Yazım şeklimle ilgili geribildirim verdiğiniz için teşekkür ederim. Uzun bir yazı olduğu için dikkat çekici olsun istemiştim bu forumda daha sonra yazarsam geribildiriminizi unutmayacağım:) Annemin evine döndüm çünkü kendime bakamayacak haldeydim ve bana hastaneden kağıt imzalattılar 1 sene bizimle kalmalıymışsın dedi. Tabii ki yalanmışKonunuzu okudum. Yazınızda yer yer büyük ve koyu harf kullanımınız, yazınızı okumayı zorlaştırıyor.
Kendinize ait bir eviniz varken neden annenizin yanına döndünüz ? Dava ettiğiniz annenizle aynı evde yaşamanız, şikayetlerinizi geri çekmeniz devam eden diğer dava sürecinize de zarar vermeyecek mi ?
Geri çekebilseydiniz taciz davanızı da geri çekecek miydiniz ?
annenizde munchausen by proxy sendromu olduğunu söylemişsiniz ama psikolojik ve fiziksel şiddet demek değil bu. Çocukken sizi hasta etti mi? gereksiz ilaçlar ve hastane yatışlarınıza sebep oldu mu? burası bu konu için uygun bir platform değil, Allah şifa versin ancak dava süreci devam ediyormuş bu durumda neyin doğru neyin yanlış olduğunu biz bilemeyiz. umarım sizin için iyi sonuçlanır.Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet hepsini uyguladı. 5 yaşındaki bir kız çocuğuna babasını çok seviyor diye, baban sen doğduğunda kız olduğunu öğrenince çok üzüldü ama seni sonra çok sevdi diyebilecek kadar AŞAĞILIK bir kadın. Bu sene kendisine bunu dediğimde de ama ben sana şaka yapmıştım diyor bilmem anlatabiliyor muyum nasıl bir anne oldu.
Babam maalesef bir kez olsun kendisine ses çıkarmadı 2 kere beyin kanaması geçirdi. 2. de felç kaldı zaten.
Çok teşekkür ediyorum anlaşılabilmesi için İLAH-i KIYAMET-YA diye bir destan yazmam gerekiyor sanırım :) Sadece kaç cilt olacağını öngöremiyorum.Ben ne okudum az evvel...
Konuyu hiç anlamadım ama bir dert anlattıysanız eğer Allah yardımcınız olsun diyebiliyorum ancak .
Konu bir şekilde yine hekimlere gelmiş. Ülkedeki hekimlere sabır diliyorumKadın Kadının Yurdudur diyerek, DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞIMA destek olmanızı istiyorum.
Ben Merve, Yeditepe Üniversitesine birincilikle girmiş, Diş Hekimliği Fakültesini burslu okumuş sonrasında Periodontoloji Anabilim Dalında doktora yapmış 41 yaşında bir kadınım. Yaklaşık 11 sene de dünya devlerinden biri olan hızlı tüketim şirketlerinden birinde Profesyonel Akademik İlişkiler Müdürlüğü ve Profesyonel Ağız Sağlığı Liderliği yaptım. Annem eczacı, babam diş hekimidir. Yaşadığım ilk ev babamın muayenehanesiydi. Doğduğumdan beri SAĞLIK SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisindeyim, terör diyorum çünkü maalesef günümüzde VAHŞİ KAPİTALİZMİN en vahşi çarkı SAĞLIK Hizmetleri. Çok doktor var ama HEKİMLERİN nesli tükenmekte çünkü HEKİMLİK HİKMET GEREKTİRİR, onun içinde AHLAKİ DEĞERLERİ her koşulda YAŞATABİLMEK gerekir. O yüzden ATA'mız boşuna dememiş "BENİ TÜRK HEKİMLERİNE EMANET EDİNİZ" diye.
DİŞ'Lİ YAK'AR'IŞ konuma gelince, ben ne yazık ki P/SICK/YAT/RI SICK/T(ER)ÖRÜNÜN içerisinde KURBAN olan HASTALARDAN (!) biriyim. Ama öncelikle belirtmek isterim ki CEHENNEM BAZI ANALARIN RAHMİNDEN BAŞLAR cümlesini bana kurdurtan bir annenin kızı olarak, 4 sene dinamik psikoterapiden ve 2 sene Şema Terapiden geçtim. (Pinna Psikolojiden DENİZ KANAT UYAR'ı yürekten tavsiye ederim, muhteşem bir psikologtur ve kendimde büyük değişimler ve dönüşümler yapmama vesile olmuştur, bu zamanda mesleğini HAKKI'yla yapanların da NESLİ TÜKENİYOR malum o yüzden önermek istedim) 39 yaşıma kadar DEPRESYON'dan başka bir teşhis konmadı. Ona da kendi kendime girmedim, bir karakter suikasti olan MOBBING'in FERİŞTAHINA maruz kaldığım için girdim. Ama maalesef "Psikiyatristlere gerçek hastalar gitmez onların "HASTA" ettikleri gider" diye bir söz vardır. Ben ne kadar değişirsem değişeyim ANNE FAKTÖRÜM değişmedi. Yaşanan karmakarışık olaylar silsilesi nedeni ile, kendisiyle 2 davamız oldu. Bana KISITLI ADAYI DAVASI açtı ve İLAÇ REÇETESİYLE (!) AKIL HASTANESİNE KAPATTIRMAYA (HALİYLE DE KAPATAMADIĞI) çalıştığı gecede aramızda çıkan kavgada birbirimizi darp ettik. İkimizde darp raporu aldık ve ben kendisine uzaklaştırma kararı çıkarttırdım ordan da MÜŞTEKİ SANIKLI davamız oldu. Beni düşürdüğü durumlar nedeni ile bende hakkında 2 suç duyurusunda bulundum. Biri kendisinin MUNCHAUSEN BY PROXY SENDROMU açısından değerlendirilmesi ile ilgiliydi. Diğeri de çocukken maruz kaldığım ve ÖRTBAS ETTİKLERİ CİNSEL TACİZ nedeniyle ÇOCUK İSTİSMARIYDI. Mahkemeler için dışardan kendi durumumla ilgili belgeler sunmam gerekti ve bu kadar travmatik süreçte iyice yıpranan psikolojimi koruyabilmek adına, deneyimlerim içerisinde en iyi HİZMET sunduğunu düşündüğüm NP İSTANBUL BEYİN HASTANESİ'NİN en iyi doktoruna hastane tarafından yönlendirildim.
EEG'm çekildi mürekkep testim yapıldı ve bana Duygu Durum Bozukluğu Diğer Ön Tanısı kondu, BİPOLAR mıyım diye sordum, şimdilik öyle diyemeyiz dedi. Doktorumu oldukça akademik buluyordum ve inanıyordum verdiği 2 ilacı kullanırken, takip randevularıma giderken ağustos ayında korkunç bir depresif atak yaşadım. İntihar etmemek için kendimi durduramıyordum, mahkemeler yüzünden kariyerimi mahveden beni ekonomik olarak kendine bağımlı hale getiren ANNEmi yani CELLADIMI aramak durumunda kaldım, hastaneye yatmak için. Sonunda istediği de olacaktı ve akşam 9 gibi hastaneye gittik. Sadece bana ilaç versinler ve acımı dindirebileyim istiyordum, pek kendimde değildim. Neler konuşuldu neler yapıldı hatırlamıyorum (EKT yan etkisi de olabilir) bana 8 seans EKT yazdığını hatırlıyorum doktorun. 2 hafta içerisinde 8 seans EKT ve çok yoğun ilaç tedavisine maruz kaldım, PSİKOTİK ÖZELLİKLİ DUYGU DURUM BOZUKLUĞU NEDENİ İLE. Taburcu olduğumda günde 9 ilaç alıyordum. Çarmıha gerilmişim, alev alev ateşlerin içerisinde yanıyordum ve her yer karanlıktı, artık ÖLMEK değil YOK olmak istiyordum. Beni durduran tek şey MAİDE SURESİ 32. ayetiydi. Kişinin kendini öldürmesi de bir kişiyi öldürmesi anlamına geliyordu. Ben katil olamazdım ama yaşadığım her dakika bana sonsuz bir azap veriyordu. Ecelime gün sayıyordum bir yandan da iyileşebilmek adına resmen doktorumla olan randevularımın peşinden koşuyordum. Kasımda yine dayanamadığım bir sabah doktordan Xanax yazmasını istedim, HER YOL MÜBAH diyerek yazdı. Ve ben taburcu edildikten sonra da kendi evime değil ailemin evine yani CEHENNEMİME geri dönmüştüm. Celladım yine ne yapmış etmiş beni kendisinin bakımına muhtaç hale getirmişti. Şikayetlerimi de geri çektim ama istismar soruşturması kapanmadı. Adli Tıp Kurumunda fiili ehliyetim değerlendirildikten sonra belli olacak. Ve müşteki sanıklı davada NP'nin verdiği belgeleri sunmam, şikayetlerimi geri çekmem nedeni ile mahkeme tarafından olumsuz değerlendirildim ve Bakırköy'de o geceki suçumda CEZAİ EHLİYETİM açısından değerlendirilmek üzere GÖZETİM ALTINA ALINMA KARARI çıktı. Maksimum 3 hafta sürecek şekilde. İtiraz ettik ama reddedildi ve karar aralıkda netleşti. Orası için hasta dosyamı hazırlayım derken birden AKLIM BAŞ'IMA geldi. Bana yanlış teşhis konmuş, yanlış bir tedavi uygulanmıştı. Annemin anlattığı yalan yanlış bilgilerle yazılmış EPIC FAIL bir EPİKRİZ raporu vardı elimde, hastaneden ilk çıktığımda bazı hataları fark etmiştim, düzeltilmesi için hastaneye yazdım ama dönüş olmadı. O şekliyle de mahkemeye vermiştim zaten. Nasıl bu kadar ŞUURSUZ olabildiğimi hala anlayamıyorum ama ilaçlardan ceset gibiydim. Düşünme yetilerimi kaybetmiştim, ACININ içerisinde kaybolurken. Nihayetinde anladım ki ben CELLADIMA sen beni ÖLDÜREMİYORSUN ama bak ben harika bir KİRALIK KATİL buldum bu sefer başarabilirsin dercesine kendimi CEHENNEMİN KANALİZASYONUNA ATMIŞIM. Ben 2019 yılında ölümcül düşük yaptım, laparoskopi ameliyatı oldum, iç kanamadan ölmek üzereydim. Ve annem bunu hayal ürünüm gibi anlatmıştı, birbirimizi darp ettiğimiz geceyi sadece ben darp etmişim gibi. Ortalama zeka seviyesindeki her bireyin dinlerken sorgulayacağı tutarsızlıklarla dolu annemin anlattığı hikayeyi, hala o hastanede nasıl doktorluk yapabildiğine inanamadığım doktor hiç sorgulamamış, benim eski hasta kayıtlarıma bile bakmayarak daktilo gibi yazmış. (2018-2020'de NP Feneryolu Tıp Merkezinin hastası olmuştum, ve düşük sonrası girdiğim ağır depresyon nedeni ile bana PROZAC ve Xanax yazılmıştı). Öğrenim durumuma üniversite öğrencisi yazacak kadar dehşet bir EPİKRİZ. Anamnez, hasta öyküsü, teşhisin ve
tedavi planının temelidir. Ve bu hastane davalık olduğumu bildikleri annemin her anlattığına inanabilir gerçekten aklım almıyor.
Ez cümlesi maruz kaldığım malpraktisle ifade edilemez, resmen bir CİNAYETE TEŞEBBÜS'dü. Hastane ile tüm bunları KANITA DAYALI BELGELERLE paylaştım dava açacağımı belirttim ama süreçler uzun birkaç yılı var rahat. Ama önemli olan HASTANENİN BU HATALARI bilmesi ve ACİL AKSİYON almasıydı, çünkü bu ÖLÜMCÜL HATALARI yapanlar o hastanede hala hasta bakıyorlardı. Tıpda öğretilen ilk kuraldır ÖNCE ZARAR VERME!!!. Burada maddi ve manevi asla telafisi mümkün olmayacak bir ZARAR söz konusuydu. 10 gündür uğraşıyorum hastane ile ACİL AKSİYON almaları için ama KAZANDA KAYNAYAN KURBAĞA SENDROMUNA tutulmuş olduklarını görüyorum. VE UTANMAYI BİLMENİN İNSAN OLMAYA DAİR EN BÜYÜK ERDEM OLDUĞUNU BUGÜN BANA İLİKLERİME KADAR HİSSETTİREREK HATIRLATTILAR. Çünkü GOOGLE'da yorum yaptım ve IP'Mİ engellediler sanıyorum. 3 farklı hesaptan denedim arkadaşlarımla kontrol ettirdim, yorumlarım gözükmüyordu.
Ben de buraya gelmek istedim, bir arkadaşımın önerisi ile. Tabii ki SABİME ve CİMER'E şikayet edeceğim, BUGÜN şikayetvar'a da yazdım ama hemen dönüş olmuyor.
Bu satırları OKUDUKTAN SONRA TAKDİRİ SANA BIRAKIYORUM. BU şekilde hizmet veren, BİLİM ORTAĞI (!) olduğunu iddia eden bu kurum hakkında İÇ'inden geleni yaparsın. Ama ben bir HEKİM OLARAK ŞİDDETLE TAVSİYE EDİYORUM LÜTFEN UZAK DURUN VE DURDURUN. BEN HASTANEYE AYAKTAN HASTA OLARAK GİRDİM KADEME KADEME DAHA HASTA OLDUM, İNSAN BİR SORGULAR DEĞİL Mİ BU NASIL TEDAVİ DİYE SORGULAYAMIYORSUN İŞTE, EKT BEYNİNİ HOŞAF EDİYOR ÇÜNKÜ...... EKT'DEN UZAK DURUN!!!!!! DOKTORUMA BİR SEANS KENDİNİZE UYGULASANIZA DEDİM, ÇOK AYIP DEDİ. NEDEN BİLİMDE TEDAVİLERİ KENDİ ÜZERİNDE DENEYEN ÇOK BİLİM İNSANI YOK MU DİYE SORDUM AMA AYIBIN YOLU KAYIP CEVAP ALAMADIM!
P.S. Pazartesi günü Heyet Kurulundan geçtim, VASİ tayinine gerek yoktur kararı çıktı, KISITLI ADAYI davam için. O gecede planımda yoktu ama CELLADIM ÇENESİNİ TUTAMAYIP, YİNE BANA ZARAR VERENLERE SAHİP ÇIKIP HASTANEYİ KORUMAYA KALKTIĞI İÇİN, CEHENNEMİMDEN ÇIKTIM. Huylu huyundan vazgeçmiyordu, çocukken beni taciz eden yeğenine arabalarını GELİN ARABASI OLARAK TAKDİM ETMİŞ BİR ŞİRRETTİ ne de olsa. (Ama ALLAH ÇOK BÜYÜK, O ARABADA ÇIKAN KAVGADA DÜĞÜN İPTAL OLDU, BAŞKA BİR KADININ HAKK'INA GİREMEDİLER)
Davalar bittiğinde kapılarını SONSUZA KADAR KAPATMIŞ OLACAĞIM. AMA ondan önce PATLATMAM gereken bir LAĞIM var :)
Psikolojik rahatsızlıklara sebep olması açısından incelenmesi gerekiyor, çocukken yapmamış olabilir Hastanelik ama 41 yaşındayken yaptı. Onun anlattıkları nedeni ile bana yanlış uygulamalar yapıldı. Konunun neden uygun olmadığını açıklayabilir misiniz, ilk kez bu platforma katıldım, sonrası için daha dikkatli olayım.annenizde munchausen by proxy sendromu olduğunu söylemişsiniz ama psikolojik ve fiziksel şiddet demek değil bu. Çocukken sizi hasta etti mi? gereksiz ilaçlar ve hastane yatışlarınıza sebep oldu mu? burası bu konu için uygun bir platform değil, Allah şifa versin ancak dava süreci devam ediyormuş bu durumda neyin doğru neyin yanlış olduğunu biz bilemeyiz. umarım sizin için iyi sonuçlanır.Mune hanım konu çok uygun görünmüyor.
Lütfen yanlış anlamayın ama ağır depresyon geçirdiğinizi kendiniz yazmışsınız. Annenizin yalan bir tanıyla hastaneye götürmesi söz konusu olsa acaba mı diyebilirdik ancak var olan bir tanıdan ötürü tedavi almışsınız. Yani 5 yaşında bir çocukken çocuğum bipolar diyerek sizi hasta gibi göstermemiş. yetişkin bir kadınken bu tanıyı almışsınız. bu durumda da olayın iç yüzünü bilemeyeceğim için daha fazla yorum yapamıyorum.Psikolojik rahatsızlıklara sebep olması açısından incelenmesi gerekiyor, çocukken yapmamış olabilir Hastanelik ama 41 yaşındayken yaptı. Onun anlattıkları nedeni ile bana yanlış uygulamalar yapıldı. Konunun neden uygun olmadığını açıklayabilir misiniz, ilk kez bu platforma katıldım, sonrası için daha dikkatli olayım.
Benim annem de böyle bir şey demişti iyi bir şey dediğini düşünüp gerçek olduğuna da eminim. Babam erkek çocuğu sever biliyorum yani annemin demesine gerek yok. Bu çok cahilce bir şey bence. Can acıtmak için söylenmiş bir şey değil.Psikolojik şiddet, fiziksel şiddet hepsini uyguladı. 5 yaşındaki bir kız çocuğuna babasını çok seviyor diye, baban sen doğduğunda kız olduğunu öğrenince çok üzüldü ama seni sonra çok sevdi diyebilecek kadar AŞAĞILIK bir kadın. Bu sene kendisine bunu dediğimde de ama ben sana şaka yapmıştım diyor bilmem anlatabiliyor muyum nasıl bir anne oldu.
Babam maalesef bir kez olsun kendisine ses çıkarmadı 2 kere beyin kanaması geçirdi. 2. de felç kaldı zaten.
Hayır işte sorun orda. annenin böyle bir tanısı yok. 41 yaşında bir kadına da kimse bu şekilde istismarda bulunamaz. anamnez alırken anneyle de görüşülmüş, annesi de muhtemelen tanıya yönelik şeyler söylemiş ve anneye karşı bir sinirlenme durumu söz konusu gibi geldi maalesef. Ekt hafif depresyonda falan uygulanabilecek bi tedavi değil. Ağır depresyon ve şizofreni gibi durumlarda heyetle birlikte kararı alınır. Umarım sağlığına kavuşur konu sahibi.Benim annem de böyle bir şey demişti iyi bir şey dediğini düşünüp gerçek olduğuna da eminim. Babam erkek çocuğu sever biliyorum yani annemin demesine gerek yok. Bu çok cahilce bir şey bence. Can acıtmak için söylenmiş bir şey değil.
Şimdi bahsettiğiniz sendrom daha farklı bir şey ama tv de belgeselini izlemiştim. Sizi çocuklukta gereksiz tıbbi müdahalelere maruz bıraktı mı?
Hani hasta değilken hasta edip doktorlara götürdü mü? Sizi yaraladı mı?
Teşekkür ederim, anlaşılmak istiyorum. Çok ağır şeyler yaşadım ve çok mağdur oldum. Başkalarının mağduriyet yaşamasını istemiyorum, hastane için içinizden geleni yapabilir ya da yapmayabilirsiniz onla ilgili bir şey söyleyemem. Ben ilk onları uyardım zaten on gündür kanıtlarıyla yapılan yanlışları, hasta hakları ihlallerini gösteriyorum ki DOĞRU olanı yapsınlar çünkü insanlar güvenerek akıl sağlıklarını emanet ediyorlar. Ama onlar hiçbir şey yapmıyor, hatalardan ders çıkarmıyorlar. 4 ay boyunca 9 takip randevumuz oldu, burası özel hastahane ve inanır mısınız her randevumun peşinden ben koştum iyileşmek istediğim için. Onlarca yazışma var bununla ilgili, böyle bir mağduriyet yaşattıkları için bile ÖZÜR DİLEYEMİYORLAR.geçmiş Olsun ama bizden ne istiyorsunuz anlayamadım? Sadece iç dökmek mi istediniz ya da şikayetçi olduğunuz hastaneyi bizim de şikayet etmemizi mi? Hangi konuda yardım istiyorsunuz?
Hayır işte sorun orda. annenin böyle bir tanısı yok. 41 yaşında bir kadına da kimse bu şekilde istismarda bulunamaz. anamnez alırken anneyle de görüşülmüş, annesi de muhtemelen tanıya yönelik şeyler söylemiş ve anneye karşı bir sinirlenme durumu söz konusu gibi geldi maalesef. Ekt hafif depresyonda falan uygulanabilecek bi tedavi değil. Ağır depresyon ve şizofreni gibi durumlarda heyetle birlikte kararı alınır. Umarım sağlığına kavuşur konu sahibi.
Annenin böyle bir tanısının konabilmesi için zaten tam teşekküllü bir kurumda değerlendirilmesi gerekiyor. İnanın anneme karşı zerre öfke hissetmiyorum, acı en iyi öğretmendir derler, ben sonunda mezun oldum. EKT ile ilgili daha detaylı bir araştırma yapınız isterseniz buradan kimseyi yanlış yönlendirmeliyim. Ben de konunun uzmanı olmadığım için bilgi vermeyeceğim. Fakat bu konuda çok mağduriyet yaşamış hatırı sayılır bir kitle olduğunu bilmenizi isterim. Eklediğim dosyaya bakmanızı rica ederim. Siz anlamlı bir hikaye görebiliyor musunuz orada? 17 Haziran 2019 yılında Ataşehir Memorial Hastanesinde ameliyat oldum, arşivden raporunu çıkarttırdım onu da görmek ister misiniz?Hayır işte sorun orda. annenin böyle bir tanısı yok. 41 yaşında bir kadına da kimse bu şekilde istismarda bulunamaz. anamnez alırken anneyle de görüşülmüş, annesi de muhtemelen tanıya yönelik şeyler söylemiş ve anneye karşı bir sinirlenme durumu söz konusu gibi geldi maalesef. Ekt hafif depresyonda falan uygulanabilecek bi tedavi değil. Ağır depresyon ve şizofreni gibi durumlarda heyetle birlikte kararı alınır. Umarım sağlığına kavuşur konu sahibi.
Evet işte o sorunlar yetkililer tarafından değerlendirilip bulunacak. Haziranda ayaktan girdim hastaneye, iyiydim sadece çok yoğun stres yaşıyordum, doktorun verdiği ilaçları kullanırken ve takip randevularına giderken 2. ayında depresyon atağı yaşadım. İntihar etmemek için hastaneye yatmak istedim çok kendimde değildim. Eylülde hastaneden çıktığımda 9 ilacım ve 8 seans EKT uygulanmış bir beynim vardı. Süreçte ilaçlar kesildi yenilendi en son yeşil reçeteli ilaca da geçildi. Sizce burada bir gariplik yok mu? Tedavi sürecinde daha çok hastalanmak nasıl mümkün olabilir, aksine iyileşmem gerekirken?Evet bu sendrom çocuklukta olur yani. 40 yaşında kadının yaşadığı hastalık üzerinde bir tıp merkezinde anne ne kadsr etkili olabilir ki. Karşında da doktor var. Kaldı ki o kadar zor durumdaymış ki konu sahibi annesini kendi aramış. Zaten ortada bir sorun var belli ki.
Sizinle aynı fikirdeyim.Anneyle sıkıntılı olduğunu anlayabildim özetle.Olayın zaten hukuki boyutu da var.Karmaşık bir durumEvet bu sendrom çocuklukta olur yani. 40 yaşında kadının yaşadığı hastalık üzerinde bir tıp merkezinde anne ne kadsr etkili olabilir ki. Karşında da doktor var. Kaldı ki o kadar zor durumdaymış ki konu sahibi annesini kendi aramış. Zaten ortada bir sorun var belli ki.
Canınız sağolsun:)Okuyamadım çok karışık
Yetişkin bir kadına annesinin söylemleri ile mi teşhis koyup tedavi uyguladılar.Psikolojik rahatsızlıklara sebep olması açısından incelenmesi gerekiyor, çocukken yapmamış olabilir Hastanelik ama 41 yaşındayken yaptı. Onun anlattıkları nedeni ile bana yanlış uygulamalar yapıldı. Konunun neden uygun olmadığını açıklayabilir misiniz, ilk kez bu platforma katıldım, sonrası için daha dikkatli olayım.
Tekrar geçmiş olsun dediğim gibi burdan okuduklarımızla yorum yapmak hiçbirimize düşmez, ne konunun uzmanıyız ne de yaşadıklarınızı bilebiliyoruz. o yüzden burası uygun bir platform değil demek istedim aslında. İnşallah sizin için iyi sonuçlanır konu.Annenin böyle bir tanısının konabilmesi için zaten tam teşekküllü bir kurumda değerlendirilmesi gerekiyor. İnanın anneme karşı zerre öfke hissetmiyorum, acı en iyi öğretmendir derler, ben sonunda mezun oldum. EKT ile ilgili daha detaylı bir araştırma yapınız isterseniz buradan kimseyi yanlış yönlendirmeliyim. Ben de konunun uzmanı olmadığım için bilgi vermeyeceğim. Fakat bu konuda çok mağduriyet yaşamış hatırı sayılır bir kitle olduğunu bilmenizi isterim. Eklediğim dosyaya bakmanızı rica ederim. Siz anlamlı bir hikaye görebiliyor musunuz orada? 17 Haziran 2019 yılında Ataşehir Memorial Hastanesinde ameliyat oldum, arşivden raporunu çıkarttırdım onu da görmek ister misiniz?
Evet işte o sorunlar yetkililer tarafından değerlendirilip bulunacak. Haziranda ayaktan girdim hastaneye, iyiydim sadece çok yoğun stres yaşıyordum, doktorun verdiği ilaçları kullanırken ve takip randevularına giderken 2. ayında depresyon atağı yaşadım. İntihar etmemek için hastaneye yatmak istedim çok kendimde değildim. Eylülde hastaneden çıktığımda 9 ilacım ve 8 seans EKT uygulanmış bir beynim vardı. Süreçte ilaçlar kesildi yenilendi en son yeşil reçeteli ilaca da geçildi. Sizce burada bir gariplik yok mu? Tedavi sürecinde daha çok hastalanmak nasıl mümkün olabilir, aksine iyileşmem gerekirken?
Hekimlere ben de bir hekim olarak gerçekten büyük sabır diliyorum, ne yazık ki aynı mesleği temsil ettikleri insanların çoğu olayın ticari kısmına geçmiş durumda. Aksini iddia edebilmeyi çok isterdim ama acı gerçek bu, doğduğumdan beri SAĞLIK sektörünün içerisindeyim, dikkat ederseniz sektör diyorum. Ve ben bana yanlış tedavi uygulayanları hekim olarak görmüyorum çünkü hekimlik hikmet gerektirir, onun içinde bir kez daha altını çiziyorum her koşulda ahlaki değerleri yaşatmak gerekir.Konu bir şekilde yine hekimlere gelmiş. Ülkedeki hekimlere sabır diliyorum