Saklambac, aman ya Rabbim o ne heyecandi öyle kalbim küt küt atardi saklandigim yerde , vay be ne güzel günlermis.
Yada istop, ne zevkliydi yaaa....
birde ip atlama hele birde iki kisi, sonra üc, sonra dört derken sayiyi yükselterek gurup halinde atlamak.
Gece eve gitmek istemezdim, aksamlarida kendi kendime pansuman yapar, süt disimi ceker, birde yaramdaki kabuklarimi cikarip tibbi islemlerimi yapardimki, yarin yaramazliga devam edeyim diye.
Mahallenin tüm kedi ve köpeklerini tedavi ederdim oradan belliymis gelecekte tipla alakali birseyler yapacagim.
Ama hic evcilik oyunu oynamadim cünkü bana hep sacma gelirdi. Ve bebek oyuncaklarida sevmezdim, hatta onlardan korkardim, bir tek ayicigim vardi.
Hala ablalarim benim yaramazliklarimi anlatip gülerler....hainler....komikmisim...kivircik sacli, bakimsiz ve hic etek giydirememisler bana, hep pantolon, hatta abimin dügününde pantolonla etrafda kosusturmusum, öyle prenses olacak tip degildim yani.
Oysaki simdi etek giymeyi cok severim ve cok süsülyüymdür, esim bana kokana seni der hep, ne bulsam takar takistiririm ama yinede hafif hippi tarzim kalmis.