- 22 Ocak 2010
- 7.158
- 19.669
- 498
- Konu Sahibi Pretty little liars
-
- #21
Kafasını duvara vurmaya başladığı anda onu tutmayın, durdurmayın, hatta harekete dair tek kelime etmeyin. Elinizi kafası ve duvar arasına koyun ve mesela hadi sana masal anlatayım, hadi kırmızı arabayı bulalım, hadi gel ayıcık saklanmış ona bakalım vs. deyin. Muhtemelen duvara hamle yapacak, yana kayacak ve devam etmek isteyecek siz de aynı şekilde eliniz koyup mesela kırmızı balık şarkısını söyleyin. Mesela siz burada sakin ve net bir şekilde sınır koyuyorsunuz. alternatif koymadığınızda inatlaşma başlar ama tekliflerinizle alternatif alanlar da yaratmış oluyorsunuz.Aynı benim oğlumu anlattınız. Evde bez değiştirmek çok büyük bir olay bizim için de:)benimki bugünlerde kafasını sürekli duvara vurmak istiyor oğlum yapma diye kızıyorum gülerek yapmaya devam ediyor dediginiz gibi.Bu anlarda nasıl yaklaşmam gerektiğini bilemiyorum açıkçası.
Evet çok teşekkür ederim bu dediklerinizi uygulayacağımKafasını duvara vurmaya başladığı anda onu tutmayın, durdurmayın, hatta harekete dair tek kelime etmeyin. Elinizi kafası ve duvar arasına koyun ve mesela hadi sana masal anlatayım, hadi kırmızı arabayı bulalım, hadi gel ayıcık saklanmış ona bakalım vs. deyin. Muhtemelen duvara hamle yapacak, yana kayacak ve devam etmek isteyecek siz de aynı şekilde eliniz koyup mesela kırmızı balık şarkısını söyleyin. Mesela siz burada sakin ve net bir şekilde sınır koyuyorsunuz. alternatif koymadığınızda inatlaşma başlar ama tekliflerinizle alternatif alanlar da yaratmış oluyorsunuz.
Yani sınır, disiplin; pskolojik şiddetle aynı şey değildir. Üstelik kızdığınız ve dikkatini dağıtmadığınız sürece harekete büyük anlam yüklemiş oluyorsunuz. Böylelikle dikkatinizi çekmek istediği her anda olumsuz davranışı sergilemesine yol açmış oluyorsunuz. Bu da olumsuz davranışı pekiştirir.
Umarım netleştirebilmişimdir.
2 yasinda oğlum var, mümkün olduğunca keşfetmesine izin verdik. Hâlâ da veriyoruz. Yalnızca tehlikeli durumlar da hayır diyoruz, onu da aciklayarak. Tabiki tamam demiyor her zaman, bazen ağlıyor, bazen sinirleniyor ama duygularıni aynalayip, şefkat göstermeye çalışıyoruz. Aslında bebeklerin fizyolojisi ile ilgili bilgi sahibi olunca öyle ağlayarak birşey yaptırma gibi birşeyi düşünmediklerini anlıyorsunuz. ağladıklari şey gerçekten onlar için acı verici oluyor. Hatta bize saçma gelen şeyler dahi onlar için önemli.Selam hanımlar 16 ayı bitmek üzere olan yaramaz bir erkek çocuk annesiyim.Benim ufaklık da her çocuk gibi yaşının getirdiği bütün yaramazlıkları yapıyor sağolsun. Ben de sonsuz bir hosgörüyle engel olmuyorum ki keşfetsin engellenmiş hissetmesin kendini.Ama gelin görün ki son zamanlarda aşırı derecede inat olmaya, istediği olmayınca ağlamaya başladı ki asla ağladığı zaman istediğini yapmayız buna alışmaması için. Bu hareketlerini görünce ikilemde kaldım açıkçası. Acaba hiç kızmadığım için ilerde sınır tanımaz doyumsuz inatçı bir çocuk olur mu diye düşünüyorum. Ama kızmak da istemiyorum içim elvermiyor. Siz nasıl davranıyorsunuz çocuklarınıza bana da bi taktik verin
Bu kitap kaç yas arası cocuklara yönelik hazırlanmış?Engellemeye çalışmayın. En büyük hata bu, engellemek yerine dikkatini dağıtın. Yapmak istemediği şeyleri zorla yaptırmayın, bir müddet bekleyin tekrar deneyin.
Engellemeyin ama sınırları olsun, kontrolün sizde olduğunu bilsin. Otorite figürü çocuklar için çok önemli. Hayır’ınız asla evet’e dönüşmesin. Ya da siz hayır derken eşiniz evet demesin. Bir de çok hayır demeyin. Yapmak istedikleri kendine ya da bir başkasına zarar vermeyecekse bırakın yapsın.
Kısaca böyle. Bu dönemle baş etmek için çok okumak lazım. Zor bir dönem. “Anne baba beni anla” adlı bir kitap var. Ondan başlayabilirsiniz okumaya.
Ona zarar verecek durumlara engel oluyorum ama mesela evin çekmecelerini karıştırıyor bosaltiyor en basiti buna engel olmuyorum çünkü bu da merak duygusuyla yaptığı gelişiminin bir parçası. Ama biraz abartıyormuyum acaba diye düşünüyorum acikcasi
Ona zarar verecek durumlara engel oluyorum ama mesela evin çekmecelerini karıştırıyor bosaltiyor en basiti buna engel olmuyorum çünkü bu da merak duygusuyla yaptığı gelişiminin bir parçası. Ama biraz abartıyormuyum acaba diye düşünüyorum acikcasi
Dediginiz gibi özgürce oynayabilen kendini ifade eden kısıtlamayan bir çocuk olsun istiyorum dolayısıyla her zaman şöyle düşünüyorum kendine ya da etrafa zarar verecek birşey yapmadığı sürece çocuğu kısıtlama. Verdiğim çekmece örneği en basiti.o çekmece 50 kere boşalsa 50 kere yerine yerlestiriyorum bi tepki vermeden.Ama bazı kurallarimiz da var tabiki mesela ağlayarak istediği hiçbirşeyi yapmayız sakinleşmesini bekler açıklamaya çalışırız babası da ben de.Ama son zamanlarda inatlasmaya başladığı için bende de bu düşünce oluşmaya başladı.Neden abarttığını düşünüyorsun ?Kendi yaptığının doğruluğu ile ilgili çeliştiğin yer neresi anlamak istedim?
Tabiki siz öyle düşünüyor ve o şekilde yetiştiriyor olabilirsiniz herkesin düşündüğü doğrusu farklıdır. Ama sonuçta çocuğun yaptığı her eylem zekasını geliştirmeye yönelik olacak diye birşey yok adı üstünde çocuk bunlar.Etraflarinda gördükleri bize basit gelen herşey onlar için çok değişik.Dolayisyla alakasız eşyalara sarmaları çok normal. Tabiki de evin kuralları olmalı size bu konuda sonuna kadar katılıyorum ama bunun yolu burayı elleme oraya dokunma seni ilgilendirmeyen şeyler e bulaşma sadece oyuncaklarla oyna değil bence .Daha öncede bu konuyla ilgili yazmıştım.
Antik kuntik gelisimcilerin uydurduğu " keşfetmek " eylemi tamamiyle saçma.
Yahu evin çekmesini , dolabını niye kesfetsizln çocuk.
Ne işi var orda, zekası mi gelişecek ?
Dolaptan istediği bir tencere kapak , varsa veririm yoksa dolaplarimi acamaz çocuklar.
Aklınızın alabilecegi her türlü oyun kuruyorum onlara, rahatlar, eğleniyorlar , kesfediyorlar ancak dağıtmak, dolap içleri sınırı asmaktir
Her çocuk evin düzenini bilmeli, kurallarına göre yetistirilmelidir.
Bqzen öyle çocuklar geliyor ki evime , masamın ustunde tek bir esya dahi birakamiyorum. Evim berbat hale giriyor.
Kesfetsin diye büyütülen çocuklar bunlar işte.
Benim cocuklarimda fazlasıyla huysuz , hareketli ve yaramazlar. Ancak kurallarla büyüdüler. Ve asla taviz vermem.
Bağırmak değildir bunun yolu, kararlı ve net olmaktır.
Şöyle bir uzman görüşü okumuştum :Kızmaktan kastım bir şeyi yapmamasını sert bir şekilde söylemek. Maalesef ki sakin kalarak söylediğimde pek etkili olmadığımi düşünüyorum .yapmamasi gereken birşeyi yaptığında gayet sakin oğlum yapma dediğimde anne diyip bana bakarak yapmaya devam ediyor.
Yetişkinler ve çocuklar arasında fark var ama değil mi?Arkadaşlar dikkat dağıtmakla ilgili örnekleri okuyorum acaba şurayı kaçırıyor muyuz diye düşündüm bu şekilde yaptığı işe odaklanması engellenenen çocuklar ileride dikkat dağınıklığı sorunu ile karşılaşıyor. Ve bu sefer de neden bu çocuk odaklanamıyor diye düşünülüyor.
Ben konu sahibini özgürlük anlayışının çocuğun keşfetmesine yönelik olduğunu okuyorum bir çocuk için annesinden bu şanslı alanı bulabilmesi ne güzel kutluyorum.
Tehlikeli davranışlar için sınırlar kesindir, nettir ve herkes içindir. Misal yanımda yetişkin bir arkadaşım da kafasını duvara vursa zarar göreceğini söyleyerek onu durdururum ama gel film izleyelim demek onu durdurmaz. Neden kafasını duvara vurma isteği geldi burada hangi ihtiyacını karşılıyor altında yatan sebep ne bunu bulmak lazım
Dediginiz gibi özgürce oynayabilen kendini ifade eden kısıtlamayan bir çocuk olsun istiyorum dolayısıyla her zaman şöyle düşünüyorum kendine ya da etrafa zarar verecek birşey yapmadığı sürece çocuğu kısıtlama. Verdiğim çekmece örneği en basiti.o çekmece 50 kere boşalsa 50 kere yerine yerlestiriyorum bi tepki vermeden.Ama bazı kurallarimiz da var tabiki mesela ağlayarak istediği hiçbirşeyi yapmayız sakinleşmesini bekler açıklamaya çalışırız babası da ben de.Ama son zamanlarda inatlasmaya başladığı için bende de bu düşünce oluşmaya başladı.
Allahım hepsi aynı bu modellerin galibaCanım biz de hiç yasak koymadık.
Neredeyse herşeye sınırsız erişimi vardı, tek kuralimiz ekran ve aburcubur konusunda, hala da öyle.
Onun dışında esnegiz.
Ama bizim cocuga başka türlüsü olmaz, olmuyor yani.
Seninki kaldiriyorsa oluyorsa elbette keşfetmesini de desteklereyerek az daha sinir koy derim.
Daha bugün bir sıkıntı yaşadık, 4 yaş oldu bu arada.
Hastaneye gittik beraber döner kapısı var, tek başıma gecicem diyor, ama kapıyla beraber de dönmüyor
Carpicak yani kapı, dusucek, ama anlamıyor , şimdi gülüyorum da o an bağırıp da hastanedekiler bize bakınca baya üzülmüş ve ne yapacağımı bilememistim
Neyse, normal seninki de.
Ama dinletebilirsen şimdiden dinlet derim.
Yoksa bağımsızlık benim karakterimdir sözünün canlı örneği gibi dolaşıyorlar
Örnek, balığın suyunu tek başıma degistiricem,
Çayı ben demlicem,
Siz hastaneye gidin gelin ben tek kalicam gibi
İnatlaşmak için iki kişi gerekir derler inatlaşmada istediğini keşfetmeye çalışmanızı önerebilirim.Dediginiz gibi özgürce oynayabilen kendini ifade eden kısıtlamayan bir çocuk olsun istiyorum dolayısıyla her zaman şöyle düşünüyorum kendine ya da etrafa zarar verecek birşey yapmadığı sürece çocuğu kısıtlama. Verdiğim çekmece örneği en basiti.o çekmece 50 kere boşalsa 50 kere yerine yerlestiriyorum bi tepki vermeden.Ama bazı kurallarimiz da var tabiki mesela ağlayarak istediği hiçbirşeyi yapmayız sakinleşmesini bekler açıklamaya çalışırız babası da ben de.Ama son zamanlarda inatlasmaya başladığı için bende de bu düşünce oluşmaya başladı.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?