chp mitingi sonrası başörtülülere çirkin saldırı


iş için yapanlar olabilir belki de
partizanlık olsun diye kimse kapanmaz bence
 
iş için yapanlar olabilir belki de
partizanlık olsun diye kimse kapanmaz bence

Buna cevap vermek icin kapatanin partisine bakmak lazim once.. Sence alelade bir isveren carsafla sokakta gezmesi icin adamlar kiralar mi? Ne amaci olabilir? Isadami buna para harcar mi?
 
Buna cevap vermek icin kapatanin partisine bakmak lazim once.. Sence alelade bir isveren carsafla sokakta gezmesi icin adamlar kiralar mi? Ne amaci olabilir? Isadami buna para harcar mi?

çarşafla gezme olayını bende anlamadım
 
o otobüste o kadınların önündeki koltukta oturuyordum dikkatli bakarsanız görürsünüz öndeki gözlüklü kız benim hayatımda böyle iğrenç böyle çirkin böyle mide bulandırıcı bir olay daha yaşamadım allah bu hakareti o bayanlara yapanın belasını versin inşallah dışardan gelen taciz haricinde otobüsün içinde de bayanlara karşı hakaret oldu ve kavga çıktı sırf başı kapalı dindar diye bu insanlara böyle bir hakaret yapılamaz sinirini hala atamadım üstümden onu yapanlar insanım diyorsa kendilerine yazık derim başka da bişey demem
 

hanımefendi bu yorumu yapmışsınız ama o otobüsün içinde ben vardım ve olanı biteni ben yaşadım gözlerimle gördüm burada da haberi görünce şok oldum haber yanlı falan değildir otobüsün içinde chp mitinginden gelen bir gencin bayanlara bulaşmasıyla bir kavga çıktı ve sonrasında otobüsün dışından da bu çirkin hareketler yapıldı bu bayanlar benm gibi yenimahalle semtinde oturuyorlar ve tek dertleri bir saat mahsur kaldırları otobüsle eve gitmekti bu hakaretleri hak edecek hiç bir davranışları da olmadı
 
Son düzenleme:

sizin söyledikleriniz de olayın doğruluğunu kanıtlıyo
geçmiş olsun diyelim
bayanlara çok üzüldüm gerçekten
 
http://www.haber7.com/guncel/haber/1141862-chp-zihniyeti-yine-hortladiCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara Tandoğan meydanında bir miting düzenledi. Miting sonrası dağılan kalabalık ortalıkta resmen terör estirdi. Ellerinde CHP bayraklarıyla sokağa inen bir gurup genç yoldan geçen araçların önünü kesip taciz etti. Başbakan Erdoğan'a hakaretler yağdıran gurup bununla yetinmeyip araçları tekmeledi.
BAŞÖRTÜLÜ KADINLARA KÜFÜR VE HAKARET!
Milat gazetesi Ankara temsilcisi Seyfi Uzunkök'ün Haber7'ye gönderdiği kayıtta; halk otobüsünün önünü kesen CHP'li grup otobüsün üzerine çeşitli provokatif afişler yapıştırarak halkı kışkırttı. Otobüste bulunan başörtülü genç kızlara ağza alınmayacak hakaretlerde bulunan CHP'li grubun görüntüleri izleyenlerin kanını donduracak cinsten...
bunda kötü niyet yok ,sadece eğlenmişler çocuklar tabi hakları eğlensinler
 
Son düzenleme:
Gerçekten utanç verici bir olay , bunları yapanları nefretle kınıyorum . ülkeme yakışmayan insancıklar bunları gezi olaylarında, yas olaylarında da gördük. gözü dönmüş reziller
 
ben de çok üzüldüm dün çok kötü oldum elim ayağım titredi otobüste böyle berbat bir şey olamaz


geçmiş olsun öncelikle....
mide bulandırıcı, çirkin.. nefret ediyorum bu tarz insanlardan bunlardan bir cacık olmaz, boşu boşuna yer işgal ediyorlar terbiyesizler...
 

çok geçmiş olsun. artık sokakta yürümekten geçtim otobüslere binmeye korkar olduk. bunu bize yaşatanların allah belasını versin. bir de hala çanak tutanlar yok mu? asıl tiyatro burada..
 

verdiğim link kaldırılmıştı. teşekkürler..

ha bu arada, onlar siyasilere kin kusuyor ablası, ne var bunda?
 
Son düzenleme:
Eskiden basortululer kamuda ise giremiyoruz, universiteye basortumuzle goremiyoruz gibi sikayetlerle gelirlerdi. Memleketin geldigi duruma bak... Kutuplasma oyle buyudu ki artik millet sokaklarda birbirine lafla, hakaretle saldirir hale geldi. Yakinda sopalarin cikmasini da bekliyorum ben, hatta daha fazlasini... Yazik oldu bu guzelim ulkeye...
 
 
Son düzenleme:
zaten böyle bir olay olmamaıştır denmedi.yapılanlar çok çirkin,terbiyesizlik.ama yapanların provakatör olma ihtimalleri çok yüksek.çünkü ortalığın karıştırılacağına dair haberler çıkmıştı.allaha şükür ki,çok daha büyük olaylar olmadı.inşallah sağ salimen seçimleri atlatırız.ortalık çok gergin
 
Bir arkadas yazmiss erbakandan sonra bu basörtüsü sorunu baslamis diye...

bakalim ne zamandan beri baslamis milletin kilik kiyafetine karisma olaylari...


Ne zaman başladı? Nereden geliyor?
Yasağın nedenleri nelerdir? Bu yasağı ilk kim başlattı?

Halkın kılık kıyafetiyle uğraşma ve zorla kıyafet dayatma girişimleri Cumhuriyet'le birlikte başladı. Şapka dayatması ile cadde ve sokaklar mantar tarlasına dönüştü. Daha sonra zabıta teşkilatı, sarıklı, şalvarlı, çarşaflı vatandaşları şehirlere sokmamaya başladı. Malını, canını vererek vatanı düşmandan kurtaranların evlatları bu vatana sokulmuyordu. Onlar köyde ve kırda kalmaya mahkum ediliyorlardı. Bir taraftan “Köylü milletin efendisidir” deniliyor, ama bu efendi şalvarıyla şehre girmek istediğinde şehir girişinden dönmek zorunda kalıyordu.

Dondurucu kış gününde bebeğinin üstünden çıkardığı çarşafı top mermisine sararak siperlere cephane taşıyan Türk anaları kıyafetinden dolayı şehre sokulmuyordu. Ama rejimin adı Cumhuriyet'ti. Cumhuriyet ise “Halkın kendi kendini yönetmesiydi.” Okuldaki kitaplarda böyle yazıyordu. Sokakta bunun tersi uygulanıyordu. Bırakın halkın kendi kendini yönetmesini halkın ne giyeceğini bile başkaları belirliyor ve dayatıyordu.

Daha önce peçeyi ve çarşafı yasaklayan statüko, Celal Bayar'ın cumhurbaşkanlığı döneminde çarşafı tercih eden kadınları özendirmek için eşarp ve pardesü dağıtılıp kadınların çarşafları toplatılmıştı. O zaman modernlik olarak sunarak özendirdikleri ve teşvik ettiklerini bugün tehlike ilan ediyorlar. Şimdi de kadınların başörtüsü takmasını yasaklıyor, başörtüsünü gericilik olarak sunuyorlar.

Derin Yapı, 27 Mayıs Darbesi sonrasında 1961 yılı başında aldığı gizli kararla yasakları çok ileri götürdü. 1961'de alınan kararla, Anadolu'daki kızların okuması bir şekilde engellenecek, eğer engel olunamayanlar olursa da, bu kızlar okullarda baştan çıkarılacak veya etkisiz hale getirilecekti. Okumak isteyen mütedeyyin kesim en büyük tehlike idi. Okullar ve yurtlardaki ortamlar mütedeyyin kesimlerin kızları okutma arzusunu dizginletiyordu.

Doksanlı yıllara gelindiğinde bu iş iyice zıvanadan çıktı. 28 Şubat döneminde Batı Çalışma Grubu'ndan generaller YÖK'ün ve rektörlerin toplantılarına katılıyor türban yasağının yoğunlaştırılması için öneriler getiriyorlardı. Generaller, başörtüsü yasağının uygulanması konusunda rektörlere de güvenmiyor, yalnızca YÖK'ün yetkili olmasını emrediyorlardı. YÖK ve üniversiteler bilimi ve eğitimi bırakmış darbecilerin kıyafet zaptiyesi haline gelmişti.

1998'in Haziran ayında dönemin Hava kuvvetleri Komutanı İlhan Kılıç, resim yarışmasında dereceye giren bir öğrencinin annesine, “Başörtüsünü türban gibi takmama” öğüdünde bulunduktan sonra şöyle diyordu. “Bizim, Anadolu'da tarlada çalışana, Karadeniz'de sırtında odun taşıyana tepkimiz yok.” Generalin başörtülülere reva gördüğü iş, tarlada ırgatlık yapmak veya sırtında odun taşımak idi. Bu zihniyete göre örtüsüyle TBMM'ye girmek isteyen kadın, “Cumhuriyet'e karşı cereyan ve bölücü” olarak suçlanıyordu. Hakaretin sahibi Çankaya'da oturan Süleyman Demirel'di.

Cumhurbaşkanının eşi Hayrunnisa Gül, geçen hafta Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde konuştu. Statükonun savunucularının, modernitenin merkezi saydıkları Avrupa'nın kalbinde oldu bu konuşma. Ama Türkiye'de halkın temsil edildiği Meclis'e başörtülü bir bayan giremiyor milletvekili olarak.

Diyanet İşleri Başkanı, “Başörtüsü dinin gereğidir” diyor. CHP'liler, Şeytandan aldıkları ilhamla fetva vererek “Değil” diyorlar. Başörtüsü takmak Anayasa'ya aykırı diyorlar, ama TBMM Anayasayı değiştirmek istendiğinde, iktidar partisine kapatma davası açılıyor. Yapılan değişikliği CHP Anayasa Mahkemesi'ne götürülerek bozduruluyor. Bu da yetmezmiş gibi CHP lideri Kemal Kılıçtaroğlu gözümüze bakarak şöyle diyor: “Anayasada ve YÖK yasasında yasaklayıcı bir hüküm yok. Konu, Anayasa Mahkemesi'ne götürüldüğü için bu karar çıktı.” Demek ki Anayasa'da hüküm olmasa bile CHP isteyince mahkemeden böyle kararlar çıkıyormuş.

“Başörtülüler başı açıklara baskı yaparsa” diye hayali bir tehlikeden bahsediyor ama bunu yaparken başına kapatanlara kendileri resmen baskı uyguluyorlar. Başörtüsünün siyasi simge olduğunu söylüyorlar. Siyasi simge olmayı bir tehlike veya suçmuş gibi gösteriyorlar. Siyasi simge değil ama, siyasi simge olsa bile bu ülkede siyasi simge suç mudur? Şu an bazı fakültelerin koridorlarında en uç siyasi görüşlerin ve partilerin afişleri asılı. Bunlar neden suç değil? Öyleyse bunlar neden yasaklanmıyor.

Bazıları ise başörtüsünü bağlama biçimi üzerinden zırvalamaya devam ediyor. Bir kadın, başını açarak okula girince siyasi düşüncesini de beyninden çıkarmış mı oluyor? Kadın, saçının bir tutamını örtünün altından sallandırınca “tehlike” bertaraf mı edilmiş oluyor.

İşgalci Fransız askerleri bir kadının başörtüsüne el uzattığı için Maraşlılar savaş başlatmışlardı. Maraş'a “Kahraman” vasfı verilmesinin sebebi budur. Türk milleti, kadının başörtüsüne el uzatılmasını savaş sebebi saymışlardı. Memleket düşmandan kurtarılmıştı ki bu defa CHP o örtüye el uzattı. Kurtuluş Savaşı'nda Fransız askerlerinin yaptığını şimdi CHP ve bazı profesörler savunuyor ve uygulamaya çalışıyor. CHP bu Fransız askerlerinin yaptıklarını yapmaya daha ne kadar devam edecek.

Şimdi kart muhalefetin içinden çatlak sesler geliyor. 29 Ekim resepsiyonu için Çankaya Köşkü'ne çıkmayacaklarmış. Sebebi, başörtülü kadınların da resepsiyona katılacak olmasıymış. Yani cumhur (halk) cumhurbaşkanını seçecek, ama seçtiği kişinin mekanına giremeyecek. O resepsiyonda CHP'lilerin olmaması bir eksiklik oluşturmayacak. Arzu etmiyorlarsa gelmesinler. Ama CHP'lilere bir sorum var:

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, annesi Zübeyde Hanım ve eşi Latife Hanımla birlikte Çankaya Köşkü'nde resepsiyon verse katılmazdınız değil mi?

Tabi tabi katılmazdınız!

Alper TAN


videosunu burdan izleyebilirsiniz

https://www.facebook.com/video/video.php?v=136980499683823


ve ayrica birsey daha yazmak istiyorum özgürlükten tercih meselesinden de yazilmis 10 yasindaki cocuklara basörtü takiliyormus diye
benim kizim 4 yasinda ve kesinlikle basörtüsünü takmadan disariya cikmiyor hatta ilk zamanlar takmadigimda agliyordu anne ben böyle disari cikmam diye
simdi ben kizima baski mi yapiyorum zorluyormuyum acaba???
 
Son düzenleme:

zaten olmadı denmiyor doğru. ama keşke masumlaştırmaya çalışmak yerine inanmamayı tercih etselerdi..
 
ben de çok üzüldüm dün çok kötü oldum elim ayağım titredi otobüste böyle berbat bir şey olamaz

orada olsam ben de çıldırırdım
terbiyesizlik resmen
bi topluca olması daha da üzücü
bi iki kişi yapsa densiz der geçersin de topluca olması daha da üzdü beni açıkçası
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…