- 12 Temmuz 2006
- 35.019
- 30.376
- 60
Barış Manço'nun kendi ağzından da anlattığı bu hikaye meğersem şarkıda da anlatılıyormuş. Şarkının sözlerini dikkatlice dinlerseniz mevzuya hakim olabilirsiniz.
Barış Manço, eskiden (Yıl:1968) bir kızla tanışmış. Evlenme teklifi yapmak istiyormuş. Sonra evine çağırmış. O kadar hazırlıklar yapmış ki, şaşırsınız. Kız gelince öyle havadan sudan konuşmaya başlamışlar. Bir ara Barış Manço tam esas konuya girecekmiş ki kızın gözlerine bakınca vazgeçmiş. 30 dk sonra tekrar konuşacakmış, lâfa "ben" diye başlamış ama, sokaktan seyyar bir manav "Domates, Biber, Patlıcan" diye bağırınca ses şehrin her tarafından duyulmuş. Bu yüzden Barış Manço'nun dikkatı dağılmış, konuşamamış. Kız da senin gibi iki lâfı bir araya getiremeyen bir adamla beraber olamam demiş. Sonra da birbirlerini hiç görmemişler. Ama kız Barış Manço'nun bütün albümlerini ve 45'liklerini ölene kadar biriktirmiş, saklamış...
Barış Manço, eskiden (Yıl:1968) bir kızla tanışmış. Evlenme teklifi yapmak istiyormuş. Sonra evine çağırmış. O kadar hazırlıklar yapmış ki, şaşırsınız. Kız gelince öyle havadan sudan konuşmaya başlamışlar. Bir ara Barış Manço tam esas konuya girecekmiş ki kızın gözlerine bakınca vazgeçmiş. 30 dk sonra tekrar konuşacakmış, lâfa "ben" diye başlamış ama, sokaktan seyyar bir manav "Domates, Biber, Patlıcan" diye bağırınca ses şehrin her tarafından duyulmuş. Bu yüzden Barış Manço'nun dikkatı dağılmış, konuşamamış. Kız da senin gibi iki lâfı bir araya getiremeyen bir adamla beraber olamam demiş. Sonra da birbirlerini hiç görmemişler. Ama kız Barış Manço'nun bütün albümlerini ve 45'liklerini ölene kadar biriktirmiş, saklamış...