Genel bakış
Vajinanın kısmi ya da tam olmamasına vajinal agenezi (vajina yokluğu) denir. Başka bir deyişle; başarılı bir cinsel yaşama izin verecek uzunlukta vajina boşluğunun olmaması olarak tanımlanabilir. Vajina yokluğu ile seyreden en iyi bilinen durum Mülleryan agenezi veya diğer ismiyle MRKH (Mayer Rokitansky Kuster Hauser) sendromudur ve olgularının yaklaşık %80 - 90’lık kısmını oluşturur. Diğer iyi bilinen bir sebep; Testiküler feminizasyon (androjen insensitivite sendromu) dur.
Vajina yokluğunun sıklığı kaynaklar arasında farklılık göstermekle birlikte Dünya’da yaklaşık olarak 4000 - 5000 doğumda bir görüldüğü tahmin edilmektedir. Türkiye’de yılda MRKH sendromuna sahip yaklaşık 120 bebek doğmaktadır. Testiküler feminizasyon ise daha nadir görülmektedir. Olguların çoğu ileri yaşlara kadar tanı almadığı için sayıları her geçen yıl katlanarak çoğalmaktadır.
Tanı yöntemleri
Doğuştan vajinanın olmaması ile karakterize en iyi bilinen Mülleryan agenezi veya MRKH (Mayer-Rokitansky-Kuster-Hauser) Sendromudur. Diğer iyi bilinen bir sebep; Testiküler feminizasyon’ dur. Gebelik sırasında yapılan takiplerde ultrasonografi ile bebeğin iç organlarında meydana gelen kusurların bazıları tespit edilebilmektedir. Ancak; anne karnında vajinanın yokluğu veya vajinanın gelişim basamakları direk olarak görülememektedir. Eşlik eden rahim ve böbrek anormalliği varlığında vajina yokluğundan şüphelenilebilir. Ancak; kesin tanı doğumdan sonra konulabilmektedir.
Her yeni doğanın genel sistemik muayenesinin yapılması gereklidir. Bu muayenenin bir parçası da genital sistem muayenesidir ve bu sırada vajinanın yokluğu rahatlıkla anlaşılır. Vajina yokluğunun yeni doğan döneminde fark edilmesi çok önemlidir. Çünkü; vajina yokluğuna eşlik eden diğer sistemlere ait problemlerinde erken teşhis edilmesine yardımcı olur. Örneğin; böbreğe ait bir anormallik tespit edilerek, böbrek yetmezliğinin önüne geçilebilir. Yine, testiküler feminizasyonun erken fark edilmesi ile kanserleşme potansiyeli olan testis, ergenliğe kadar yakından takip edilir.
Vajina kısalığı veya yokluğu ile doğan bebeklere; kromozom analizi, hormon ve enzim çalışmaları, ultrasonografi ve magnetik rezonans görüntüleme, idrar yollarının görüntülenmesi gibi birçok tanı yöntemi yapılmalıdır. Çünkü; vajina yokluğuna neden olan tüm sebepler araştırılmalı ve kesin tanı net bir şekilde ortaya konulmalıdır. Örneğin; rahimi olmayan bir hastada kromozom analizi 46XY olarak bulunursa, MRKH sendromu olmadığı anlaşılır. Bunun dışında; bazı enzim ve hormonal problemlerde vajina yokluğu görülebilmektedir. Bu yüzden vajina yokluğuna sebep olan faktörler ve ek problemler net olarak açığa çıkarılmalıdır.
Sebep net olarak ortaya konulmadan yapılan tedaviler başarısızlığa yol açacaktır. Bazı hastalıklarda tedavi daha yeni doğan ve çocukluk çağında yapılırken, bazı durumlarda ergenlik yaşına gelindiğinde tedavi yapılmaktadır. MRKH sendromlu hastaların; vücut büyümesi ve meme gelişiminde bir anormallik olmadığından, genelde ergenlik çağında adet kanamalarının başlamaması şikayeti ile başvuruyorlar. Rahimi olup vajinası olmayan hastalarda; her ay adet kanamasının içeride birikmesinden dolayı ağrı olabilir ve bir müddet sonra karında kitleye sebep olabilmektedir. Bu aşamada fark edilip rahim ile vajina arasında kanal oluşturularak adet kanamasının dışarıya akışı sağlanabilir ve üreme organlarının kalıcı zarar görmesi engellenebilir. Bu yüzden; 13 - 14 yaşında halen adet kanaması görmemiş ve her ay 2 - 3 gün karın ağrısı çeken çocukların bu açıdan değerlendirilmesi gereklidir. Bazı olgular ise evlendikten sonra ilişkiye girememe şikayeti ile başvurular. Erişkin hastalarda jinekolojik muayene ile vajina yokluğu rahatlıkla anlaşılabilir. Görüntüleme yöntemlerinden ultrasonografi ve magnetik rezonans kullanılarak tanının doğrulanması sağlanır. Aynı zamanda bu görüntüleme yöntemleri ile vajina yokluğuna eşlik eden diğer anormalliklerde saptanabilir.
Tedavi yöntemleri
Tanı sonrası acilen tedavi yapılması gereken çoğu tıbbi durumun aksine vajinal agenezi olgularına hemen müdahale edilmez. Hastanın kendini tedaviye hazır hissetmesini beklemek gereklidir ve hastanın zamana ihtiyacı vardır. Tedaviyi yapacak olan hekimin ortaya çıkan hassas sorunlarla başa çıkacak tecrübede olması gereklidir. Hasta karar verdiğinde tedavi seçenekleri sunulur ve bu sürece aktif olarak katılması sağlanır. Birçok hasta ve aileleri, tedavi için ergenlik dönemini beklemeyi seçmektedir.
Hastaların normal cinsel hayatlarını sürdürebilmeleri için normal uzunlukta bir vajina oluşturulmalıdır. Vajinanın kısa ve dar olarak tespit edildiğinde vajina genişletici aletler kullanılarak vajina genişletilebilir. Bu aletler günde iki defa 15 - 20 dk uygulanır ve tedavi yaklaşık olarak 2 - 18 ay kadar zaman almaktadır.
Vajinanın tamamının olmadığı durumlarda veya vajinal genişleticilerin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi tedavi diğer bir seçenek olarak hastaya sunulmalıdır. Cerrahinin amacı; doğru eksene ve yeterli uzunluğa sahip, cinsel birleşmeye izin veren bir vajinal kanal yaratmaktır. Bu tedavi için, hastanın durumu daha iyi anlayabildiği yaşları beklemek doğru olacaktır ve 17 - 21 yaş arası ideal zamandır. Cerrahi tedavide hangi yöntemin kullanılacağı, operasyonu gerçekleştiren cerrahın deneyimine bağlı olarak değişebilmektedir.
Yeni bir vajina oluşturulması için deri greftleri ve barsak gibi çeşitli dokular kullanılmaktadır. Derinin kullanıldığı operasyonları takiben uzun bir süre vajina genişleticilerin kullanılması gerekmektedir. Bu genişleticiler kullanılmadığı takdirde; vajina zaman içinde büzüşmekte ve kapanmaktadır.
Yapısı itibariyle vajinaya benzeyen dokulardan barsaklar, yeni bir vajinal boşluk oluşturulması için kullanılabilir. Vücutta vajinaya en çok benzeyen dokulardan biri barsaklardır ve barsağın kullanıldığı operasyonların, şu anda dünyada başarı oranı en yüksek cerrahi uygulama olduğu bilinmektedir.
Bu operasyonda hastanın kalın barsağının 15 cm’lik bir kısmı vajina yapımı için kullanılıyor. Uzun bir boruyu andıran kalın barsağın bir bölümü kesiliyor ve kalan barsak uçları birbirlerine ağızlaştırılarak kalın barsağın devamlılığına herhangi bir zarar verilmiyor. Bu operasyona sigmoid kolon vajinoplasti adı verilmektedir. Hastanın kendi dokusu kullanıldığı için organ nakillerinde görülen doku uyuşmazlığı veya reddi bu operasyon sonrası görülmüyor. Ameliyat sonrası herhangi bir sindirim sistemi problemine rastlanmıyor. Çünkü; kalın barsağın toplam uzunluğu yaklaşık 150 cm’dir ve kullanılan kısım yaklaşık %10’luk kısmıdır. Kalan barsak uzunluğu normal sindirimi idame ettirmek için yeterli olmaktadır. Ameliyat sonrası hastanın ayağa kalması 2-3 gün ve normal hayatına dönmesi 10 gün kadar sürmektedir. Ameliyattan yaklaşık 5-6 hafta sonra çiftler rahatlıkla ilişkiye girebilmektedir.
Derinin kullanıldığı yöntemlerde çiftler ayrıldığı ya da ilişkiye girmediklerinde vajina kapanmaktadır. Barsağın kullanıldığı yöntemde, vajina ömür boyu açık kalmaktadır ve hasta kapanma korkusuyla yaşamak zorunda kalmamaktadır. Aynı zamanda, sadece kadın için değil, partneri için de tatmin edici sonuçlar elde edilmektedir.
Bu operasyonlarda hasta memnuniyetini sağlayan en önemli faktör; problemin başka cerrahi işlemlere gerek kalmadan ilk operasyonda çözülmesidir. Cinsel birleşmenin partnerler tarafından normalinden farklı olmaması ve hastanın uzun süre ilişki yaşamadığı ayrılık, boşanma gibi dönemlerde vajinanın kapanmaması barsaktan yapılan vajina operasyonunun en önemli avantajıdır.
Olgu 1: AB isimli hasta 21 yaşında üniversite öğrencisi ve bekar
Bu sorunu ne zaman ve nasıl fark ettiniz?
Bu sorunu ergenlik çağında 18 yaşında fark ettim. Diğer yaşıtlarım gibi adet göremeyince annemle birlikte jinekologa gittik ve dışarıdan görünümün tamamen normal olduğunu, ancak ultrasonografide rahimin görünmediğini söyledi. Yapılan jinekolojik muayenede vajina yolu olmadığı anlaşıldı.
İlk kiminle paylaştınız?
Durumu ilk olarak annem öğrendi. Daha önce duyduğumuz bir şey değildi ve ilk başta inanamadık.
Sosyal çevrenizde nasıl karşılandı?
Yakın arkadaşlarımla paylaştım ve beni inanılmaz rahatlattılar. Bu durumu paylaştıkça rahatlıyor insan…
Vajinası olmayan ancak diğer hormonal gelişiminde sorun olmayan bir kadın olarak neler hissettiniz?
Çözüm olup olmadığını tam bilmiyordum ve çok korktum, psikolojim bozuldu, ilaç tedavisi bile gördüm. Kendimi eksik hissediyordum, kadın gibi görmemeye başladım ve bu durum benim için çok üzücüydü. Sonra ameliyatla vajina yapılabildiğini öğrendik ve kendimi psikolojik olarak birkaç yıl buna hazırladım.
Operasyon öncesi ve sonrası ne tür sıkıntılar oldu?
21 yaşında ameliyat oldum ve ameliyatı olalı yaklaşık 2 ay oldu. Ameliyatımı Prof. Dr. Ateş KARATEKE hocam yaptı ve çok başarılı geçtiğini söyledi. Gerçekten, sorunsuz ve rahat bir operasyon geçirdim. Bu konuda hastanın doktora güvenmesi çok önemli ve doktorum bana çok güven verdi. Ateş bey’in bu konuda çok fazla deneyimi olduğunu yaptığım araştırmalar sonucu öğrendim. Ameliyattan dört gün sonra eve geldim ve inanamadım. İyileşme süresi uzun sürmedi ve normal yaşantıma kısa sürede döndüm.
İmkanınız olsaydı ameliyatı daha önce yaptırmak ister miydiniz?
Sorunu çok geç olmadan fark ettim ve tedavi oldum. Mutluyum…
Evli iseniz evliliğiniz ne yönde etkilendi?
Şu anda evli değilim.
Bugün yasal olsa taşıyıcı annelerin desteği ile çocuk sahibi olmayı ister misiniz?
Şimdi geriye bir tek rahim sorunu kaldı. Rahim naklini kesinlikle istemiyorum ve düşünmüyorum. Sonuçta; vajina ameliyatı kendi bağırsağımdan kesilip yapıldı ve kendi organım olduğu için vücuduma hemen uyum sağladı. Fakat rahim nakli böyle değil. Çocuk sahibi olmak için ameliyat olmayı da biraz gereksiz buluyorum.
Bu konuda taşıyıcı annelik beni çok cezbediyor. Taşıyıcı anne aracılığıyla çocuğum olsun çok isterim. Bunu son derece destekliyorum ve çocuğu kimin taşıdığının bir önemi olmadığını düşünüyorum. Sanırım şu anda ülkemizde bu konuda yasal düzenlemeler yok ve olmasını çok isterim. Çocuk sahibi olabilmem için taşıyıcı annelik tek umut kaynağım…
Bu sorunu yaşayan diğer hem cinslerinize neler önerirsiniz?
Bu sorunu yaşayan hem cinslerime, kendilerini asla eksik hissetmemelerini öneriyorum. Gerçeğinden tamamen farksız bir vajina oluşturuluyor ve hiç bir sorun olmuyor. Korkulacak bir şey yok, ayağa kalkma süresi de çok kısa. Taşıyıcı annelik ile çocuk sahibi olabildiğini bilmek güzel bir şey. Unutmamak gerekiyor ki; son derece normal görünen insanların bile çocukları olamayabiliyor. Sonuç olarak; vajinanın olmaması günümüzde çözümü olan bir problem ve bu sorunu olanlar profesyonel ellerde tedavilerini olabilirler. Endişelenecek bir durum yok…
Olgu 2: DS isimli hasta 21 yaşında, Evli ve ev hamını
Bu sorunu ne zaman ve nasıl fark ettiniz?
Sorunu 19 yaşında evlendiğimde eşimle cinsel birleşme olmadığı zaman fark ettim.
İlk kiminle paylaştınız?
İlk olarak eşimin ailesiyle paylaştık. Bu sorun için ameliyat olabileceğimizi öğrendik ve çevremiz çocuk tedavisi gördüğümüzü sanıyordu. Kendi ailemle bile ancak 6 ay sonra durumu paylaşabildim.
Sosyal çevrenizde nasıl karşılandı?
Eşimin ailesiyle aynı evde oturuyorduk ve diğer aile fertleri de aynı apartmandaydı. Annemi uzun yıllar önce kaybetmiştim ve beni tam anlamıyla anlayan kimse yoktu. Eşimin ailesi vajinam olmadığı için benim hiçbir şeye hakkım olmadığını düşünüyorlardı. Eşim bile bazen anlayış göstermiyordu. Bunlar psikolojimi çok olumsuz etkiliyordu.
Vajinası olmayan ancak diğer hormonal gelişiminde sorun olmayan bir kadın olarak neler hissettiniz?
Öğrendiğimde ne olduğunu tam olarak anlayamadım. Evlenene kadar da durumu bilmiyordum. Bekarken öğrenmiş olsaydım kabullenmesi daha kolay olabilirdi. Görücü usulü evlendim ve eşimin ailesiyle birlikte yaşıyordum. Neye nasıl adapte olacağımı bilemedim. Her kadın gibi eşim tarafından beğenilmek istiyordum ve hislerim de bir sorun yoktu.
Operasyon öncesi ve sonrası ne tür sıkıntılar oldu?
Daha önce 3 defa bu problem için ameliyat olmuştum. Bacaktan deri grefti alınarak vajina yapmayı denediler. Bu ameliyattan sonra vajinamın kapanmaması için 6 ay boyunca her hafta
protez tedavisi uygulandı ve bu süreç beni çok yıprattı. Bu ameliyattan 2 ay sonra doktorumuz cinsel birleşmeye izin verdi, ancak tam anlamıyla ilişki gerçekleşmedi. Daha sonra tüm uğraşlara rağmen vajinam kapandı. Aradan 1.5 yıl geçti ve ben bir daha ameliyat olmayacağımı söylüyordum. Bir umut diyerek, Prof. Dr. Ateş KARATEKE hocamı bulduk. Daha önce hiç ameliyat olmamış olsam her şeyin daha kolay olacağını, ancak yine de barsaktan yeni bir vajina yapabileceğini anlattı. Gerçekten verdiği güven ve samimiyet beni çok rahatlattı, dördüncü ameliyatımı olmaya karar verdim. Ameliyat sonrası kısa sürede ayağa kalktım ve herhangi bir problem yaşamadım. Hem ameliyat öncesi hem sonrasında verdiği destekle bu süreci çok rahat geçirdim.
İmkanınız olsaydı ameliyatı daha önce yaptırmak ister miydiniz?
İmkanım olsa tabi ki daha önce ameliyat olurdum. Fakat; ben bu problem için imkanlar yaratmama rağmen olumsuz neticeler aldım. Ateş hocamı en başta keşfetmek ve ilk ameliyatımı onun yapmasını çok isterdim.
Evli iseniz evliliğiniz ne yönde etkilendi?
Evliliğimde oldukça olumsuz etkiler yaşadım. Cinselliğin evliliği ayakta tutan şeylerden biri olduğunu düşünüyorum. Çünkü; bunun eksikliğinde gelişen her olumsuzluğu ister istemez buna bağlıyorsunuz. Eşime boşanma teklifinde bile bulundum. Fakat; eşim beni zaman zaman üzse de desteğini hiç eksik etmedi.
Bugün yasal olsa taşıyıcı annelerin desteği ile çocuk sahibi olmayı ister misiniz?
Benim rahimim var ancak çok küçük olduğu için normal yollarla çocuk sahibi olmam imkansız görünüyor. Eğer yasal olursa taşıyıcı annelik yoluyla çocuk sahibi olmayı çok isterim.
Bu sorunu yaşayan diğer hem cinslerinize neler önerirsiniz?
Belki bu durumu öğrenip; boşanmayı, sevdiği olup ayrılmayı veya bekar olup evlenmemeyi düşünenler vardır. Ne olursa olsun; hiçbir zaman ümitlerini yitirmemeleri gerektiğini söylemek istiyorum. Erkeklere de bir mesaj vermek isterim. ‘’Lütfen kadınları bir araç olarak görmeyin ve onlarla hayatınızı kolaylaştırmak için değil, hayatınızı paylaşmak için evlenin’’. Böyle bir durumda duyarlı olmalarını ve eşlerini desteklemelerini öneriyorum.