• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

çekenin elinde kalıyor!!!

talin

Guru
Kayıtlı Üye
Yüzyılımızın keşfi, “çekim yasası” var ya, benim kafamı karıştıran birkaç husus var bu yasada. Şöyle ki; benim istediğimi karşımdaki istemiyorsa, yani benim en çok olmasını istediğim bir şey, başka birinin kabusu ise mesela, nasıl işleyecek bu çekim yasası, ona mı, yoksa bana mı kıyak geçecek? İkimiz de istediğimiz, her neyse, onu kendimize çekmeye çalışırsak, tam ortadan kopmasın maazallah! Sonra, elimize geçen o yarım parçayla mutlu olabilir miyiz acaba?

Mesela, ben evimizin olduğu sokağın yemyeşil bir renkte olmasını, ağaçlar, çiçekler böcekler arasında yaşamayı dilerim, ama buna karşılık yan komşumuz da hep şöyle der; “Bizim bey izin verse, şu bahçedeki ağaçları kökünden kestireceğim.” Şimdi evren ne yapacak bu durumda? Beni dinleyip sokağımızı ağaçlandıracak mı, yoksa komşumuzu dinleyip önce onun evindekilerin, sonra baştan aşağı sokaktaki ağaçların kökünü mü kurutacak?

İşyerinde, Genel Müdür Yardımcılığını en az benim kadar isteyen ve en az benim kadar çalışıp, çabalayan bir arkadaşım varsa, evren hangimizi müdür yardımcısı yapacağına nasıl karar verecek? Yazı-tura mı atacak? Aynı hedefe koşan, bunun için çabalayan insanlar yok mu, olmayacak mı? Evrenin işi de zor valla.

Belki de, evrende mutlak bir adalet vardır. Herkese, istediklerinden azar azar dağıtmayı tercih ediyordur. Şu kör talih denen şey, belki de onun kontrolünde değildir. Ama bazı insanları görüyoruz, ya da bir yerlerden okuyoruz, ne denli talihsiz bir yaşamları olduğunu. “İnsanlar neler yaşıyor, halimize şükredelim” diye, sık sık söylemez miyiz? O, neler, neler yaşayan insanlar grubu, yeterince çekemiyor mu istediklerini kendisine acaba ki bu kadar şansız olabiliyorlar. Eğer öyleyse bu işin en etkili yöntemini öğrenmek kesinlikle şart. Benden söylemesi…

Hafta sonu ben İstanbul’a gitmek istiyorum, ama yakın arkadaşım hafta sonu benimle Bursa’ya gitmeyi diliyor ve hatta bunun için dua ediyor. Anlayacağınız, ben İstanbul duasındayım, o Bursa duasında. Ey evren, kafan karıştı değil mi? Benim de karıştı …

Benden size öneri, sıkıca çekin istediklerinizi kendinize. Valla kapanın elinde kalıyor bunlar. Unutmayın olur mu?

sevgilera.s.
 
çekim yasasına ben de çok inanıyorum..
sanırım bu gerçekten neye inandığımızla ilgili birşey ama başkalarının bizim hayallerimizle ilgili düşünceleri de etkiliyor tabi hayallerimizi bile:sm_confused:
kim daha çok inanıyorsa artık:roflol:
 
Şimdiye kadar neyden korktuysam hepsi başıma geldi. Başıma gelen olumsuz olayların hiçbiri sürpriz değildi, çünkü daha öncesinde, bunların başıma gelebileceğini şiddetle düşünmüştüm...
 
talincim.. yine o sevdiğini söylediğin kişiye ait bir yazı mı? Belirtilmeyince karar veremedim sen mi yazdın diye ama sen İstanbulda yaşadığına göre, haftasonunu İstanbulda geçrimek istiyor olamazsın diye de düşündüm. Aferin bana.. Ne çok şey yapmışım :roflol:

Neyse.. Konuya döneyim. Güzel ve değişik bir bakış açısı. Ve sana katılıyorum. Sanırım isteğimizin şiddetiyle alakalı bu durum. Kim daha çok isterse onun olsun.. Hatta bunun, başka bir uyarlaması daha var: "Hayırlıysa olsun." Böyle dersek, evrenin kafa karışıklığını bviraz azaltmış olabiliriz belki de..


a.s.
 
talincim cekim yasasında evren tamamen isteklerimeize cevap veriyor.beyin güçü sanırım,
isteklerimize karşılık vermesi duygularımızında harekete gecmesiyle oluyor.istemediklerimize gelincede bunada kör talihmi diyoruz bilemicem
 
Merhaba, bence birşeyi düzeltmek lazım. İsteklerimizi "evren" vermez. Birşeyleri "evrenden" istemek çok yanlış. Evren veriyor demek tövbe haşa Allah veriyor anlamında söylenemez. Herşey Allah'tandır. Evren bizim içinde yaşadiğimiz bir mekan sadece. Yanlış anlamayın, bu çok sık kariştirilan birşey. okuduğumuz çoğu kitapta da bu böyle geçiyor ama dikkatli olmak yaratan Allah'ı gücendirmemek lazım. Bilip te susan hata eder, bunu söylemek benim kulluk görevimdir. Umarım yararı olur. Selamlar.
 
Merhaba, bence birşeyi düzeltmek lazım. İsteklerimizi "evren" vermez. Birşeyleri "evrenden" istemek çok yanlış. Evren veriyor demek tövbe haşa Allah veriyor anlamında söylenemez. Herşey Allah'tandır. Evren bizim içinde yaşadiğimiz bir mekan sadece. Yanlış anlamayın, bu çok sık kariştirilan birşey. okuduğumuz çoğu kitapta da bu böyle geçiyor ama dikkatli olmak yaratan Allah'ı gücendirmemek lazım. Bilip te susan hata eder, bunu söylemek benim kulluk görevimdir. Umarım yararı olur. Selamlar.

canım evrenden kasıt zaten allahtır.
yanlış anlaşılan birşey yok yaniyerimseniben
sevgilera.s.
 
Merhaba, bence birşeyi düzeltmek lazım. İsteklerimizi "evren" vermez. Birşeyleri "evrenden" istemek çok yanlış. Evren veriyor demek tövbe haşa Allah veriyor anlamında söylenemez. Herşey Allah'tandır. Evren bizim içinde yaşadiğimiz bir mekan sadece. Yanlış anlamayın, bu çok sık kariştirilan birşey. okuduğumuz çoğu kitapta da bu böyle geçiyor ama dikkatli olmak yaratan Allah'ı gücendirmemek lazım. Bilip te susan hata eder, bunu söylemek benim kulluk görevimdir. Umarım yararı olur. Selamlar.

Bence isteyen istediği şekilde tanımlar. Sonuçta ateistler, Allah'a bizim inandığımızdan daha farklı inananlar olabilir. Bu tarz yazılar insanlığın geneline hitap eder. Sadece müslümanlara değil. Bu yüzden herkese uygun bir terim olması ve herkesin inandığı şekilde yorumlaması için "evren" denir. Bunda yanlış olan birşey yok....yasakkelime
 
Biz hepimiz ve evren de zaten Allah'ın bir yansıması değil miyiz? Allah bize isteklerimizi tepeden önümüze düşüremeyeceğine göre evren vasıtasıyla bize gönderiyor diye düşünüyorum.
Talincim yazı çok güzel. Benim de aklıma gelir böyle şeyler. Komşun ağaçların kesilmesini isterken sen ağaçlandırılmasını istersen bence evren bütünün hayrına olanı gerçekleştirecektir. Aslında biraz benim de kafam karıştı.
 
Uzay da insan da yaratilmiştir bu yüzden yaratilmişin sıfatıyla yaradanı tanımlamamak lazım.
Yanlış anlamayın ben kimseye şuna inanın buna inanın demiyorum, bu konuda daha fazla birşey de söylemeyeceğim. Sadece gördüğüm bir yanlişi düzeltmek istedim. Bu tip yazıları ben de çok okudum. Fakat gördüm ki eğriyi doğrudan ayırd etmeden bu tip şeylerin peşinden gitmek kişiyi tehlikelere sürükleyebilir buna dikkat çekmek istedim. Farkettim ki yaşadiğimiz asırdaki dünya düzeni insanların manevi ihtiyaçlarını karşilamaktan uzak bu yüzden insan hatalara düşebiliyor. Bizim neye inandığımız ve ya neyi nasıl tanımladığımızdan ziyade gerçeğin ne olduğu çok daha önemli. Çünkü malesef hayaller gerçek karşisinda yokolup giderler.
 
Back
X