kreşe verse bakacak olan bir baba olsa k.validesi bakarken de bakardı, değil mi?
eşiyle olan sıkıntısını bu konudan bağımsız tuttuğumu söylemiştim, konuda çocuğu büyütmesi gereken kişilerin karı ve koca olduğunun ben de farkındayım ama burada mesele o değil
borcunu harcını bilmediğimi eski konularına vakıf olmadığımı belirttim
tek iş kuaförlük mü derken
kadının başka bir işi/mesleği yok sanırım
gidip bambaşka bir sektörde bambaşka iş yapmasını mı tavsiye ediyorsunuz?
nasıl tecrübe kazanıp ustalaşıp dükkan açıp asgarinin daha üstünde bir iş sahibi olsun ki bu durumda? (en azından burada öyle bir umudu var)
sizin oraları bilmiyorum ama benim etrafımda zaten asgari ücretle çalışan, meslek sahibi olmayan kadınlar genel olarak: ilk girince 2-3 hafta hiç izinsiz...
sonra haftada 1 gün izinli çoğu gün de 8 -8 olacak şekilde çalışıyor :/ çoğunun evden çıkıp eve girmesi genel olarak 8-8 oluyor yani...
hani ben bunları konuşurlarken kendi aralarında duyuyorum. hep yazarım buraya konularda, benim şimdiye kadar gerek duyduğum gerekse kendi çalıştığım yerlerde gördüğüm en iyi iş imkanı 10-15 çalışanı olan orta ölçekli yerlere yemek yapan ablalar onlar 9-10 gibi gidip 2-3 gibi servisi bitirip geliyor. yemek yapmayı becerebilen yemek yapsın.
Kendi kuzenlerim 17 yaşında iki kız, kuaförde çıraklık yapıyorlar, çoğu şeyi de biliyorlar artık, buna rağmen yazboyu 9 10lara kadar dükkandaydılar. durum bu.
bunun şahane bir şey olduğunu filan iddia etmiyorum ama hizmet sektöründe olup, asgari ücret düzeyinde olup böyle çalışmayan kaç kişi var ben bilmiyorum...
isim yapar, ustadır, az bulunan bir şey yapıyordur, eskiden bir iş geçmişi vardır dükkan sahibi arkdaşıdır, dükkana onun için gelen bir müşteri kitlesi oluşmuştur zamanla vs....bunlar ayrı yoksa 2 çocuklu kadını kaç kişi işe alıp esneklik sağlar bilemiycem işin açıkçası....
işe girse yine haftada 6 gün günde 12 saat ortalama olarak çalışırdı, + çocuğu da dükkana alamazdı, çocuğa haftada 3 gün bakıp bıkan k.valide o zaman hiç bakmazdı, benim dediğim bu, bu ülkede çalışma koşulları bu sektörde bildiğim vakıf olduğum kadarıyla böyle...
dükkanı satın mı aldı da ortak olacak ki?
bilemiyorum orasını
bu ülkede kobiler hiç bir zaman kar göstermez dükkanın bir geliri filan görünmüyordur kağıt üstünde....içindeki malzemeyi de bildiğim dükkanın demirbaşı olduğundan, iş için gerekli malzemeyi mal sayıp bölüşmüyorlar.-bunu avukatlar daha iyi bilir tabi. ama ben hiç görmedim boşanan esnafın kapısına kamyonu dayayıp yarısını alanı.
hanımefendi çıkılmıyor işte erken onu diyorum, bu sektör böyle
hele hele mahalle arasında tam böyle yani.
asgari ücret de 11 bin liralarda...dürüst olursak asgari ücret civarında kazanan kuaför bildiğinizi pek düşünmüyorum.
siz kaç tane tanıyorsunuz bilmiyorum artık ama normal bir mahalle kuaföründe (tunalıda filan değil tabii ki, ankara için konuşursak) çalışan en az 10 tane kadın biliyorum 2 tanesi kuzenim...biliyorum dediğim hepsini ailesiyle, kocasıyla, bebesiyle, kaynanasıyla kirasıyla vs vs biliyorum.
ya evli değil
ya karı-koca işletiyorlar
ve evet çocuğu olanların dükkan sahibi ise, çocukları da hep dükkanda -bunu benim mantıklı bulmam değil burada konu, ben pratikte olanı söylüyorum, benim dünyamdaki ideali değil...
ki kuaförler salı kapalı olur kreşler c.tesi pazar kapalı olur, annesi filan bakmayan kuaför çalışanı küçük çocuklu kadın meselesi cidden mahalle esnafı için ütopik yani. çalışan olarak genelde ya genç kızlar var ya da çocuğu büyük olan ablalar...
(benim iğneli epilasyoncum dakikasına ücret alıp dünyaları kazanıyordu onun bile elemanı çocukları ilkokullu+ortaokullu olana kadar gelmedi işe tekrar, döndükten 1 sene filan sonra da gitti kendi yerini açtı
bu sektörde güzellik salonu/kuaför elemanı biraz işi öğrenip, tutturan gider kendi yerini açar çünkü hele hele küçük yerlerde elemanların canına okurlar...)
annemin kaç senelik mahallesi için konuşuyorum mesela, yufkacının çocuğu da yufkacıda büyüyor. berberler de 10lara 11lere kadar açık burada, kuaförler erken bile kapatıyor kışın en azından.
hani x avm içindeki bilmem ne hair salooon ya da çankaya daki salonları bu ve benzeri daha üst klasmanda yerleri kast etmiyorum oralarda patronlar zaten asgari kazanmaz. ki oralarda da aynı elemanı kaç sefer gördüğünüze biraz dikkat edin derim siz de fark edersiniz sirkülasyonu.
dediğiniz müşterisine bırakan çok güzel örnekmiş, konu sahibi keşke 6 aylık değil 6 senelik dükkan sahibi olsaydı, öyle sabit güvenilir bir müşteri profili olabilirdi tabii. 6 ayda kimi tanıyıp kime emanet edecek? daha bakalım bismillah kışı bi çıkarsın da....
ha deseniz ki "daha erkendi, çocukların sefil olacağı çok belliydi, madem boşanmıyor, madem de bu sektörde iş yapacak, dükkanı biraz daha sabredip öyle açsaydı, küçük çocuğu anaokula filan gidiyor olsaydı en azından bu kadar hasta olmazdı" bu olabilirdi ama konu orayı geçmiş.
neyse
çok uzattım da bambaşka bir sektörde de olsa kendi işimi yapıyorum
ilk iş kurduğumda 7 gün günde 20 saat filan çalışıyordum...