merhaba arkadaşlar,
burada yazılanları okuyunca ben de kendi hikayemi paylaşmak istedim. aslında daha yolun başındayım ama çorbada benim de tuzum bulunsun.:)
ben liseden hatta belki de ortaokuldan beri hep balık eti kıvamında yaşıyorum. daha öncesinde zayıf bir çocuktum diyebilirim. üniversiteye başladıktan sonra evden ayrılıp başka şehire gelince yeme aşılkanlığım da çığrından çıktı sürekli üç-beş kilo alıp verdim. normalde 58-59 civarında dolaştım ama kendimi beğendiğim, kendimce ideal ağırlığım dediğim 52-54 civarıydı.
neyse aradan seneler geçiyor ve ben hep nasıl olsa böyle de fena değilim diye diye saldım kendimi. bu yaz iyice abarttım. her gören de kilo aldığımı söylüyor zaten
bir arkadaşımın evinde bir ay kadar önce tartıldım ve aklım başıma geldi. tam tamına 65.3 kg olmuştum. bu gidişe bir dur demenin vakti geldi diye düşündüm. hayatımda ilk defa bu sayıyı gördüm tartıda.
etrafımda ince insanlar görmeye de başlayınca 'ne oluyor yahu? ben neden böyle dolaşayım ki?' dedim ve işleri kontrol altına almaya karar verdim.
ilk iş kendime dijital bir baskül edimdim. gram gram takip etmek istiyordum kendimi.
neyse lafı çok uzattım. :)
hedefim şu: yıl başına 54 kg civarı girmek. kendimi zorlamadan gün gün yaşam stilimi değiştiriyorum şu anda. bu arada sözünü ettiğim 65 kg öğleden sonra tartıldığım ağırlığım.
sabah uyandıktan sonra kahvaltı öncesi gün içindekine göre yaklaşık bir kg daha hafif gösteriyor tartı.
şöyle bir mantık kurdum: yediklerimi biraz olsun azaltıp hareket miktarımı artırırsam mantıken zayıflamam gerekir. :) gerçekten de öyle oldu. yemek yerken karnımın doymaya başladığını hissettiğim zaman gelecekteki fiziğimi düşünüyorum ve iki lokma fazlası için bundan vazgeçmeye değer mi diyorum? beynim de 'hayıııır!' diye cevap veriyor. o iki lokma fazlası için 36 beden kıyafetlerden ve kendimi hafif hissetmekten vazgeçmeyeceğim tabii ki. bu arada hemen her öğüne sebze eşlik ediyor artık hayatımda. bol bol su içiyorum günde 3 lt civarı. zaten su içince yeme isteği de azalıyor. her bardakta sanki yağlarımın üzerine kaynar sular döküp eritiyor gibi mutlulukla içiyorum suyumu. :)
bu arada günde 15-20 dk hareket yapıyorum. şu herkesin bildiği ısınma hareketlerini 20-30 defa yapıyorum ve 30 kadar mekik çekiyorum. artık 20 dk boyunca ne denk gelirse. hehehhehe :) bu arada 20 dk kadar da ya yürüyüş yapıyorum ya da bisiklete biniyorum.
aradan bir aya yakın bir süre geçti.
çok uzun oldu sanırım ama her şeyi paylaşmak istedim. bu arada sonuç ne mi oldu? dün sabah sevigili dostum baskülüm 61.1 kg dedi bana. :)))
ben de tamam o zaman yola devam dedim
not: dünden beri yeşil çaya da merhaba dedim. hadi hayırlısı!