SENDE KALMIŞ
Bilmiyorum nerdeyim, ne haldeyim, ben kimim?
Ayrılırken kimliğim adresim sende kalmış…
Tebessümü yüzüme çok görüyor matemim,
Güldüğümü gösteren tek resim sende kalmış…
Akların kaybolduğu, rengin ahenk bulduğu,
Toprağın kadehine ab-ı hayat dolduğu,
Bir gül için bülbülün saçlarını yolduğu,
Aşkın harman olduğu o mevsim sende kalmış…
Nerede o çocuksu o şımarık hallerim,
Saçlarına hasreti tanımayan ellerim,
Rengarenk rüyalarım toz pembe hayallerim,
Tekmil neş'em sevincim hevesim sende kalmış…
Ayıplama kınama kahveye gidiyorsam,
Avunabilmek için bir tavla atıyorsam,
Garson çay uzatırken ben 'aklımda' diyorsam,
Sende kalmış demektir ladesim sende kalmış…
Dostlar da muhabbeti kestiler, luzum da yok,
Zaten senden ziyade sohbetim, sözüm de yok,
Sen dönmeden kimseye bakacak yüzüm de yok,
Aynalarda kendimi göresim sende kalmış…
Allahım düşmanımı düşürmesin bu za'fa,
Sanki her noksanımı mecburum itirafa,
Hangi şarkıya girsem notalar do re mi fa,
Sol! diyorum sana sol! sesim sende kalmış…
Sende kalmış umudum, saadet çağım sende,
Sende kalmış huzurum, tüten ocağım sende,
Sende hayat kaynağım, duygu membağım sende,
Can diyorum sana, can-kafesim sende kalmış…
Gel Tanrıya borcunu teslim etsin bu yürek,
Tez gel ki enkazımı kapatsın kazma kürek,
Kelime-i şahadet getirmem için gerek,
Son diyorum sana son nefesim sende kalmış...
CEMAL SAFİ