Çocuklarımız uğruna,mutsuz bir evlılığe katlanırmıydınız?

CEREN_70

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
7 Aralık 2006
13
0
evlilik,,nedir evlilik?nasıl başlar?nıye başlar?neden yürür?yada neden yürümez?sanırım bunu evlı arkadaşlar iyi cevaplarlar..soruyorum yıllarca kendı hayatınızdan vererek,sadece cocuklarım diyerek,mutsuz bir evliliğe katlanırmıydınız?aman sorun cıkmasın,aman o üzülmesin,aman bu üzülmesin diyerek katlanırmıydınız?:1no2: tek taraflı vere vere.bir süre sonra bakıyorsunuz ki,verecek bişey kalmıyor...bizler hayata bir kez gelıyoruz..hayat bize sunulan bi defalık şanstır dıyorum..öyleyse sadece cocuklarımız ıcın,duzelmeyen bir evliliğe katlanırmıydınız?MUTLU OLMAK HERKESIN HAKKI DEYILMIDIR?Siz olsanız ne yapardınız dostlar soruyorum:uhm:
 
tek taraflı vermek olmaz tabiii ki.evlenmek tek lik ten kurtulmak paylaşamak tır.
kendi adıma değiştirebileceklerim için mücadele ederdim çünkü bir yuva sahibi olmak helede bir cocuk sahibi olmak çok fazla sorumluluk ve fedakarlığıda beraberinde getiriyo bunlar boşvermek mümkün değil.bunun için mücadele ederdim ama değişmeyecek devam edecek sürekli mutsuz bi yuvanın ne bana ne cocuğuma nede karşı tarafa bi fayda sı olmaz zaten. yinede allah göstermesin
 
eğer gerçekten mutsuzsam,yani gerçekten ciddi sorunlarım varsa(içki,kumar,dayak,aldatma,hakaret gibi)çocuklarım için de olsa durmam gibime geliyo...onların anne-babalarının sürekli kavga ettiği bir ortamı değil ayrı ama iyi anlaştıklarını görmeleri daha sağlıklı olur diye düşünüyorum.ama tabi benim iyi bir mesleğim,gelirim ve bana arka çıkacak bir ailem var.bu yüzden rahat ayrılırım diyebiliyorum.
eğerki tek başıma ve beş parasız olsaydım,gidecek yerim dayanacak kimsem olmasaydı,gururum adına evladımıda sonu belli olmayan bi maceraya sürüklemektense sanırım kalmayı tercih ederdim...
 
Evet ben şuan bunu yapıyorum 13 seneden beri hemde belki çaresizlik ,aman çocuklarım üzülmesin babasız büyümesin ama dayanıcak gücüm kalmadı artık eğer insanın maddi bir geliri yoksa çoğu zaman işte böle benim gibi katlanıyor herşeye nereye kadar gidicek bilmiyorum ALLAH sonumu hayır etsin
 
merhabe güzel bir soru sadece çocuklar için kötü bir evliliğe kötü bir beraberliğe
devam etmezdim ben öyle bir ailede büyüdüm inanın kötü bir evliliğin içinde yaşamak onlardan yani anne yada babadan ayrı kalmaktan daha zor ve ömrümce bunun acısını çekiyorsun .
 
Zor bir karar. Napardım bilemiyorum şu an için. İnşallah herkes yuvasında mutlu olsun.
 
fearless cocuklarımında huzursuz mutsuz bi evde psikolojisi bozulmuş olarak yaşamsından sa ayrılmak daha mantıklı değilmiydi.çünkü ilerde oda bi yuva kuracak nasıl bi yuvası olabilir ki?
 
Fuşyacım,İnan bana evlilik birazda şans işidir. Çok bilen,eğitimli kendi ayakları üzerinde durabilen kadınlar için daha zor. Çünkü,kötü olanı çabuk görüyor,katlanmıyorsun.Daha sıradan olan pek önemsemiyor,öylece gidiyor evlilikler.Susarak katlanarak korkarak çocuklar için vb.Beceriyle falan nereye kadar. Yine kadının fedakarlığı ile devam ediyor.Şanslıysan sorun yok,çünkü ne yaparsan yap,gidiyor bir şekilde.Ama şansın yoksa bu konuda yaptığın hiç birşey yetmiyor.İyi örneklerde vardır mutlaka ama bunuda araştırmak lazım,nekadar iyi diye.Ben anne ve babamın hiç kavga etmediği bir evde büyüdüm.İkiside mükemmeldi.Ama 40 sene sonra ayrıldılar.Demekki bir şeyler varmış ama bardağın taşması için 40sene gerekiyormuş.Herkese bol şans diliyorum.Çocuklarım olmadan asla ,ama çocuklarım için katlanmakta biryere kadar.Sevgiler.
 
Insan mecbur kalinca katlaniyo.
Ama her insanin sabrininda bir sonu var. Insan cocuklari olsada hic kimsenin kahrini, verdigi mutsuzlugu cekmek zorunda deil. Her insan istese ayaklari üstünde durabilir. O mutsuzluk cocuklarida etkiler zaten. bence kimseyi cekmeye mecbur deiliz. Huzursuz aile olarak yasamaktansa, Huzurlu bir sekilde cocuklarimla yanliz yasamayi tercih ederim.
 
[/B]
affınıza sığınarak bir şey sormak istiyorum evli bayanlar..ben bekarım , girdiğim haftadan beri yani yaklaşık 3 hafta,bu konu dönüp dolaşıp açılmakta.hep mutsuz mu evlilikler :KK43:( hep mi bir şüphe var aklımızda evlenince anlamadım .. yaşanan olaylar ve şartlara bağlı olarak değişmez mi ayrılıklar? kiminki kiminkine uyraki... aynı olayları , mutsuzlukları yaşayıp ayrılmamış ve ayrılmış bayanlar var aramızda.biri benim işim gücüm var çalışıyorum kendime ve çocuğuma yetebiliyorum diye kaylanmayıp (ki bu durumda haklı) ayrılığı seçmiş biri de işim gücüm yok , birikimlerim şu dönemde ne bana ne de evlatlarıma gelecek sağlayamaz diye kalmayı seçmiş.. yani sorunun cevabı bu kadar basit mi oluyor irdeleyince ? ayakları üzerinde durabilme ve ya duramamak mı ? yaşayan birileri varsa özeline girmeden bilgilendirebilir mi.. rica etsem.. evlilik şans işi mi cidden , yoksa beceri ile kendi lehine çevirme işi mi bir kadın adına ?

şans faktörüde önemli tabi ama çok az bence.yani aslında bir çok kadın daha nişanlıyken veya flört ederken bazı falsoları görüyor ama görmemezlikten geliyor,yakıştıramıyor veya evlenince düzelir diyor...ama malesef düzelmiyor...bizler gözümüzü biraz açıp biraz daha cesur olabilsek belkide hayatımız değişirdi...bazı şeyler evlendikten sonra hele çocuktan sonra çok daha zor çünkü...
ben Allah'ıma şükür çok mutluyum.inşallah herkeste öyle olur...
 
Annem ve babamın birbirlerine birkere bile hakaret etmediği (tabiki sabahlara kadar tartıştıkları olmuştur) kavgalarını odalarında, öpüşmelerini yanımızda gösterdikleri bir ortamda büyüdüm. Öpüşmenin değil hakaret etmenin ayıp olduğunu öğrendim. Bizim için canlarını bile verebileceklerini ama bunu istemeye hiçbir çocuğun hakkı olmadığını öğrendim. Annem bizleri yetiştirirken kimseden birşey beklememişti, dolayısıyla bende kızıma bakıcılık yapmasını bekleyemezdim. Biliyorum elimi uzattığımda kolumdan tutup kaldırır beni ama ne kendi hayatına müdehale ettirir nede benimkine eder. Babamsa, konuşamadığım hiçbir konunun olmamasını sağlamıştır kendisiyle. Çocukluğumdan kalma bir alışkanlıkla hala çene çukurundan öperim onu ve saçlarımla hiç sıkılmadan oynayan tek kişidir. Anne demek 'baba' - baba demek 'anne' dir benim için, ikisi bir bütündür, ayrı ayrı hiç düşünemem. Eğer babam annemi dövseydi sövseydi kişiliğini ezseydi, annem babama türlü türlü hakaretler etseydi, benim evliliğe-evlendiğim kişiye bakış açım nasıl olabilirdiki! Her kadın dayak yer derdim bende bazıları gibi ya da aldatılmak her kadının kaderidir... Ama annemden çok babam kadın hakları savunucusudur ve böyle güven dolu bir ortamda yetiştiğim için bazı korkak düşünceleri anlamakta zorluk çekiyorum. Aile eğitimi çok çok çok çok herşeyden çok önemli. Çocuğuma kendi yetiştiğim ortamdan daha iyisini veremeyecekse evliliğim sırf rahatım bozulmasın diye 'bunun adına da çocuğum için fedakarlık diyerek' o evliliği sürdürmek istemem. Ben aldatılırsam kızıma nasıl anlatırım bunun normal olmadığını, bak baban beni aldatıyor ama sakın bunu normal karşılama!! Baban beni dövüyor ya kızım, ben hakediyorum ondan ya da çaresizliğimden, çünkü kadınlar çaresizdir ama sen olma! EEee kızım demezmi çaresiz bir anne hayat denilen bu zorlu sınavda ne kadar arkamda durabilir? Ne kadar destek verebilir? Hani diyorsunuz yaa; arkasında ailesi olmayan, mesleği olmayan, güvencesi olmayan kadın ne yapsın! Asıl evlat için yapılacak fedakarlık onun giyeceğini-yiyeceğini temin etmekten çok insanın insan gibi yaşaması gerektiğini söyleyerek değil yaşayarak anlatmaktır. Karısından korkan,şiddet gören bir baba modeli nasılki çocuğun sosyal hayatında güvensizlik yaratırsa, anne modeli içinde farklı birşey söylenemez. Bu konuda çok şey yazılıp söylendiği için ve kafamda uçuşan düşünce fırtınasından dolayı biraz konudan konuya atladım sanırım. Söylenecek ve uygulanacak öyle çok şey varkiii. Çaresiz değilsiniz çare SİZsiniz, bu kadar basit.
 
Cosmocum,sanırım sen şanslı azınlıktan birisisin.Çocukluğun evliliğin hep iyi geçmiş.Ama herkes senin kadar şanslı olmayabilir.Türkiye şartlarında yaşayan birçok kadın gerçekten çaresiz.Eğitimi yok,Eğitimli açık fikirli bir aileside yok.Öğrendiği tek şey kocana itaat edeceksin,babanın evine dönmeyeceksin,Çalışmayacaksın,Sadece çocuğuna annelik yapacaksın.Başka türlü bir davranış hem ayıp hem günah deniyor.Sen ben çaresiz olmadığımızı biliyoruz.Ama onlar bilmiyorlar.Deneyenler ise ya kıskançlığa ya töreye kurban oluyorlar.Çevremizde bile o kadar çokki,uzağa gitmeye bile gerek yok.Her kesimden kadına çaresiz olmadıklarını bizler anlatacağız.Elimizden ne gelirse yapmaya çalışacağız.Gerek bireysel gerek sivil toplum örgütleri olarak görev yine biz kadınlara düşüyor.Kadınlar eğitilmezse,eğitimli mutlu başarılı sağlıklı çocuklar yetiştiremezler.Umarım birgün tüm kadınlar kendi şanslarını kendileri yaratır.Tüm samimiyetimle ve sevgimle.:kahve:
 
ben bekarım ama benim düşüncemi sorarsanız
çocuğum var diye mutsuz evliliğe katlanmazdım..
çünkü huzursuz ve gerilimli bir ortamda çocuğumun ruhsal açıdan sağlıklı yetişmesi ve mutlu olması mümkün değil
aynı şekilde benim de psikolojim bozuk vaziyetteyken yeteri kadar iyi annelik etmem zorlaşır
ayrıca çocuğumun yaşamının ilerleyen devrelerini de olumsuz etkileyecektir geçmişte evde yaşadıkları gördükleri
 
yaşamadan yorum yapmak olmaz ne yapardım bilmiyorum. Bu durumu yaşayanların ALLAH YARDIMCISI OLSUN....
 
37 yıllık evliyim .tabiki inişler çıkışlar oluyor.ama kadına hele anneyse çok fedakarlıklar düşüyor.karşıdan (bu kim olursa olsun)hiç bir şey beklememeyi öğreniyorsunuz.içten gelerek yapılıyor fedakarlıklar.ben karşılık görmedim deme şansınız olmamalı.karşılık beklediğiniz zaman.. .işte o zaman bittiğiniz andır.
beklemediğiniz anda gelen karşılık en tatlı andır.ben o şanslılardanım...
 
benim çok mutlu bir evliliğim var çok tatlı çok akılı 3 yasında birde kızım
mutsuz bir evliliğim olsaydı bi yere kadar dayanabilirdim ilerde daha büyük sorunlar yasamamak için hergün kavga gürültü dayak ben buna katlanamazdım çocuklarında böyle bir ortamda mutlu olacaklarını sanmıyorum pskolojileri daha çok bozulurdu
 
Katlanmak Birazda Yaşanilanlarin Boyutuna Bağli...birde Kadinin Güvencesine..yani Tek Başina Yakta Kalabilecekmi ,arkasinda Sahip Cikacak Bir Ailesi Varmi,çevresi Ortami Bu Durumu Nasil Karşilayacak Vs....ama Her Ne Olursa Olsun Kadin Dimdik Ayakta Durabilmeli ..evlide Olsa Bekarda Olsa Dulda Olsa..dimdik Ayakta Durmaya çocuklarimiz Için Mecburuz...
 
X