- 19 Nisan 2014
- 1.173
- 205
-
- Konu Sahibi Semender82
- #1
Arkadaşlar merhaba,
Aslında yeni doğan bebeğim için paylaşımlardan faydalanmak amacıyla siteye üye oldum ama kısa vadede hemen her paylaşımı takip ettim ve benim de epeydir canımı sıkan bir konuyu sizinle paylaşmak istedim.amacım “bakın ne işler geldi başıma” demekten ziyade, hatayı bende görüyorsanız, ya da nerelerde yanlış yaptığımı düşünüyorsanız dile getirmeniz.saygı çerçevesinde olan her türlü eleştiriye açığım.çünkü amacım kendi hatalarımı görebilmek.uzun bir yazı olduğu için okuma sabrı gösteren herkese teşekkür ederim şimdiden.
Benim sorunum arkadaşlarım ya da daha ötesi dost dediğim insanlar.allaha şükür harika bir eşim var, zaten aşık olduğum için evlendim ama karakteriyle beyefendiliği ve bana karşı sevgisiyle dört dörtlük bir insan.dediğim gibi bir de dünya tatlısı kızım var.bunlar benim için allahın bir lütfu ama yine de insan şöyle yanı başında sıcacık bir dost eli arıyor.ben oldum olası böyleydim.sevgi dolu bir ailede büyümediğim için midir nedir bilmiyorum gittiğim ortamda hemen arkadaşlar edinirim.hemen samimiyet kurarım.aslında dışarıdan çok havalı göründüğümü söyleseler de beni tanıdıktan sonra öyle olmadığımı anladıklarını söylerler.herkese arkadaşım dememekle beraber dediklerim için de her türlü fedakarlığı yaparım.ama sonuç olarak 30’lu yaşlarında biriyim ve çevremde ayda yılda bir görüştüğüm iki üç kişi dışında kimse kalmadı.tabi herkes kendi tarafından anlatır ben de ne kadar objektif olabilirim bilmiyorum ama sonuçta bana yaşatılan hisler ortada.
ortaokul yıllarından beri görüştüğüm ve kardeşimden öte sevdiğim bir dostum vardı. Geçen yıl yolumu ayırdım.Sebebi de son zamanlarda artan tuhaf davranışlarıydı.gerçi kendisi benim tuhaf davranmaya başladığımı söylemişti ama ben “nasıl davranıyorum, seni rahatsız eden ne söyle de düzelteyim” dememe rağmen açıklamamıştı, boşver deyip geçiştirmişti.
hıçkıra hıçkıra ağlarım, aynı şehirdeyiz gel derim gelmez, doğum günüm var kutlayalım mı derim, kızkardeşim gelecek gelemem der.(kızkardeşi her ay gelip 15 gün kalır.buna rağmen bana 2 saatini ayırmadı ve hep kız kardeşinden dert yanar) oysa ki ben kız kardeşimle onun yüzünden kavga ederim, kardeşim bana zaman ayırmıyorsun hep onunlasın diye üzülür, ben onu savunurum.Bir de çok kibirlidir, kimseyi beğenmez.herkesi küçümser, aşağılar.sonradan anladım ki -bunu onun yüzüne de dedim-ben onun konumunda olsam asla benimle dostluk kurmazmış.yani benim işim onunkinden daha üstün olmasa beni de aşağılar ve kendine layık görmezmiş.mesela kendi lise mezunudur ama lise mezunu biriyle doğru düzgün selamlaşmaz bile falan.küçümser, alay eder.tüm bunlara rağmen benim koptuğum iki nokta oldu.
ilki iş arkadaşıma (erkek) kendi sayesinde bu konumda olduğumu söyledi pat diye.neymiş ben telefon edermişim, sorarmışım o akıl verirmiş ben de onun dediklerini yaparmışım.halbuki tam tersi.neyse önemli olan bu değil.beni bir yabancının yanında küçük düşürmeye çalıştı ve de bunu yalan söyleyerek yaptı.ben yalanını bozmadım o an. Adama, evet sağolsun dedim ama içim içimi yedi.tırnaklarımla ne zorluklarla geldiğim noktayı ne alaka kendine mal eder diye.benim yaptığım mesleğin adını bile benimle öğrenen biri üstelik.çok üzülmüştüm neden yaptı diye.duramadım aradım dedim neden böyle bir şey dedin, ben öyle bir şey demedim diye ikinci kere yalan söyledi.zaten bir süredir rahatsız olduğum tavırlarına bomba gibi bir tanesini daha eklemişti.
Sonraki ise daha da bomba.bunun bi kuzeni var. Son zamanlarda biz nereye, o da oraya.onu da bastım bağrıma,sürpriz doğum günü düzenledim, hediyesini aldım, aradı dertleşti dinledim., bir sürü şey.yani yanlış anlamayın lütfen sadece ilişki boyutumuzu anlatmak için bunu şunu yaptım diyorum.yoksa seve seve yaptım, yaparım da.bu arada onlar istediği zaman buluşuyorduk.yani ben istediğimde takan yoktu.ayıptır söylemesi ben varken hesap bile ödemezlerdi.gel zaman git zaman bu kuzenin kardeşinin sevgilisi de bizimle takılmaya başladı.iyi de bir kızcağızdı, anlaştık.bir süre ortak bir şekilde biaraya gelmeye başladık.daha doğrusu biz arkadaşımla buluşurken onlar da katılmak istiyorlardı, bende de biraz casper’lık olduğu için ay tabi ne demek gelsinler hep beraber olalım derdim hep.ama kuzenin tavırları bana yavaş yavaş batmaya başladı.erkeklere karşı tavrı çok rahat olduğu için yansıtmasam da hoşuma gitmiyordu.onun sayesinde (!) tanımadığım adamlar beni facede listesine ekliyor, laçka laçka konuşmalar geçiyordu.bir tanesini terslediğim için beni arayıp fırçaladı.onunla daha kibar konuşacaksın, senin derdin ne falan dedi.ben de onu listemden attım, bir daha seninle de görüşmek istemiyorum dedim. O da ne akılsa beni engellemiş.arkadaşıma da bu durumu anlattım,zaten o da kuzenini sevmiyordu, zorunlu olduğu için görüştüğünden hak verdi bana.bu olaydan önce de kuzenin, kardeşiyle sevgilisi ayrıldı.ama kız depresyona girdi.bunların dibinden ayrılmıyor.hala umut içinde barışırım, bunlar beni barıştırır diye.beni de arıyor ağlıyor.ben kahroluyorum kzıın durumuna.bu arada çocuk elini çabuk tutmuş yeni sevgilisi bile var.üstelik birkaç ay geçince nişan yapmaya karar verdiler.hazırlıklar yapılıyor.ama ne benim arkadaş, ne de kuzen kıza çaktırmıyor.dedim ki günahtır yapmayın bu kız hala umut ediyor.söyleyin bari umudunu kessin, hayatına baksın.söylemediler, kızla yine can ciğer kuzu sarması durumundalar.bir gün yine beni arayıp ağlarken dayanamadım.dedim ki böyle böyle ben sana çok üzülüyorum söylemek zorundayım.ne olur unut artık kendini topla hayatına bak.kız ön şoku attıktan sonra bana, sen benim ahretliğimsin, şu kısa zamandaki arkadaşlığımızda sen bana bu iyiliği yaptın, onlar ise aylardır nasıl kahrolduğumu görüyorlar ne istediler benden vs. dedi.çok nadir de olsa telefonla görüşmeye devam ettik onunla.o aralarda biz arkadaşım ve kuzeniyle yine bir gün buluşmuştuk.yoldan hayat kadını tarzında giyinmiş bir kadın geçti ve bu ikisi kadına dik dik bakıp baştan aşağı süzüp kahkaha attılar.herkes duydu.ben çok utandım.hayat kadını da olsa o da bir insan neden böyle bir şey yaptınız dedim. Sonra arkadaşım, aynı o kadına yaptığı gibi beni baştan aşağı süzdü ve huyum kurusun nerde bir fa.işe görsem kahkaha atarım dedi ve yapma bir kahkaha daha attı.ben yolun ortasında kalakaldım.suratım beş karış evime gittim.ağladım ağladım günlerce telefonunu açmadım. En sonunda bana bir açıklama yap neden açmıyorsun diye mesaj çekti ve görüşmek istedi.ben de tamam dedim gittim,dedim ki biz bunca yıllık dostuz neden bana öyle bir şey dedin, bilmiyorum dedi, o an öyle dedim işte.sonra konuştuk ettik baktım kibrinden asla taviz vermiyor. Tamam dedim buraya kadarmış, lütfen artık görüşmeyelim.kolay değil kardeş yerine koymuştum o yüzden aylar sonra bir bahane bulup aradığımda o kadar soğuk ve bir yabancı gibi konuştu ki, ne yüzle arıyorsun falan dedi, ben utandım ve tamam dedim, aramadım farz et ve numarasını sildim.
Bu arada ben evlendim.yukarıdaki bahsettiğim “ahretlik” beni yürekten tebrik etti, rahatsızlığı için gelemediğinden özür diledi.sonra bir mesaj: çok mutlu görünüyorsun, ne olur bana da eşin gibi birini bul, bıktım artık, neler çektiğimi biliyorsun, evlenmek yuva kurmak istiyorum karşıma çıkan hep beni kullanmak istiyor dedi.kıyamadım, normalde böyle şeyler yapmam ama tamam dedim.eşimin ev arkadaşı efendi bir çocuk var.bu süreçte kardeşim gibi sevdim.onun da beni öyle sevdiğini zannediyorum.çocuk biraz tuhaftı, psikolojisi biraz bozuk gibiydi.ailesinden uzak, yetim biriydi.çok garip davranışları da olsa kıyamayıp affediyordum her defasında.mesela daha ilk görüşmemizde yalnız kaldığımız ilk an bana eşimi kötülemişti.her fırsatta eşimin arkasından konuşup senin gibi bir kız nasıl onunla olur anlamıyorum falan derdi.sen daha iyilerine layıksın ayrıl kurtul şundan derdi.yani böyle anlatınca fotoğraf tam çıkmıyor ortaya.nasıl desem iyilikleri de vardı.yani iki uçta yaşıyordu ya çok iyi, ya çocukluk arkadaşının arkasından atacak kadar tuhaf.özünde temiz biri olduğuna hep inandım, bu dengesizliğin sevgi eksikliğinden olduğunu düşündüm hep.o yüzden hep bi şans daha verdim.zaten eşim kesinlikle ona laf söyletmezdi, o benim kardeşim derdi. baş başa kaldığımızda bile, ben sinirle bir iki laf etsem ettirmezdi.bu arada o da bana senin gibi birini bulsan, arkadaşlarından falan diyordu. Aynı lafları söylüyordu bıktım yuva kurmak istiyorum diye.ben bu kıza bunları aynen böyle anlattım.olumlu olumsuz kafama ne takılıyorsa söyledim.özünde ikisinin de temiz olduğuna inandığım için böyle bir işe girdim. İkisi de zaten dünden razıydılar.ilk buluşmaları benim evimde oldu.çocuğun ellerimle yakasını düzelttim, bak ben kefil oluyorum ona göre kızı üzme, olur ya da olmaz beyefendiliğinden taviz verme.sen benim kardeşimsin mutlu olmanı istiyorum vs dedim.ne kadar tuhaf olsa da sevgililerine nasıl davrandığını bildiğim için emindim ondan.çok ince ve çok fedakardı onlara karşı.çok iyi bir eş olacağını düşündüm.bu süreçte ikisi de beni telefon ve mesaj trafiğine tuttular.yeri geldi eşimle ilgilenmedim onlara cevap verdim.ta ki birbirleriyle tamamen anlaşana kadar.o gün bugündür aramazlar.evlendiler çocuk bekliyorlar, bir teşekkür bile etmediler.ben buna çok bozulsam da renk vermedim tabi.ne yapayım zorla aratıp teşekkür ettirecek halim yok ya.oysa ki ben, onlar bize gelip gider biz gideriz ikisi de sevdiğimiz insanlar falan diyordum.bir daha ne gelen oldu ne giden dediğim gibi.
onlar görüşedursunlar, eşimin başka bir çocukluk arkadaşı buna sormuş nerelerdesin falan diye.bu demiş işlerim var. O da şaka yollu demiş biliyorum ne işin olduğunu, hani söylesin ilişkim var diye beklemiş.tutmuş bizim için demiş onlar yalancı, sen onlara ne bakıyorsun diye.bunu duydum, daha doğrusu yazdığını okudum.kahroldum hemen mesaj attım, iyiliğimizden başka ne gördün ki bize böyle dedin diye. Aradı açmadım, mesaj attı defalarca cevap vermedim.ki bu insana eşim en zor anında iş bulamazken elinden tutmuş, bir dünya borç para vermiş,kız kardeşi üniversiteye kaydını yaptıracak para yok, hemen eşim veriyor yurda ve okula kaydını yaptırıyorlar, kaldıkları evde kız kardeşi de geliyor aylarca kalıyor, ne yediği içtiği ne yattığı kalktığı hiçbir şey eşimin gözüne batmıyor, o da benim kardeşim diyor.ama o eşimin arkasından o kadar çirkin laflar ediyor ki ne cimriliği kaldı, hırsız demeye bile getirdi hatta.neymiş ekmek için masanın üstündeki bozuk parayı almış sormadan ama onu derken bile eşime dünya kadar borcu var onu söylemiyor.eşim de iyilik gizli olur diye benden bile saklamış.ben evlendikten sonra öğrendim. zaten eşim hizmetçisi gibi sabah kalkar kahvaltı hazırlar uyandırır falan.hepsini yuttum, sevgisiz yetişmesine verdim.kızı da ne dedi de kandırdı beni aramaması için diye düşündüm.en son eşim evden ayrılırken eşime interneti kapatma sen kendine yeni hat al dedi.eşim de yeni hat aldı.aylar sonra bi baktık eşimi arıyorlar telekomdan borcunuz var ödeyin diye.eşim aradı böyle böyle diye.sen ister kapat ister öde fatura senin üstüne nasılsa, ben ödemiyorum deyip kaba kaba konuşup kapattı. Bu arada ortak alınan bir sürü eşya,eşimin eve verdiği depozito falan hiç ortada yok.eşim bir ceket alıp çıktı evden.(bunlar da hep sonradan geldi aklıma)
sonuçta kullandığı internetin parasını bile ödemedi.ben de sinirlendim ve eşime söyle borcunu versin dedim.biz yeni evlendik bi dünya borcumuz var. O kadar zaman eşim hiç istememiş, benim zorumla istedi.resmen başına atar sadaka verir gibi verdi o milyarları.eşim hakkı geçmesin internetin parasının da yarısını ben ödeyeceğim, kalanını öde dedi.onu da hakaretlerle benim hesabıma kim gönderdi biliyor musunuz, hani bana ahretliğimsin diyen ve sayemde yuva kuran kız var ya, işte o. Biz üç kuruşun peşine düşmüşüz falan.biz zar zor eşya borcumuzu öderken o adam keyfi için araba alıyor, eşimi dolandırır gibi ayların faturalarını kakalıyor ve bi dünya laf.
eşim serbest meslekle uğraşıyor, işlerinin önünü kesmeye çalışıyor, arkasından herkese kötülüyor.bana şöyle yaptı böyle yaptı diye.aynı gün içinde üç farklı kişinin aradığını bilirim ya bu adam senin için böyle böyle diyor diye. Eşim hiçbir şey anlatmaz onlara.ufak tefek anlaşmazlıklar oldu önemli değil der geçer.bana da gıybetini edemem ne yaparsa yapsın, bana yakışmaz der.bir gün diğer ortak çocukluk arkadaşlarında otururken bunları anlattım dayanamayıp, hepsi neyse de ekmeğimizle neden oynuyor dedim.onlar da bana hak verdiler.zaten o çocuğun psikolojisi bozuk, kız da ona uydu herhalde falan dediler.hatta kız da bi garip davranışları var falan dediler.hatta arkadaşı, ben utanıyorum onunla bir yere gitmekten hep beni rezil ediyor bile dedi.üstelik bunlara da bir kazık attı, yine ortak bir arkadaşlarıyla çok büyük bir problem yaşadılar.buna dert yanarken, bu da demiş o çocuk için, adam değil zaten. ben de yanlışını gördüm o yüzden artık görüşmüyorum vs. demesine rağmen onların gözlerinin önünde çocuğa kardeşim kardeşim deyip duruyor çıkarı olduğu için.
Ama sonuç olarak geldiğimiz nokta şu: onlar birbiriyle şuan çok samimiler ve bizimle görüşmüyorlar.bize bir sebep göstermiyorlar ama çağırmıyor, biz çağırdığımızda da bir bahane bulup gelmiyorlar.oysa onlarla yemekler, gezmeler, beraber neşeli fotoğraf paylaşımları falan. Ben habire kendime soruyorum, ikiyüzlü olmadığımız ve insanları gözünün içine baka baka kandırıp dolandırmadığımız için mi bize böyle davranıyorlar? Çok mu iltimas gösterdim bunları hak ettim bilmiyorum.eşime artık biz de onlara gitmeyelim bak, gözümüze sokar gibi fotoğraf paylaşmışlar diyorum.hani bu adam dengesizdi, hani öyleydi böyleydi ve size görüşmüyorum beş kuruş etmez dediği adamla sizden daha samimi.ve o çocuğun bize neler yaptığını biliyorlar, hiç mi bunu görüp üzülürüz diye düşünmüyorlar.en son evimizi bastı neredeyse. Ona bile şahitler. Sebebi de, mesaj attım ben, yeter bizimle uğraşma, ne istiyorsun bizden çık hayatımızdan, biz seni sildik sen de bizi sil, ekmeğimizle oynama diye.adam bu lafların üzerine kaç km’lik yolu tepip gecenin ikisinde kapıya dayandı.bir de sanki biz rahatsız ediyormuşuz gibi eşime diyor ki erkek ol da karına sahip çık. Ahretliğim (!) de beni de hiç listesine almadığı eşimi de engellemiş facede.tesadüfen bunları da gördüm.yani arkadaşlar iyilik yapayım derken nasıl bu hale geldik bilmiyorum.kocasını evli çocuklu bir adamla aldatıp soran olursa Semenderin sevgilisi dicem diyen dostum da oldu, 6 yıldır çocuğu olmayan ama verdiğim bir bitkisel ilaçla o ay hamile kalıp beni bir daha hiç aramayan, değil teşekkür etmek haber bile vermeyen arkadaşım da.kaldığım bekar evime erkek arkadaşını atmak isteyip yüz bulamayıp küsen de oldu, yüzüme gülüp işyerinde yan odada kuyumu kazan da.
ben artık bıktım bu sahte ve aslında düşman olan dostlardan.tipime bakınca bir kariyerim, kendine has kaliteli bir duruşu olan biri olduğumu söylerler ama hiç de öyle değil. Kimse adam yerine koymuyor ve önemsemiyor.biraz samimi olduktan sonra uzak durmaya başlıyorlar.eşimi de aynı şekilde.bense yine her önüme gelene bütün dünyamı seriyorum.nerde hata yapıyorum lütfen söyleyin.böyle karaktersiz insanlar kadar bile değer görmüyorum.hatta onlar daha kıymetli, daha çekici geliyor millete.yani benim de uzun zamandır kafama takılıyor.
Aslında yeni doğan bebeğim için paylaşımlardan faydalanmak amacıyla siteye üye oldum ama kısa vadede hemen her paylaşımı takip ettim ve benim de epeydir canımı sıkan bir konuyu sizinle paylaşmak istedim.amacım “bakın ne işler geldi başıma” demekten ziyade, hatayı bende görüyorsanız, ya da nerelerde yanlış yaptığımı düşünüyorsanız dile getirmeniz.saygı çerçevesinde olan her türlü eleştiriye açığım.çünkü amacım kendi hatalarımı görebilmek.uzun bir yazı olduğu için okuma sabrı gösteren herkese teşekkür ederim şimdiden.
Benim sorunum arkadaşlarım ya da daha ötesi dost dediğim insanlar.allaha şükür harika bir eşim var, zaten aşık olduğum için evlendim ama karakteriyle beyefendiliği ve bana karşı sevgisiyle dört dörtlük bir insan.dediğim gibi bir de dünya tatlısı kızım var.bunlar benim için allahın bir lütfu ama yine de insan şöyle yanı başında sıcacık bir dost eli arıyor.ben oldum olası böyleydim.sevgi dolu bir ailede büyümediğim için midir nedir bilmiyorum gittiğim ortamda hemen arkadaşlar edinirim.hemen samimiyet kurarım.aslında dışarıdan çok havalı göründüğümü söyleseler de beni tanıdıktan sonra öyle olmadığımı anladıklarını söylerler.herkese arkadaşım dememekle beraber dediklerim için de her türlü fedakarlığı yaparım.ama sonuç olarak 30’lu yaşlarında biriyim ve çevremde ayda yılda bir görüştüğüm iki üç kişi dışında kimse kalmadı.tabi herkes kendi tarafından anlatır ben de ne kadar objektif olabilirim bilmiyorum ama sonuçta bana yaşatılan hisler ortada.
ortaokul yıllarından beri görüştüğüm ve kardeşimden öte sevdiğim bir dostum vardı. Geçen yıl yolumu ayırdım.Sebebi de son zamanlarda artan tuhaf davranışlarıydı.gerçi kendisi benim tuhaf davranmaya başladığımı söylemişti ama ben “nasıl davranıyorum, seni rahatsız eden ne söyle de düzelteyim” dememe rağmen açıklamamıştı, boşver deyip geçiştirmişti.
hıçkıra hıçkıra ağlarım, aynı şehirdeyiz gel derim gelmez, doğum günüm var kutlayalım mı derim, kızkardeşim gelecek gelemem der.(kızkardeşi her ay gelip 15 gün kalır.buna rağmen bana 2 saatini ayırmadı ve hep kız kardeşinden dert yanar) oysa ki ben kız kardeşimle onun yüzünden kavga ederim, kardeşim bana zaman ayırmıyorsun hep onunlasın diye üzülür, ben onu savunurum.Bir de çok kibirlidir, kimseyi beğenmez.herkesi küçümser, aşağılar.sonradan anladım ki -bunu onun yüzüne de dedim-ben onun konumunda olsam asla benimle dostluk kurmazmış.yani benim işim onunkinden daha üstün olmasa beni de aşağılar ve kendine layık görmezmiş.mesela kendi lise mezunudur ama lise mezunu biriyle doğru düzgün selamlaşmaz bile falan.küçümser, alay eder.tüm bunlara rağmen benim koptuğum iki nokta oldu.
ilki iş arkadaşıma (erkek) kendi sayesinde bu konumda olduğumu söyledi pat diye.neymiş ben telefon edermişim, sorarmışım o akıl verirmiş ben de onun dediklerini yaparmışım.halbuki tam tersi.neyse önemli olan bu değil.beni bir yabancının yanında küçük düşürmeye çalıştı ve de bunu yalan söyleyerek yaptı.ben yalanını bozmadım o an. Adama, evet sağolsun dedim ama içim içimi yedi.tırnaklarımla ne zorluklarla geldiğim noktayı ne alaka kendine mal eder diye.benim yaptığım mesleğin adını bile benimle öğrenen biri üstelik.çok üzülmüştüm neden yaptı diye.duramadım aradım dedim neden böyle bir şey dedin, ben öyle bir şey demedim diye ikinci kere yalan söyledi.zaten bir süredir rahatsız olduğum tavırlarına bomba gibi bir tanesini daha eklemişti.
Sonraki ise daha da bomba.bunun bi kuzeni var. Son zamanlarda biz nereye, o da oraya.onu da bastım bağrıma,sürpriz doğum günü düzenledim, hediyesini aldım, aradı dertleşti dinledim., bir sürü şey.yani yanlış anlamayın lütfen sadece ilişki boyutumuzu anlatmak için bunu şunu yaptım diyorum.yoksa seve seve yaptım, yaparım da.bu arada onlar istediği zaman buluşuyorduk.yani ben istediğimde takan yoktu.ayıptır söylemesi ben varken hesap bile ödemezlerdi.gel zaman git zaman bu kuzenin kardeşinin sevgilisi de bizimle takılmaya başladı.iyi de bir kızcağızdı, anlaştık.bir süre ortak bir şekilde biaraya gelmeye başladık.daha doğrusu biz arkadaşımla buluşurken onlar da katılmak istiyorlardı, bende de biraz casper’lık olduğu için ay tabi ne demek gelsinler hep beraber olalım derdim hep.ama kuzenin tavırları bana yavaş yavaş batmaya başladı.erkeklere karşı tavrı çok rahat olduğu için yansıtmasam da hoşuma gitmiyordu.onun sayesinde (!) tanımadığım adamlar beni facede listesine ekliyor, laçka laçka konuşmalar geçiyordu.bir tanesini terslediğim için beni arayıp fırçaladı.onunla daha kibar konuşacaksın, senin derdin ne falan dedi.ben de onu listemden attım, bir daha seninle de görüşmek istemiyorum dedim. O da ne akılsa beni engellemiş.arkadaşıma da bu durumu anlattım,zaten o da kuzenini sevmiyordu, zorunlu olduğu için görüştüğünden hak verdi bana.bu olaydan önce de kuzenin, kardeşiyle sevgilisi ayrıldı.ama kız depresyona girdi.bunların dibinden ayrılmıyor.hala umut içinde barışırım, bunlar beni barıştırır diye.beni de arıyor ağlıyor.ben kahroluyorum kzıın durumuna.bu arada çocuk elini çabuk tutmuş yeni sevgilisi bile var.üstelik birkaç ay geçince nişan yapmaya karar verdiler.hazırlıklar yapılıyor.ama ne benim arkadaş, ne de kuzen kıza çaktırmıyor.dedim ki günahtır yapmayın bu kız hala umut ediyor.söyleyin bari umudunu kessin, hayatına baksın.söylemediler, kızla yine can ciğer kuzu sarması durumundalar.bir gün yine beni arayıp ağlarken dayanamadım.dedim ki böyle böyle ben sana çok üzülüyorum söylemek zorundayım.ne olur unut artık kendini topla hayatına bak.kız ön şoku attıktan sonra bana, sen benim ahretliğimsin, şu kısa zamandaki arkadaşlığımızda sen bana bu iyiliği yaptın, onlar ise aylardır nasıl kahrolduğumu görüyorlar ne istediler benden vs. dedi.çok nadir de olsa telefonla görüşmeye devam ettik onunla.o aralarda biz arkadaşım ve kuzeniyle yine bir gün buluşmuştuk.yoldan hayat kadını tarzında giyinmiş bir kadın geçti ve bu ikisi kadına dik dik bakıp baştan aşağı süzüp kahkaha attılar.herkes duydu.ben çok utandım.hayat kadını da olsa o da bir insan neden böyle bir şey yaptınız dedim. Sonra arkadaşım, aynı o kadına yaptığı gibi beni baştan aşağı süzdü ve huyum kurusun nerde bir fa.işe görsem kahkaha atarım dedi ve yapma bir kahkaha daha attı.ben yolun ortasında kalakaldım.suratım beş karış evime gittim.ağladım ağladım günlerce telefonunu açmadım. En sonunda bana bir açıklama yap neden açmıyorsun diye mesaj çekti ve görüşmek istedi.ben de tamam dedim gittim,dedim ki biz bunca yıllık dostuz neden bana öyle bir şey dedin, bilmiyorum dedi, o an öyle dedim işte.sonra konuştuk ettik baktım kibrinden asla taviz vermiyor. Tamam dedim buraya kadarmış, lütfen artık görüşmeyelim.kolay değil kardeş yerine koymuştum o yüzden aylar sonra bir bahane bulup aradığımda o kadar soğuk ve bir yabancı gibi konuştu ki, ne yüzle arıyorsun falan dedi, ben utandım ve tamam dedim, aramadım farz et ve numarasını sildim.
Bu arada ben evlendim.yukarıdaki bahsettiğim “ahretlik” beni yürekten tebrik etti, rahatsızlığı için gelemediğinden özür diledi.sonra bir mesaj: çok mutlu görünüyorsun, ne olur bana da eşin gibi birini bul, bıktım artık, neler çektiğimi biliyorsun, evlenmek yuva kurmak istiyorum karşıma çıkan hep beni kullanmak istiyor dedi.kıyamadım, normalde böyle şeyler yapmam ama tamam dedim.eşimin ev arkadaşı efendi bir çocuk var.bu süreçte kardeşim gibi sevdim.onun da beni öyle sevdiğini zannediyorum.çocuk biraz tuhaftı, psikolojisi biraz bozuk gibiydi.ailesinden uzak, yetim biriydi.çok garip davranışları da olsa kıyamayıp affediyordum her defasında.mesela daha ilk görüşmemizde yalnız kaldığımız ilk an bana eşimi kötülemişti.her fırsatta eşimin arkasından konuşup senin gibi bir kız nasıl onunla olur anlamıyorum falan derdi.sen daha iyilerine layıksın ayrıl kurtul şundan derdi.yani böyle anlatınca fotoğraf tam çıkmıyor ortaya.nasıl desem iyilikleri de vardı.yani iki uçta yaşıyordu ya çok iyi, ya çocukluk arkadaşının arkasından atacak kadar tuhaf.özünde temiz biri olduğuna hep inandım, bu dengesizliğin sevgi eksikliğinden olduğunu düşündüm hep.o yüzden hep bi şans daha verdim.zaten eşim kesinlikle ona laf söyletmezdi, o benim kardeşim derdi. baş başa kaldığımızda bile, ben sinirle bir iki laf etsem ettirmezdi.bu arada o da bana senin gibi birini bulsan, arkadaşlarından falan diyordu. Aynı lafları söylüyordu bıktım yuva kurmak istiyorum diye.ben bu kıza bunları aynen böyle anlattım.olumlu olumsuz kafama ne takılıyorsa söyledim.özünde ikisinin de temiz olduğuna inandığım için böyle bir işe girdim. İkisi de zaten dünden razıydılar.ilk buluşmaları benim evimde oldu.çocuğun ellerimle yakasını düzelttim, bak ben kefil oluyorum ona göre kızı üzme, olur ya da olmaz beyefendiliğinden taviz verme.sen benim kardeşimsin mutlu olmanı istiyorum vs dedim.ne kadar tuhaf olsa da sevgililerine nasıl davrandığını bildiğim için emindim ondan.çok ince ve çok fedakardı onlara karşı.çok iyi bir eş olacağını düşündüm.bu süreçte ikisi de beni telefon ve mesaj trafiğine tuttular.yeri geldi eşimle ilgilenmedim onlara cevap verdim.ta ki birbirleriyle tamamen anlaşana kadar.o gün bugündür aramazlar.evlendiler çocuk bekliyorlar, bir teşekkür bile etmediler.ben buna çok bozulsam da renk vermedim tabi.ne yapayım zorla aratıp teşekkür ettirecek halim yok ya.oysa ki ben, onlar bize gelip gider biz gideriz ikisi de sevdiğimiz insanlar falan diyordum.bir daha ne gelen oldu ne giden dediğim gibi.
onlar görüşedursunlar, eşimin başka bir çocukluk arkadaşı buna sormuş nerelerdesin falan diye.bu demiş işlerim var. O da şaka yollu demiş biliyorum ne işin olduğunu, hani söylesin ilişkim var diye beklemiş.tutmuş bizim için demiş onlar yalancı, sen onlara ne bakıyorsun diye.bunu duydum, daha doğrusu yazdığını okudum.kahroldum hemen mesaj attım, iyiliğimizden başka ne gördün ki bize böyle dedin diye. Aradı açmadım, mesaj attı defalarca cevap vermedim.ki bu insana eşim en zor anında iş bulamazken elinden tutmuş, bir dünya borç para vermiş,kız kardeşi üniversiteye kaydını yaptıracak para yok, hemen eşim veriyor yurda ve okula kaydını yaptırıyorlar, kaldıkları evde kız kardeşi de geliyor aylarca kalıyor, ne yediği içtiği ne yattığı kalktığı hiçbir şey eşimin gözüne batmıyor, o da benim kardeşim diyor.ama o eşimin arkasından o kadar çirkin laflar ediyor ki ne cimriliği kaldı, hırsız demeye bile getirdi hatta.neymiş ekmek için masanın üstündeki bozuk parayı almış sormadan ama onu derken bile eşime dünya kadar borcu var onu söylemiyor.eşim de iyilik gizli olur diye benden bile saklamış.ben evlendikten sonra öğrendim. zaten eşim hizmetçisi gibi sabah kalkar kahvaltı hazırlar uyandırır falan.hepsini yuttum, sevgisiz yetişmesine verdim.kızı da ne dedi de kandırdı beni aramaması için diye düşündüm.en son eşim evden ayrılırken eşime interneti kapatma sen kendine yeni hat al dedi.eşim de yeni hat aldı.aylar sonra bi baktık eşimi arıyorlar telekomdan borcunuz var ödeyin diye.eşim aradı böyle böyle diye.sen ister kapat ister öde fatura senin üstüne nasılsa, ben ödemiyorum deyip kaba kaba konuşup kapattı. Bu arada ortak alınan bir sürü eşya,eşimin eve verdiği depozito falan hiç ortada yok.eşim bir ceket alıp çıktı evden.(bunlar da hep sonradan geldi aklıma)
sonuçta kullandığı internetin parasını bile ödemedi.ben de sinirlendim ve eşime söyle borcunu versin dedim.biz yeni evlendik bi dünya borcumuz var. O kadar zaman eşim hiç istememiş, benim zorumla istedi.resmen başına atar sadaka verir gibi verdi o milyarları.eşim hakkı geçmesin internetin parasının da yarısını ben ödeyeceğim, kalanını öde dedi.onu da hakaretlerle benim hesabıma kim gönderdi biliyor musunuz, hani bana ahretliğimsin diyen ve sayemde yuva kuran kız var ya, işte o. Biz üç kuruşun peşine düşmüşüz falan.biz zar zor eşya borcumuzu öderken o adam keyfi için araba alıyor, eşimi dolandırır gibi ayların faturalarını kakalıyor ve bi dünya laf.
eşim serbest meslekle uğraşıyor, işlerinin önünü kesmeye çalışıyor, arkasından herkese kötülüyor.bana şöyle yaptı böyle yaptı diye.aynı gün içinde üç farklı kişinin aradığını bilirim ya bu adam senin için böyle böyle diyor diye. Eşim hiçbir şey anlatmaz onlara.ufak tefek anlaşmazlıklar oldu önemli değil der geçer.bana da gıybetini edemem ne yaparsa yapsın, bana yakışmaz der.bir gün diğer ortak çocukluk arkadaşlarında otururken bunları anlattım dayanamayıp, hepsi neyse de ekmeğimizle neden oynuyor dedim.onlar da bana hak verdiler.zaten o çocuğun psikolojisi bozuk, kız da ona uydu herhalde falan dediler.hatta kız da bi garip davranışları var falan dediler.hatta arkadaşı, ben utanıyorum onunla bir yere gitmekten hep beni rezil ediyor bile dedi.üstelik bunlara da bir kazık attı, yine ortak bir arkadaşlarıyla çok büyük bir problem yaşadılar.buna dert yanarken, bu da demiş o çocuk için, adam değil zaten. ben de yanlışını gördüm o yüzden artık görüşmüyorum vs. demesine rağmen onların gözlerinin önünde çocuğa kardeşim kardeşim deyip duruyor çıkarı olduğu için.
Ama sonuç olarak geldiğimiz nokta şu: onlar birbiriyle şuan çok samimiler ve bizimle görüşmüyorlar.bize bir sebep göstermiyorlar ama çağırmıyor, biz çağırdığımızda da bir bahane bulup gelmiyorlar.oysa onlarla yemekler, gezmeler, beraber neşeli fotoğraf paylaşımları falan. Ben habire kendime soruyorum, ikiyüzlü olmadığımız ve insanları gözünün içine baka baka kandırıp dolandırmadığımız için mi bize böyle davranıyorlar? Çok mu iltimas gösterdim bunları hak ettim bilmiyorum.eşime artık biz de onlara gitmeyelim bak, gözümüze sokar gibi fotoğraf paylaşmışlar diyorum.hani bu adam dengesizdi, hani öyleydi böyleydi ve size görüşmüyorum beş kuruş etmez dediği adamla sizden daha samimi.ve o çocuğun bize neler yaptığını biliyorlar, hiç mi bunu görüp üzülürüz diye düşünmüyorlar.en son evimizi bastı neredeyse. Ona bile şahitler. Sebebi de, mesaj attım ben, yeter bizimle uğraşma, ne istiyorsun bizden çık hayatımızdan, biz seni sildik sen de bizi sil, ekmeğimizle oynama diye.adam bu lafların üzerine kaç km’lik yolu tepip gecenin ikisinde kapıya dayandı.bir de sanki biz rahatsız ediyormuşuz gibi eşime diyor ki erkek ol da karına sahip çık. Ahretliğim (!) de beni de hiç listesine almadığı eşimi de engellemiş facede.tesadüfen bunları da gördüm.yani arkadaşlar iyilik yapayım derken nasıl bu hale geldik bilmiyorum.kocasını evli çocuklu bir adamla aldatıp soran olursa Semenderin sevgilisi dicem diyen dostum da oldu, 6 yıldır çocuğu olmayan ama verdiğim bir bitkisel ilaçla o ay hamile kalıp beni bir daha hiç aramayan, değil teşekkür etmek haber bile vermeyen arkadaşım da.kaldığım bekar evime erkek arkadaşını atmak isteyip yüz bulamayıp küsen de oldu, yüzüme gülüp işyerinde yan odada kuyumu kazan da.
ben artık bıktım bu sahte ve aslında düşman olan dostlardan.tipime bakınca bir kariyerim, kendine has kaliteli bir duruşu olan biri olduğumu söylerler ama hiç de öyle değil. Kimse adam yerine koymuyor ve önemsemiyor.biraz samimi olduktan sonra uzak durmaya başlıyorlar.eşimi de aynı şekilde.bense yine her önüme gelene bütün dünyamı seriyorum.nerde hata yapıyorum lütfen söyleyin.böyle karaktersiz insanlar kadar bile değer görmüyorum.hatta onlar daha kıymetli, daha çekici geliyor millete.yani benim de uzun zamandır kafama takılıyor.