Dili doğru ve güzel kullanmak

bu iş temelle ilgili. ilkokulda aldığım eğitim beni bu yaşa kadar getirdi. hayatımda da'ları yanlış yazmışlığım yoktur. sosyal medyada kısaltma olması için bazen yuvarlarım hata yaparsam fark ederim ama üşenirim düzeltmeye ama dili iyi kullandığımı düşünürüm ve sadece Türkçe değil İngilizceyi de doğru kullanamayanları görünce sinir oluyorum. bu sanırım her yaptığına özen gösterenle yalap şalap iş yapanlar arasındaki fark.
 
Türkçenin en güzel yanı devrik cümle bence.

devrik cümle kelimedeki vurguyu göstermek duyguya coşku vermek için kullanılıyor.ben çok kullanırım:KK48:

Ben de pek severim ve siklikla da kullanirim devrik cumleyi. :)

Cumleye apayri bir anlam katiyor devrik cumle. Orneklendirecek olursak, asagidaki iki cumle ne kadar da farkli, degil mi?

- Ver coskuyu!
- Coskuyu ver!
 
bu iş temelle ilgili. ilkokulda aldığım eğitim beni bu yaşa kadar getirdi. hayatımda da'ları yanlış yazmışlığım yoktur. sosyal medyada kısaltma olması için bazen yuvarlarım hata yaparsam fark ederim ama üşenirim düzeltmeye ama dili iyi kullandığımı düşünürüm ve sadece Türkçe değil İngilizceyi de doğru kullanamayanları görünce sinir oluyorum. bu sanırım her yaptığına özen gösterenle yalap şalap iş yapanlar arasındaki fark.
Çok haklısınız. Dil kültürdür ve her dili düzgün kullanmak o kültüre gösterilen saygıdır.
 
Birazdan "herkes sizin kadar şanslı değil, sizin kadar eğitim alamamışlar" diyenler gelecek. Onlara bir zahmet yazım kuralları ve noktalama işaretlerinin ilkokul 2. sınıfta verildiğini söyleyin.

Ben bu sitede nokta, virgül kullanımı ve derdin düzgün cümlelerle anlatılmasına razıyım. Daha fazlasını beklemiyorum çok. Ama düşündükleri gibi karman çorman yazıp noktalama kullanmamaya yemin etmiş gibiler.

Sonra çocuklarının okulda başarılı olmasını istiyorlar bu arkadaşlar.

Bu arada kullandığım alet harflerin yerini değiştiriyor bazen. Çok acelem yoksa okuyup öyle gönderiyorum genelde yazdıklarımı.
 
Çok yakın arkadaşlarımla konuşmalarım dışında her zaman dikkat ediyorum. Tabii ki günlük konuşma dilinde ‘geliyo, gidiyo’ gibi çıkıyor ağzımızdan ama yazarken dikkat etmeye çalışıyorum. Sadece çok fazla devrik cümle kuruyorum. :)

Ama en çok burada hiç noktalama işareti kullanmayanlara, paragrafın varlığından haberi olmayanlara sinir oluyorum.
Hepimiz arada şımarıklık, eğlence olsun diye bir, iki kelimeyi ‘geliyo, gidiyeaaahhh’ diye yazarız, bunda sorun görmüyorum. Fakat bakıyorsunuz ve anlıyorsunuz ki doğru yazılımdan aslında haberi yok, zannediyor ki öyle yazılıyor. İşte o zaman çok rahatsız oluyorum.
 
Birazdan "herkes sizin kadar şanslı değil, sizin kadar eğitim alamamışlar" diyenler gelecek. Onlara bir zahmet yazım kuralları ve noktalama işaretlerinin ilkokul 2. sınıfta verildiğini söyleyin.

Ben bu sitede nokta, virgül kullanımı ve derdin düzgün cümlelerle anlatılmasına razıyım. Daha fazlasını beklemiyorum çok. Ama düşündükleri gibi karman çorman yazıp noktalama kullanmamaya yemin etmiş gibiler.

Sonra çocuklarının okulda başarılı olmasını istiyorlar bu arkadaşlar.

Bu arada kullandığım alet harflerin yerini değiştiriyor bazen. Çok acelem yoksa okuyup öyle gönderiyorum genelde yazdıklarımı.
Benim derdim yapılan hatalar değil, Türkçe bilmemek ve bilmediğinin farkında olmayacak kadar cahil olmak. Burada düzgün ve doğru yazan birçok kadının mesajlarını okuyorlar. İlkokulda verilen eğitimi kaçırmış olsa bile kitap, gazete okuyup öğrenebilirler.
Size abartı gelebilir ama ben dili doğru ve düzgün kullanmanın insanın hayatını kaliteli yaşanmasında çok büyük bir etken olduğuna inanıyorum.
 
Benim derdim yapılan hatalar değil, Türkçe bilmemek ve bilmediğinin farkında olmayacak kadar cahil olmak. Burada düzgün ve doğru yazan birçok kadının mesajlarını okuyorlar. İlkokulda verilen eğitimi kaçırmış olsa bile kitap, gazete okuyup öğrenebilirler.
Size abartı gelebilir ama ben dili doğru ve düzgün kullanmanın insanın hayatını kaliteli yaşanmasında çok büyük bir etken olduğuna inanıyorum.

Yok, abartılı gelmiyor, ben de öyle düşünüyorum.

Kitap ve gazete okuma oranımız malum. Okumuyoruz ki öğrenelim.

Yine kitap ve gazete alışkanlığının aileden geçtiğine inanıyorum ben. Bizim nesilin anne babaları okumuyordu, bizim neslimiz de çok az okuyor, çocuklarımız da okumayı sevmiyor ama baskı yapıyoruz okusunlar diye. Görmeyen çocuk okumuyor. Bir sonraki nesil çok daha kötü geliyor bence, çünkü internet dili çocukları ele geçirmiş vaziyette. Üzücü...
 
Tamam çok önemli doğru yazmak , tamam ifade etmeyi bilmek çok önemli ancak sayfalarca yapılan uyarı da çok sinir bozucu oluyor.

Ilk sayfadaki yorumları oku bari, orada yapılmış uyarı, ego tatmini midir tekrar aynı şekilde uyarmak hem de hiç susmadan.

Evet bu bir gerçek , neden yadirgiyorsunuz ; herkes aynı eğitim seviyesine sahip değil.

Ilkokulu dahi okuyamayanlar var aramızda , ya da o an ağlayarak yazan kişiler var.

Dilimize sahip çıkalım ama bu kadar da ben harikayım, harika yazarım , dikkat ederim imajı cizmeyelim.

Bu tip konular olunca hemen "öz!övgü başlıyor.
 
Türkçe , " vatan" dır diyenler en çokta onlar ,yabancı ülkeler ve yabancılar söz konusu olduğunda övgülere boğuyor.

Dilime sahip çıkarım ama vatanimi yerden yere vururum , " nasılsa yabancı değil. "
...

Yinelemeden duramıyorum , sayfalarca yapılan uyariya ve alay edilmesine gıcık oluyorum..
 
Daha son açtığım konumda bile aldığım yorumlardan birine bakın;
"Tamam bazıları yazarken çok fazla yazım hatası yapıyor.noktalama işareti kullanmıyor.hatta kelimeleri yanlış telaffuz edenlere çok kızıyorum ama sizinki biraz abartı gibi yani herhangi bir foruma yazarken bu kadar özenmek .sanki çok özel birine mektup yazar gibi.galiba sizde mükemmeliyetçilik var."

Verdiğim cevap;
"Özenmiyorum, bu benim her zamanki yazı biçimim, otomatik yani. Whtsppta yazışıyor olsak da aynı imla-noktalama ve yazım ile karşılaşırsınız, market listesi yaptığım kağıtta da."

Her konumda mutlaka bu tarz bir eleştiri alırım; hatta çok önceleri açtığım bir konuda yazı ve aktarım konusunda salt imla kurallarına uymam ve konunun anlaşılması adına ayrıntı verip betimleyerek yazmam sebebiyle "Sen yazar mısın heaa" tarzı bir linç yedim burada, defalarca "Yazarlık gibi bir iddiam yok, bilgim yok" dediğim halde üstelik.

Bu asgari olması gereken bence ve bunun için ekstra bir çaba sarf etmiyorum ve etmememiz gerekiyor. Bize bunu eğitim-öğretim hayatının kazandırmış olması gerekiyor zaten. 16 yıl boyunca klasik sınav oldum, ilkokul, ortaokul ve lise öğretmenlerim dil konusunda hassas insanlardı ve onlara müteşekkirim ki sonuç bu.

Burada yanlış yazanları, yazdıkları anlamaya engel olacak seviyede değilse uyarma ihtiyacı hissetmiyorum; çünkü, bunun bir faydası olacağını düşünmüyorum. Bu yaşa kadar kazanamadıkları alışkanlığı, bu yaştan sonra buradaki üç beş uyarıyla edinmeye çalışacaklarını hele hiç zannetmiyorum. Tepki alınıyor, konudan sapılıyor ve polemiğe zemin oluyor en fazla.
 
Tamam çok önemli doğru yazmak , tamam ifade etmeyi bilmek çok önemli ancak sayfalarca yapılan uyarı da çok sinir bozucu oluyor.

Ilk sayfadaki yorumları oku bari, orada yapılmış uyarı, ego tatmini midir tekrar aynı şekilde uyarmak hem de hiç susmadan.

Evet bu bir gerçek , neden yadirgiyorsunuz ; herkes aynı eğitim seviyesine sahip değil.

Ilkokulu dahi okuyamayanlar var aramızda , ya da o an ağlayarak yazan kişiler var.

Dilimize sahip çıkalım ama bu kadar da ben harikayım, harika yazarım , dikkat ederim imajı cizmeyelim.

Bu tip konular olunca hemen "öz!övgü başlıyor.
Zaten burada ne kadar uyarırsak uyaralım sonuçsuz kalacak aslında, kişi farkında olmadan, istemeden zorlamayla olmuyor.
Fakat insan iyiye, güzele ve doğruya meyillidir diye düşünüyorum. İlkokulda verilen temeli diyelim ki kaybetti ya da ilkokula bile gitmedi, peki doğruyu görünce nasıl oluyor da benimsemiyor bunu anlamakta zorluk çekiyorum.
Bir de çok zorda olup o an ağlayarak veya panik içinde yazanı zaten insan anlıyor. O durumda olan birine dili kullanmayla ilgili uyarıda bulunmak vicdansızlık olur.
Keşke harika olsam ama bu mümkün değil. Dil canlıdır ve sürekli gelişen, değişen bir yapıya sahiptir. Belki zaman benim geri kafalı olduğumu gösterecek ve kullandığım Türkçe yok olup gidecek. Kim bilir.
 
Türkçe , " vatan" dır diyenler en çokta onlar ,yabancı ülkeler ve yabancılar söz konusu olduğunda övgülere boğuyor.

Dilime sahip çıkarım ama vatanimi yerden yere vururum , " nasılsa yabancı değil. "
...

Yinelemeden duramıyorum , sayfalarca yapılan uyariya ve alay edilmesine gıcık oluyorum..
Her dil kıymetlidir ve her dilin bir kültürü vardır.
 
Daha son açtığım konumda bile aldığım yorumlardan birine bakın;
"Tamam bazıları yazarken çok fazla yazım hatası yapıyor.noktalama işareti kullanmıyor.hatta kelimeleri yanlış telaffuz edenlere çok kızıyorum ama sizinki biraz abartı gibi yani herhangi bir foruma yazarken bu kadar özenmek .sanki çok özel birine mektup yazar gibi.galiba sizde mükemmeliyetçilik var."

Verdiğim cevap;
"Özenmiyorum, bu benim her zamanki yazı biçimim, otomatik yani. Whtsppta yazışıyor olsak da aynı imla-noktalama ve yazım ile karşılaşırsınız, market listesi yaptığım kağıtta da."

Her konumda mutlaka bu tarz bir eleştiri alırım; hatta çok önceleri açtığım bir konuda yazı ve aktarım konusunda salt imla kurallarına uymam ve konunun anlaşılması adına ayrıntı verip betimleyerek yazmam sebebiyle "Sen yazar mısın heaa" tarzı bir linç yedim burada, defalarca "Yazarlık gibi bir iddiam yok, bilgim yok" dediğim halde üstelik.

Bu asgari olması gereken bence ve bunun için ekstra bir çaba sarf etmiyorum ve etmememiz gerekiyor. Bize bunu eğitim-öğretim hayatının kazandırmış olması gerekiyor zaten. 16 yıl boyunca klasik sınav oldum, ilkokul, ortaokul ve lise öğretmenlerim dil konusunda hassas insanlardı ve onlara müteşekkirim ki sonuç bu.

Burada yanlış yazanları, yazdıkları anlamaya engel olacak seviyede değilse uyarma ihtiyacı hissetmiyorum; çünkü, bunun bir faydası olacağını düşünmüyorum. Bu yaşa kadar kazanamadıkları alışkanlığı, bu yaştan sonra buradaki üç beş uyarıyla edinmeye çalışacaklarını hele hiç zannetmiyorum. Tepki alınıyor, konudan sapılıyor ve polemiğe zemin oluyor en fazla.
Hata yaptığımız söylendiğinde ya kabul eder düzeltir ya da saldırırız. Bu iki davranıştan hangisini seçtiğimiz hayatımızın kalitesini belirler.
Size katılıyorum, kişi farkedip kabul etmeden bir şey öğretmek mümkün değil, ben çocuklara üzülüyorum, geleceğe üzülüyorum.
 
Türk milleti olarak Türkçe bilmiyoruz.
Doğru Türkçe yazamıyoruz, doğru Türkçe konuşmuyoruz.
Dil elden gidiyor!
İnsan bildiği her dili kendi içinde düzgün yazmalı ve düzgün konuşmalı.
Dili kullanma şeklimiz karşı tarafta bizimle ilgili bir imaj çizer. İstediğimiz kadar güzel olalım, güzel ve/veya şık/pahalı giyinelim, makyajımız muhteşem olsun dilimizi düzgün konuşup yazmadıktan sonra karşı tarafta saygı uyandırmak mümkün değil, kalite ortada.
Bu konuya takıntılıyım, elimde değil. Burada anladım neden Uluslararası Öğrenci Performansı Değerlendirme yani PISA raporunda bizim çocuklarımızın geri kaldığını, çünkü ana-babaları olarak bizler daha şöyle bir platformda kendi dilimizde doğru düzgün yazamıyor, kendimizi ifade edemiyoruz. Noktalama işaretlerini kullanmayanlar, “gidiyo, geliyo” yazanlar, kelimeleri anlamından farklı kullanmalar daha neler neler. Hele hele öğretmen olup yanlış yazanlara hiç ama hiç tahammülüm yok, düşünsenize çocuklar kimlere emanet.
“Aman canım, şurada aramızda yazışıyoruz işte” diye küçümsemeyin sakın, böyle böyle, dikkat ede ede davranışlar oturur.
Benim içimden doğru düzgün Türkçe yazmayan kadınlara cevap yazmak gelmiyor.
Bu konu bir süredir içimi kemiriyordu. Yazmak zorundaydım.


çok güzel bir konu açmışsınız.
ben de hep kendimce konuşur yazarım.. ama yerine ve duruma göre.. gerçekten arkadaş arasında dikkat etmiyorum.. etmek de istemiyorum.. kendimce konuştuğum ve bunu da yazıya döktüğüm kelimeler sanki daha samimiyet içeriyor.. öbür türlü çok resmi geliyor..çok samimi biriyim.. belki bundan.. aslında çok haklısınız doğru ama ben de kendi adıma yanlış yaptığımı düşünmüyorum. gerektiği yerde duruma göre, çok güzel bir türkçe aksanı ile konuşabiliyor, yazabiliyorum.
 
Her dil kıymetlidir ve her dilin bir kültürü vardır.

Evet öyle ancak özellikle Türkçe diyenler vatanlarini sevenler arasında olsun bari.

Yoksa bu " ben egitimliyim, kitap okuyorum " imajı dışına çıkmaz.

Ben azeriyim diyen bir üyenin kullandığı ifadelere sayfaylarca alay edildi burada.

Bu yüzden gerçekten, sizi tenzih ediyorum , bir kaç kişi haricinde samimi gelmiyor bana bu tür uyarılar.
 
Ben kelimeleri düzgün kullansınlar, yerine göre nokta koysunlar başka birşey istemem. Şurada bile noktalama işaretleri icin eleştiri yapanların hatasını yakalıyoruz.
Mesela ''3 nokta yüklem olan cümlelerde kullanılmaz. "
O yüzden kimseyi eleştirmem. Olabilir insanlık hali. Klavyesi de bozuk olabilir.
Mesela otomatik düzeltme açıksa saçma sapan kelimeler yazabiliyoruz zaman zaman.

Ama kitap konusunda cok haklısınız. Milletimiz okumayı pek sevmiyor. Bir paket sigaraya 10 TL vermek zorlarına gitmez, bir kitap icin cok gelir.

Beni en rahatsız eden şey eğitimli insanların dikkatsiz olması. Özellikle öğretmenler...
 
Hata yaptığımız söylendiğinde ya kabul eder düzeltir ya da saldırırız. Bu iki davranıştan hangisini seçtiğimiz hayatımızın kalitesini belirler.
Size katılıyorum, kişi farkedip kabul etmeden bir şey öğretmek mümkün değil, ben çocuklara üzülüyorum, geleceğe üzülüyorum.

Çocuklara üzülmek için anne-babanın dili nasıl kullandığına bakmaya da pek gerek yok esasen; eğitim sistemimize bakınca zaten kahrolmak için yeterince sebep bulunuyor. Evdeki bozukluğu onaracak bir sistem kalmadı.
Bizim, ilkokulda, bir sosyal bilgiler/ fen bilgisi yazılısında bile yazımdan notumuz kırılırdı. Allah rahmet eylesin, ilkokul öğretmenimizin attığı temelle üni. bitirdik çoğumuz. Şimdi bir öğretmen bunu yapmaya kalksa "Türkçeden mi sınav oluyor bu çocuklar da puan kırıyorsun?" diye öğretmene parlarlar.

Bir miktar kitap, gazete okuma alışkanlığı ile de ilgili tabi.
 
Back
X