Büyük itiraf için son anı beklemeyin

_Zebos_

TEK DİL,TEK BAYRAK...
Kayıtlı Üye
28 Aralık 2009
15.448
92
206
Diğer
Allah vermesin; dönüşü olmayan bir yolculuğun eşiğinde cep telefonundan bir son mesaj atma şansınız olsa, kime, ne yazardınız?
ıddia doğruysa, Atlantik’te düşen uçağın bazı yolcuları, o can pazarında yakınlarına mesaj atmışlar.
Tanıdık bir itirafı değişik dillerde yollamışlar:
“Seni seviyorum.”
11 Eylül’de New York’taki ıkiz Kuleler’de de aynısı olmuştu.
Eşini arayan bir adam, zeminin ayakları altında gıcırdamaya başladığını söyledikten sonra, “Sen ve çocuklar benim için dünyalara bedelsiniz” diye ağlamıştı telefonda...
* * *
Kanal D’de yeni bir yarışma programı başladı:
“Kocam size emanet.”
Yarışmada 5 kadın var. Evliliklerinin ilk günlerdeki gibi olmamasından şikâyetçiler. Kocalarında beğenmedikleri özellikleri bir bir anlatıyorlar ekranda... Nelerinin değişmesini istediklerini de söylüyorlar.
Kocalar “ıslah için”, “Mutlu Evlilik Okulu”na yazdırılıyor.
Bu kampta uzmanlar 5 kocayı eşlerinin istediği yönde “düzeltiyor”.
Görgü ve davranış, giyim kuşam, dans, spor dersi alıyorlar.
Bir aile koçu onlara danışmanlık yapıyor. Diyete başlıyorlar. Estetik müdahalelere hazırlanıyorlar.
* * *
Kadınların ilk gün, şakayla karışık, pederşahi aileyi dipten sallayacak şikâyetler dile getirdiler:
“Tırnağını yemesen”, “Koca göbeğini eritsen”, “Şiveni değiştirsen”, “Doğru dürüst giyinsen”, “Çocukla biraz da sen ilgilensen”, “Çok horlamasan”, “Sürekli uyuklamasan”, “Dans ederken ayağıma basmasan”, “Bu kadar dağınık olmasan” gibi temenniler yağdı.
Ama şikâyetlerin ortak paydası, sevgisizlikti.
Daha doğrusu sevginin ifade edilmez oluşu...
ılk günlerdeki romantik sürprizlerin, eve çiçekle gelmelerin, yemeğe çıkmaların bitmesi...
Hiçbir özel günün hatırlanmaması...
En yakışıklı yarışmacının eşi, “Bana güzel sözler söylemesini istiyorum” dedi.
Bir diğeri güzel sözden de geçmiş, “Muhabbet etsin benimle” diye yakarıyordu.
“Canımlı cicimli konuşmasını, biraz ruhumu okşayıcı davranmasını, içindeki romantik adamı canlandırmasını istiyorum” dedi bir başkası...
Evliliklerinin eskidiğinden yakınan Erzurumlu kadın, çok kilo aldığından ve kabalaştığından yakındığı eşine “Sana âşık olduğum zamanki haline dönmeni istiyorum” diye seslendi.
* * *
Eski Türk filmlerinde hep köyden şehre gelen Kezban bu tür kurslar görürdü; zengin evin yakışıklı oğlunun gözüne girebilmek için...
ılk kez “düzeltilen”in cinsiyeti değişiyor.
Bu kez erkekler, eşlerinin gözüne girebilmek için dans dersi alıp spor yapıyor.
TV’nin ortalama ailelerdeki izlenilirliği düşünüldüğünde yarışmanın yaratacağı etkiyi gözlemek ilginç olacaktır.
Bu yazı için kıymetli olan ayrıntı ise şu:
Ekrandaki şikâyetlere bakılırsa kadınlar, sanıldığı gibi yakışıklılık peşinde değiller.
Bir çift güzel söze hasretler...
Bir Türk erkeğine, 10 senelik eşine, hem de ekrandan “Seni seviyorum” dedirtmeye programın gücü yeter mi; yetse bile bu, seyreden ailelerde zincirleme reaksiyona yol açar mı, bilmem; ama ölümün eşiğinde atılan son mesajlara bakınca sadece şunu demek geçiyor içimden:
“Büyük itiraf” için “son an”ı beklemeyin.
O son mesajda kime ne demek istiyorsanız, hemen şimdi deyin.
 
Sinan Çetinin Film Gibi programında bir sözü vardı hiç unutmadım demekki beni çok etkilemiş. karı koca seneler geçtikçe birbirlerine öyle alışırlarmış ki biri diğerinin eline veya bacağına dokunduğun da kendi eline dokunmuş gibi hissedermiş yani olağan gelirmiş fakat birgün o el yada bacak kesildiğinde yine kendi eli veya bacağı kesilmiş gibi canı acırmış.......
 
İçimi acıttı bu yazı nedense...
Ben ki sevdiğimi söylemekten kaçınmayan,çekinemeyen biriyim ama duygulandım işte..:delphin:
 
ben malesef duygularımı belli eden biri değilim kolay kolay yapmam gösteremem eskiden daha ketumdum bu konuda...çok içimden gelince
ancak ..sanırım yapı meselesi genelde erkekler böyledir ama bende tam tersi...aslında her şeyi
ihmal ediyoruz koşuşturma,mücadele hayat bu gün var ama yarın olmayabilir...unutulmaması gerken
tek şey bu!!
 
Back
X