Cinsiyet Testi Nasıl Yapılır? – Cinsiyet Belirleme Yöntemleri

isabel

Kuzey Ege
Yönetici
Super Moderator
Anneler Kulübü
6 Mart 2012
17.731
27.703
49


Cinsiyet Testi Nedir ? Cinsiyet Testi Uygulanmalı Mı?

Anne karnındaki bebeğin cinsiyeti, henüz 6-8 haftalıkken anne adayından alınan bir damla kanla belirlenebilecek bir test İngiliz bilim adamları tarafından geliştirildi. Cinsiyet Testi kitiyle anne adayının parmağından alınan bir damla kan örneği, özel bir filtre kağıdının üzerine konuluyor ve test için laboratuvara gönderiliyor. Annenin kanında Y kromozomları bulunursa bebeğin erkek olacağı saptanıyor. Eğer istenmiyen cinsiyette ise anne kürtaj oluyor. “DNA Worldwide” adlı şirketin ürettiği test kiti internet aracılığı ile satılıyor.

Etik ,ahlaki, vicdani ve doğru olmayan bu test ile sırf istenmeyen cinsiyetten oldukları için bebeklerin kürtajla alınmasına ve kadınların da kürtaja zorlanmasına yol açacağından dolayı satılması doğru olmayan bir yöntem olarak değerlendirilmesi gerekmektedir…

DOĞAN BEBEKLERİN CİNSİYETLERİ İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER

Doğanın dengesinin korunması için doğan erkek bebek sayısıyla kız bebek sayısının birbirine eşit yada çok yakın olması gerekir.Avrupa ve Amerika’da yapılan bir çok istatistikte doğan erkek sayısının kız sayısına oranının 1.05 olduğunu gösteriyor.Yani erkek bebekler % 5 oranında daha fazla doğuyor.Bu farklılığın anlamı nedir? Bir açıklama,erkek bebeklerin doğum sonrası ilk yılda ölüm oranlarının kız bebeklere göre hafif yüksek olması ve ileri yaşlarda kadınların daha uzun ömürlü olması nedeniyle dünyada yaşayan erkek ve kadın sayısının eşitlenmeye çalışılması olabilir.

CİNSİYET HAKKINDA BİLİMSEL VERİLER

Bazı yayınlarda anne adayının beslenmesi ile doğacak bebeğin cinsiyeti arasında ilişki saptanmıştır.Sodyum ve potasyumdan zengin beslenen anne adaylarının daha çok erkek çocukları,kalsiyum ve magnezyumdan zengin beslenen anne adaylarının ise daha çok kız çocukları olduğu görülmüştür.

Alkollü içecek sanayinde çalışanların daha çok kız çocukları,balıkçılık ile uğraşanların ise daha çok erkek çocukları olmaktadır.

Multipl sklerozlu kadınların daha çok erkek çocukları,şizofrenili kadınların ise daha çok kız çocukları olmaktadır.

İlerideki hayatlarında prostat kanseri olan ve olmayan insanlar geçmişe dönük incelendiğinde prostat kanseri olanların daha çok erkek çocukları olduğu görülmüştür.

Erkek anestezi doktorlarının daha çok erkek çocukları olmaktadır,burada anestezi gazlarının etkisi olabileceği düşünülmektedir.Kısacası cinsiyet tahmini zor bir veridir…

KIZ MI OLSUN ERKEK Mİ ?

Çiftlerin büyük bir kısmı önceden çocuğunun cinsiyeti belirlemek istemektedirler.Tarihten bu yana kulaktan kulağa halk arasında anlatılan-inanılan bazı teoriler ve görüşler vardır. Bunların hiç biri ispatlanmış veya tıbbi geçerliliği olan yöntemler değildir.

Örneğin bizim Türk toplumunda ve diğer topluluklarda da benzeri şekilde olduğu gibi anne adayı çok kırmızı et yer ,tuzlu beslenirse ,diz dirsek pozisyonunda cinsel ilişkiye girerse erkek; balık ve bol sebze yer veya misyoner pozisyonunda ilişkiye girerse kız sahibi olacağı gibi tıbbi dayanağı olmayan bir çok söylenti vardır.

Cinsiyet Tayini, Cinsiyet Seçme ve Cinsiyet Seçimi İçin En Çok Uygulanan Yöntemler;

1. BabyChoice –Materna yöntemi :

İsviçre’deki Materna Laboratuarlarının 1996 yılından beri birçok ülkede temsilcilikleri aracılığı ile dağıtımını yaptığı BabyChoice metodu ile tıbbi müdahale olmadan istenilen cinsten bebek yapabilmenin doğal ve güvenli tek yolunu sağlamaya çalışmaktadır. Anne veya bebeği hiçbir riske sokmadan %90′ın üzerindeki başarı oranı sağladığını iddia etmekte olup, pratik ve ekonomik bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Peki Bu yöntem nasıl çalışıyor?

Bu yöntemin çalışma prensibi ;

Hücresel haberleşme konusunu inceleyen bilim adamları annenin yumurta zarındaki reseptörlerin “X” veya “Y” kromozomu taşıyan spermleri dönem dönem kabul veya reddettiğini buldular. “X” kromozomlu spermin (kız çocuk) (+) artı ve “Y” kromozomlu spermin (erkek çocuk) (-) eksi yük taşıdığı ise önceden biliniyordu. Fransız bilim adamları daha da ileri gittiler ve yumurta zarındaki reseptörlerin elektrik yükünün annenin biyolojik saatine göre değiştiğini keşfettiler. Buna kutuplaşma dönemleri adını verdiler.

Buluş resmi makamlarca izlenen testlerle denendi ve %98 oranında başarı elde edildi. Bunun üzerine 1997′den beri tüm dünyada satışa sunuldu. Yeni adıyla BabyChoice şöyle özetleniyor : annenin yumurta zarındaki reseptörlerin hangi günlerde “X” kromozomlu spermleri (kız), hangi günlerde “Y” kromozomlu spermleri (erkek) kabul edip diğerini reddedeceğini bulan metotdur. Çiftlerin, doğanın onlar için belirlediği günlerde kız veya erkek çocuk yapmalarını sağlar. 1997′den bu yana kullanıcıların başarı oranı %90 olmuştur. Hakkınızda vereceğiniz bilgiler analiz edilerek ve her biri 25 ayrı hayati parametre ile karşılaştırılır ve BabyChoice takvimi , gebelik takvimi hazırlanır. Takvim, spermlerin ana rahminde 60 saate kadar yaşayabildikleri hesaplanarak hazırlanır. Takvimde işaretli günler çoğu annenin doğurgan dönemi (son kanamanın ilk gününden sonraki 7. ila 21. gün arası) ile ilk 6 ayda çakışmaktadır. Ancak gerekli görülürse adet dönemlerini değiştirmek kolaydır. Kutuplaşma dönemleri sabittir ve değiştirilemez. BabyChoice metodu ile cinsiyet gebelik takvimi tamamen doğal olup kopyalama, genetik seçme, embriyo ayırma gibi işlemlerden ayrı tutulmaktadır ve bunları yasaklayan tüm otoritelerce kabul görmektedir. İsviçre’deki Materna laboratuarlarında annenin kişiye özel analizi yapılmaktadır ve BabyChoice takvimi hazırlanmaktadır. Bu takvimdeki işaretli günler çiftlerin istedikleri cinsiyetteki çocuğa hamile kalabilecekleri günleri gösterir. Bugünlerde hamilelik için deneme yapmak gerekir.

2. Microsort –Ericcson yöntemi

ABD’de bilim adamları anne ve babalara bebeklerinin cinsiyetini belirlemeyi kolaylaştıran bir yöntem geliştirdi. Yöntem kız çocuklarda % 92, erkek bebeklerde ise % 80 başarı sağlıyor. ABD’nin Virginia eyaletindeki Fairfax kentindeki Genetik ve Tüp Bebek Enstitüsünde geliştirilen bir cihaz yardımı ile spermler X ve Y kromozomlarına göre ayrıştırılıyor. Lazer ışınları ve komplike DNA formülleri kullanarak sperm ayrıştıran bir cihaz yardımı ile kız bebek olmasını sağlayan X kromozomu taşıyan spermlerle erkek bebek olmasını sağlayan Y kromozomu taşıyanları birbirinden ayırıp elde edilen ayrılmış spermleri Aşılama (suni dölleme) yöntemi ile anne adayına yerleştirerek gerçekleştiriliyor.

İstenilen kromozomdaki sperm ayrıştırma işlemi epey zor olduğu için kız bebek için ayrıştırma oranı % 92 ve erkek için ise oran daha düşük ,yani %80 civarında. Gebelik oranları ise uygulama başına hayli düşük saptanmış ( yaklaşık olarak uygulama başına %18 gebelik oluşmaktadır).Daha çok genetik hastalıkları olan aileler için geliştirilen bu yöntem aslında henüz daha deneme aşamasındadır. Bu yöntem sayesinde önümüzdeki yıllarda çocuklarda ortaya çıkan hemofili ya da kas erimesi gibi hastalıklar için,( X kromozomundaki hatalardan kaynaklanıyor) daha önceden cinsiyet belirlenerek önlem alınması planlanıyor.Genel olarak uygulaması zor ve pahalı bir yöntemdir. Uygulanırlığı zor olduğundan çok daha az kullanılmaktadır. Bu yöntem için teknik ve yasal zorluklar vardır.

3. Shettles Metodu

Amerika’da ve Avrupa ülkelerinde yaygın uygulanan bir yöntem ise Shettle metodudur.Çok kolay olan bu yöntemin uygulama prensibi adetin belirli günlerinde ilişkiye girilmesine dayanmaktadır Landrum Shettles adlı bir doktorun geliştirdiği basit ve ücretsiz olan bir yöntemdir. Dayandığı nokta X kromozomu taşıyan spermlerin Y kromozomu taşıyanlara göre daha yavaş yüzmesi ve daha dayanıklı olmasıdır. Yumurtlama dönemindeki yapılacak bir zamanlama ile seçmeye çalışılan cinsiyetteki spermlere avantaj sağlamaya çalışıyorsunuz. Buna göre erkek çocuk için yumurtlamaya en yakın zamanda cinsel birleşme yapılmalıdır. Böylece hızlı Y kromozomu taşıyan spermler yumurtaya daha çabuk ulaşabilmekteler. Kız çocuğu için ise yumurtlamadan 3 ila 5 gün önce cinsel birleşme yapılıyor ve sonra bir daha yapılmıyor. Böylece Y kromozomu taşıyan spermler ölüyor ve geriye X kromozomu taşıyan daha dayanıklı spermler kalıyor. Bu yöntemin uygulanması için yumurtlama gününün tespiti için bazal vücut ısısı takibini veya servikal mukus testlerini kullanmak gerekmektedir.Aslında bu bir çeşit gebelik takvimi dir.
Özetle ;

– Bu teoriye göre yumurtlamadan 2 gün önce ilişkiye girilirse kız , yumurtlamadan sonra ilişkiye girilirse erkek olacağı iddia edilmektedir.

– Yine bu yönteme göre yüzeyel ilişki ile kız ,derin cinsel ilişki ile erkek olma ihtimali artmaktadır.

– Shettle yöntemine göre ilişki sırasında kadın orgazm olmaz ise kız ,orgazm olur ise erkek olma ihtimali yüksek olmaktadır.

4.Diyet-Beslenme Metodu (kadınlara)

Rus genetik bilimciler, anne adayının beslenmesi ve yiyip içtiklerinin bebeğin cinsiyetine etkilediğini iddia etmektedirler. Buna göre anne adayı tarafından gebelikten en az 6 hafta önce başlanacak potasyum ve sodyum içeriği zengin besin (et, balık, sebze, çikolata, tuz gibi) diyeti erkek çocuk ihtimalini arttırıyor.
Aynı şekilde kalsiyum ve magnezyum içeriği zengin olan besinler (süt, peynir, tuzsuz findık fıstık, fasulye, brokoli,lahana ) ile yapılacak diyet kız çocuk olma olasılığını arttırıyor.

Bilimsel açıklaması ise; iyonik faktör denilen bir olaya dayanmaktadır. Bu besinler vücudun elektrik yükünü yapılan diyete göre + veya – yönünde etkilemekte ve X veya Y kromozomu taşıyan spermler de farklı elektrikler yüklü olduğu için örneğin X kromozomu taşıyan spermler itilirken Y kromozomu taşıyanlar yumurtaya çekilmektedir.Genel olarak bu yöntemin teorisi Babychoice’un teorisini destekler niteliktedir. BabyChoice’un mantığı da yumurtanın bu seçimi zaten bazı özel günlerde doğal olarak elektriklenerek yaptığı şeklindedir.

5. MSHCG hormonunun tespiti

Bazı İsrailli bilim adamları doğacak çocuğun erkek mi, yoksa kız mı olacağını hamileliğin 16. gününde araştırmaları henüz tamamlanmadığı için çok yakın bir sürede tespit edilebileceklerini iddia etmektedirler. Tel Aviv Genetik Enstitüsü’nde yapılan araştırmalarda, gebeliğin 16. gününde, ceninin beslenmesini sağlayan MSHCG hormonunun ceninin dişi olması durumunda daha fazla salgılandığını saptanmaktadır.

MSHCG hormonunun annenin kan ve idrarında, gebelik veya gebelik olmadığı zamanlarda testle saptanabildiği biliniyor. Bilim adamları, annenin bir kız çocuğuna gebe kaldığı zaman, MSHCG hormonunun 5 defa daha fazla salgılandığını belirtmektedirler. Daha önce bir başka araştırmada MSHCG hormonunun gebeliğin ikinci ve üçüncü ayında, kız çocuğuna hamile kalan annelerde daha fazla salgılandığı saptanmış idi. Bilim adamları araştırma sonucunun şimdilik bebeğin cinsiyetinin belirlenmesi için kullanılmaması gerektiğini söylemektedirler.

6. PGD (Preimplantasyon Genetik) Metodu

Son zamanlarda geliştirilen Preimplantation Genetic Diagnosis yöntemiyle gelişmekte olan embriyonun bir hücresinin alınarak incelendikten sonra genetik probleminin olup olmadığı ve cinsiyetinin ne olduğu anlaşılabilmektedir. Bu yöntem ile bebeğin cinsiyetini %100 belirlemek mümkün olmaktadır.

Ancak, bu yöntemin sadece cinsiyet belirlemeye yönelik uygulanması ahlaki sebeplerden dolayı dünyadaki ülkelerin büyük bir kısmında yasaklanmış durumdadır. Bu yöntem daha çok tüp bebek merkezlerinde kalıtsal bazı hastalıkların (örneğin hemofili) saptanması amacı ile kanuni bir şekilde uygulanabilmektedir. Tüp bebek laboratuarlarında genetik belirleme şu şekilde yapılıyor;uygulama için yumurta kanalından birkaç tane olgunlaşmış yumurta hücresi alınıyor ve erkek spermiyle döllendiriliyor. Döllenen bu yumurtalar sekiz hücreye bölünüyor. Bölünen bu embriyolardan birer tane hücre örneği alınarak embriyo biyopsi yapılıyor ve bu özel mikroskop altında kromozomları inceleniyor. Bu hücre sayesinde embriyonun sadece cinsiyeti değil, bütün genetik yapısı da anlaşılabiliyor. Hücrelerin kromozomları araştırıldıktan sonra istenen cinsiyetteki embriyo anne rahmine yerleştiriliyor. Embriyodan bir hücrenin alınması, ona hiçbir zarar vermiyor. Özet olarak, pahalı olan bu yöntem cinsiyet belirleme için değil, sadece genetik bazı hastalıkların engellenmesi için kullanılmalıdır.Ayrıca bu işlem isteğe bağlı olarak ülkemizde ve bir çok dünya ülkesinde uygulanmamaktadır ve yasal olarak engellenmektedir.

Tüm bunları anlattıktan sonra tabii ki insanlık tarihinin en eski cinsiyet belirleme yönteminden yani Çin Takvimi ‘nden bahsetmeden olmaz.

ÇİN TAKVİMİ NEDİR?

Çin takvimi asırlardır Çinlilerin cinsiyet belirlemek için kullandıkları bir takvim sistemidir ve cinsiyet takvimi olarak da isimlendirilmektedir.Çinliler “çin takvimi” kullanımının %90 başarılı olduğunu iddia etmelerine rağmen bu takvim yönteminin herhangi bir bilimsel geçerliliği yoktur. Takvimin prensibi belirli yaştaki kadınların belirli aylarda cinsel birliktelik ile kaldıkları gebeliğin cinsiyetini belirlemek üzerine kurulmuştur. Çin takvimi kullanımında örneğin 24 yaşındaki bir kadın mayıs ayında gebe kalırsa bebek erkek olacak, kasım ayında kız olacaktır.ÇİN TAKVİMİ sadece eğlence ve hoş vakit geçirme amacı ile sitemize konulmuştur. Cinsiyet takvimi olarak da adlandırılmaktadır.

 
Teşekkürler bilgi için
 
çok küçüktü ama 7hafta 3 günlük merak ettim
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…