'Chat'in ustasıyım, internetin hastasıyım!
Madde veya kumar bağımlılığıyla benzerlik gösteren bir 'rahatsızlık'la karşı karşıyayız. Bu 'rahatsızlık', kimi uzmanlarca 'internet bağımlılığı', kimi uzmanlarca da 'patalojik internet kullanımı' olarak adlandırılıyor.
Dilimize yerleşmiş bir deyimdir. Çok beğendimiz şeyleri ifade etmek için "hastayım" ya da "hastasıyım" deriz. Başlığa aldanmayın siz, bu haftaki konumuz, artık tıbbi literatürlerde de yerini alan "internet hastalığı"; daha yalın bir ifadeyle "internet bağımlılığı". Bu "rahatsızlık", tıbbi literatürde "Internet Addiction" olarak tanımlanıyor. Bazı uzmanlar ise bu rahatsızlığı "Patolojik internet kullanımı" olarak adlandırıyor.
Ülkemizde internet kullanıcı sayısı yeni yeni artmaya başladığından olsa gerek, bu şikâyetle sağlık merkezlerine başvuranların sayısı pek fazla değil. İnternet kullanımının yaygın olduğu ülkelerde bu "rahatsızlık" için açılmış özel klinikler bulunuyor. İnternet bağımlılığı bazı uzmanlara göre, "madde bağımlılığı" veya "kumar bağımlılığı" ile eşdeğer. Buradan internetin "zararlı" olduğu gibi bir anlam çıkarmamamız gerekiyor.
ÇIKAMIYORSAK DURUM VAHİM!
Yapmamız gereken ödevleri yerine getirdikten sonra işimiz bittiği halde internetten çıkamıyorsak, internete aşırı zaman ayırdığımız için sosyal çevremizden artık kopmaya başlamışsak, öğünleri kaçırıyor ya da geciktiriyorsak, internete ayırdığımız aşırı zaman nedeniyle uykusuz geceler geçirmeye başlamışsak, durup düşünmenin vaktidir.
İnternetten uzak kalındığında "yoksunluk belirtisi" gösterilmesi, sinirlilik hali, "internet bağımlılığı"nın en basit tarifi. Avrupa Birliği tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sanal alemde günde 4 saatten fazla sörf yapan kişilerde kumar bağımlılarında görüldüğü gibi, beyinde insanın kendisini iyi hissetmesini sağlayan adrenalin benzeri kimyasal olan dopamin birikmesi oluştuğu belirlenmiş.
Geçmişte, bu "şarhoş"luğa kendini fazla kaptırıp çocuklarının bakımını ihmal eden ve velâyetini kaybeden anneler bile görüldü Amerika'da. Bu nedenle her şeyde olduğu gibi interneti de tadında bırakmak, dozu fazla kaçırmamak gerekiyor.
alıntı
Madde veya kumar bağımlılığıyla benzerlik gösteren bir 'rahatsızlık'la karşı karşıyayız. Bu 'rahatsızlık', kimi uzmanlarca 'internet bağımlılığı', kimi uzmanlarca da 'patalojik internet kullanımı' olarak adlandırılıyor.
Dilimize yerleşmiş bir deyimdir. Çok beğendimiz şeyleri ifade etmek için "hastayım" ya da "hastasıyım" deriz. Başlığa aldanmayın siz, bu haftaki konumuz, artık tıbbi literatürlerde de yerini alan "internet hastalığı"; daha yalın bir ifadeyle "internet bağımlılığı". Bu "rahatsızlık", tıbbi literatürde "Internet Addiction" olarak tanımlanıyor. Bazı uzmanlar ise bu rahatsızlığı "Patolojik internet kullanımı" olarak adlandırıyor.
Ülkemizde internet kullanıcı sayısı yeni yeni artmaya başladığından olsa gerek, bu şikâyetle sağlık merkezlerine başvuranların sayısı pek fazla değil. İnternet kullanımının yaygın olduğu ülkelerde bu "rahatsızlık" için açılmış özel klinikler bulunuyor. İnternet bağımlılığı bazı uzmanlara göre, "madde bağımlılığı" veya "kumar bağımlılığı" ile eşdeğer. Buradan internetin "zararlı" olduğu gibi bir anlam çıkarmamamız gerekiyor.
ÇIKAMIYORSAK DURUM VAHİM!
Yapmamız gereken ödevleri yerine getirdikten sonra işimiz bittiği halde internetten çıkamıyorsak, internete aşırı zaman ayırdığımız için sosyal çevremizden artık kopmaya başlamışsak, öğünleri kaçırıyor ya da geciktiriyorsak, internete ayırdığımız aşırı zaman nedeniyle uykusuz geceler geçirmeye başlamışsak, durup düşünmenin vaktidir.
İnternetten uzak kalındığında "yoksunluk belirtisi" gösterilmesi, sinirlilik hali, "internet bağımlılığı"nın en basit tarifi. Avrupa Birliği tarafından yapılan bir araştırmaya göre, sanal alemde günde 4 saatten fazla sörf yapan kişilerde kumar bağımlılarında görüldüğü gibi, beyinde insanın kendisini iyi hissetmesini sağlayan adrenalin benzeri kimyasal olan dopamin birikmesi oluştuğu belirlenmiş.
Geçmişte, bu "şarhoş"luğa kendini fazla kaptırıp çocuklarının bakımını ihmal eden ve velâyetini kaybeden anneler bile görüldü Amerika'da. Bu nedenle her şeyde olduğu gibi interneti de tadında bırakmak, dozu fazla kaçırmamak gerekiyor.
alıntı