kurtulmama rağmen geçmedi ve dün gece ilk idrar çıktığımda yine eskisi gibi durumu yaşadım. Doktorum zamanla düzelir desede bu duruma aşırı üzüldüm çünkü doktoruma da aşırı güvenmiştim o sorunun ortadan hemen kalkacagını hayal etmiştim. Size sorum sizinde böyle bir şikayetiniz varmıydı idare yaparken ameliyat sornası hemen bu durum düzeldimi
 
H huzurum17 Merhaba, çok teşekkür ederim, size de geçmiş olsun.
Evet, benim de böyle bir şikayetim vardı ve ikinci ameliyatımdan sonra ödem iyice inince düzeldi. Sizin bugün itibariyle ameliyattan sonraki ikinci gününüz olduğunu anlıyorum, büyük ihtimalle ödeminiz henüz inmeye başlamadı bile, bu aşamada şişlikten dolayı idrarın yön değiştirmesi beklenen bir durum, bende de aynısı oldu.
Ödemin inmesi kademeli bir süreç ve idrar sorununun nasıl düzeldiğini net anlayabilmek için en azından birkaç hafta beklemek gerekli.
Biliyorum, bir an önce günler geçsin ve nihai sonuca kavuşun istiyorsunuz. Merak etmeyin, o günler de gelecek ve umarım her açıdan rahat bir oh çekeceksiniz. :KK200:
 
X