O
oooGiZeMLiooo
Ziyaretçi
- Konu Sahibi oooGiZeMLiooo
- #1
Sinemaya giden kadinin orani nedir Türkiye'de? Bu ülkede kadinlarin
yüzde 81'i hiç sinemaya gitmemis.
Belki bir sosyolog daha baska bir sonuç çikartir ama ben bu sonuçlara
bakip bu toplumda kadinlarla erkeklerin ayri ayri yasadigini
söyleyebilirim.
Hatta, sadece erkeklerin gittigi meyhanelerle, sadece erkeklerin
gittigi kahvelerle bu arastirma sonuçlarini yan yana koydugumda
söylemek bile istemeyecegim baska sonuçlar bile çikartabilirim.
Erkeklerin kadinlara bu kadar uzak, birbirlerine bu kadar yakin
yasamasi biraz tuhaf gözükür bana.
Bütün bunlara baktigimizda buranin bir ask ülkesi, sevgi tüten bir
cennet olmadigi açik.
Zaten çok garip bir rastlanti, yapilan bir baska arastirma dünyada
'gücü' her seyden önemli bulan ülkeler siralamasi yapmis ve Türkiye
bir numaraya oturmus.
Bu ülkede yasayanlarin çogunlugu, sorunlarin güçle çözülecegine inaniyormus
Eh, kadinlarini evlere hapsetmis bir toplumun sorunlari da sevgiyle
çözmesi beklenemez.
Belli ki bu ülke kadinla erkegi birbirinden ayirarak birçok açidan
sakatlanmis.
Ülkemizin ask ve sevgi ülkesi olmadigi kaba güce tapinmaya ise yatkin
oldugu anlasiliyor. Peki toplumun gelecegi olan çocuklara ilk
egitimlerini veren kadinlarimizin entelektüel düzeyi ne? Hiç kitap
okumayanlarin orani yüzde 70.
10 kadindan yedisi hiç kitap okumamis.
Hiç tiyatroya gitmeyenler yüzde 87.
Kadinlari böyle olan bir toplumun zeki, zarif, zevkli, incelikli
çocuklar mi yetistirmesini beklemeliyiz yoksa bu degerlere hiç
aldirmayan kusaklar mi? Siz bu tabloya bakinca Türkiye'nin geleceginde
nasil insanlar görüyorsunuz? Türkiye'de son zamanlarda odagina 'kadin
saçini' koyan, 'Kadinlarin basini açalim mi yoksa kapayalim mi?'
tartismasindan kendine ikbal saglayan siyasetle kadinlarin ne kadari
ilgileniyor?
Kadinlarin yüzde 66'si siyasetle hiç ilgilenmiyormus.
Kocasi hangi partiyi tutuyorsa o partiye oy veriyormus.
Bizde siyasetin neden hipopotamlarin itismesine benzedigini
anlayabiliyor insan bu sonucu görünce.
Kadinlarin taleplerinin siyasete yansimasi mümkün mü bu sartlar altinda.
Bu toplumun hiç bir yerinde kadin gözükmüyor.
Lokantasinda, sinemasinda, tiyatrosunda, edebiyatinda, siyasetinde kadin
yok.
Gürültücü bir sirtlan sürüsü gibi dolasan erkekler hakim topluma.
Kadinlari dövüyorlar, öldürüyorlar, eziyorlar...
Ve kadinlarin sesi bile çikmiyor.
Simdi açikça söyleyin, biz Fransa'ya mi yoksa Afganistan'a mi yakiniz?
Böyle bir toplumdan nasil bir yasam çiçeklenmesini beklemeliyiz?
Kadinlara 'seçme seçilme' hakkini vermekle övünen cumhuriyetimiz
seksen yildan beri kadini hayatin içine sokamadiysa, bu tartisilmasi
gereken bir konu degil mi? Türkiye'nin çok ciddi, çok derin sorunlari
var bence.
Bu sorunlarin basinda da kadinlarin durumu geliyor.
Türkiye'de kadinlarin sorununu tartismadan, bu kadinlarin nasil
çocuklar yetistirecegini düsünmeden ülkenin gerçeklerini görmemiz
mümkün degil.
Türkiye geri kalmis bir ülke çünkü kadinlari geri kalmis.
Kadinlari eve hapseden bir ülkenin üretmesi, yaratmasi, gelismesi de
mümkün olamaz bence.
Bu tablo, bu toplumun sakat oldugunu, bir bacagini kendi iradesiyle
kesen bir topal oldugunu gösteriyor.
Bu ülkeyi yönetmek iddiasinda olanlari dinleyin, kadinlarimizdan,
onlarin hayatindan, içinde bulunduklari kosullardan bahsetmiyorsa bosa
konusuyor demektir.
Çünkü, profili çikan bu kadinin doguracagi toplum mutlu ve özgür
olmayacaktir.
Kadinlari düzeltmeden de bu sakatligi tedavi edemezsiniz.
Mutsuz köleler yaratirsiniz sadece. Aynen simdi oldugu gibi...
Ahmet Altan
yüzde 81'i hiç sinemaya gitmemis.
Belki bir sosyolog daha baska bir sonuç çikartir ama ben bu sonuçlara
bakip bu toplumda kadinlarla erkeklerin ayri ayri yasadigini
söyleyebilirim.
Hatta, sadece erkeklerin gittigi meyhanelerle, sadece erkeklerin
gittigi kahvelerle bu arastirma sonuçlarini yan yana koydugumda
söylemek bile istemeyecegim baska sonuçlar bile çikartabilirim.
Erkeklerin kadinlara bu kadar uzak, birbirlerine bu kadar yakin
yasamasi biraz tuhaf gözükür bana.
Bütün bunlara baktigimizda buranin bir ask ülkesi, sevgi tüten bir
cennet olmadigi açik.
Zaten çok garip bir rastlanti, yapilan bir baska arastirma dünyada
'gücü' her seyden önemli bulan ülkeler siralamasi yapmis ve Türkiye
bir numaraya oturmus.
Bu ülkede yasayanlarin çogunlugu, sorunlarin güçle çözülecegine inaniyormus
Eh, kadinlarini evlere hapsetmis bir toplumun sorunlari da sevgiyle
çözmesi beklenemez.
Belli ki bu ülke kadinla erkegi birbirinden ayirarak birçok açidan
sakatlanmis.
Ülkemizin ask ve sevgi ülkesi olmadigi kaba güce tapinmaya ise yatkin
oldugu anlasiliyor. Peki toplumun gelecegi olan çocuklara ilk
egitimlerini veren kadinlarimizin entelektüel düzeyi ne? Hiç kitap
okumayanlarin orani yüzde 70.
10 kadindan yedisi hiç kitap okumamis.
Hiç tiyatroya gitmeyenler yüzde 87.
Kadinlari böyle olan bir toplumun zeki, zarif, zevkli, incelikli
çocuklar mi yetistirmesini beklemeliyiz yoksa bu degerlere hiç
aldirmayan kusaklar mi? Siz bu tabloya bakinca Türkiye'nin geleceginde
nasil insanlar görüyorsunuz? Türkiye'de son zamanlarda odagina 'kadin
saçini' koyan, 'Kadinlarin basini açalim mi yoksa kapayalim mi?'
tartismasindan kendine ikbal saglayan siyasetle kadinlarin ne kadari
ilgileniyor?
Kadinlarin yüzde 66'si siyasetle hiç ilgilenmiyormus.
Kocasi hangi partiyi tutuyorsa o partiye oy veriyormus.
Bizde siyasetin neden hipopotamlarin itismesine benzedigini
anlayabiliyor insan bu sonucu görünce.
Kadinlarin taleplerinin siyasete yansimasi mümkün mü bu sartlar altinda.
Bu toplumun hiç bir yerinde kadin gözükmüyor.
Lokantasinda, sinemasinda, tiyatrosunda, edebiyatinda, siyasetinde kadin
yok.
Gürültücü bir sirtlan sürüsü gibi dolasan erkekler hakim topluma.
Kadinlari dövüyorlar, öldürüyorlar, eziyorlar...
Ve kadinlarin sesi bile çikmiyor.
Simdi açikça söyleyin, biz Fransa'ya mi yoksa Afganistan'a mi yakiniz?
Böyle bir toplumdan nasil bir yasam çiçeklenmesini beklemeliyiz?
Kadinlara 'seçme seçilme' hakkini vermekle övünen cumhuriyetimiz
seksen yildan beri kadini hayatin içine sokamadiysa, bu tartisilmasi
gereken bir konu degil mi? Türkiye'nin çok ciddi, çok derin sorunlari
var bence.
Bu sorunlarin basinda da kadinlarin durumu geliyor.
Türkiye'de kadinlarin sorununu tartismadan, bu kadinlarin nasil
çocuklar yetistirecegini düsünmeden ülkenin gerçeklerini görmemiz
mümkün degil.
Türkiye geri kalmis bir ülke çünkü kadinlari geri kalmis.
Kadinlari eve hapseden bir ülkenin üretmesi, yaratmasi, gelismesi de
mümkün olamaz bence.
Bu tablo, bu toplumun sakat oldugunu, bir bacagini kendi iradesiyle
kesen bir topal oldugunu gösteriyor.
Bu ülkeyi yönetmek iddiasinda olanlari dinleyin, kadinlarimizdan,
onlarin hayatindan, içinde bulunduklari kosullardan bahsetmiyorsa bosa
konusuyor demektir.
Çünkü, profili çikan bu kadinin doguracagi toplum mutlu ve özgür
olmayacaktir.
Kadinlari düzeltmeden de bu sakatligi tedavi edemezsiniz.
Mutsuz köleler yaratirsiniz sadece. Aynen simdi oldugu gibi...
Ahmet Altan